- 6 Haziran 2008
- 7.376
- 6.264
- 248
aynı tas aynı hamam sizde yani.Merhaba,
Uzun süredir giremedim. Bunun sebebi darp, şiddet veya başıma kötü bir şey gelmesinden değil çok şükür.
Başıma somut olarak bir şey gelmedi ancak psikolojim berbat. İçime bir kere KEŞKE lafı düştü.
Keşke yapmasaydım, keşke kabul etmeseydim, hatta KEŞKE EVLENMESEYDİM.
HAYATIMDA İLK KEZ BU KADAR PİŞMANLIK DUYUYORUM.
Hep söylerim sevgi her şeyi çözmüyor.
İnanın çözmüyor.
Ve iyilik güzellikte her şeyi çözmüyor her zaman.
Siz iyi niyetle güzellikle saflıkla iyilik yaptığınız her şey için maalesef ki karşınızdaki kişi tarafından binlerce yüz binlerce kez aptal yerine konuyorsunuz.
Bunu farkettiğinizde de çevrenizdekiler size ÇOK DEĞİŞTİN SEN diye parmak sallıyorlar.
Çok değiştin demek aslında şu meale geliyor;
*Çok değiştin seni eskisi kadar kullanamıyoruz,
*Çok değiştin bize hizmet etmiyosun,
*Çok değiştin bize para vermiyorsun,
*Çok değiştin 7/24 bizim aptal sohbetlerimizi üst üste 520 kez anlattıklarımızı 521. kez dinlemiyorsun.
Vs vs bir sürü şey.
Utandığım için yazmadığımı düşünenler olmuş. Açık yüreklilikle evet utanıyorum ancak en çok ve ilk önce kendimden. Çünkü kendimi tanımıyormuşçasına, karakterimi,yapımı bilmiyormuşum gibi her şeye evet demem ve kendim hariç herkes için bir şeyler yapmış olmaktan utanıyorum. Kısacası kendimi hiçe saymaktan, heba etmekten kendimden utanıyorum.
Elalem, ailem, dostlarım (ki pek yok) arkadaşlarım ne der? durumunu aştım. Umrumda değiller. Bu dünyadan önce kimin gideceği belli olmadığı gibi, hiç kimseye hiç bir faniye hesap verme zorunluluğum olmadığını idrak ettiğimden beri umrumda değil.
Diyeceksiniz ki neden yazmadın. İnanın hiç iyi değilim. Günüm gecem bu olayları tartmakla ve gelecekle alakalı endişelerimle geçiyor. İşim gücüm herşeyim bu sıralar bu konular.
Hepinize de tek tek gönülden teşekkür ederim. Fikrinizi paylaştınız, yol gösterdiniz. Bu basit bir şey gibi görünebilir ancak kendi hayatınızın içinde bana vakit ayırdınız. Vaktinizi aldım. Süreli de olsa aklınızdan geçtim, beni düşündünüz, merak ettiniz. Bu benim için çok kıymetli. Tekrar teşekkürler.
Ne yapmaya karar verdiğime gelince, sakin olup bir anda yıkıp yakıp gitmemeye karar verdim. Kendimce birikim yaparak, burda sorunlarımı paylaştığım öz ailemle tekrar yaşamamak için kendimi garantiye almadan ayrılmamaya karar verdim.
Belki doğru belki yanlış. Şu durumda gidersem ailem için hem etinden hem sütünden bir şey olacağım. Yani yine kullanılacağım malesef. Kendi sirken elinkinden tatlıdır derler. Ancak öyle değil. Bizimkiler sirke bile değil.
Kendi annemde bu evliliğin bu şekilde devam etmeyeceğinin farkında. Bunu açıkça dile de getirdi.
Çektiğim krediyi, maddi manevi seferber olmamı hepsini tek tek öğrendi. Sanırım ondan sonra bu kanıya vardı. Bilemiyorum.
Aslında ben kafamda bitirdim. Gönül koşup gitmek istiyor ancak şartlar ağaç olup kök saldırıyor.
Bu konunun üzerine hiç mi olay yaşamadık derseniz yaşadık. Hemde nerdeyse yakın benzer bir konu.
Geçen akşam kuzenin ve eşi yeni bebekleriyle ilk kez akşam oturmasına geldiler. Eve işten koşa koşa gidip ikramlık hazırladım. Geldi misafirlerim. Ve kayınvalidem odasından çıkmadı bile. Ne bir hoşgeldin ne başka birşey. Ama üstünde durmadım işime geldi. Bol bol sohbet ettik. Tabii ben akşam kayınvalideme çay kek börek vs götürmedim. Yani odasına ayrı servis açmadım. Oda odasından çıkmadı zaten. Velhasıl misafirler gitti odadan çıktı. Ben hiç birşey demedim. Odamıza gidince eşime sadece ''Snce ayıp olmadı mı ilk kez evli karı koca misafirim gelmişti benim'' dedim eşimde her zamanki gibi boşver takılma dedi. Bende uzatmadım.
Ertesi sabah oldu eşim beni arıyor. Annem evden gitmek istiyormuş. Bi çay bile vermiyormuşsun bakmıyomuşuz ona vs vs dedi.
Ben inanılmaz sinirlendim. Hizmet isteyen benim misafirime çıkacak hoşgeldin diyecek ondan sonra çekilecek odasına isterse, hem insan içine karışmıyor hemde hizmet mi bekliyor bence abartmayın dedim. Çok isterse gitsin ablanda kalsın zaten söylüyordu orda daha rahat ediyomuş dedim. Annemle neden eskisi gibi konuşmuyorsun eskiden dışarı çıkar gezerdiniz şimdi neden yapmıyorsun vs vs diyor eşim.
Kusura bakma içimden gelmiyor yapamam üzülen üzdüğü kadar üzülsün hak yerini bulsun dedim konu kapandı.
Çünkü kendimi ifade edecek, anlatacak takatim bile yok kalmadı artık. Biliyorum bu ne ilk nede son sorunumuz.
Bitmedi bitmeyecek.
Ama ben o evden giderken onun yüzüne senin yüzünden diyeceğim. Anlayışsızlığın ve bencilliğin yüzünden diyeceğim.
Eşime de bana hep anlattığın bahsettiğin dengeyi asla ve asla kuramadığın için bu evlilik bitti diyeceğim...
Şimdilik böyle. Hepinize tekrar ve tek tek çok teşekkür ederim.
hiç şaşırmadım ben.
sansar gibi bişey bu ana -oğul.
eşin onun bırakıp gidebileceğin korkusu filan hiçç yaşamamış ki.
anama çay vermedin derdinde,kartını tırtıklama,seni sömürme derdinde.
valla karar senin.
gitmeyeceğin de belliydi zaten az çok.
çeyrek altın biriktirmekle olmaz bu iş yalnız.
ne kadar sürede ne biriktirecen ki,hayal bu bence.
ben senin yerinde olsam bu sinsi çıkarcı beşpara etmezlere para yedireceğime ailemin yanına gider onlara harcardım paramı.
bu adamdan vazgeçemeyişinin başka sebepleri var bence ayrıca.