Evlenmeden önce ilişkimiz daha kötüydü sürekli tartışırdık ve o hiç geri adım atmazdı. Çok inattır. Ama ayrılacak olduğumuzda da senle evlenmezsem hiç evlenmem daha kimse olmaz hayatımda falan derdi. Aynı eve girince ikili ilişkimiz düzeldi ama ailesi söz konusu olunca işler bozuluyor, yalanını da yakaladığım oldu
Bile bile lades yedim , diyorsun yani.
Mutsuz olmaya evlenmişsin, mutsuzsun
Neden boşanmak istiyorsun ki? Böyle olacağını bilmiyor muydun?
Benimle sevgiliylen 5 dakika bile telefonda konuşmazdı
Bence siz sevilmek ne bilmiyorsunuz. Muhtemelen sevgisini doğru aktarabilen bir aileye sahip değildiniz veya hayatınıza peşpeşe sizi çok üzen ama sevdiğini soyleyen insanlar girdi ve siz sevgiyi böyle birsey diye kodladiniz. Çünkü insan kendisiyle beş dakika bile telefonda konuşmaya tahammül edemeyen birinin onu çok sevdiğini düşünemez normalde.
Bana hiç değer vermediğini yüzüme yüzüme vurmasından bıktım
Başin sağolsun. Ama bu kötülüğü kendine neden yapıyorsun? Gelirin de ondan daha iyiymiş.
Adamın seni sevmedigi o kadar belli ki. Sadece "yaşım geldi,evleneyim" demiş. Çünkü kadınlara olduğu kadar erkeklere de var 'evlilik yok mu?' baskısı. Bu kadar sulalesine düşkün adam sırf 'evlenemedi' demesinler diye laf olsun diye evlenmiş olabilir bence. Zaten annesi de evlenmelik kız gösterip duruyormuş. Sırf annesini mutlu etmiş olmak için evlilik fikrine sıcak bakıp "zaten evleneceğim,bari kendi bulduğum olsun" demis
Evliliğin başlarında bu sorunlar olunca terapiste gittim ailesine düşkün olan erkek aranan bi özellik evine alışınca ailesi sen olacaksın sana düşkün olur bu iyi bişey dedi
Açıköğretim psikoloji bölümü ilk mezunlarını verdi mi ya? Bu nasıl bir terapist?
Adam ailesi olarak seni değil kök ailesini görüyor. Yani bu nasıl güzel bir özellik olabilir? Ayrıca ben de terapiye gidiyorum, gitmeden de çok fazla yazı okudum terapilerle alakalı. Terapist sadece sana ve olaylara bakışın hakkında yorum yapabilir, üçüncü kişiler ne olursa olsun, onları degistiremeyecegini bilmeni ister, yaşanan olayları kendi içinde çözebilmen için yönlendirir. Esin hakkinda tamamen öznel bir değerlendirmeyle 'yuvasina düşkün,ne güzel iste. Zamanla sana alışır sana da düşkün olur' cümlesini olsa olsa psikoloji okumuş arkadaşın, arkadaş sohbetinde kurabilir. Bir terapist kuramaZ- ki doğru bir önerme de değil zaten. Türkiye'de yıkılan yuvaların çoğunun sebebi bu.
...
Yani ne denir ki konu sahibi??
Adam daha büyümemiş, karakteri oturmamış, empatisi gelişmemiş bir organizma...
'Zengin de ondan evli kalıyorum' desen, senin maaşın ondan çok.
'ya işte anlaşamiyoruz ama, hayatımi kolaylaştırıyor, birakamam' desen seni ustalarla yalnız bırakan bir insan. Muhtemelen ne temizliğe ortaktır ne yemeğe, ütüye. Tüm evi sen çekip çeviriyorsundur. Bedava hizmetçilik
'anlasamiyoruz ama çok seviyoruz birbirimizi' desen, adam seni sevmiyor, sevgi bu değil.
'kotu koca ama yatakta maşallahı var' desen o da yok (ki çok önemli bir madde)
Yani neresinden tutsan elinde kalıyor..
Muhtemelen 'yaşim 32, bu saatten sonra anlasama,boşan vs iki sene geçer, bir daha kimi bulur da evlenir anne olabilirim' diye düşünüyorsun.
Ama bu adamdan çocuğuna baba olmaz. Seni de çocuğuna anne yapmaz. Çocuğu kaynananın evinde,kaynananın kurallarıyla büyütmek zorunda kalırsın. O taşınmadigin üst kat dairesi var ya, 'cocugumuza yazık,her gün uykusundan uyanıp yollara düşmesin sen ise giderken' bahanesiyle oraya da yerleşirsin...tam olarak 'gorunen köy kılavuz istemez' hikayesi.
Umarım kendin için en doğru kararı verirsin