dini paylaşım alanı

Ilim ogrenmek kadın erkek her muslumana farzdır (hadisi serif) bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum (hz Ali) sizin en hayırlıniz kuranı öğrenen ve ogteninizdir (hadisi serif) uc sozun birbirini tamamlamasi cok mukemmel oldu
 
Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. Kalbi üstünüze titrer, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir. (Tevbe, 128)
 
arkadaşlarım hakkınızı helal edin sizleri ihmale ttim ...malum şu sıra yoğunum..oğlum raahtsızdı çok şükür yeni yeni toparlanıyor :)
sizler nasılsınız ?
 
arkadaşlarım hakkınızı helal edin sizleri ihmale ttim ...malum şu sıra yoğunum..oğlum raahtsızdı çok şükür yeni yeni toparlanıyor :)
sizler nasılsınız ?
Çok geçmiş olsun Allah şifa versin inşallah. Biz de sayfayı biraz ihya etmeye çalıştık ama pek beceremedik galiba:) gelmen iyi oldu...
 
Kızlar hatmim de 20.cüzdeyim.. her gün hiç yoktan bi sayfa okumaya çalışıyorum
Sizler de durumlar nasol
 
arkadaşlarım hakkınızı helal edin sizleri ihmale ttim ...malum şu sıra yoğunum..oğlum raahtsızdı çok şükür yeni yeni toparlanıyor :)
sizler nasılsınız ?
Geçmiş olsun canım şimdi iyidir inşallah bende evdeyim 3 aydır bir düzen tutturmaya çalışıyorum
 
Hz.Allah Adem a.s ilk yaratacağı zaman vucudunu halk ediyor ve daha ruh verimeden bütün melekler başında toplanıyor.Şeytanda başına giderek Adem a.s.ın salsal bedenine dokunuyor.İçinin boş olduğunu anlıyor.İçine girip çıkıyor.Oradaki meleklere 'siz bunun sizden daha faziletlimi olduğunu zannediyorsunuz.'diyor.Sonra ağızındaki tükürüğü biriktirip Adem a.s.atıyor.Tükürüğü göbek çukurunun olduğu yere isabet ediyor.Ve Hz.Allah Cebrail a.s.ı o tükürüğü Adem a.s.ın vucudundan çıkarması için vazifelendiriyo.Cebrail a.s tükürüğü ordan çıkartırken oyuyor ve neticesinde göbek çukuru meydana geliyor.
Hz.Allah göbekten çıkan yerden köpeği halkediyor.Ve köpek Adem a.s ın toprağından halk olunduğu için sahibine sadık,cebrail a.s dokunduğu için geceleri uyanık,şeytanın tükürüğü karıştığı içinde saldırgandır.
Ayrıca Hz.Allah Adem a.s'ruhu vermeye kafasından başlıyor ve daha ruh bele inmeden Adem a.s kalkmaya çalışıyor ve kalkamıyor.İşte bundan dolayıda insanlar acelecidir..

Hanımlar Cuma sohbetinde anlatıldı internetten bulup paylaşayim istedim
 
kardeşlerim hayırlı günler...

Nasılsınız neeler yaparsınız?

namazlarımız ibadetlerimiz ne durumda?

düzenli ve sürekllimiyiz?

derdimiz sıkıntımız var mı ?

hayaller hedefler nelerdir?


bir sohbet yapalım bu konular üzerine istişare edelim ..
 
Hayırlı günler, Selamün aleyküm
Hamd olsun, sen nasılsın? Uzun zamandır yoktun sanki.
Namazlarımı çok şükür yıllardır kılarım. Ama kuran okumayı çok zamandır ihmal ediyorum ve bu beni huzursuz ediyor.
Hayat koşturmacasında boğulanlardanım. Vakit çok bereketsiz. Ahir zaman işte, herkes kadarım kısaca...
 
Sünnetin sözlük anlamı, “yol, gidiş, tabiat, prensip, kanun” demektir. Terim anlamı ise, Peygamber Efendimizin (a.s.m.) söz ve fiillerinin ve takrirlerinin tümümânâsına gelir. Takrir, bir konuda sükût etmekle, o işi reddetmemek demektir.

Hadis-i Şerifler, âyetleri açıklarlar. Âyetlerde kısa ve öz olarak beyan edilen İlâhî maksatları izah ederler. Kur'an'da yer almayan bir konuda ise hüküm ortaya koyarlar.

“Namaz kılın!..” emri mücmeldir; tafsilat hadise bırakılmıştır. Namazların rekat sayıları, kılınma biçimleri âyette tafsilatıyla verilmiş değildir. O halde, sünnet olmasaydı, “namaz kılın” emri nasıl yerine getirilecekti?

“Ben namazı nasıl kılıyorsam siz de öyle kılın.” (Buhârî, Ezân, 18, Edeb, 27, Ahâd, 1)
 
Aynı şekilde, “zekât verin” emrinin de tafsilatı ve teferruatı hadis-i şeriflerle sabit olmuştur.

Nur Müellifi, hadis-i şerifler için “Kur’an’ın birinci tefsiri” ifadesini kullanır. Allah Resulünün (a.s.m.), Kur’an âyetleri hakkında yaptığı açıklamalar “ilk tefsir” olduğu gibi, sorulan fıkhî sorulara verdiği cevaplar da ilk fetvalardır. Keza, yaptığı içtihatlar da ilk içtihatlardır. Allah Resulü (a.s.m.) ümmetine her hususta rehber olduğu gibi bu noktada da öncülük etmiştir.

“İşittikleri haberi, Peygambere veya yetki sahibi kimselere götürselerdi, onların arasından hüküm çıkarmaya gücü yetenler, onun ne olduğunu bilirlerdi.” (Nisa, 4/83)

Her maksada farklı yoldan gidilir. Zengin olmanın yoluyla, alim olmanın yolu birbirinden ayrıdır. Birincisinde, ekonominin kendine has kurallarına harfiyen uyulacak ve bu sahada muvaffak olmuş kimseler taklit edilecektir. İkincisinde ise, ilim sahasında söz sahibi zatlara talebe olunacaktır. İlâhî hakikatlere ermek de, ancak, bu sahanın yetkili ve vazifelisi olan zatların izinden gitmekle mümkün olabilir.

“Hak ve hakikat, nübüvvet içindedir ve nebîler elindedir. Dalâlet, şer ve hasâret, onun muhalifindedir.”

Sünnete ittiba etmeyi Allah sevgisinin şartı olarak takdim eden bir âyet-i kerime:

“De ki, Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok bağışlayan ve esirgeyendir.” (Âl-i İmran, 3/31)

Resulûllah Efendimiz (a.s.m.), Allah’ın sevdiği ve razı olduğu örnek insandır. Ona uymayan kimsenin Allah sevgisi, sözde kalmaya mahkûmdur. Hakikat bu iken, sadece âyetle amel etme vehmine kapılarak sünnetten yüz çevirmek, Allah’ın sevdiği zata benzemeyi terk etmek demektir.

Bir insan, Kur’an-ı Kerim’i hadislerin ışığında değil de kendi fikriyle yorumlamaya kalkışırsa, ortaya çıkacak yol Allah Resulünün (a.s.m.) değil, o adamın şahsî yolu olacaktır. Bu yolun ise nereye çıkacağı bellidir. Kur’anı anlamaktan maksat onu yaşamak ve yaşatmaktır. Bu noktada, en büyük rehber Allah Resulüdür (a.s.m.). Bu gerçeği bizzat Kur’an âyetlerinden okuyalım:

“Peygamber size neyi verdiyse onu alın ve size neyi yasakladıysa ondan da sakının. Allah’tan korkun, çünkü Allah’ın azabı çetindir.” (Haşir, 59/7)

“O, kendiliğinden konuşmaz. Onun konuşması ancak indirilen bir vahiy iledir.” (Necm, 53/3-4)

“Kim Resule itaat ederse, Allah’a itaat etmiş olur.” (Nisa, 4/80)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…