- 4 Temmuz 2013
- 7.360
- 6.944
- 248
- Konu Sahibi ispanakliborek
-
- #61
Bizim tavsiye vereceğimiz birşey yok zaaten.Profesyonel destek almalısın.İnsanlar,iş hayatı iş arkadaşları konusunda hayata bakıç açısı konusunda terapi görmen lazım.Arkadaşlar merhaba,
Öncelikle söyliyim kimseden şunu yap bunu yap gibi bir tavsiye beklemiyorum çünkü yapacak bir şeyim yok.
Ben küçüklüğünden beri yalnız ve bağımsız bir tipim. İnsana ihtiyaç duymam pek. Kalabalık bir kaç arkadaş grubum var ama ben özellikle aramam. Görüştüğümde çok hoşuma gider özlediğimi hissederim ama durduk yerde buluşmak için dötümü kaldıramam.
Hayat şartlarım yorucu sabah 5te kalkıyorum. Akşam eve gelmem 8. Eşim uzakta 2-3 ayda bir görüşüyoruz. Yaşımız genç idare oluyo böyle. Ama az kaldı dönecek inşallah.
İş yerinde saçma bir arkadaş topluluğu var. Ben insanlarla vıcık vıcık olmayı sevmiyorum. Zaten içlerinde rahatsız olduğum bir kız tipi var. Uzak durmaya çalışıyorum. Daha önce konu bile açmıştım. Kız tek başına tüm sinirlerimi alt üst ediyor. Daha resmi olmaya çalışıyorum. Bir de iş ortamı sonuçta ne gerek var. İnsanlar tarafından da genelde öyle sevilen bi tipim fazla yakın olmadıkça. Yakınlaşırsam sıkıntı başlıyor bende. Akrep burcuyum kaprisliyim şımarığım biraz da. Biliyorum kendimi.
Bu akşam o arkadaş grubundan birinin evinde yemek verildi.Ben de gitmek istemedim hiç yani. Daha önce de katılmadım bu tip ev yemeklerine iş arkadaşlarım arasında. İşe servisle gidiyorm. Evim arkadaşın evine çok uzak gece dönemicem. Arabayla işe gitmek saçma geldi istanbul trafiğinde 70 km. Ayrıca iş arkadaşlarımla iş dışında çok görüşmek istemiyorum. diğer bir sebebi de o kız. Şansa kayınvalidem geldi bir de bugün bana. Dedim kaynanam geliyor size afiyet olsun.
O kAdar üstüme geldiler ki gel gel diye. Hayır tamam diyip çekilmek çok mu zor. Ben nefret ederim ısrardan. Ben de birAz sinirlendim. Saçmalıyosunuz gelecek olsam davet mi beklicem yeter ya kapatalım şu mevzuyu dedim. Sonra bana tavır aldılar. Ergen gibi bir ortam. Ben uzak durmaya çalıştıkça saçmalıyorlar. Şimdi de mesajlar atıyo o sevmediğim kız. Videolar falan gönderiyor. Otur eğlenmene bak dimi. Benle ne uğraşıyosun. Çok şey kaçırıyomuşum. Ya kv yanımda mal mısın nesin gelmem imkansızdı diyorum. Milleti de bana karşı o kışkırtıyomuş gibi hissediyorum.
Bu arada eve gelirken küçük bir kaza geçirdim parmağım kırıldı. Düştüm bayıldım çok kan kaybettim falan hastaneden yeni geldim eve kv yanımda. Resmen akrepliğimle yine kendimi sokmuş gibi hissediyorum. Çok sinirlenince hep bana birzarar geliyor sanki. Geçen hafta da yine aynı insanla sorun yaşadım aynı gece ishal oldm kustum hastaneye gidip bir başıma serum aldım. Tahliller falan bir halt çıkmadı.
Şu an hepsini çok gergin yazıyorum ordan çok nefret dolu gözüküyor da olabilirim ama gerçekten sinirlendim ve kendimde suç arıyorum sürekli. Kv ye anlattım bi yandan. Kocam izin vermiyo de diyo. kimseyle sıkı fıkı olma eşin yeter birkaç iyi arkadaş yeter onlarla hiçbi şey olmamış gibi davran yarın diyor. Ama öyle davranamicam çünkü bugün bayapı gerginlik oldu. Ben muhtemelen domuz gibi davranıcam.
Bu arada bir dipnot daha vereyim. Kafamın sağ tarafında bir kist mevcut bende duygu durum bozukluğu da var onun sebebiyle. Bu yüzden çok keskin geçişler yaşıyorum ruh halimde. İlaç kullanmıyorum şu an. Çünkü hayatım tam rayında sıkıntm olmayınca kötü bişey yaşamıyodum normalde. Ama şimdi gidip bir şey içmemek kendimi zor tutuyorum.
Şuan bu kadar şeyi de neden yazdım hiç bilmiyorum gerçekten en başla sonun alakası yok
Bu bakış açısı neden terapi gerektirsin ki? Haftada bir kaç gün iş arkadaşının evinde toplanıp içmeyi istememek terapilik bir durum değil bence.. tabi bipolar şüphesi yakından takip edilmeli, o ayrı ama diğer meseleler kişillik özelliğinden geliyor belli ki, düzeltilmesi gereken bir sorun değil sanki.Bizim tavsiye vereceğimiz birşey yok zaaten.Profesyonel destek almalısın.İnsanlar,iş hayatı iş arkadaşları konusunda hayata bakıç açısı konusunda terapi görmen lazım.
Mesele arkadaşının evinde toplanmayı istememek değil.Bu bakış açısı neden terapi gerektirsin ki? Haftada bir kaç gün iş arkadaşının evinde toplanıp içmeyi istememek terapilik bir durum değil bence.. tabi bipolar şüphesi yakından takip edilmeli, o ayrı ama diğer meseleler kişillik özelliğinden geliyor belli ki, düzeltilmesi gereken bir sorun değil sanki.
Konunun tamamını okudunuz mu bilmem ama söz konusu insanlar çok iyi niyetli gibi değil de. Konu sahibini olduğu gibi kabul etmeyenler de onlar. Kimse kimseye bu şekilde ayak uydurmak zorunda değil neticede. Arkadaş edinmek de.. Hem belli bir yaştan sonra bu işler öyle çok samimice de olmuyor, hele ki iş hayatında.Mesele arkadaşının evinde toplanmayı istememek değil.
Kendini şartlandırmış.Kendini farklı kabul etmiş.Belirli bir sabit fikrin üzerine yoğunlaşmış bir insan var.
Yazının en baında tavsiye istemiyorum demesi bile aslında durumunu koyuyor ortaya.Arkadaşlarıyla görüştüğü zaman keyif alıyor.Ama onları aramayı,bulaşmak olarak algılıyor.
İş hayatı insanın yaşamının büyük bir çoğunluğunu oluşturur.Çevre ve dostlar iş hayatından edinilir çoğunlukla.Ama kafana uymuyorsa mesafeli olursun.Konu sahibinin iş arkadaşlığına bakışı baştan olumsuz.Bu durumda zaten arkadaşlık edemez.
İnsanlar bi ortam oluşturuyorlar ve onu da davet ediyorlar.Bunu ısrarcılık zorla götürülme çabası olarak görüyor.Bir deolaya şu açıdan bakmak gerek.Eşi yok yalnız gelsin değişiklik olur diye de bakıp,çeikmser davrandığı için genelde,ısrar etmiş olabilirler.Bunun için tepki vermek yanlış.İnsaları böyle sebelerden dolayı kırmamak gerek.
iŞ arkadaşlarını umursamıyor ama,iş yerindeki kızı kafaya takacak gıcık olacak kadar umursamış.Aslında sorunun kökü o kızdan o kızla olan probleminden kaynaklanıyor.
Ve en önemlisi,normal şartlarda fazla arkadaş istemeyen,kimseyi umursamayan insan ne olmuş ne bitmiş kim nedir hiç takmaz.Ama konu sahibi kendi içinde biriktirdiği şeyler,sinirle dışarı çıkıyor ve fiziksel rahatsızlık yaşıyorİsahal olma kusma bayılma...ve kendisi de bunları iş yerindeki soruna bağlıyor.Bunlar normal reaksiyon değil.
Eşinin uzakta olması sebebiyle kızımız çok yalnız aslında.Küçüklükten beri gelen bu durum evlilik ve iş arkadaşlarıyla lgili olumsuzlkla tetiklenmiş.Kendisini yalnızlığı sevdiğine inandırmış.
Biraz psikolojik destek alsa,herkesi olduğu gibi görecek,hayatına bir iki arkadaş ekleyecek,birlikte kahve içecek sinematya gidecek arayıp çağıracak dertleşecek eğlenecek şansı ayırsa hayatı çok farklı olur.
Kafana uymuyorsa mesafeli olursun diye bir ibare yazmışım zaten.Senin yazdıklarınla benim yukarda bahsettiğim şeyler çok farklı şeyler.Konunun tamamını okudunuz mu bilmem ama söz konusu insanlar çok iyi niyetli gibi değil de. Onu olduğu gibi kabul etmeyenler de onlar. Kimse kimseye bu şekilde ayak uydurmak zorunda değil neticede. Arkadaş edinmek de.. Hele ki belli bir yaştan sonra bu işler öyle çok samimice de olmuyor, hele ki iş hayatında.
Kaldı ki ben de psikolojik destek aldım zamanında, başka bir nedenden zor bir dönem geçirirken, benzer bir yapıdayım ve o dönem psikiyatristimle bu konuyu da ayrıntılı konuştum, insanların ısrarlarından nasıl boğulduğumu, bu yüzden iki arkadaşımı üniversite yıllarında hayatımdan çıkardığımı... vs.. vs.. anlattım. Bana üzerine basa basa bu senin kişilik özelliğin asla sorgılama, patolojik bir durum değil dedi. Dört ana tip kişilik olduğunu, bunlardan hiç birinin norm dışı kabul edilemeyeceğini, benim gibi yapıdakilerin bir kişilik bozukluğu olmadığını, aksine kendi kişilik özelliklerini kabul etmez ve farklı biri olmaya, insanlara ayak uydurmaya kalkarsa insanın mutsuz olacağını, yapıma saygı duymayan insanları hayatımdan uzaklaştırmamın da en doğrusu olduğunu da söyledi. Hatta bu yapılamaz ise aksine depresyonu çağırır demişti. Bu yüzden katılamadım size.
Ayrıca iş etiği bakımından hayatın zaten büyük bir kısmını alan iş yaşamının, iş alanı dışına böyle topluca taşmaması gerektiğini de düşünüyorum. Sonunda o işler bir yerden patlıyor ve bu defa iş yeri huzursuzlukları başlıyor. Ha tek tük çok iyi anlaştığı biri olur insanın, ayrı olarak arada görüşür tabi, ama sanki herkes çok süper anlaşıyormuş ya da anlaşmak zorundaymış gibi zaten haftanın beş altı günü gördüğümüz insanları bir de akşamları görmeyi, bir de ev ortamında içki masasına oturmayı benim içim almıyor açıkçası. Ben sadece sevdiğim, nasıl içtiğini bildiğim, yani yakın olduğum insanlarla içmek isterim mesela.
Neyse ki freelance çalışıyorum da artık böyle aşırı samimiyet kurmaya çalışan iş arkadaşları gibi dertlerim yok
Ayrıca konu sahibinin dertleşebildiği, nazına kadar çeken bir ailesi, yakınları var. Yani sanıyorum bir içe çekilme söz konusu değil.
Dediğim gibi ben de bu yapıdayım. Canımdan kıymetli kız kardeşlerim var, çok farklı olmamıza rağmen çok iyi anlaştığım. En yakınım bildiğim yıllardır beraber olduğum bir nişamlım var. Eskilerden kırk yılda bir görüştüğüm bir iki dostum var. O kadar. Nişanlımla derdimi nişanlımla, ailemle derdimi ailemle çözerim. Dostlarımla kırk yılda bir görüştüğümde de hasret giderir sohbet ederim. Tanıdığım en mutlu insanlardan da biriyim. Yani bu kişilik özelliği sorun getirmek zorunda değil. Sanırım konu sahibinin sıkıntısı bu kişilik özellikleri de değil. Kişilik özelliklerine saygı duyulmadan sınırların fazla zorlanması. Benim de çevremde böyle insanlar olsa ben de mutsuz olurum - zamanında vardı temizledim de. Bu konu için terapi görmek yerine de tavır koyarım, işe yarıyor da, zaten mutluluğumu ve ruh sağlığımı kimseye feda etmemeyi de öğrenebildim çok şükür.
Ama şu bakımdan haklı olabilirsiniz bence, toplumda belki de asıl tedavilik olan, insanlara saygı duymayı bilmeyen, sınırları zorlayan insanlar tedavi görmez de bu insanların yıprattığı insanlar tedaviye yönlenir hep. Yine de bu meselenin tavır koyarak aşılabileceğini, bunun da son derece sağlıklı olacağı kanısındayım. Yani özetle yalnızlığı sevdiğine inanmak diye bir durum yok aslında. Konu sahibini etrafında da pek çok yakını var. Ha eşi uzaktadır özler o ayrı, zaten oun yerini de iş arkadaşları dolduramaz. Hayatta herkes de kafa dağıtmaktan hoşlanmaz. Bazıları evinde huzur içinde sevdikleriyle ve yalnız vakit geçirmekten haz alır. Çoğunluk böyle değil diye; bu insanlar kendini kandırıyor değildir
Kafana uymuyorsa mesafeli olursun diye bir ibare yazmışım zaten.Senin yazdıklarınla benim yukarda bahsettiğim şeyler çok farklı şeyler.
Herkesin yeri ayrıdır.Dostun da ailenin de nişanlının eşin şuyun buyun.
İş arkadaşlarıyla akşam çıkmamak gibi bir tabuya da gerek yok.Kafana uyarsa görüşürsün uymazsa görüşmeszsin.Herkesin işi aynı değildir.Herkesin işyeri aynı değildir.Herkesin çevresi aynı bilinçte değildir.Yaşam tarzları da farklıdır.İş arkadaşlarımın hepsiyle samimi değilim.Kafama uyanla da konserede gideriz,akşam çıkıp bir yerde yemekte yeriz,eşlerle bir araya da geliriz.Bi ihtiyacım olsa koşarlar ben koşarım.Ailemle paylaşamadığı durumlar olur insanların.Arkadaşlar daha çözüm odaklı olabilir.Yani kendini kalıbın içine sokmamak gerek.
Burdaki ısrar,sadece bir akşam bi yere çağırmak için ısrar.Senin bahsettiğin ısrar şekli eve rahatsız eder.
İnsanlara saygısı olmayan,sınırları zorlayan yıpratan kişilerle ailen bile olsa görüşmemek taraftarıyım zaten.
Bi önceki yorumumu aynen savunuyorum.Fikrim analizim,hayat tecrübem bu yönde.
Ben sizi anlıyorum, isteyen elbet çıkar ama isteyen de bu tabuları edinir. Daha doğrusu bu prensibi. Herkes kendi tercihlerini özgürce yaşasın aksine tabi. İşte bu yüzden bu prensiplere sahip kişilere de çevresindekiler saygı göstermeli. Konulmaya çalışılan mesafe aşılmaya çalışılınca inanın insan taciz edilmiş gibi hissediyor neticede. Ben akşam uygun değilim kv gelecek denince yalan söylüyorsun kv gelmeyecek diyen adamı anlayamıyorum burada mesela, sorun o zihniyette sanırım.Kafana uymuyorsa mesafeli olursun diye bir ibare yazmışım zaten.Senin yazdıklarınla benim yukarda bahsettiğim şeyler çok farklı şeyler.
Herkesin yeri ayrıdır.Dostun da ailenin de nişanlının eşin şuyun buyun.
İş arkadaşlarıyla akşam çıkmamak gibi bir tabuya da gerek yok.Kafana uyarsa görüşürsün uymazsa görüşmeszsin.Herkesin işi aynı değildir.Herkesin işyeri aynı değildir.Herkesin çevresi aynı bilinçte değildir.Yaşam tarzları da farklıdır.İş arkadaşlarımın hepsiyle samimi değilim.Kafama uyanla da konserede gideriz,akşam çıkıp bir yerde yemekte yeriz,eşlerle bir araya da geliriz.Bi ihtiyacım olsa koşarlar ben koşarım.Ailemle paylaşamadığı durumlar olur insanların.Arkadaşlar daha çözüm odaklı olabilir.Yani kendini kalıbın içine sokmamak gerek.
Burdaki ısrar,sadece bir akşam bi yere çağırmak için ısrar.Senin bahsettiğin ısrar şekli eve rahatsız eder.
İnsanlara saygısı olmayan,sınırları zorlayan yıpratan kişilerle ailen bile olsa görüşmemek taraftarıyım zaten.
Bi önceki yorumumu aynen savunuyorum.Fikrim analizim,hayat tecrübem bu yönde.
Ben sizi anlıyorum, isteyen elbet çıkar ama isteyen de bu tabuları edinir. Daha doğrusu bu prensibi. Herkes kendi tercihlerini özgürce yaşasın aksine tabi. İşte bu yüzden bu prensiplere sahip kişilere de çevresindekiler saygı göstermeli. Konulmaya çalışılan mesafe aşılmaya çalışılınca inanın insan taciz edilmiş gibi hissediyor neticede. Ben akşam uygun değilim kv gelecek denince yalan söylüyorsun kv gelmeyecek diyen adamı anlayamıyorum burada mesela, sorun o zihniyette sanırım.
Ben durmadan iş arkaaşlarıyla çıkan kişiye nasıl ki bu kişilerde bir sorun var, bu insanlar özel hayatlarında çok mu yalnız ki iş arkadaşlarıyla görüşüyorlar diye düşünmüyorsam, çıkmak istemeyenlere, ısrar karşısında asabı bozulanlara da sorunlu gözüyle bakılmamalı sanırım
Ben senin ilk yazdığın konuya göre ordaki fikirlerine göre cevap verdim.Arkadaş kavramına göre.Benm duygu durum bozukluğum var ve psikolojik destek zaten alıyorum. Bu yzden aşırı sinir harbi yaşadım. Yani öfke halinde kontrolüm güç arkadaşlardan bağımsız aslında. İnsan ilişkileriyle ilgili desteğe ihtiyacım olduğunu düşünmüyorum. Çünkü gerçekten liseden de üniversiteden de kalma kalabalık arkadaş gruplarım var ama ben özellikle ihtiyaç duymuyorum. Yalnızlık hissetmiyorum. Her gün eşimle skype. Halam en yakın arkadaşım gibidir. Kv ile bile her şeyimi konuşuyorum. Zaten evde geçirdiğim 2 saatim var. Uçak mühendisiyim. İşim yorucu cumartesi pazar da genelde ailem başka şehirde havalimanından çat onların yanına uçuyorum. 2 3 ayda bir eşimin yanına. Arada kv. Yani benim son 3 senedir hayatım aşırı kalabalık. Evle işim arası 70 km bu arada. İş saatlerim fazla. Bığuluyorum işten. Yorgun argın çıkıp insanlarla iş konuşmaya iş dedikodusu yapmaya devam etmek beni bayıyor. Ayrıca iş yerinden kimsenin evinde içki içemem. Yatıya kalamam. Benim sınırlarım var elbet. O saygı çizgisini kaynetmek istemem. Okul değil orası. Ben de sadece bu hale saygı bekliyorum. İş yerinde çoğunluk erkek bu arada. Tek başına erkeklerin evine gitmesi de zaten çok itici. Ben evliyim o yüzden de hiç uygun olmaz diye düşünüyorum. Biri bir fotoğraf koyar. İş yerinde milletin ağzına sakız olamam. Benim gitmemiş olmam çok normal şu an sakin kafayla düşünüyorum. O salak kızın Bunu millete asosyallik yapıyormuşum gibi yansıtması çok garip. Evet aslında iş yerinde herkesle çok iyi anlaşıyorum. Ama tuhaf bir tavır alınmasına sebep oldu dün bana.
Bu yaşıma kadar hiçbir arkadaşımla problem yaşamadım. Ama şimdi rahatsızlığım problemimi çözmeme engel oluyor. Aşırı öfke beni yanıltıyor. Burda tıkanıyorum. Dün olayı idrak edip kıza ters cevap verip susturabilirdim. Ya da bugün bana dün senin dedikodunu yaptılar dediğinde ağzını burnunu dağıtmaya vardırabilirdim mevzuyu bence ama olmadı :)
İş yerimde çoğunluk mavi yakalı ve erkek. Bu kızla anlaşıyor olmayı konserlere gitmeyi ben de isterdim çünkü başka seçeneğim yok. ancak ben dengesizliğini farkedince zaten arama duvar örmek zorunda kaldım.
Ama şöyle bir şey de var aile dışında birilerine problemlerni anlatman gerekebilirdemişsin. Ben genelde kız arkadaşlarıma hiçbir büyük problemimi anlatmam. Dinleyici ve tavsiye verenimdir genellikle. Beni hep sorunsuz bilirler. Sağlık problemlerim var bi onu anlatırım heralde. Anlatamıyorum o konuda biraz kapalı kutuyum. Mesela şu sinirlendiğim sorunu bir kız arkadaşıma anlatmam. Akşam kvye ve eşime anlattm yetti...
Siz yine çok asabınızı bozmayın. Evet asap bozucu ama sizin önceliğiniz kendi sağlığınız olmalı. Çok yakın bir arkadaşım bipolar, sizin teşhisiniz kesin değil tabi ama stres ve kalabalık bir hayat iyi gelmiyor zaten duygu durum bozukluğunda. Böyle bir dönemde teşhis aldı arkadaşım. Hatta içki bile tetikleyici. Bu yüzden yaptığınız çok doğru aslında. Küçük ve güvenilir olan yakın bir çevrede genetik yatkınlığa rağmen tetiklenmeyebiliyor. Bu yüzden strese sokmamaya çalışın kendinizi olır muEvet yalan söylüyorsun ne demek ya? Yalan olsun. Demek ki gelmek istemiyor kırmadan reddrtmeye çalışıyor. Ben peki der geçerdim. Ciddi ciddi taciz bu.
Yalan söylüyorsun diyen insan benim hayatımda olmaz zaten.Şak diye keserim ilşkimiBen sizi anlıyorum, isteyen elbet çıkar ama isteyen de bu tabuları edinir. Daha doğrusu bu prensibi. Herkes kendi tercihlerini özgürce yaşasın aksine tabi. İşte bu yüzden bu prensiplere sahip kişilere de çevresindekiler saygı göstermeli. Konulmaya çalışılan mesafe aşılmaya çalışılınca inanın insan taciz edilmiş gibi hissediyor neticede. Ben akşam uygun değilim kv gelecek denince yalan söylüyorsun kv gelmeyecek diyen adamı anlayamıyorum burada mesela, sorun o zihniyette sanırım.
Ben durmadan iş arkaaşlarıyla çıkan kişiye nasıl ki bu kişilerde bir sorun var, bu insanlar özel hayatlarında çok mu yalnız ki hep iş arkadaşlarıyla görüşüyorlar diye düşünmüyorsam, çıkmak istemeyenlere, ısrar karşısında asabı bozulanlara da sorunlu gözüyle bakılmamalı sanırım
Ben de öyle düşünüyorum ama işyeri olunca karışıyor bu işler işte, her zaman katı tavır konulamıyor da. Sinir stres sürüyor bazen..Yalan söylüyorsun diyen insan benim hayatımda olmaz zaten.Şak diye keserim ilşkimi
Ben senin ilk yazdığın konuya göre ordaki fikirlerine göre cevap verdim.Arkadaş kavramına göre.
Ama tabiki erkeklerin olduğu evde içki ortamı bana da uymaz.Ben ve eşim hoş bakmıyoruz demen bile yeterli.Zaten böyle bir ortama davet edilinmez.
İş yoğunluğumda benim değil arkadaş,kimseyi gözüm görmüyor işim yoğunken.Bu da ayrı.
iş yerindekilerin çoğunluğunun erkek olması farklı bir durum, iş arkadaşlarıyla dışarda buluşmaya onlarla arkadaş olmaya karşı olmak farklı bir durum.Evet ben de hepsi erkek olan iş arkadaşlarıyla mesafeli olurum tiyatroya konsere gitmem.Eşler olmalı
Kayınvaliden,halan veya eşin yeterli geldiği için anlatma ihityacı duymuyorsun.Yani anlatmaya çalıştığım şu.İnsan birilerini ister hayatında.İnsan birşeyleri anlatmak ister.Kayınvalidede olsa eşte olsa birilerine anlatma ihityacı duyar.
ilk yazdığın konu üzerinden benim tespitlerim.
Evlendikten sonra herkes bir taraflara dagiliyor, es, is, cocuklar derken, surekli gorusmek diye birsey soz konusu olmuyor zaten.. Canin muhabbet istediginde, ya da bir derdini paylasip rahatlamak istediginde aramaya basliyorsun onlari, onlar da seni..
Isyerindeki kiz senin arkadasin degil. Adi is "arkadasi" sadece.. Ben de calisiyorum, is arkadasi iste kaliyor, onlar arkadas listemde yok bile, cunki tarafimdan arkadasliga secilmis degiller, patronumun sectikleri onlar sadece.. Ha aralarinda hosuma giden biri olsa belki olur, ama simdiye dek hic olmadi. Burada yalniz vakit gecirmeye de bayiliyorum. Senin isyerindeki kiz bende olsa hic yuz vermezdim, profesyonel davranir, sadece isle ilgili konularda konusurdum o kadar..
Arkadasimi arayacak kadar bir sikintim olmadi hayatta, esim yetiyor diyorsun ama bak bugun bir kiza sikilmissin ve esin yetmemis, burada konu acmis bizimle paylasiyorsun. Bir sikintini paylasmak icin arkadasa ihtiyac duymak da iste boyle birsey zaten.. Ararsin, anlatirsin, fikir alisverisinde bulunursun, bir fincan kahve esliginde karsilikli muhabbet rahatlatir, telefonu kapattiginda, ya da bulusmadan ayrildiginda sorun cozulmus, yureginden bir yuk atilmis, yuzune bir gulumseme gelmis, rahatlamissindir bile..
Yazdiklarindan benim anladigim sudur ki; senin hic gercekten arkadasin olmamis. Acilamadigin, hatta onlari sikmaktan korktuguna gore.. Belki karsina oylesi cikmadi, belki hic birini guvenecek kadar yakin bulmadin, belki de senin yapin buna musait degil.. Arkadas sadece iyigun dostu degildir, canin sikkinken, agresifken de basvurulacak merci arkadas, arkadas o yuzden arkadas.. Esin zaten uzakta, dertlerinle bogmak, endiselendirmek istemeyecegin kisi aslinda odur. Aileler arkadaslarin yerini tutmaz, arkadaslar ailenin.. Herkesin yeri ayri.İşte ben bu sıkıntımı bir kız arkadaşıma çat diye açamam. Dün gece eşime anlattım. Kvalideye anlattım. Yetmedi daha çok paylaşma ihtiyacı hissettim. O sinirle agresiflikle bir arkadaşımla paylaşamazdım sanırım. O konuda bi iletişim problemi yaşıyor olabilirim. Biraz kapalı kutuyum.. Belki de insanları sıkarım diye korkuyorum bilmiyorum ki.
Yazdiklarindan benim anladigim sudur ki; senin hic gercekten arkadasin olmamis. Acilamadigin, hatta onlari sikmaktan korktuguna gore.. Belki karsina oylesi cikmadi, belki hic birini guvenecek kadar yakin bulmadin, belki de senin yapin buna musait degil.. Arkadas sadece iyigun dostu degildir, canin sikkinken, agresifken de basvurulacak merci arkadas, arkadas o yuzden arkadas.. Esin zaten uzakta, dertlerinle bogmak, endiselendirmek istemeyecegin kisi aslinda odur. Aileler arkadaslarin yerini tutmaz, arkadaslar ailenin.. Herkesin yeri ayri.
Sikintini paylasabilecegin kalitede biri olmadiginda paylasmak icin buraya konu acmakta yanlis birsey yok.. Ancak, burada rahatlayabilmenin garantisi yok. Cunki buradakiler seni tanimiyor, ozelliklerini bilmiyor, hic biri arkadasin degil, burada hersey yuzeysel. Biri birsey soyler, rahatladigini dusunurken bir baskasi gelir bir yorum yapar tum cinlerin tepene misliyle geri doner. Yetmez, yarin birgun alakasiz bir konuda biri kalkip sana "sen zaten soylesin, boylesin" diye burada yazdiklarini kullanir, seni aylar sonra bile sinirlendirmeyi basarir. Yani kisaca burasi bir arkadasin yerini tutmaz. Bence senin sadece guvenebilecegin, kafa dengi bir ya da iki arkadasa ihtiyacin var. Her dakka gorusmek sart degil.. Oylesini bulursan sana yeter, psikolojik sorunlarin varsa ona da iyi gelir.. Konusmak, anlatmak, icini bosaltmak zaten terapinin ozu. Baslikta yazdigin ana problem de bu gordugum kadari ile, cozumu de baska ne olabilir sence?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?