Düğüne 20 gün kala hayatım alt üst oldu!!

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Şimdiden söyleyeyim konu baya bir uzun.

Merhaba, 26 yaşında bir mühendisim okulumu yüksek onur belgesi ile erken bitirdim. Kendimize ait fabrikamızda ailemle çalışıyorum. Maddi olarak bir sıkıntım yok, arabam altımda, ailem çok iyidir. Bunları yazıyorum ki salaklık ilim irfanla olmuyor görün diye :) Çok kiloluydum ama çok ağır diyetlerle epey kilo verdim şu an balık etliyim. 1,70 boyunda uzun saçlı etine dolgun beyaz tenli bir insanım.
2 sene önce tanıştık bu şahısla, arkadaşımın vasıtasıyla ben başta onaylamadım ama çok ısrar etti ''evlenilecek kız'' olduğum için. (kendisi benim ilk sevgilim ilk aşkım). Okuldu eğitimlerdi dil okullarıydı derken bir de vücudumla barışık bir insan olmadığım için hep bu konuda kendimi kapatmıştım. Neyse tanıştık ettik, başta kilomla dalga geçti kendisi 120 kg. Ben ölüm diyetlerine detokslarına girdim. Bana zayıf kızların fotosunu atıp düştüm dedi. Sonra iş ilerledi buluştukça falan sevgili olduk. İlk ayımızda rahatsız olduğum şeyler oldu bana tamamen itaat edeceksin yoksa giderim dedi. Ben de aşığım ya :) tamam dedim.
Bir kere arkadaşım ya dediği kızın aramalarına denk geldim terk ettim çok ağladı yalvardı barıştım. Meğerse bu kadar ağlama sebebi beni ilk ayımızda o kızla tek gecelik aldatması yüzünden vicdanıymış. Sonra bir kere denk geldi telefonunu karıştırdım şeytan dürttü ya; Beni aldattığını yakaladım yani 2 ay içinde 3 4 kız olmuş. Terk ettim. Salmadı beni. Çok ağladı yeminler etti konumunu açtı biraz süre verdikten sonra affettim bir daha da asla yapmadı.
Sonra çok büyük bir aşk yaşamaya başladık ama inanır mısınız rüya gibi. Böyle bir adamı yola getirmek gurur vericiydi. Çok sevdik çok güzeldi bütün ilklerimi onunla yaşadım. Evlenme teklifi etti 6. ayımızda kabul ettim. Sonraki ayda ilk şiddetini yaşadım sporu bırakmak istemiyorum diye bir vurdu kulağım zarar gördü 2 ay damla kullandım. Şok oldum. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaşadım. Çok ağladı çok özür diledi askere gidecek diye barıştık. Sonra küçük küçük şiddetler oldu artık ben de karşılık veriyordum saygı kalmadı küfür hakaret gırla gidiyordu. Genelde de ailevi kavgalar oluyordu. Boğazıma yapışmalar kafama vurmalar falan. Bir kere de biz bunla ortak para biriktiriyorduk kabataslak 100 bin birikmişti o 10 bin koymuş kalanı benden :) babam da bana dükkan almak istedi kendi paramı da katacaktım babam da katacaktı bir kısım da kendi üstüme kredi çekecektim maksat mülk sahibi olup borçlanmaktı. Vay siz benim paramla iş mi yaparsınız evlenmeden önce alınan mallar senin olur tapu kimin olacak saydı sövdü vurdu bana paragöz dedi parasını geri istedi. Üstelik yarın öbür gün dükkanı satıp bahçeli ev alırız demiştim ona. Kendi malımı satıp.
Mesela ablası annesi ile avm gezerken bana rastladılar ben de tektim. Nasılsın iyi misin diye ayak üstü konuştuktan sonra ikisi gezmeye devam etti ben yine tek. Bekledim açıkçası gel bizle ya da bir kahve içelim diye.
Sonra korona patladı. Nişan tarihi aldık ablası çıktı birden 8 senelik ilişkisini evlilikle taçlandırmak istedi. Tabi öncelik hep onun oldu. Ona göre tarihlerimiz değişti yerlerimiz değişti vs. vs.
Kayınvalidem hiçbir şeye karışmayan bir şey almamak için aramayan, 3 kere çarşıya gittik gelinlikçinin yanında ben bedavaya gitmişim ya diyen bir varoştu. Halıcıya günahımız ne diyerek fiyat soran. Varsa yoksa kocası kızı oğlu olan kendi bakımı olan bir kadındı. Nişana 4 gün kala aradı bir şey lazım mı dedi şaka gibi. Ne giyeceksin bile demedi. Kızlarına nişan yapmayacaklardı, sonradan ben ne yaptıysam aynısıyla yaptılar.
Kayınpederim inanılmaz kontrolcü her yerde görüntülü arayan. Durmadan baskı yapan biriydi. Nişanlım da babasına maddi olarak bağımlıydı. Ama aile bir türlü dikiş tutturamayan, sürekli borcu olan işleri hep ters giden kısacası ticaretten anlamayıp her duydukları işe girmek isteyen ayrılsak da beraberiz dizisindeki Feridun gibilerdi.
Sonra nişanlandık, çok güzeldi ama sıkıntı karşı tarafın bir şey yapmamasıydı. Ev tutuldu yatak odası sizin dediler oturma odası sizin biz kızımıza kendimiz aldık dediler tabi bu odaların (perde halı avize de bizde), bütün mutfak eşyaları bizim çamaşır mak. kurutma mak. biz aldık giyinme odasına dolaplar aldık. Onlar sade salon yaptılar bir de evi tuttular (hiç alamayacakları borç karşılığında oturacaktık o evde borçlu adam milyonlarca lira batık) . Neyse bunlar önemsiz dedim. Takılarımı beni götürmeden kendileri seçti aldı neyse dedim.
En büyük hayalim gelinliğimle doyasıya düğün yapmaktı çok istedim. Ablasının Ağustos düğünü için bizi Aralık ayına attılar. Düğünler yasaklandı. En son sadece su dağıtılan 1 saatlik nikaha eyvallah dedim. Kına çok özeniyordum ondan da vazgeçtim derken o güne komple sokağa çıkma yasağı geldi hafta içi diye. Açıkçası artık hiç hevesim kalmadığı ve psikolojik olarak her hafta bir şey iptal olunca yıprandığım için Mart ayına ertelemek istedim çünkü vakalar çok artmıştı kendi öz babaannem dedem gelemeyecekti. Nişanlım beni onu yeteri kadar sevmemekle suçladı. Sevseydin evlenirdin dedi. Ben de zaten hayatımızın kalanı beraber geçecek düğünümüz olsun bari dedim. Onun ailesi de Haziran olsun kesin olsun dedi benim ailem de siz bilirsiniz dedi Haziran ayının ikinci Pazarına gün aldık.
Tabi bu sürede çok kavgalar ettik. Her şey sorun oldu. Ne beğensem gerek yok gereksiz dendi. Genelde kendim aldım. Ailesi sürekli onlarda oturup kalmamı istedi. Babası bana 4 erkek torun vereceksin dedi.
Haziran ayına geldik, ev hazır gelinlik damatlık hazır davetiyeler dağıtıldı, ama Pazar gününe yasak geldi. Ben bir gün öncesine alalım dedim nişanlım da 2 hafta sonra Cumartesine alalım yemekli düğünlere izin var dedi tamam dedim. Gittik yeni bir yer tuttuk üstelik kınam da olacaktı çok mutluydum. Aile grupları var iki tane biri 4lü biri 6lı eniştesi ve ben de varım. Aile gruplarına mekanı attı. Zaten yasak gelince beni ne annesi ne ablası ne babası aramadı bile. Ben tabi üzgündüm. Annesi gruba hayırlı olsun ama bu sefer de yağmur yağar çamur olur diye iptal etmezsiniz dimi çok yorulduk artık sizin bu işlerden insanlara tarih vermekten dedi. Ben de annen ne diyor dedim haklı dedi yan yanaydık. İşe döndüm kadına keşke elimizde olsaydı ama bundan sonrası daha zorlu dedim.
Çünkü sabahtan beri organizasyonu fotoğrafçıyı kuaförü makyözü gelinlikçiyi salonu arayan yalvaran bendim.
Nişanlım da aradı sen benim anneme cevap veremezsin dedi, kötü bir şey demedim ama asıl annenin söylediği kötü niyet dedim çünkü bu bizim elimizde değil devlet yasak koydu bir tek marketler açık yani.
Sonra ablası gruba Valla Palmcığım çok sıkıldık sizin bu işten yılan hikayesine döndü artık kesinleştirin yani yazdı. Ben de aradım nişanlımı ne diyor ablan dedim sinir krizi geçirdi bağırdı çağırdı susacaksın dedi. Ben de dinlemedim zaten yasak gelmeseydi kesindi ama anlamadım ki:) yazdım sadece. Nişanlım aradı düğün iptal bitmiştir seninle işimiz dedi kapadı yüzüme beni de gruptan attı. Ben kaldım tabi. Aradın açmadı. 3 gün sonra aradı görüştük R yaptı bu sefer de ben çıkıştım sonra da eşyalarımı bile toplamayı düşündüm dedim tamam git topla eşyalarını dedi. Ve o gün bizim tanışma yıl dönümüzdü ben bir çiçek ve özür beklerken karşımda annem sana istediğini der sen susmalıydın ama barışalım diyen bir öküz vardı. Ama ben oradan sonra bir kaç kere aradım açmadı umursamaz cevaplar verdi.
Ailem de artık ayrılmam gerektiğini beni ezmeye çalıştıklarını söyledi. Eşyaları toplamaya gittik annesi aradı; nişanda taktıkları kolye ucu ve küpeyi çikolata getirdikleri gümüşü bana verdikleri amerikan servis hediyesini bir de kına kaftanımı kiralamak istemişti (şaşırmıştım) 1300₺ parayı geri istedi. Biz tabi şok. Babaannesi aradı beni o yılanlara (torunu ve gelini) nişanlını bırakma meydana onları dedi.
Ertesi gün babası beni aradı babamı aramadılar, yapma etme bu aşk acısıyla yaşayamazsın dedi annesi kocaman mesajlar attı aşk her şeyi affeder barışın dedi ama çocuktan tık yok. Bizimkiler bekledi ama 10 gün olunca eşyalar toplanmaya başladı çok ağırıma gitti. Babam aradı bu işin bittiğini üzüldüğümüzü söyledi babası son kez görüşsünler dedi babam da anlaşabilseler görüşsünler ama haftanın 3 günü tartışmalılar dedi bir daha aramayın dedi.
Neyse biz ayrıldık arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlattım şiddet aldatma gibi içimde tutamadım. Psikolog ve psikiyatriste başladım. İlaç alıyorum.
Çocuk 1 ay sonra çıktı karşıma ben ağladım o ağladı acaba düzelir mi dedim ama yine siktir çekti ablasına laf etmişim diye. Sonra aramalar yazmalar doğum günümde falan. Bir kere gizli saklı görüştüm ama nasıl özlemişim ben ağlamaktan konuşamıyorum. Kaçırayım seni dedi saçmalama dedim. Git babamla konuş diyorum yok diyor korkuyor. Bir de benim ailemi suçluyor. Susacaktın diye de beni.
Şimdi 2,5 ay oldu yine yazıyor ama beni suçluyor hala sen bu hale getirdin. Sen herkese sana vurduğumu söylemişsin. Bizi mahvettin sen bensiz yaşayamazsın. 5 sene sonra sürüneceksin. Benden başka seni kimse sevmez ailen bile sevmiyor dedi.
Çok sevdik birbirimizi hem de çok anlatamam size, biz başkaydık herkes öyle derdi bize genelde ben idare eden taraftım o da kabul ediyor ama o da beni idare ederdi yalan yok. Babası inanılmaz baskın biriydi ve parayla adam alacağını sanan kafadaydı bu da babasının köpeğiydi gel gel git git işleri de bozulmuş iyice benden sonra. Az önce yine yazmış seni çok özledim benim kimsem yok bize bunu neden yaptın diye. Bir de her kavgada bitti derdi blöf yapardı ben giderdim peşinden şimdi ben bitirince çok koymuş. Ben hep derdim ama sen bir dedin bizi bitirdin diyor. Ben de sen beni terk ettin diyorum benim bitirmeyeceğimi bilmen lazımdı diyor. Bir şey yap diyorum gel babamdan özür dile diyorum yok sen önce seninkilerle sonra benimkilerle konuş ben bir şey yapamam baban yasak koydu diyor.
Çok özlüyorum çok üzülüyorum söyleyin ben başkasını sevebilir miyim yine? Yine mutlu olabilir miyim? Ya da keşke sussa mıydım? ama nereye kadar dedi psikoloğum da. Offff kafamda deli sorular. Ailem artık asla istemiyor, seni üzerler biz desteklemiyoruz diyor. Babam çeyizini yak ben sana yine alırım dedi. Şimdi ben suçlu oldum her şeyi anlattım diye e sen bunları yaptın deyince de ben böyleyim diyor. Kafam çok dolu çok seviyorum ama neden??
Emin olun siz kendinize gelipngerçekleri görmeye başlayınca sizi çook sevecek ve değer veren biri çıkar ksrşınıza ve bı yazdıklarınızı kendinize yaşattığınız için çok kızarsınız. Benve engelleyin hrryerden ve önünüze bakın.
 
Daha evlenmeden biten saygı.
bakın aşk bitse de evlilik yürür.
bazılarında sevgi bitse de yürüyor.
saygı var emek var,hoş görü var v.s gibi sebeplerle.

ama saygı olmadan olmazzz olmazzz.
Siz tamamen iletişimi kesin 1 yıl sonra da gelip buraları okuyun. Hangi kafadaydım, bunu yolda görsem kafamı çeviririm artık be. Diyecek kıvamda olursunuz.

bakın arkadaşım evlilik öyle kolay bişey değil.
çok zor bir dünya. Bide böyle kişilik problemi olan bir insanla düşünmek bile istemiyorum.
kendi kıymetinizi,değerinizi kendiniz verin.
bunların verecekleri belli.
dert,gözyaşı,keşke ile geçecek yıllar.
kusura bakmayın nişanlınız düşman başına dediğimiz cinsten..
 
Allah ailenize yardım etsin, resmen sınanıyorlar. Evlat yetiştirmek kolay mı? Kim bilir ne zorluklarla büyüt, okut...çocuğunun kendine reva gördüğü hayata bak.
 
Ben ailenin yerinde olsam seni zorla yurtdışına gönderir ,telini de alirdim..sana bunun yapılması gerek çünkü. ..
Arkadaşım ,her önüne gelen sana hakaret edebiliyor mu?yada seni bir kum torbası gibi kullanabiliyor mu?bizlerde stresimizi atmak için seni dovebilirmiyiz? Kendine bunlari yaptiran insana kimse saygı duymaz,ezer....özür dilerim ama sana saygı duymuyorum...
 
Anltamıyor muyum? Bitti nasıl unutucam yeniden sevebilecek miyim diyorum. Ne evlenmesi ne çocuğu. Kötü bir ruh halinde yazıyorum ki derdim var diye böyle demenizle ikimiz de bir şey kazanmayız. Ailem beni çok seviyor ve hep gurur duyuyor ilk defa böyle bir şey yaşandı ailemizde. Onları bugüne kadar hiçbir konuda üzmedim kırmadım her zaman Allah razı olsun senden derler. Öyle bir yazıyorsunuz ki sanki ben annemle babamı üzmek için böyle yapıyorum. Bunların çoğundan ailemin zaten haberi yok onlara bunları anlatsam çok üzülürler onlar dışardan gördükleriyle karşılae zaten. Amin herkese hayırlı evlat versin Allah hayırsız bir evlat olduğumu da düşünmüyorum.
Ben sayfalarca takip etmedim. Ama görüyorum ki hala nasıl unutucam diyorsunuz. Okuyun efendim, bol bol okuyun yazdıklarınızı ve cevapları. Böyle bir şeref yoksununu unutamayacak ne var ? Bakın işiniz gücünüz var , gidin turlarla gezin. Zibilyon tane insanla tanışırsınız. Paranızı da böyle bir gerzeğe yedirmemiş olursunuz. Vallahi bekar olsam gezmeye devam ederdim turlarla. O kadar güzel insanlar tanıyıp, öyle güzel anılar biriktirdim ki. Tavsiyem kendinizi salmanız. Böyle güzel aileleri üzmeyelim, değerlerini bilelim.
 
Ben ailenin yerinde olsam seni zorla yurtdışına gönderir ,telini de alirdim..sana bunun yapılması gerek çünkü. ..
Arkadaşım ,her önüne gelen sana hakaret edebiliyor mu?yada seni bir kum torbası gibi kullanabiliyor mu?bizlerde stresimizi atmak için seni dovebilirmiyiz? Kendine bunlari yaptiran insana kimse saygı duymaz,ezer....özür dilerim ama sana saygı duymuyorum...
İşlerim çok yoğun maalesef çok uzaklaşamıyorum ama işte kafam dağılıyor
 
Daha evlenmeden biten saygı.
bakın aşk bitse de evlilik yürür.
bazılarında sevgi bitse de yürüyor.
saygı var emek var,hoş görü var v.s gibi sebeplerle.

ama saygı olmadan olmazzz olmazzz.
Siz tamamen iletişimi kesin 1 yıl sonra da gelip buraları okuyun. Hangi kafadaydım, bunu yolda görsem kafamı çeviririm artık be. Diyecek kıvamda olursunuz.

bakın arkadaşım evlilik öyle kolay bişey değil.
çok zor bir dünya. Bide böyle kişilik problemi olan bir insanla düşünmek bile istemiyorum.
kendi kıymetinizi,değerinizi kendiniz verin.
bunların verecekleri belli.
dert,gözyaşı,keşke ile geçecek yıllar.
kusura bakmayın nişanlınız düşman başına dediğimiz cinsten..
Bana herkesin ilişkisinde sorunlar olduğunu bizim birbirimizi çok sevdiğimizi söylerdi. Gözümün içine bakar çok severdi ama bir o kadar da üzerdi. Ben de herhalde en iyisi bu diye inandırmışım kendimi sonunda patladı zaten
 
Annesinin bir damla göz yaşına kıyamadığı kızlar gidip nasıl adamlara boyun eğiyor..
Yapmayın ya. Sevin biraz kendinizi.
 
Ama iyiyken mükemmeldik, sorun da bu zaten inanılmaz büyük bir aşk vardı. Bunlar olurken mükemmel şeyler de olurdu sürprizler yemekler şarkılar şiirler.
evlenınce hıc bırı zaten kalmıyor. bunlar geçiş süreci sadece .. ama basaka bırını sevsende cok mutlu olsanda hayatın 4 4luk bıle olsa yaşadıklarını guzel gunlerı unutamıcaksın. acaba gecınebılırmıydık acaba olsamıydı barışsamıydım hep aklının bır yerınde durucak.. ölene kadar bu hıs bıtmıcek
 
Şaka mısın ya. Atlaya atlaya okumama rağmen sinir oldum. Seven adam kafana kafana mı vuruyo? Allah akıl fikir versin sana. O da bulmuş seni parmağında oynatıyo. İlk kez ilişki yaşamış biri olarak nasıl "farklı" olduğunuza kanaat getirdin o da ayrı bi şey
 
Sizi çok iyi anlıyorum. Adam sürekli seviyorum ama diyerek sizi kontrol altında tutmaya çalışmış. Koşullu sevgi. Paranız için sizinle birlikte, bunu asla unutmayın. Şokta siniz, yaşadıklarınizi anlamlandiramiyorsunuz. Lütfen kendinize gelin. Mutluluk, huzur illa biriyle olunca olmuyor. Babanız sizi korumuş, gerekirse akıl hastanesinde yayın ama dönmeyin. Ben böyle birinden yeni boşandım. Ailem düğünden bir hafta önce bu iş olmaz demişti ben de sizin gibi düşünerek ağlayarak ikna etmiştim. Düğünümde mutlu değildim, çok seviyordum sözde. Evlendim aynı şeyleri katmerli yaşamaya devam ettim. Beğenmiyorum seni dedi, fotoğraf bile çekmedi benimle. O kadar çok şey yaşadım ki. Bunun nedeni bir günü güzel yaşatıp sonra değersiz hissettirmesi. Sizi anlıyorum diyorum çünkü o iyi yürekli insan devamlı olacak zannediyoruz. 5 yıl ayrılmalı, ağlayıp affet deyip onu affetmekle geçti. Bir de çocuk oldu, ben korunurum demişti, bende o sıralarda aptal gibi olduğum için inanmıştım. Evlat bu dünyadaki en güzel varlık tabiki ama onu da bu evliliğin çıkmazins bırakmıştım. Meleğim bu hayatı haketmemisti. Sonunda onun hasta olduğuna inandım. Sizde bu gerçeğe inanın. Kendinizi değersiz görmeyin. Beş yıl nasıl istiyorsa öyle yaşadım Yeter ki huzur dedim. Onun dengesiz hareketlerinden bende dengesiz oldum. İnanın beş yıl sonra pişman olacaksın, ilaç kullanıyorsun, ilaçtan sonra ağlayacaksın dedi. İnanın keşke o düğün arafesinde beni zincirle baglasalardi diyorum. O hasta. Ailenize sıkıca sarılın ve yaranizi sarin. Kendinize bakın, ne güzel maddi olarak iyisiniz. Güzel bir tatil yapın. Kimseye çok fazla anlatmayın. Ayrıntı vermeyin. Anlaşamadık deyin. Online psikolog siteleri oluyor gece 2 de bile aktif oluyorlar. Çok bunalinca onlara anlatın. Dizi izleyin, kendi kendinizle başbaşa kalmayın. Sevgi değil sizdeki, başkasını bulamazsam korkusu. Onurlu bir yalnızlık yaşayın. Evlenince o adam sizi zaten yalnızlık cehennemine sürükleyecek.
 
Allah size iyi bir aile, maddi durum vermiş. Daha ne istiyorsunuz ya? Adam sizi dövmüş ya dövmüş!! Ya tamam kiloluydunuz diye özgüvensizlik olmuş ve ilk aşk yaşadığınız adamla sonum olsun istiyorsunuz ama hala bu düşüncelerle yakıyorsunuz kendinizi. Olan paranızla psikoloğa gidin gerçekten bakın kendiniz artık bir şey yapın.
 
Sizi çok iyi anlıyorum. Adam sürekli seviyorum ama diyerek sizi kontrol altında tutmaya çalışmış. Koşullu sevgi. Paranız için sizinle birlikte, bunu asla unutmayın. Şokta siniz, yaşadıklarınizi anlamlandiramiyorsunuz. Lütfen kendinize gelin. Mutluluk, huzur illa biriyle olunca olmuyor. Babanız sizi korumuş, gerekirse akıl hastanesinde yayın ama dönmeyin. Ben böyle birinden yeni boşandım. Ailem düğünden bir hafta önce bu iş olmaz demişti ben de sizin gibi düşünerek ağlayarak ikna etmiştim. Düğünümde mutlu değildim, çok seviyordum sözde. Evlendim aynı şeyleri katmerli yaşamaya devam ettim. Beğenmiyorum seni dedi, fotoğraf bile çekmedi benimle. O kadar çok şey yaşadım ki. Bunun nedeni bir günü güzel yaşatıp sonra değersiz hissettirmesi. Sizi anlıyorum diyorum çünkü o iyi yürekli insan devamlı olacak zannediyoruz. 5 yıl ayrılmalı, ağlayıp affet deyip onu affetmekle geçti. Bir de çocuk oldu, ben korunurum demişti, bende o sıralarda aptal gibi olduğum için inanmıştım. Evlat bu dünyadaki en güzel varlık tabiki ama onu da bu evliliğin çıkmazins bırakmıştım. Meleğim bu hayatı haketmemisti. Sonunda onun hasta olduğuna inandım. Sizde bu gerçeğe inanın. Kendinizi değersiz görmeyin. Beş yıl nasıl istiyorsa öyle yaşadım Yeter ki huzur dedim. Onun dengesiz hareketlerinden bende dengesiz oldum. İnanın beş yıl sonra pişman olacaksın, ilaç kullanıyorsun, ilaçtan sonra ağlayacaksın dedi. İnanın keşke o düğün arafesinde beni zincirle baglasalardi diyorum. O hasta. Ailenize sıkıca sarılın ve yaranizi sarin. Kendinize bakın, ne güzel maddi olarak iyisiniz. Güzel bir tatil yapın. Kimseye çok fazla anlatmayın. Ayrıntı vermeyin. Anlaşamadık deyin. Online psikolog siteleri oluyor gece 2 de bile aktif oluyorlar. Çok bunalinca onlara anlatın. Dizi izleyin, kendi kendinizle başbaşa kalmayın. Sevgi değil sizdeki, başkasını bulamazsam korkusu. Onurlu bir yalnızlık yaşayın. Evlenince o adam sizi zaten yalnızlık cehennemine sürükleyecek.
Ya gerçekten tam olarak benmişsiniz. Affet deyince inanan ve sanki onu affetmezsem o çok üzülecek diye iyilik yaptığımı sanmak. Ama 2 gün geçince pişman olmaması. Bu hareketleri dışında sevdiğini söylüyor muydu? Bana sürekli sürprizler sevgi cümleleri vardı ama sorun olunca da senden kaynaklı beni sen bu hale getirdin diyerek kendini yüceltip beni aşağılardı. Ben de artık kendimi suçlu konuma soktuğum için saygısızlıklarımız karşılıklı olmuştu. O eski konular hiç içimden çıkmadığı için sen artık onları affettin ben kendimi affettirdim sus derdi. Belki haklı affettiğim için susmam lazım da onun bu yaptıklarını affetmek kendime attığım en büyük kazık olmuş. Daha babama anlatmamıştım anladı bir sorun olduğunu geldi yanıma yanağımı sevdi dedi ki kızım bırak bunu mutlu olamayacağını görüyorum ilerde daha çok üzüleceksin dedi.
Ben de haklısın bitsin baba dedim kalanını onlar halletti. Çok da iyiydim rahatlamıştım. Sonra 1 ay sonra önüme çıkıp yazıp gelince dağıldım. Beni suçlamaya devam etti klasik ben de acaba erken mi karar verdim acaba devam etse miydim derken buldum kendimi annem silkeledi.
 
sizde geri dönecek potansiyel görüyorum umarım yanılıyorumdur.
35 sayfa olmuş 1 kişi bile o iyi biri affet dememiş bu bile yeter yanlış yapmamanız için.
Biz burdan gördük adamın gözü senin paranda zerre değerin yok gözünde
sende gözünü aç ağla zırla ama dönme.
 
Ya gerçekten tam olarak benmişsiniz. Affet deyince inanan ve sanki onu affetmezsem o çok üzülecek diye iyilik yaptığımı sanmak. Ama 2 gün geçince pişman olmaması. Bu hareketleri dışında sevdiğini söylüyor muydu? Bana sürekli sürprizler sevgi cümleleri vardı ama sorun olunca da senden kaynaklı beni sen bu hale getirdin diyerek kendini yüceltip beni aşağılardı. Ben de artık kendimi suçlu konuma soktuğum için saygısızlıklarımız karşılıklı olmuştu. O eski konular hiç içimden çıkmadığı için sen artık onları affettin ben kendimi affettirdim sus derdi. Belki haklı affettiğim için susmam lazım da onun bu yaptıklarını affetmek kendime attığım en büyük kazık olmuş. Daha babama anlatmamıştım anladı bir sorun olduğunu geldi yanıma yanağımı sevdi dedi ki kızım bırak bunu mutlu olamayacağını görüyorum ilerde daha çok üzüleceksin dedi.
Ben de haklısın bitsin baba dedim kalanını onlar halletti. Çok da iyiydim rahatlamıştım. Sonra 1 ay sonra önüme çıkıp yazıp gelince dağıldım. Beni suçlamaya devam etti klasik ben de acaba erken mi karar verdim acaba devam etse miydim derken buldum kendimi annem silkeledi.
Tabiki sevdiğini söylüyordu. Bir bakıyordum gelirken bahçeden gül koparıp getirmiş, bir bakıyorum hediye almış. İki dakika sonra aynı, eski hali. Şapşal gibiydim bu yüzden. Kafayı yiyecektim anlamlandırmak için. Maddi konularda her şeyi bana yıkıyordu, parasını naptigini bilmezdim. Çok berbat günlerdi. Bir çok insan tek problemle uğraşırken maşallah benimkinde her ayak vardı. Kim boşanmak istese bende de böyle böyle diyecek kadar yaşadığım rezillik var. Elhamdülillah kurtuldum ve çok şükür şimdi tek derdim zamlar 😃
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X