- 30 Aralık 2009
- 23.878
- 96.074
- 1.123
Aklıma karikatür geldi lan.Bana denklik okulların adını kulağıma fısılda. Gayet tahrik edici bence jananna
Özcan Deniz'in totosunu görmüştük çok şükür ajdbabsvAşkın dağlarda gezer'deki gibi değildir inşallah
Ay höykürdümAklıma karikatür geldi lan.
Diyordu sevişirken kadın : hadi kulağıma ayıp seyler söyle
Adam: büyüklerin yanında bacak bacak üstüne atmak babdbavsvss
Karikatür eklemek yassah olmasa koyacaktim ahsvavsAy höykürdüm
Kaldım kaldım senaryo valla daha gerçekçiorda kalın o zaman mümkünse
Yokbenim kariyer hakkım yok mu?
Kavgada söylenmez
Tapmalar,elinden tutup ölmeli yataga götürmeler,bir dedigi iki edilmemeler bizim gördüğümüz şeyler degil hee hiç mi görmedik tabii gördük sinemada normal hayatta ne gördüm, ne duydum.Herkese merhaba kızlar, ben türkiye’de bir buçuk yıllık avukattım, yabancı bi şirkette dış ticaret avukatı olarak başlamıştım ve daha ilk işimdi, başarılı bir öğrenciydim hayatımın her aşamasında, kariyer benim için hep önce gelir(di). kariyerim sayesinde çalışıp avrupa’da bir şehirde hayatımı idame ettirmek istiyordum. normalde bende olmamasına rağmen gümrüğe takılmış bir tırın incelemesi verildi, şirketim plastik firmasıydı. eşimle orda tanıştım. sixpackli yakisikli biriydi. o gün işlemleri hallettikten sonra(gümrüğe takılan onlara gönderilen tırdı) numaramı istedi verdim müşterilere veriyoruz genelde, bana mesaj attı hala türkiye’deyim kahve içmeye ne dersin? diye
ben de etkilendim yakışıklıydı filan kabul ettim. iletişim dilimiz ingilizce eşim ingiltere’den. o gün baya sohbet ettik zaman nasıl geçti anlamadık, bileti ertesi güneydi, uzattı üç gün sonraya, biz her gün buluştuk. neyse döndü ingiltere’ye bana yine mesajlar attı. ben pek oralı olmadım açıkçası mesafeler olunca. yine türkiye’ye gelmiş bana yazdı istanbul’dayım istersen ankara’ya gelirim diye, ben de olur gel dedim ama gerçekten ayıp olmasın diye gülüp eğlenmenin hatrına. ankara’da 1 hafta kaldı biz her gün buluştuk bu sefer benim de içimde değişik hisler olmaya başladı beğenmenin dışında. giderken evlenmek istiyorum seninle dedi çok şaşırdım ama içten içe de çok sevinmiştim. çünkü eğlenebildiğim bir adamla evleneceğim istersem hem de ingiltere’ye gideceğim en kısa yoldan, yorulmadan. bilmiyorum bu beni fazla pazarlıklı birisi yapar mı! ama gerçekten bu iki yolu da düşündüm o an. gülümsedim “bakalım” dedim. cevabını heyecanla bekleyeceğim dedi. heppp konuştuk her gün evlenecek misin diye soruyordu, sevgili de olduk, 2. ayın sonunda evet dedim evleneceğim. direkt türkiye’ye geldi ankara’da evlendik her şey 3,5 ay içinde oluverdi. ailem şoka girdi, halalarım küstü(şu an iyiyiz). 3 ayda vizem çıktı birden kendimi ingiltere’de buldum. eşime aşığım gerçekten onu seviyorum. ve şu an 2 aylık da hamileyim. havalara uçuyor o ama ben işimi kariyerimi yüksek lisansı yarıda birakıp geldim buraya, hem güzün gel burukluk oldu, geldikten hemen sonra değil ama hamileliği öğrendikten sonra boşluğa düştüm. denklik için eğitime burda bi müddet devam edecektim o da olmayacak sanırım hamilelik emzirme derken. ha bir de asıl benim için önemli konu da şu eşim sürekli öpüyor beni elimden tutup yatağa götürüyor kendimi seks işçisi gibi hissediyorum, biliyorum normalde böyle olmamalı, sevinmeliyim ama seks sırasında bile ingiltere’deki denklik okuluna gidip gidemeyeceğimi düşünüyorum.. eşimin ailesi bana tapıyor resmen bir dediğim iki olmuyor, evimiz bahçeli türkiye’de ailemden görmediğim imkanın yüz katını burda gördüm, eş mi iş mi ikileminde kalmaya başladım.. çalışmama izin verilmiyor hamile olduğum için ve eşimin durumu çok iyi olduğu için. sizce nankörlük mü yapıyorum? benim kariyer hakkım yok mu?
Olsun onu sixpackler teselli eder. Birimizin bu acı gerçeği onun yüzüne vurmasi gerekiyordu. Bu şok ona iyi gelecekKavgada söylenmez
Sizin de olsa sixpack siz de 4 ayda evlenirsiniz sonuçta bir değil iki değil tam sixpack var işin ucunda kaçırmaya değmez gemide İngiltere’ye first class bileti olan sixpack4 ayda evlenmek mi ben 5 yılda zor evlendim yaaa nasıl tanır insan aşksa biz de aşıktık. Gerçi sixpacki yoktu ama altın gibi kalbi vardı. Neyse sizde yurt dışında yaşamak istiyormuşsunuz yaşıyorsunuz işte
Tepsi totoluÖzcan Deniz'in totosunu görmüştük çok şükür ajdbabsv
Eşiniz ingilizmio ne demek anlamadım? inanmıyor olabilirsiniz bu sizin probleminiz. ben sadece düştüğüm durumdan çıkmaya çalışıyorum
Anlattığınız hayat bana çok boğucu geldi. İstediğinız yapamadıktan sonra imkanlar demek doğru olmaz söylediğiniz şeylere.Herkese merhaba kızlar, ben türkiye’de bir buçuk yıllık avukattım, yabancı bi şirkette dış ticaret avukatı olarak başlamıştım ve daha ilk işimdi, başarılı bir öğrenciydim hayatımın her aşamasında, kariyer benim için hep önce gelir(di). kariyerim sayesinde çalışıp avrupa’da bir şehirde hayatımı idame ettirmek istiyordum. normalde bende olmamasına rağmen gümrüğe takılmış bir tırın incelemesi verildi, şirketim plastik firmasıydı. eşimle orda tanıştım. sixpackli yakisikli biriydi. o gün işlemleri hallettikten sonra(gümrüğe takılan onlara gönderilen tırdı) numaramı istedi verdim müşterilere veriyoruz genelde, bana mesaj attı hala türkiye’deyim kahve içmeye ne dersin? diye
ben de etkilendim yakışıklıydı filan kabul ettim. iletişim dilimiz ingilizce eşim ingiltere’den. o gün baya sohbet ettik zaman nasıl geçti anlamadık, bileti ertesi güneydi, uzattı üç gün sonraya, biz her gün buluştuk. neyse döndü ingiltere’ye bana yine mesajlar attı. ben pek oralı olmadım açıkçası mesafeler olunca. yine türkiye’ye gelmiş bana yazdı istanbul’dayım istersen ankara’ya gelirim diye, ben de olur gel dedim ama gerçekten ayıp olmasın diye gülüp eğlenmenin hatrına. ankara’da 1 hafta kaldı biz her gün buluştuk bu sefer benim de içimde değişik hisler olmaya başladı beğenmenin dışında. giderken evlenmek istiyorum seninle dedi çok şaşırdım ama içten içe de çok sevinmiştim. çünkü eğlenebildiğim bir adamla evleneceğim istersem hem de ingiltere’ye gideceğim en kısa yoldan, yorulmadan. bilmiyorum bu beni fazla pazarlıklı birisi yapar mı! ama gerçekten bu iki yolu da düşündüm o an. gülümsedim “bakalım” dedim. cevabını heyecanla bekleyeceğim dedi. heppp konuştuk her gün evlenecek misin diye soruyordu, sevgili de olduk, 2. ayın sonunda evet dedim evleneceğim. direkt türkiye’ye geldi ankara’da evlendik her şey 3,5 ay içinde oluverdi. ailem şoka girdi, halalarım küstü(şu an iyiyiz). 3 ayda vizem çıktı birden kendimi ingiltere’de buldum. eşime aşığım gerçekten onu seviyorum. ve şu an 2 aylık da hamileyim. havalara uçuyor o ama ben işimi kariyerimi yüksek lisansı yarıda birakıp geldim buraya, hem güzün gel burukluk oldu, geldikten hemen sonra değil ama hamileliği öğrendikten sonra boşluğa düştüm. denklik için eğitime burda bi müddet devam edecektim o da olmayacak sanırım hamilelik emzirme derken. ha bir de asıl benim için önemli konu da şu eşim sürekli öpüyor beni elimden tutup yatağa götürüyor kendimi seks işçisi gibi hissediyorum, biliyorum normalde böyle olmamalı, sevinmeliyim ama seks sırasında bile ingiltere’deki denklik okuluna gidip gidemeyeceğimi düşünüyorum.. eşimin ailesi bana tapıyor resmen bir dediğim iki olmuyor, evimiz bahçeli türkiye’de ailemden görmediğim imkanın yüz katını burda gördüm, eş mi iş mi ikileminde kalmaya başladım.. çalışmama izin verilmiyor hamile olduğum için ve eşimin durumu çok iyi olduğu için. sizce nankörlük mü yapıyorum? benim kariyer hakkım yok mu?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?