- 26 Kasım 2019
- 4.695
- 11.324
- 208
- 37
Ürün smuwiLa, post: 64634804, member: 235714"]
Merhaba arkadaşlar,
Uzun zaman oldu hala etkisinden kurtulamadığım bir olayı paylaşmak istiyorum, hala üzüntüm sürüyor. Çalıştığım iş yerime eski iş yerimden tanıdığım, samimi olduğum bir bayanın işe alınmasına vesile oldum. Arkadaşla iş yapılmaz derler bilirim ama aynı oda da farklı branşlar da çalışmayı deneyimlediğimden sorun olmaz diye düşündüm.
XXXX bey bana işle alakalı bir şeyler sorduğunda (kendisinin belki 2 ayı dolmamıştı çok normal bana sorması) yüzü düşüyordu. Garip çabalar içine girmişti sürekli bir haller, kendini övmeler.. Yani aslında kendini belli etmişti.
Patronumun nazı bana geçerdi, arada söylenir sonra özür dilerdi. Gene bu tarz bir şeyde, duygusal bir anıma denk geldi ve çok içerledim. Ve bu sefer dedim ki, gidip konuşacağım. İnanın nasıl oldu bilmiyorum ağzımdan işten ayrılmak bir anda çıkıverdi. İstediğim bir şey değildi asla, zaten işi seviyordum.
Konuşmanın sonrasında 1 gün izin istemiştim ve ertesi gün işe gittiğimde yerimde bir eleman vardı arkadaşım dediğim insan bahsetmemişti bile biri geldi buraya diye. Güya dostuz, abla kardeşiz biz.. 5 yıllık samimiyet ne içinmiş, nasıl inanmışım ben? O gün patronumla da konuşmamız da sana kızgın olabilir miyim hiç? İnsanlık hali, olabilir böyle şeyler demesine rağmen bir daha geri dönüşü olmadı.
Çok zor bir süreçti benim için, kendime konuştuğum için çok kızdım. Bu kadar kötü bir şey yaptım madem, ne bileyim numaramı falan silerdi (arada denk gelirse hikayelerime bakıyor) Düşman desem o da değil. Memnuniyetini sık sık dile getirirdi zaten işe gereken özeni kendi işim gibi sevdiğimden fazla fazla gösteriyordum. Memnun olmasa bahanesini buldu diyeceğim yoksa..
Peki benim abla, kardeş gibi olduğumuza inandığım kişi işten ayrılma sürecinde ne yaptı? Bir zil takıp oynamadığı kaldı. Mutluluğu gözlerindeki parıltıdan belli oluyordu. Yeni gelen kişiyle gülüşmeler, iş paslaşmalar, sabah kapıyı elektronik şifreyle açacakken koluma yapışıp geri çekmesi, bildiğiniz gerçek yüzü çıktı meydana. Ben üzülürken yüzüme karşı sen gidince masanda ki evrak havuzunu ortaya koyacağım diyebilen insandan ne beklenir? Ben gitmeden götürdü beni, yok sen yoksan bende yokum, sen olmasan ben burada zaten çalışamazdım lafları.. Nasıl bir iki yüzlülük, nasıl bir bencillik aklım almıyor..
Dost bildiğim kişiden yediğim kazığa mı, harcanan emeğin aslında hiç bir önemi olmadığına mı yanayım? Kendi mi enayi gibi hissediyorum çok koyuyor bu olanlar gerçekten..
[/QUOTE]
Her şer de bir hayır ara.Bu vesileyle aslında patron ve arkadaşının gerçeğini gördün.Belki başka bir fedakarlık yapacaktın ve senin için iyi olmayacaktı.Bence ardında ne varsa sil ve yeni iş arayışına gir.Ve iş hayatında çok verici olma işini iyi yap,mesafeni ayarla.Duygusalliktan da çık arkadaş dediğin yılanı da sevindirme
Merhaba arkadaşlar,
Uzun zaman oldu hala etkisinden kurtulamadığım bir olayı paylaşmak istiyorum, hala üzüntüm sürüyor. Çalıştığım iş yerime eski iş yerimden tanıdığım, samimi olduğum bir bayanın işe alınmasına vesile oldum. Arkadaşla iş yapılmaz derler bilirim ama aynı oda da farklı branşlar da çalışmayı deneyimlediğimden sorun olmaz diye düşündüm.
XXXX bey bana işle alakalı bir şeyler sorduğunda (kendisinin belki 2 ayı dolmamıştı çok normal bana sorması) yüzü düşüyordu. Garip çabalar içine girmişti sürekli bir haller, kendini övmeler.. Yani aslında kendini belli etmişti.
Patronumun nazı bana geçerdi, arada söylenir sonra özür dilerdi. Gene bu tarz bir şeyde, duygusal bir anıma denk geldi ve çok içerledim. Ve bu sefer dedim ki, gidip konuşacağım. İnanın nasıl oldu bilmiyorum ağzımdan işten ayrılmak bir anda çıkıverdi. İstediğim bir şey değildi asla, zaten işi seviyordum.
Konuşmanın sonrasında 1 gün izin istemiştim ve ertesi gün işe gittiğimde yerimde bir eleman vardı arkadaşım dediğim insan bahsetmemişti bile biri geldi buraya diye. Güya dostuz, abla kardeşiz biz.. 5 yıllık samimiyet ne içinmiş, nasıl inanmışım ben? O gün patronumla da konuşmamız da sana kızgın olabilir miyim hiç? İnsanlık hali, olabilir böyle şeyler demesine rağmen bir daha geri dönüşü olmadı.
Çok zor bir süreçti benim için, kendime konuştuğum için çok kızdım. Bu kadar kötü bir şey yaptım madem, ne bileyim numaramı falan silerdi (arada denk gelirse hikayelerime bakıyor) Düşman desem o da değil. Memnuniyetini sık sık dile getirirdi zaten işe gereken özeni kendi işim gibi sevdiğimden fazla fazla gösteriyordum. Memnun olmasa bahanesini buldu diyeceğim yoksa..
Peki benim abla, kardeş gibi olduğumuza inandığım kişi işten ayrılma sürecinde ne yaptı? Bir zil takıp oynamadığı kaldı. Mutluluğu gözlerindeki parıltıdan belli oluyordu. Yeni gelen kişiyle gülüşmeler, iş paslaşmalar, sabah kapıyı elektronik şifreyle açacakken koluma yapışıp geri çekmesi, bildiğiniz gerçek yüzü çıktı meydana. Ben üzülürken yüzüme karşı sen gidince masanda ki evrak havuzunu ortaya koyacağım diyebilen insandan ne beklenir? Ben gitmeden götürdü beni, yok sen yoksan bende yokum, sen olmasan ben burada zaten çalışamazdım lafları.. Nasıl bir iki yüzlülük, nasıl bir bencillik aklım almıyor..
Dost bildiğim kişiden yediğim kazığa mı, harcanan emeğin aslında hiç bir önemi olmadığına mı yanayım? Kendi mi enayi gibi hissediyorum çok koyuyor bu olanlar gerçekten..
[/QUOTE]
Her şer de bir hayır ara.Bu vesileyle aslında patron ve arkadaşının gerçeğini gördün.Belki başka bir fedakarlık yapacaktın ve senin için iyi olmayacaktı.Bence ardında ne varsa sil ve yeni iş arayışına gir.Ve iş hayatında çok verici olma işini iyi yap,mesafeni ayarla.Duygusalliktan da çık arkadaş dediğin yılanı da sevindirme