Sourlife, eşin istemiyor ama mantıksız bir adama da benzemiyor. Çok zor şeyler yaşıyorsunuz şu an.
ona bunun depresyon olduğunu, bunun da bir hastalık olduğunu, bir travma yaşadığı İçin bunları hissettiğini ve bunun çaresi olduğunu anlatın. Şu anda şekeri tansiyonu olsa, doktora gider ilaç alır. Bu da onun gibi bir şey.
illa terapi gerekmez. Yaşadıklarımı anlatınca ne değişecek diye düşünebilir. Belki değişmez de. Ama depresyonda beyin kimyasalları bozulduğu İçin umutsuzluk hissi hakim oluyor ve intihar gibi düşünceler akla geliyor.
benim eşim de iflas ettiğinde depresyona girmişti. Ben de 2 aylık bebeğimle. Ne konuşuyor, ne bir güzel söz söylüyor. Karanlık odaya geçip öylece tavanı izliyordu saatlerce. Bir şey istediğimde yalnızca tersleme, kapıları çarpma.
ben de anlatmaya çalışıyordum. Bak bizbize yeteriz, yeter ki aramız iyi olsun. Ben senden başka şey istemem diye ama nafile. Ben de ne bir hamilelik nazı gördüm, ne bir lohusa şımarıklığı. Çocuğuma sarılıp ağlardım.
eşim için 56 tane tutuklama kararı olduğu için, çalışamıyordu, kapının önüne bile çıkamıyordu. Biz beraber avrupa dan Anadolu yakasına ilk defa evliliğimizin 5. Senesinde geçebildik.
bunları niye anlatıyorum. Eşin tek değil. Benzerlerini yaşayan pek çok erkek var. Kendini çok kötü hissetmesi o kadar normal ki.
bu ilaçlar bağımlılık yapmaz, uyuşturmaz. İlk 3 ay belki biraz yan etki görür. Ama yine kendi olur. Yalnızca biraz daha rahatlamış, biraz daha umursamaz olur ve aklına intihar düşünceleri gelmez. Psikolojisi düzeldiğinde zaten artık ihtiyacı olmadığını hissedecek, doktorla beraber bırakacaklar.
sen de çok güzel bir annesin. Yürekten sarılıyorum sana. Ve yaşadıklarını birebir yaşadığım İçin çok iyi anlıyorum. Evlatlarına tek başına yetmeye çalışıyorsun. Siz beraber oldukça elbette hepsi çözülecek. Çocuklarınız okullara gidecek. Onların neşesi sizi sevindirecek.
hep maddi olarak sıkıntılı bir hayattan gelseydi, muhtemelen bu kadar zorlanmazdı. Zaten yaşadığı, bildiği bir durum olurdu. Ama varlık içimden gelip de ekonomik sıkıntı yaşanınca daha zor oluyor bunu idare edebilmek.
çocuğumu hep devlet okulunda okuttum ama özel okullarda okuyan arkadaşlarından daha iyi bir okul kazandı. Kendi Emeğimi verdim çünkü. İlla tanıdığın çocuğu özellerdeyken biz geçinemiyoruz diye bir şey yok. Beraber geçirilen zaman güzel olunca, çok kıymetli bir tatilden, bir arabadan.
benim annem yürüyemiyor. Maddi durumu çok iyi, bildiğin zengin. ama bu sağlığını daha iyi etmiyor. Fakat aksiliği yüzünden çevresinde kendini seven bir adam da bırakmadı, çocukları ve eşi dahil. Kim demiş ki para demek mutluluk demek.
ben de o kadar zahmetle büyüttüm bizim oğlanı. Oh büyüdü derken, Şimdi de ergenlik derdi geldi başımıza. Eşek herif :) seviyorum ama kızıyorum da.
bu dünyanın sıkıntısı da bitmiyor, güzelliği de. Ama sen çok kıymetlisin, bunu biliyorum. Çünkü bu zorluklar içinde, çocuklarına güzel anlar bırakmaya çalışıyorsun.