Eş problemleri

Arkadaşlar mesajlari ancak gorebildim. Herkes sinirlenmiş ama 20 yıl once onu boyle kabul ettim, toy ve çok aşıktım. Aşırı kontrolcu biridir, bunu anlamam 30lardan sonra oldu tabi.. simdi suan (uzaktan) universite okuyabilmek icin bos zamanimda surekli ders calistigimi da soyleyecegij ama yine sanki ustume geleceksiniz gini hissettim, normalden biraz fazla pasif ve biraz fazla salak gibi gelmis olabilirim ama gercekleri soyledim, yine de herkse tesekkurler. Kimseyi tahrik etmek istemedim, hayatimda arayacagim en son sey bu, su saate sunlari yasamis biri olarak. Disari konusu da biraz fazla dindar, muhafazakar ve kontrolcu birilerini tanidi iseniz, eslerini cok fazla kisitlarlar genelde. Tanimadiniz sanirim, sizin icin ne mutlu.
Ay dini karıştırmayın lütfen, ne dindar insanlar var dilediği gibi dışarıda vakit geçiren. Kimsenin kocasından izin aldığını görmedim.
 
Dindar adam bunu yapmaz teşekkür eder sükreder allah razı olsun hanımım bu günde doyduk ellerine sağlık der yemeğe ağız yüz büküp sofrayı terketmez nimete kusur bulmaz. Aslında sizin bu yemek işinin psikolojinizin pekde iyi olmadığından kaynaklandığını düşünüyorum kendinizi belkide mutfağa oyalanmaya vurmuşsunuz. Kendinize değer vermiyorsunuz kendinize özensiz hazırlayıp onun tabağında kalanını niye yiyesiniz. Madem geleneksel bir adam vurun küçük bir düdüklüye kuru fasülyeyi kendi kendine pişsin yanınada turşu koyun kaşıklayıp dursun.
 
Ahırdaki ineklerimizi dışarı salıyoruz özgürce yayılıyorlar. Yani sen mal mısın ki eşin izin vermiyor diyemeyeceğim. Çünkü malların bile özgürce gezme hakkı var...
 
Merhaba arkadaşlar,


Belki bu konu defalarca açılmıştır. Ben yemek yapmayı çok seven bir insanım. Yapacağım ekmeğin mayasını üç gün önceden hazırlamak, dürümün etini ve lavaşını kendim yapmak, tiramisunun kedidillerini bile evde yapmak… Mutfakta geçirdiğim vakitten asla sıkılmam ve her gün sofraya bir yenilik getirmeye çalışırım.


Zaten eşim dışarıya çıkmama izin vermeyen bir insan. Bir dışarı hayatım yok; birlikte gittiğimiz, gezdiğimiz herhangi bir yer olmuyor. Ben de dışarıda yiyebileceğim lezzetleri eve getirmeye çalışıyorum. Mesela haftada bir defa Hatay döner yaparım ya da Big Mac Taco denemesi yaparım. Bugün de hamburger menüsü yapmak istedim. Araştırırken In-N-Out diye bir hamburger olduğunu ve yanında “Animal Fries” adında patates kızartması servis edildiğini gördüm. Bunların birebir taklidini yapmaya çalıştım.


Eşim çok geleneksel bir insan; genelde sofrada çeşit aramayan, baharatsız, salçasız, daha sade yemekleri seven biri. Ama ben daha yenilikçiyim. Hayattan maksimum seviyede keyif almayı, bugünün değerini en iyi şekilde bilmeyi arzulayan bir insanım. Ailemle yapacağım her kahvaltıya, her akşam yemeğine özen gösteririm.


Şimdi sorun şu ki… Eşim, iki gün önce yaptığım kumpiri masada bırakıp terk etti. Patatesin büyüklüğünden şikâyet etti. Oysa ben ona her zaman daha bol malzemeli ve daha özenilmiş porsiyon hazırlarım. Mesela bu kumpirde daha fazla tereyağı, daha fazla peynir kullanmış ve ona sunarken sıcak olmasına dikkat etmiştim. Kendiminkini ise ona öncelik verdiğim için soğumuş ve kalan malzemelerden hazırlamıştım. Çünkü benim için önemli olan yemekten çok, sunmaktır.


Ama o, patatesin büyüklüğünü bahane ederek kendi porsiyonunu yemedi, benimkini istedi. Ben de “Sen kendi porsiyonunu ye, kalanını ben yerim” dedim. Bunun üzerine “Bana bu sözü bir daha söyleme, ben bu söze çok sinir oluyorum” diyerek kumpiri önüme fırlatıp masadan kalktı ve gitti. Tabii ki ben bunu unuttum; unuttum çünkü başka türlü bu ilişki yürümüyor. İlişki başından beri böyle gidiyor.


Bugün de bahsettiğim hamburgeri yaptım. Eşim bu sefer de hamburgeri çok yüksek yaptığım için — iki kat köfte kullandım — “Biz hayvan mıyız?” diyerek hiçbir şeye dokunmadı. Yaptığım tatlıya da elini sürmeden yine çekip gitti.


Şimdi size sorum şu: Boşanmak ya da ayrılmak konu dışı. Birlikte 20 yıl geçirdik. Böyle şeylerin benim başıma gelmesinde kadersel bir karma mı vardır bilmiyorum; artık bunu düşünmeye başladım. Neye heves etsem, eşim ona asla iştirak etmiyor ve bir şekilde mahvediyor. Bu neden olabilir? Aynı durumda olan birileri varsa, nasıl başa çıktıklarını sormak istedim. Kısaca derdimi paylaşmak istedim. Derdim tabii ki sadece bununla sınırlı değil ama son iki günde olan bu iki şeyden bahsetmek istedim.
Salçalı makarnayı yap koy önüne insanlar haketmiyor.
 
Kimseyi kınamak istemiyorum kesinlikle ama bazı şeyleri aklım almıyor gerçekten. Dışarı çıkmanızı istemiyor ve çıkmıyorsunuz. Yakın bir arkadaşım da kocası istemiyor diye denize girmiyor yıllardır. Allah aşkına sizi yetiştiren anne babanıza karşı ne hissediyorsunuz mesela? Yıllarca emek ver, büyüt, yetiştir sırf elin adamı istemiyor diye hayatını yaşama. Nasıl bu kadar bağlanıyorsunuz anlatsanıza biraz? Boşanma, ayrılığı bir kenara bırakalım demişsiniz. E neyi konuşacağız daha iyi nasıl yemek porsiyonlanır onu mu? Sizi sevse önüne koyduğunuz kuru ekmeğe teşekkür ederdi.
 
Aman dert ettiğiniz şey bu mu ya? Bırakın b. yesin. Siz yaparken keyif aldınız, sunarken güzel sundunuz bunun üzerine de illa o şeyin yenmesini ve beğenilmesini istiyorsunuz ama kimse istemediği bir şeyi de zorla yemek zorunda değil.
Ben de yemek yapmayı ve sunmayı çok severim, sizin anlattığınız gibi. Ama öyle bir adamla evlendim ki bu hevesim kursağımda çünkü Eşim et, balık, tavuk yemez. Bir tek patlıcan dışında sebzelerin çoğunu sevmez. (örn özellikle kereviz, enginar, bakla, börülce) asla ağızına sürmez. Sebzeyi bir tek kızartma olarak sever (örn kabak mücver) Pilavi sadece tel şehriyeli sever. Farklılıktan hoşlanmaz, anne baba usulü, Bense klasik tariflere bile biraz renk getirmeyi severim. Aslında adam çok kolay, koy önüne peynir ekmek, ondan mutlusu yok. Ama benim yemek yapma hevesim kursağımda kalır. Ben de canım istediğinde kendime yapıyorum ( o yemiyor) ya da misafir geldiğinde misafire yaparım (övgü alırım, hoşuma gider) . Yani eşim yemiş yememiş bunları dert etmem.
Ama asıl sizin konunuzda canımı sıkan şey, kocanız evden çıkmanıza izin vermiyor doğru mu anladım?! Bir de yemeği beğenmiyor ve çekip gidiyor dediniz nereye gidiyor? Dışarı mı gidiyor, sofradan kalkıp trip mi yapıyor? Bence bunlar daha büyük sorun.
 
Canim bisey soylim deveye diken insana da ağzına eden yaranir. asla unutma kendini de paralama bu adam için bu söz başka da şimdi ben ağzımı bozmayalım.
 
Chatgpt ile bi noktaya kadar iyi bir hikaye inşa edebiliyorsun ama yeni 5.0 modeli dahi akıl yürütme de eksik kalıyor. Hikayenin zemini hazırlayan da kenar mahalleden bir ergen olunca maalesef temel zayıf kalıyor.
 
Detayları okudukça. Ben inandım. Aynı benim annemin yaşadıkları.o kadar benziyor ki. Sonunda üzüntüden kanser olup vefat etti annem. Kadın o kadar tedavi aldı, acı çekti. Yıllar sonra boşandı ama o boşanma bir halta yaramadı. Babam ne mi yapıyor? Hayatını yaşıyor.dipnot: babam da çok dindardı. (!) ama annemi yıllarca aldatmış. Kadını balkona çıkarmazken kafelerde kadınlarla buluşmuş. Sözlerim bu kadar konu sahibi.
Şöyle insanlara dindar demeyin, psikopatlığına bahane.
 
ya valla benim var tanıdığım böyle adamlar büyük çocukları 20li yaşlarda iken küçükler 2-3 tü, 7-8 çocukları olan aileler, adam günah diye metal kaşık çatal kullanmazdı, sünnet diye elle yerdi yemeği yer sofrasında ve daha bunun gibi binlerce sünnet, farzı vacibi filan geçtim zaten...

:D
açtım yine tarikat modumu, evet.

ama hani bu seferde kız 18 yaşında tanışmış 25 yaşında evlenmiş filan o kısımlar çok alakasız, bu kadar muhafazakar tayfa 3-5 ay içinde nişan yapar.
Herkesin kendi tercihi ayrıca ben ortada muhafazakar bir aile görmüyorum.
 
Sadece bunlar olsa... Ramazan ayinda oruclu iken, o an acil sayilabilecek bir durum uzerine hastaneden donuyorduk mesela, arabamizin icinde sohbet ediyorduk, araba seyir haklnde, camlari kapali, eskilere dair bir seyker anlatmak uzereydim ve ben genelde hep gulecimdir, yapim bu. Birden bire agzima elinin tersi ile vurdu ve inanin felc gecirdigimi sandim aci ile. Agzima kan dolmaya basladi damaklarimdan, ve bir muddet uyustu. O ise soylenmeye baslamisti bile, "azicik edepli ol diyorum sana, o dislerini gosterme, kadin dedigij azicik agir olur, edepli olur..." aramizda cikan sorunlarin cogu buradsn cikar. Evde acik giyinme edepli ol, deprem olabilir, sarki mirildanma seytan olma, besmele cek, gavurlarin yemeklerimi yapma, cok cesit yapma, kudurdun.
Kocan manyak. 20 sene bu pisliği çekip üstüne buna yemek mi ozeniyorsun? Sen de sağlıklı düşünemiyorsun. Çok da inandırıcı gelmedi anlattiklarin kusura bakma. Adam dişlerini gösteriyorsun diye ağzına vuruyor sen kumpir hamburger derdindesin...
 
Sadece bunlar olsa... Ramazan ayinda oruclu iken, o an acil sayilabilecek bir durum uzerine hastaneden donuyorduk mesela, arabamizin icinde sohbet ediyorduk, araba seyir haklnde, camlari kapali, eskilere dair bir seyker anlatmak uzereydim ve ben genelde hep gulecimdir, yapim bu. Birden bire agzima elinin tersi ile vurdu ve inanin felc gecirdigimi sandim aci ile. Agzima kan dolmaya basladi damaklarimdan, ve bir muddet uyustu. O ise soylenmeye baslamisti bile, "azicik edepli ol diyorum sana, o dislerini gosterme, kadin dedigij azicik agir olur, edepli olur..." aramizda cikan sorunlarin cogu buradsn cikar. Evde acik giyinme edepli ol, deprem olabilir, sarki mirildanma seytan olma, besmele cek, gavurlarin yemeklerimi yapma, cok cesit yapma, kudurdun.
Troll bence yaa. Ben öyle adama yemek yapacağım he? Zıkkımın pekini yesin rezil herif.
 
Sadece bunlar olsa... Ramazan ayinda oruclu iken, o an acil sayilabilecek bir durum uzerine hastaneden donuyorduk mesela, arabamizin icinde sohbet ediyorduk, araba seyir haklnde, camlari kapali, eskilere dair bir seyker anlatmak uzereydim ve ben genelde hep gulecimdir, yapim bu. Birden bire agzima elinin tersi ile vurdu ve inanin felc gecirdigimi sandim aci ile. Agzima kan dolmaya basladi damaklarimdan, ve bir muddet uyustu. O ise soylenmeye baslamisti bile, "azicik edepli ol diyorum sana, o dislerini gosterme, kadin dedigij azicik agir olur, edepli olur..." aramizda cikan sorunlarin cogu buradsn cikar. Evde acik giyinme edepli ol, deprem olabilir, sarki mirildanma seytan olma, besmele cek, gavurlarin yemeklerimi yapma, cok cesit yapma, kudurdun.
Eşiniz ağır hasta😡 aşırı sinirlendim bu yaptığına
 
Dusunsenize, bu saatten sonda kafa dengi yeni bir es bulmak imkansiz gibi. Herkes evli, ailesi ve sorumluluklari var, önümüz yaslilik. Sadece, ben yeniden ve yeniden bu kadar ozverili olabilirken, o neden bir nebze degismez, ve Allah neden dur demez, bunu merak ediyorum.
Allah dur demez çünkü kullarına kendi iradelerini kullanabilsinler diye akıl vermiş, muhakeme yeteneği falan vermiş, bunlar size bir şey anımsattı mı bilmem?
Çok yorucu geldiniz bana okurken sıkıldım, sürekli onu ye bunu ye al şunu da ye hatta şu kadar ye diye diretiyorsunuz muhtemelen, üstelik bunu hiç teşekkürü olmayan
ve sizi döven birine yapıyorsunuz, ne hoş ama, eşiniz ayrı olay siz apayrı bir olaysınız ve hiç sağlıklı gelmediniz bana, boşanma konu dışıysa yaşayın gidin işte bu şekilde ne olsun istiyorsunuz 20 yıldan sonra?
 
Arkadaşlar selam. Şimdi yazılanları okudum. Amacım benim gibi emek verip verip en saçma şekillerde kalbi kırılan var ise onlar bunu neye bağlıyor ve nasıl başa çıkıyor öğrenmekti.
Öncelikli olarak -eşim bir kere kusur bulsa onu mahrum bırakırım- mantığını asla anlayamam. Ben her şeyin en iyisini yaptığımı iddia edemem, elimden gelenin en iyisini yaptığımı iddia ederim, yani eleştiriye açığım. Beğenilmediğinde kırılmam, anlamaya çalışırım. Burada bahsettiğim, hala çok değer vermeme, bana anlamsız gelen olaylara bile empati yapmaya çalışmama rağmen hala bu değersizlik, bu konu için insanlar ne düşünür diye merak etmiştim.
Mutfağı çok seven insanlar beni anlar, anladığım kadarı ile çoğu insan angarya görüyor, görebilir, ben küçüklükten beri merak ile severim.
Her ne ise hepinize özgün fikirlerinizden dolayı teşekkür ediyorum. Anlıyorum ki, en azından burada, bu bir gecelik bulunduğum ortamda, bana benzer kimse yokmuş. Allah hepimize iyilikler versin, hepinize güzel günler diliyorum.
 
Bu arada bir soran için, Grushenka ismini fonetiğinden ötürü severim. A ile biten isimler, Alexandra, Svetlana, Mariana dişi gelir.
 
Merhaba,
Öncelikle troll olduğunuzu düşünmüyorum. Yıllar önce tüp bebek konularında bir yorumunuz vardı. On yıllık bir hesap neden böyle bir hikaye uydursun ki? Birçok üyenin inanmama sebebine gelince yaşamınızın gerçekleri buradaki üyelerin %99’uyla hiçbir ortak paydada buluşmuyor. Dolayısıyla anlattıklarınız birçok kişiye gerçekçi gelmemiş olabilir. Ancak her ne kadar bizim yaşamımıza çok uzak olsa da maalesef var böyle hayatlar. Burada beni üzen eşinizin yaptığı her şeyi büyük bir özveri ve anlayışla sineye çekmeniz. Size yaptığı tüm zorbalıkları inancıyla ilişkilendirmeniz. Evden çıkmanıza izin vermemesi, yaptığınız yemeklere verdiği tepkiler, bir ramazan ayında başınıza gelenler vb. Hala tüm iyi niyetinizle eşinizin bu yaptıkları için kendinizde bir kusur veya hata arıyorsunuz ama hatanız bence her şeyi sineye çekip öz saygınızı hiçe saymak olmuş. Eşiniz ibadetlerini asla aksatmazken en yakını olan sizin kalbinizi kırmakta hiç beis görmemiş. Bunun günahına girmekten korkmamış. Dindar olmak iyi bir insan olmak için yeterli değildir ve maalesef eşiniz kötü biri.
 
Back
X