- 5 Ocak 2016
- 701
- 1.593
- 113
- Konu Sahibi AcemiYolcu
- #1
Kocamın dalgınlığından çok yoruldum!
Akşam yemeğinden sonra bebeğimi uyuttum, biraz dinlenip mutfağa geçtim, güzel bi podcast açıp ortalığı derleyip topluycaktım. Alışveriş poşetlerini yerleştirirken yarısı çürümüş biber poşeti gelince elime, beş senelik evliliğim film şeridi gibi geçti gözümün önünden... Sonra ne podcasti dinlemişim ne bişeyi gözüm görmüş, iç çeke çeke mutfağı bal dök yala yaptım, bilirsiniz sinirliyken fena bi güç geliyo insana.
Neyse, çok yoruldum bu adamın dalgınlığından, fenalık geçiriyorum artık.. Eskiden böyle değildi, yine dalgındı ama son iki yıldır iş değişikliği, yeni iş kurma telaşı, hesap kitap, yeni bi ülkeye yerleşme, işler güçler, yoğunluk derken dayanılmaz bir hâl aldı dalgınlığı. Yanımda ama var mı yok mu belli değil sürekli aklı başka alemlerde. Sürekli aklında başka işler başka hesaplar. Aslında çok gezen bi çiftiz, ulaşabileceğimiz heryere gideriz, ama artık bi yere gidesim de gelmiyor ki! Sanki yanımda var gibi de yok gibi. Bir şey söylüyorum cevap yok, bi şey anlatıyorum tepki yok, adam beni duymuyor bile ya ouf! Sonra da diyor ki duymamışım. Hayatî şeylerde dahi duymadığı oluyor, yoksa hayatta inanmazdım beni duymadığına, salağa yatıyor derdim ama gerçekten duymuyor.
Beş aylık bebeğimle muhabbet etmek daha çok sarıyor öyle söyliyim, en azından kendi dilince cevap veriyor yavrucum.
Bir de ne zaman tam dalgın ne zaman yarım dalgın kestiremediğim için, mesela yolda giderken görmesi gereken bişeyi gösterdiğimde “gördüm heralde” diyo, bişeyi göstermediğim ya da uyarmadığım zaman da mühim bir şeyi atlıyor, farketmiyor vs. Bıktım.
He bu mesele sadece aramızdaki muhabbeti kapsamıyor tabiiki, markette ne kadar çürük domates biber var alır gelir, çünkü muhtemelen alırken bakmıyor bile! Ben de işte biberleri görünce patladım adeta, bişey de söyleyemiyorum artık ona, bıktım, çözüm bulmuyor. Napsam? Başımı alıp nerelere gitsem?
Akşam yemeğinden sonra bebeğimi uyuttum, biraz dinlenip mutfağa geçtim, güzel bi podcast açıp ortalığı derleyip topluycaktım. Alışveriş poşetlerini yerleştirirken yarısı çürümüş biber poşeti gelince elime, beş senelik evliliğim film şeridi gibi geçti gözümün önünden... Sonra ne podcasti dinlemişim ne bişeyi gözüm görmüş, iç çeke çeke mutfağı bal dök yala yaptım, bilirsiniz sinirliyken fena bi güç geliyo insana.
Neyse, çok yoruldum bu adamın dalgınlığından, fenalık geçiriyorum artık.. Eskiden böyle değildi, yine dalgındı ama son iki yıldır iş değişikliği, yeni iş kurma telaşı, hesap kitap, yeni bi ülkeye yerleşme, işler güçler, yoğunluk derken dayanılmaz bir hâl aldı dalgınlığı. Yanımda ama var mı yok mu belli değil sürekli aklı başka alemlerde. Sürekli aklında başka işler başka hesaplar. Aslında çok gezen bi çiftiz, ulaşabileceğimiz heryere gideriz, ama artık bi yere gidesim de gelmiyor ki! Sanki yanımda var gibi de yok gibi. Bir şey söylüyorum cevap yok, bi şey anlatıyorum tepki yok, adam beni duymuyor bile ya ouf! Sonra da diyor ki duymamışım. Hayatî şeylerde dahi duymadığı oluyor, yoksa hayatta inanmazdım beni duymadığına, salağa yatıyor derdim ama gerçekten duymuyor.
Beş aylık bebeğimle muhabbet etmek daha çok sarıyor öyle söyliyim, en azından kendi dilince cevap veriyor yavrucum.
Bir de ne zaman tam dalgın ne zaman yarım dalgın kestiremediğim için, mesela yolda giderken görmesi gereken bişeyi gösterdiğimde “gördüm heralde” diyo, bişeyi göstermediğim ya da uyarmadığım zaman da mühim bir şeyi atlıyor, farketmiyor vs. Bıktım.
He bu mesele sadece aramızdaki muhabbeti kapsamıyor tabiiki, markette ne kadar çürük domates biber var alır gelir, çünkü muhtemelen alırken bakmıyor bile! Ben de işte biberleri görünce patladım adeta, bişey de söyleyemiyorum artık ona, bıktım, çözüm bulmuyor. Napsam? Başımı alıp nerelere gitsem?