Erken doğumdan sonra bebeğini kaybedenler


hayırlısı olsun canım ,, inş. güzel haberlerle gelirsin ,, hamile kalmak için 1 yumurta yeter li fazlasına gerek yok sen bunlara takılıp canını sıkma tatlım.:1hug: bir arkadaşımında tüp bebek te sadece 2 yumurtası oldu , ve şu an ikizlerine hamile..
 
Arkadaslar erken dogum riskim va rbeninde çok korkuyorum bebgime yasarmı 33.haftaya giridmde
 
Zaman akıp gidiyor dur demek olmaz
Sarılıp da geçmişe avunmak olmaz
Ne sen kalırsın ne de ben bu dünyada
Umudun kaybedip pes etmek olmaz

Bir kez olsun çevir yüzün bak şu toprağa
Her Gün bir çiçek açıyor diyor merhaba
Bütün geceler mecbur varır sabaha
Umudun kaybedip pes etmek olmaz

Gönül isterdi ki hep iyi olsun çok iyi olsun
Bütün acılar bitip her an hoş olsun
Ama ne yaparsın insanoğlusun
Acı olmayınca tatlı da olmaz
 
işte gerçek bu ama kalbe beyne söz geçirmek geleceğe umutla bak demek acını unutmaya çalış demek çoook zor.olmuyo.
 

Ben de asla eskisi gibi olabileceğimizi düşünmüyorum zaten böyle bir acı yaşayan bir insanın hiçbirşey olmamış gibi hayatına devam edebilmesi mümkün değil ama inan bana şu gününden daha iyi hissedeceğin günlerin de olacak. Yeniden bebek sahibi olsak bile asla giden yavrularımızın yerini tutamaz, bizimkisi sadece hayata tutunmak için bir amaç bulma ihtiyacı. Ben sağlıklı bir bebek sahibi olsak bile diğe anneler gibi olabileceğimizi düşünmüyorum. Bir kere hep kaybetme korkusu taşırız gibi geliyor, bir de bebeklerimizi kimseyle paylaşmak istemeyiz, kıskanırız gibi geliyor yani be kendi adıma böyle olurum.


Ay beni heyecan sardı şimdi. İnşallah senden müjdeli haberi alırız canım.

Arkadaslar erken dogum riskim va rbeninde çok korkuyorum bebgime yasarmı 33.haftaya giridmde

Canım öncelikle sakin ol, stres yapmamaya çalış maalesef böyle durumlarda stres tetikleyici oluyor. Bir de bebeğim yaşar mı diye düşünme, bebeğim yaşayacak diye düşün. Haftan güzel ama inşallah biraz daha dayanır ufaklık. Olur da erken gelirse de en önemli şey ciğerlerinin gelişmiş olması, inşallah o konuda bir sıkıntı yaşamazsınız. Kendi kendine nefes alabilirse belki küveze bile ihtiyaç duymazsınız, ya da kısa süre kalır. Benim içimden bebeğinin hiç küveze girmeyeceği geçiyor. Allah sizi sağlıkla kavuştursun.
:Saruboceq:
 
Premete çok teşekkür ederimm hakkisin ama çok korkuyorum icge rignesi dün gece hastaneye yatırıldım 12 saat arayla vurdular inşallah sabreder oğlum inşallah Allahım
 
sevgili gülencim, bebeğin şu an doğsa bile bir süre kuvöze girmesi gerekmeme ihtimali daha fazla 3-4 gün sonra ciğerleri iğnenin etkisi ile iyice gelişmiş olur doğumdan sonra senin yanına gelir direk. O yüzden artık hiç korkma sen başardın bu işi .Şimdiden tebrik ediyorum sana ve yavruna sağlıklı uzun bir ömür versin rabbim.
 
Son düzenleme:
Arkadaslar erken dogum riskim va rbeninde çok korkuyorum bebgime yasarmı 33.haftaya giridmde

umarım bişey olmz canım.sen iyi üşünmeye çalış. strese girme. stres herşeyin kaynağı dinlen, gerekenleri yap. Allah ayrdımcınız olsun senin de minik meleğinin de.
 
Arkadaslar erken dogum riskim va rbeninde çok korkuyorum bebgime yasarmı 33.haftaya giridmde

canım umarım bebeğin vaktinde gelir ,, sen sakin ol stres kesinlikle yapma bol bol dua et ,,Allahın dediği olur canım ,, doktorunla irtibat halinde ol riskinin olması biraz da avantaj aslında çünkü ona göre iğnelerin falan olur ona göre hazırlık yapılır ,, birde şöle düşün herşey çok güzelken birden suyun boşalsa o anda panik oluyor insan şok oluyor ,, ama şu an bilinçlisin herşey kontrol altında ,, sağlıkla gelsin bebeğin inş.
 
özlenen 2010, çok haklısın ben o bahsettiğin şoku 2 kez yaşadım ve üç bebeğimi kaybettim.
bir hamilenin yaşayabileceği en büyük şok bu
zamanı gelmeden çok önce suyunun gelmesi eyvahedigeldismile
 
mrb melek anneleri.
dün kendimce bi karar verdim.dün nette araştırma yapıodum ve bunu buldum.sonra kararımı okyun.

KAYIP VE YAS TUTMA SÜRECı

Her birey mutlaka kayıplar yaşamıştır ya da yaşayacaktır. Bu bilinse de, hatta bazen insan kendini hazırlasa da, bir yakın kaybedildiğinde duygusal dengeler altüst olur ve bununla başetmek zordur.
Yas tutma, çok sevilen bir insanın ölümü, önemli bir ilişkinin bitmesi gibi kayıplar sonrasında yaşanılan normal bir süreçtir. Bu süreci doğal olarak yaşadığında, kişi kayıpla sağlıklı bir şekilde başetmiş ve güçlenmiş olur.
Bu yas tutma süreci sonunda insan yaşadığı kaybı yaşamının parçası haline getirerek bununla yaşamayı öğrenir. Bu kaybedilen kişiyi unutmak ya da artık sevmemek anlamına gelmez. Sadece kaybı ve bununla ilgili hisleri kabullenmeyi ve böylece yaşamı sürdürmeyi sağlar. Yas tutma süreci normal ve doğal olsa da oldukça zordur ve atlatmak için zamana, cesarete ve desteğe gereksinim duyulur.

Yas tepkileri:
Her insan birini kaybettiğinde çok farklı duygusal, fiziksel ve davranışsal tepkiler verir. Bu tepkilerin yoğunluğu yaşanılan olaya göre de değişir.

Duygusal: Şok, üzüntü, öfke, suçluluk, suçlama, kaygı, korku, yalnızlık, yorgunluk, çaresizlik, uyuşma, isteksizlik, umutsuzluk, özgür hissetme.

Fiziksel: Midede boşluk duygusu, kalpte ve boğazda sıkışma, gürültüye karşı duyarlılık, kendini hissetmeme, nefeste darlık, zayıflık hissetme, ağız kuruluğu.

Düşünsel: ınanamama, düşüncede dağınıklık/karışıklık, çarpık/hatalı düşünceler, halüsinasyonlar, dikkat dağınıklığı, unutma, rahatsız edici düşünce veya rüyalar.

Davranışsal: Uyku ve yeme bozuklukları, dikkatsiz veya takıntılı davranma, alkol ya da başka bir madde kullanma, sosyal çevreden ve kaybedileni hatırlatan uyaranlardan kaçma ve/veya bu uyarıcılardan ayrılmama, kaybedileni araştırma/çağırma

Yas tutma süreci:
1. ınanmama ve inkâr: Hiç bir şey olmamış gibi davranma.
2. Şok ve uyuşma: Kaybın olduğu/öğrenildiği ilk zamanlarda yaşanır ve kişi kayıp gerçeğini kısa bir süre reddeder.
3. Arzu etme: Kayıp inkâr edilerek geri gelmesi arzu edilir ve beklenilir. Kızgınlık/öfke bu sürecin önemli bir parçasıdır.
4. Çaresizlik: Kaybı önleyemedikleri için suçluluk duygusu bu aşamanın önemli bir parçasıdır. Hissedilen kaygı ile iş hayatı ve sosyal ilişkilerde güçlükler yaşanır.
5. Davranışları ve hayatı düzenleme: Yaşam fonksiyonları düzenlenir ve yeni ilişkiler ve projeler için yatırım yapılır.
Acının hafiflemesi ve hayata devam edebilmek için kaybın gerçekliğini kabullenmek, acıyı yaşamak ve yas tutmak, kaybedilen kişinin içinde olmadığı bir dünyaya uyum sağlamak ve yaşamın diğer alanlarına yatırım yapmak önemlidir.

Bunlar hiç olmayacakmış gibi görünse de unutmayın kayıp yaşamın doğal bir parçası ve yas bizim buna verdiğimiz doğal bir tepki. Artık klişe haline gelmiş olsa da doğru olan birşey var: Zaman yaraları iyileştirir.

Bu süreci daha sağlıklı atlatabilmek için öneriler:
• Mutlaka sizi iyi dinleyebilecek ve anlayabilecek birisiyle konuşun. Buna yalnız katlanmak zorunda değilsiniz. Güvendiğiniz birine yaşadığınız herşeyi anlatın. Aileden birini kaybettiyseniz hepiniz farklı tepkiler veriyor olabilirsiniz ve duygularınızı diğer aile üyeleriyla paylaşmak zor olabilir. Onları daha çok üzmekten ya da zayıf görünmekten korkmayın. Konuşmak, hatırlamak ve paylaşmak hepinize iyi gelecektir. Arkadaşlarınız da size destek verebilirler. Onlardan uzaklaşmayın.
• Daha önce kayıp yaşamış bir kişiyle konuşun. Bu hem size hem ona iyi gelecektir.
• Yaşadığınız duygu ve tepkileri kabul etmeye çalışın, mümkün olduğunda bunları ifade edin. Çünkü bu yaşadıklarınız çok normal. Kendinize yas tutmak için izin verin, bunu engellemeyin.
• Yasın uzun bir süreç olduğunu kabullenin, acele edip bir an önce herşeyi silmeye çalışmayın ama hiç geçmeyeceğini de düşünmeyin. Sabırlı olun. Umudunuzu kaybetmeyin.
• Ağlamaktan kaçınmayın. "Güçlü olmalısın", "Ne kadar güçlü hiç ağlamadı" gibi sözleri önemsemeyin. Ağlamak çok doğaldır ve rahatlamanızı sağlar.
• Yıldönümleri, doğumgünleri, bayramlar gibi özel günler sizin için zor geçebilir. Buna hazırlıklı olun.
• Yaptığınız ve yapamadığınız şeyler için kendinizi affedin.
• Cenaze, dua, mezarlığa gitmek zor gelse de acınızı yaşamanızı ve ifade etmenizi sağlar. Diğer insanların size destek olduğunu, yalnız olmadığınızı ve yaşamın devam ettiğini görmek iyi gelebilir.
• Sosyal aktivitelerden uzaklaşmayın.
• Yapabildiğiniz kadar müzik dinleyin, kitap okuyun, yürüyüşe çıkın.
• Yavaş yavaş okul, iş gibi normal aktivitelerinize geri dönün. Zorlanıyorsanız bir program hazırlayın ve onu takip edin.
• Fiziksel ihtiyaçlarınıza (uyku, yemek, sağlık) özen göstermek çok önemlidir. ıhmal etmeyin.
• Yazarak ya da resim yaparak duygularınızı ifade etmek de iyi gelebilir.

Yas sürecini zorlaştırabilecek olan şeyleri yapmaktan kaçının:• Acıyla başetmek için alkol ya da başka maddelere yönelmeyin.
• ıniş çıkışları kabullenin ve inişler olduğunda kendinizi suçlamayın.
• Duygularınızı hafife almayın ve yok saymayın.
• Unutmak için kendinizi iş ya da derse adayarak yormayın.
• Size yardım etmeye çalışanlara kızmayın.

Yas sürecini zorlaştırabilecek olan şeyleri yapmaktan kaçının:
Bazen uyku ve iştahtaki bozulmalar, kaybettiğimiz kişi ile ilgili aklımızdan çıkaramadığımız düşünceler, üzüntü ve umutsuzluk bizim için başetmeyi çok zorlaştırabilir. Bazen bu acıya son vermek için yaşamımıza son vermeyi düşünebiliriz. Bazen de hissettiğimizin tam tersi, çok neşeli ve uygunsuz davranıyor olmak bizi rahatsız edebilir. Bu durumlarda bir uzmandan yardım almak gerekir. Eğer sıkıntınız gündelik yaşamınızı sürdürmenizi etkiliyorsa, mutlaka yardım alın.


Kayıp yaşamımızın kaçınılmaz ve zor bir parçası. Ancak zaman, sabır ve destekle yas sürecini kendimiz, insanlar ve yaşam hakkında yeni bir bakış açısı kazanarak tamamlayabiliriz.
 
hep kendimi şanssız sayıyodum bu başıma geldi diye hala da böyle düşündüğüm zamanlar oluyo,acaba ben istemeden bişeymi yaptım ya da bişeyi ihmalmi ettim ya d avücudumdaki herhangi bi rahatsızlıkmı neden oldu diye sürekli düşünüyorum.Ama ben oğlumu çok sevdim hem d eherşeyden çok. Bilerek hiçbi anne bebğine zarar vermek istemez umarım Onu kaybedişimin nedeni ben değilimdir.Yukardaki yazıda yas süreçleri gerçekten çok güzel anlatılmış,ben arzu etmeyle çaresizlik arasında gidip geliyorum.Zaman zaman hep geri gelicekmiş gibi onu bekliyorum olmaınca kızıp öfkeleniyorum ya bu eşime bağırıp çağırmakla oluyo ya da yapamıyosam şiddetli başağrıalrıyla kendini gösteriyo. Sonra çaresizliğe atıyorum adımlarımı.Bebebğimi geri getiremediğim için kendimi suçlamaya başlıyorum benim yüzümden odu diye. böyle yapsaydım belki olmazdı diyorum hep. Öyle olmasa bile uyuduğum,yemek yediğim,tv izlediğim için bile kendimi suçlu hissediyorum,bebeğim yokken gitmişken ben nasıl bunarı yapbiliyorum diyorum.SOn aşamaa acının hafiflemesi için davranışı ve haytı düzenleme geliyomuş. buraya gelince hep buraya dair kararlar alsam da bi türlü kararlarımı gerçekleştiremiyor,sözümü tutamıyorum.Hayatımı düzenlemeyi bi türlü beceremiyorum. Ama istesem de istemesem d ebunu ypmak zorundayım galiba ya acı çekerek acımı hep kendime hatırlatarak zaman akıp gidecek ya da yaralarımı sarmaya çalışarak.

Ben hep geleceğe bakarsam oğluma ihanet edecekmişim gibi geliyodu,o beni hemen unuttu diyip üzülecek gibi.Ama eminim şimdi benim onu nasıl sevdiğimi ian olsun aklımdan çıkarmadığımı görüyour. Aslada çıkarmıcam. O benim ilk gözağrım.Herşeyden,kendimden bile çok sevdiğim tek şey.AMA şu bi gerçek ben anne olmak istiyorum,eşimin baba olmasını,hayallerimdeki gibi bi aile olmak istiyorum. Bunun içinde bian önce kendimi toplamam,umudumu taze tutmam ve hayayllerimi gerçekleştirmek için çabalamam gerek.Artık bunu yavaş yavaş idrak etmeye başlıyorum. Yoksa hiçbizaman mutlu olamıcam hep acı çekicem. eVET bu çok üyük bi acı hiç ağlamıcam,üzülmicem,kendimi eve kapatmıcam diye söz veremeem. çünkü bunlrı yapmaktan alıkoyamıcam kendimi.Bunu ancak yaşayanlar bilir bu yangın öyle bi yangınki hiç bi zaman sönmicek korları hep içimizi yakacak bi yangın. Ama ben tekrar içimde oğlumun hüznü olsa da o güzel anları yine yalamak,anne olmak istiyorum.Bebebğim için herşeyi yaptım,tüm hazırlıkalrımı tamamladım,kendimi unuttum onun için yaşadım,onun için yedim içtim ama nasip değilmiş kaderimde doğumuna çok az vakit varken,onu koklamayı hasretle beklerken kaybetmek varmış. elimden bişi gelmedi kaydı gitti ellerimin arasından. ilk kalp atışını duyduğumda aşık oldum ben bu sese demiştim. onu duymadım o an hastanede dünyaalr başıma yıkıldı.Ama yapıcak hiçbişeyim yoktu,engel olamadım. Allahın takdiri.işte:
her hayır gibi görünen şeyde şer olabileceği gibi her şer gibi görünende de hayır olabilir.Belki bize bu çok acı verse de bebekelrimiz ve bizler için bu daha hayırlıydı. belki doğup yaşalardı onalr ve biz daha çok acı çekecektik. bilemiyorum. böyle olduğuna inanmak,öyle avutmak istiyorum kendimi. Çünkü oğlumu bana hiç bekelemdiğim anda bana nasip eden,mutlu eden de,bizden alan da O. Oyüzden asla karşı çıkamayız.çıkamıyoruz.çünkü yine o güzel duyguları nasip edecek de O. dua edip istemekten başka çaremiz yok.

ün yine nette araştırırken hep aynı acıalrı yaşayan ve tekrar mutlu olanalrı arıyorum. aynı acıalra ortak bulma ve sonunda mutla olabilme umudunu arayış bu. Eski mankenlerden Yüksel Ak vardı bilirsiniz belki. O da 7 aylık hamileyken 56 yaşındaki babasını kalp krizinden kaybetmiş sonra bi hafta sonra üzüntüden 7 aylık bebği karnında ölmüş apartopar sezeryana alınmış ve yaklaşık 10-11 ay sonra yine hamile kalmış. şimdi okadar tatlı bi oğlu varki. dememkki pes etmemiş dedim, biz de etmemeliyiz. çünkü anne olamk istiyoruz. Bizler bu şekilde sınanıyoruz. Bu dünyada erkes farklı şekillerde sınanıyo. kimisi malıyla,kimisi evladıyla. biz evladımzıla sınandık. Ama aslında şanslıyız doğup çok büyük problemler yaşayıp da sınanabilirdik. bızler evlatlarımzıın melek oluşalrıyla sınanıyoruz aslında onalr birer vesile bizlerin cennete nail olabilmesi için.O yüzden şanslıyız. Hayatta neler oluyo annesine babsına kasteden evlatlar. Bu şekildede sınanabilirdik.Hep bebği karnımda kıpır kıpırkn de her akşam Kuran okumaya çalışırken duam şuydu: Allahım sen hayırlı ve sağlıklı bi evlat nasip et.Onu sağlıkla hayırlısıyla doğurmayı, büyütmeyi,güzel günlerini görmeyi nasip et dedim. demekki değilmiş.Buna boyu n eğmekten başka çarem yok. ben istesemd e isteemsemd e zman akıp gidiyo. sanki daha dün olmuş gibiyken baan göre bugün tam 48 gün oldu. ben ruh gibiyim de geçen zmanın farkında diilim. işte yine zaman geçicek belki yine biz hamileyiz dicez ve bebğimizi sağlıkla dünyaya getirdik dicez. Allah hepimize bu günleri görmeyi nasip etsin tez vakitte.

ışte bukadar anlattıktan sonra kararım şu: Siz melek anneleri ile burada dertleşmek ev aynı duyguları hissettiğimizi bilmek,acımıza ortak bulmak,seni anlayan birileriyle konuşmak gerçekten iyi geliyo. ama bi yandan da hep acım tazeleniyo, hep bebğim aklımda. artık kafamdaki sesleri susuturamaz oldum. başa ağrıalrım arttı,sabahlaar kadar uyuyamıyorum.her gün yeni acıalr ekelniyo onalrı görüyorum yine eskiye dönüyorum. tabi tekrar hamile olanalrı görünce d emutlu olmuyorum değil. ama dayanamaıyorum eski topiğime bakıyorum . doğum hikayeleri bebkelrinin fotolarını gördükçe onalr adıan sevinsem d eben kahroluyorum. iz d eşuan böyle olabilirdik diyorum. kurduğum hayaller geliyo aklıma gözyaşalrıma hakim olamıyorum,o an kopuyorum yine hayattan. Kendim için olmaa da bana bukadar destek olan eşim için ayakta durmalıyım.Rabbime yalvarıcam onun yanında bi meleğim var.inanıyorum oğlumun kardeşini göndericek bize. sadece zaman gerekli. şuan bana sabır ve dayanma gücü vermesi için yalvarıyorum. bunun gerçekleşmesi için elimden geleni d eyapıcam. O yüzden artık KK ya ve sizlere geçici bi süre için veda ediyorum. Aylar sonra belki buraya geri geldiğimde tekrardan mutlu haberler vericem szilere belki mutlu haberler de duyucam. hep bunun için dua edicem.KK gerçeken bağımlılık yapıyo elbet kendimi uzak tutmam biraz zor olucak am bunu yapmak zorundayım şuan burda olamk bana iyi gelse d egeri dönüşü pek iyi olmuyo.en iyisi uzak kalmak . kendimi bi süre bu düşüncelerden uzak tutmaya çalışmak.Bşka ne diye bilirmiki hepiniz kendinize iyi bakın.Dileklerimiz inşalalh gerçek olur en yakın zmanda. Allah yüzümüzü güldürür. Hepiniz Allaha emanet olun. Bazı arkadaşalrda premeete ve yelz de msn adresim var.ULaşmak isteyenler için. O mutlu haberi verene kadar niyetim bi daha girmemek uamrım sözümü tutabilirim.çünkü böylesi bana daha iyi gelicek.hepinizi öpüyorum. dualarım sizlerle ve meleklerinzile olucak.HOŞÇAKALIN....
 
Çoğumuz hayatın anlamı üzerine kafa yormuşuzdur. Kimi zaman hayatın boş ve anlamsız ya da insanı tüketen bir şey olduğunu düşündüğümüz anlar yaşamış, kimi zaman da varlığımızın derinliklerinde hayatın tüm sıkıntılara değdiğini, çok güzel olduğunu duyumsadığımız mutluluk anları yaşamışızdır. Büyük acılar, kayıplar karşısında kimimiz kabuğumuza çekilmiş, kimimizse olumsuzluklardan ders çıkararak yaşamımıza yeni bir yön vermişizdir.

Düştüğümüz zaman tekrar ayağa kalkıp yürüme cesaretini bulmamızı sağlayan güç ya da tekrar düşme korkusuyla çok daha temkinli yürümemize, hatta yürümekten kaçınmamıza yol açan korku bizlerin içinde, özümüzde. Evet, hayat bize birçok seçenek sunar ve bizler seçme özgürlüğüne sahibiz. Belki de elimizden alınamayacak tek özgürlük, tavrımızı seçme özgürlüğüdür.

Acı karşısında dirayetsiz,güçsüz kabuğuna çekilmiş hayta karşı sinmiş olabilirsiniz.Bu sizi yokluğa götürür,Ama dirayetli,inatçı güçlü de davranabilirsiniz.BU kararı verme ya da olup bitene boyun eğme yetkisi yalnızca sizindir.ıster kullanırsın,ister kullanmazsınız . özgürsünüz.işte bu özgürlük sizin hayattan yaptığınız ve hayat dediğiniz şeydir. demiş Alex Rovira ıyi Hayat kitabında. bu sözler bizler için söylenmiş sanki. çok doğru ama acı çeken için yapması biokadar da zor. ben bunu yapmaya çalışıcam am biliyorum benim gibi duygusal bi insan çok yara aldı ve almaay da devam edicek. çok gözyaşı döktüm dökücem de . üzüldüm üzülücem d e. haytım hiçbizaman eskisi gibi olmıcak canımdan can gitmişken. ama en azında çaba harcamaya çalışıcam eğer kararımda durabilir,sözümü tutabilirsem.şuan bu pek muhtemel görünmese de şuan hissettiklerim bunlar. Allah hepimizin yardımcısı olsun.
 
sweetbaby canım seni o kadar iyi anlıyorumki inan yalnız değilsin hepimiz öleyiz ben 5 bebeğimi erken doğumla kaybettim hangisini unuttum hiçbirini asla unutmıycam ama kader kısmet allahtan gelene her zaman başım gözüm üstüne hepimizinde alnına bu acılar yazılmış önemli olan sabretmek yüce rabbimden istemek ve tevvekkül etmek bacım bir an önce toparlan ve yeni umutlara kendini hazırla bende anne olmak istiyorum bi yavrum olsun istiyorum ama farzet olmadı napalım yüce rabbim böle layık görmüş kaderimizi kabullenmemiz lazım herşeyi bebişin üstüne yoğunlaştırma bacım rabbim hepimizin yardımcısı olsun hepimizinde muradını versin allaha emanet ol
 

sagol güzelim tabikide rabbim yeterki ol desin her şekilde olur
maşallah arkadaşına bende ikiz istiyorum ikisi bir anda çıkar diye ama
allahım saglıkla sıhatle kucagımıza almayı nasip etsin farketmez artık


beni daha sarmadı canım son günlerde başlar sanırım eyvahedigeldismile
 
merhaba melek anneleri.
günlerdir yazdıklarınızı okuyorum gözlerim dolarak.
bende iki meleğimi oğlumu kaybettim.
bundan 40 gün önce.
kısaca hikayemi yazmak istiyorum.
eşimle 2005 te internette tanışarak evlendik.
ikimizinde tek istediği mutlu bir AıLE olabililmekti.
hep çocuğumuz olsun istedik.
ama bu yolda önümüze çıkan ilk sorun vajinusmustu.
bu sorunu tam 2sene çektim.
bu süre içinde sayısız kadın doğumcuya gittim.
bu olayı yendikten sonra tedavi sürecim başladı tam anlamıyla. bende pko var yumurtalarım gelişmiyor.
klomen,purogon aşılamalar derken 2009 haziran ayında tüp bebek yaptırdık.
ilk denememizdi ve ilkinde tutmuştu. yaşasın anne oluyordum artık.
6cı haftamda kanamam oldu sürekli yattım. hiç işe gitmedim sürekli evdeydim. 9 haftada bir kanama daha.
neyse
bu şekilde 17ci haftaya kadar geldim.
bir gece karnımda ağrılarla tuvalete koştum.
ama hep bağırsak ağrısı diye düşündüm.
bir iki derken ağrı arttı. içimde bişiyin patladığını hissettim.
yatağa yattım bi baktım bişiyler akıyor. eyvah dedim eşime bebeğin suyu. apar topar hastaneye..bu saatten sonra hastane süreci başladı bizim için.
bebeğin birinin yani yusufumun kesesi açılmıştı.diğer bebeğimde bişiy yoktu yani muhammet mustafam
4 gün yaşadığım şehirde özel bir hastanede yattım.
sonra drum. kesesi açılan bebekten ümidimi kesmemi ama diğer bebeğe şans vermek için fakülte hastanesine yatmamı söyledi.
bir yandan budurumun yani erken mebran rüptürü yada pprom denilen hastalığın risklerini anlattı. bebeklerimi , rahmimi dahası hayatımı kaybedebileceğimi söyeledi. eğer açık kese enfekte olursa. sürekli enfeksiyon kontrolü yapılmalı dedi. o günlerde yaşadığım çıkmazı anlatamam. allah kimseye yaşatmasın.bu arada bana son ultrasonda kessi açık olanın kalbinin atmadığını söylediler. yıkıldım . düşünebiliyomusunuz.
gram uykusuzdüştük yollara diğer bebeğimize şans vermek istedik. ne olursa olsun göze almıştım ben ölümü bile ..
ankarada h.ü sinde yatışım yapıldı.
orda usg bakıldı. ama kesesi açık olan bebeğiminde kalbi atıyordu.ama bana ondan ümidi kesmemi söylediler. nasıl kesebilirdimki oda benim bebeğimdi. bana durumumun hiç parlak olmadığını fazla ümitlenmemi heran doğum olabileceğini söylediler.bana bebekler ve benim ölüm riskimi kabul ettiğimi kanıtlayan bir kağıt imzalattılar. ama korkmamam gerektiğini bana bişiy olursa müdahale edeceklerini söylediler.
vucudumun her yanı ağrılar içindeydi. kolllarımda açılmadık serum yeri kalmadı. ruhum kaldıramıyacağı kadar acı çekiyordu. ne olacak. bebeklerim yaşayacakmı? rahmimi kaybedersem? aldırsammı?yok aldırmıycam ölüme kadar gidicem?
herhafta enfeksiyon kontrol edildi.
10 hafta boyunca doğum hanede kaldım ben insanlar doğum sancısı çekerken , masum bebekler dünyaya gelirken onların sesleriyle yaşadım..kimse inanmasada bu kadar ilerlemmişti haftam umudum arttı
mutsuz son içinde son bir haftadaydım 26. cı hafta. o hafta sağa sola bile dönemiyordum.belim ağrıyordu.
ve 7 aralık pazar günü 26+4 sürekli belim ağrıyor dayanamıyorum artık zaten bir haftadır dik pozisyonda yatıyordum hep.
doğum sancılarım başladı.
vajiliyim zaten alttan muayeene olamıyorum.
saat 18 */19 dan 2:40 a kadar çektim doğum sancısını nidilat ciğer geliştiriciler işe yaramadı. drum çığlıklarımın şiddetiyle alttan baktı 8/10 cm açıklığım vardı acil sezeryana.uyudummmm
bebeklerimin sonkez benimle olan saatleri..
uyandım bebeklerimm dedim ilk bebeklerim..
drum durumlarının iyi olduğunu haftasına göre kilolarınında iyi olduğunu söyledi.
anestesi dru bırak bebekleri sen ölüyodun dedi.. başka hastanede olsqaydın gtmiştin. bu sana verilen ikinci şans. beni tekrar doğum haneye çıkardılar. koşuşturmacalar sesler.
başımdan ayrılmadılar. nefes alamıyodum. ana arterimr girmşlerid. gerçekten gidiyordum sanırım.

aklım sadece bebeklerimde.,
eşim teyzem başımda.
bebeklerim.

zaman geçti.

eşim bebeklerimizden yusufumuzu doğumdan 2 saat sonra kaybettiğimiz söyledi.
................
nasıl anlatılırki...
muhammet küvezdydi.
1 gün geçti
eşim beni muhammete götürdü. küvezde minik meleğimin yanına.
minik meleğim öyle küçük tü ki
en minik benim meleğimdi orda. 1120 gr.
meleğimi sevdim ben ona dokundum . onda en güzel şeyi tattım annne oldum ben.ağladım ağladım. drum durumunun iyi olmadığını ciğerlerinin kötü olduğunu söylüyordu.yavrumdan kopamadım .ağlaya ağlaya odama döndüm.
ama inancım vardı iyi olacaktı.
hangi anne yakıştırırki bebeğine ölümü.
saat 15 sularıydı yusufun cenazesi gidecekti doğduğum topraklara. çocuk dru geldi. muhammetin babası kim dedi. o an haykırmaya bağırmaya çığlık atmaya başladım..anladım ikinci meleğiminde beni terk ettiğini.
o an benim için hayat eskisi gibi olmayacaktı artık.
hayallerim umutlarım bebeklerim yoktu.
olmayacaklardıda artık. isyanda ettim evet.
içimiz ve elimizde kocaman bir boşlukla döndük evimize.
şimdi hayatı istemeye istemeye yaşıyoruz biz.
mutsuz bir aileyiz iki kişilik.
bebeklerimiz melek bizler mutsuz birayleriz.

hastanede kaldığım dönemde çok iyi anladım hayatı ben.
eşimi daha çok sevdim beni hiç yalnız bırakmayan canm kocamı. o dünyanın en mükemmel erkeği benim için. o dünyanın en harika babası.bende dünyanın en iyi annesiyim kendimce. hertürlü mücadeleyi verdim..
ama olmadı.. olmadı. bizlerden büyük bir güç vardı.ALLAH meleklerimizi yanına aldı.

eminim okuyor. bir gün yazacaktır diyen. bana sürekli destek olan gülencim sende hep destek oldun bana benim için dünyanın en iyi arkadaşı.

sıkılmayıp okuyan herkese teşekür ederim.
destek olan herkese.
en büyük teşekürüm meleklerime.
bana bu dünyada anneliği kısada olsa tattıran yusufuma muhammet mustafama...
 
Son düzenleme:
allah hepinize sabır versin kollarınızı evlatla kokusuyla doldursun bende iki melegimi cennete gönderdim 3.melegim kollarımda rabbime şükürler olsun zor bir yoldan büyük mücadeleyle geldi şükür rabbime allahım herkese versin inşallahh
 
Slm melek anneleri... özledim sizi...! inşallah hepiniz iyisinizdir...
Uzun bir zamandan sonra tekrar yazmak istedim.... ALLAH yaşam mücadelesi veren bütün bebeklere şifa annelerede sabır versin inşallah..sonuç iyi veya kötü ne olursa olsun sonuçta hayat devam ediyor, ve biz yaşamaya ve hayat mücadelesine devam ediyoruz ..
Kendimi iyiden iyiye toparladım işe erkenden başladım ilk zamanlar unutkanlıklarım olsada yavaş yavaş toparlandım.
Ameliyathaneye her girdiğimde doğuma girdiğim gün geliyor aklıma hastalar her ameliyat sonunda her dua ettiğinde ALLAH da sizden razı olsun diyorum inşallah ALLAH dualarınızı kabul ederde ARDA'mın yanına giderim diye içimden geçiriyorum...
43 gün oldu oğlumu cennete göndereli ama nedense sanki yıllar geçmiş gibi... neden bilmiyorum ama...
90 gün o kadar acı çektim o kadar dua ettim o kadar yalvardım ki ALLAH'ıma iyi kötü herşeye hazırladım kendimi ama ALLAH'a şükür iyiyim şimdi acımı kalbime gömdüm.
Bu arada oğluman mezarına gittik mezarından toprak getirdim evde kutada saklıyorum.. onunla bol bol konuştuk babasıyla birlikte hasret giderdik...
şimdi gayet iyiyim dikişlerimi dr. gösterdim gayet ii dedi kilolarım vardı 22 kilo almıştım hamileliğimde onları vermeye çalışıyorum 10 kilom kaldı, ara verdiğim pilatese yeniden başladım.
Dr. hemen hamile kalmak istiyorum en kısa zamanda dedim en az 1 sene bekleyelim dedi ben 10 ay içinde kalabilirim diye düşünüyorum. Dr. hamilelik öncesi, en az 3 ay öncesinden bebe aspirini (kan sulandırmak için)ve folik asit başlamamız lazım dedi .ılk hamileliğinde böyle oldu diye ikincisindede böyle olacak diye birşey yok dedi, hayırlısı olsun inşallah.....
ALLAH büyüktür ama çevremden duyduğum kadarıyla ameliyathanede çalışanların çocuklarında böyle sorunlar daha çok çıkıyor diyorlar ama kesin araştırma yok, varsayımdan ibaret acaba mı diyorum? ama sonuçta başka işlerle uğraşanların ve ev hanımlarınında başına geliyor ama bilmiyorum ?
Çok uzun oldu galiba:) içimi dökmek istedim başınızı şişirdim tekrar görüşmek üzere herşeyin hayırlısı olsun inşallah ... sevgiyle kalın!

Premete ve Neslihan bu arada benide tabloya eklermisiniz! güzel haber verecekler arasında bende olmak istiyorum ıNŞALLAH! tşkkrlr tekrar!
 

Canım yazdıklarını gözlerim dolarak okudum Allah sana da eşine de sabır versin. Evet sen çok iyi bir annesin bebeklerin için çok mücadele vermişsin ama biz ne kadar mücadele edersek edelim bazı şeylerin önüne geçemiyoruz, yaşanması gereken yaşanıyor. Allah tekrarını yaşatmasın, sabrının karşılığını versin. Şu an bebeklerimiz yanımızda olmasa da onların varlığını hissettiğimiz günler için ben her zaman Allah'a şükrediyorum. Bu duyguyu yaşamak için herşeyini feda etmeye hazır nice insan var. Allah bundan sonra yüzümüzü güldürür inşallah.
 

Çok sağol musyas Allah kızını sana bağışlasın, sizi birbirinizden hiç ayırmasın. Sen 2 meleğini neden cennete gönderdin ve üçüncüye kavuşmak için herhangi birşey yaptın mı. Hepimizin ufacık da olsa bir umut ışığına o kadar çok ihtiyacımız var ki...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…