Herkese merhaba, yaklaşık 8 aydır evliyim. 2 yıldır ise eşimin ailesiyle türlü problemler yaşıyorum ve eşimle ayrılmaya karar verdim. Öncelikle eşimin ailesiyle ilk problemimizin nasıl başladığından bahsetmek istiyorum. Depremde gencecik kardeşimi kaybettim, ailem ise hastanede kaldı 7-8 ay daha sonra da ben işim gereği çalıştığım şehirde yaşamam gerektiği için ve psikolojim tamamen bozuk olduğu sinir krizleri panik ataklar, intihar eğilimlerim ve yalnız kalamadığım için eşimle nişanlanarak birlikte yaşamaya karar verdik. Ailemin benim yanıma gelme şansları yoktu hastanede yatıyorlardı ve ben de çalışmak zorundaydım onlara yardımcı olmak için devlet memuruyum tayin hakkım falan da yoktu. İlk kavga burada ortaya çıktı babası biz 30 kişi geleceğiz kız istemeye dedi ancak bizim depremde evimiz yıkıldığı için başka bir şehirdeydi ailemler evimiz yoktu ve akrabalarda kız isteme ve nişan yapmak zorundaydık. O nedenle müsait yerimiz olmadığını öyle bir misafir ağırlayamayacağımızı söyledik kavgalar başladı. Bu defa babası o zaman bizim memleketimizde salon tutup nişan yapalım biz de böyle olmaz dedi. Ben de bu süreçte nişanlımla sürekli 23 yaşında gencecik bir kardeş kaybettiğimi ne benim ne ailemin böyle bir şeyi kaldıramayacağını söyledim. Eşimin babası sürekli diretip durdu ve bir şekilde ayarladık ve 25-30 kişi gelip isteme nişan yaptılar. Eşim bu durumu yönetemedi. Ardından her ne konu olursa yalnızca oğullarıyla iletişime geçtiler davetiye, kuaför bilmem ne. Altın konusunda biz depremde zaten her şeyimizi kaybettiğimiz için gözümüzde bir kuruşun değeri bile yoktu, ailem ne yaparsanız kendi oğlunuz için yapmış olursunuz bizim parada pulda altında gözümüz yok dedi. Kuaför konusunda bana bir kuaför gönderdiler beğenmediğimi ve kendimin başka bir kuaför bulduğumu eşime ilettim bu sırada hiçbiri beni arayıp ne istiyorsun demiyor sürekli eşim üzerinden soruyorlar. Eşim o kuaförü beğenmediğimi söyleyince babası “O zaman gelin + 12 kişi için bir kuaför ayarla bul tut” dedi. Eşim burada çıkıp neden 12 kişi için ayarlıyorum ben gelinden sorumluyum diyemedi yine onların istediği kuaföre torun tombalak kuzenleri teyzesi ninesi cümbüş cemaat gittik ve kuaför benimle ilgilenemedi bile saçım da makyajım da berbat oldu. Ancak bunlar önemli şeyler değil önemli olan eşimin süreci yönetememesi. Fotoğrafçı bulduk önceden kendimiz onu tuttuk düğün yerine 1 saat uzaklıktaydı 50 milyon laf etti. Düğünde damadın halası “kızım gördün mü 7 bilezik yapmışlar sana bir tanesi kelepçeyaptırmış kayınbaban” demişti. Düğünde 6 tane bilezik taktılar 1 tane 14 ayar koliye(bunun 14 ayar olduğunu sonradan öğrendik) bir de nişandaki şey. Kızlar dediğim gibi ben zaten çalışıp iyi bir maaş alıyorum benim bunlara ihtiyacım yok ama ben de ailem de her zaman çok dürüst insanlar olduk ailem benim böyle yetiştirdi yalan dolan bilmem sevmem de. Sonra düğün günü kaynanam bir tane kelepçe takmıştı bileğine hatta o kadar bileğine göre değildi ki bileğini sıkmaktan bir ara kuaförde kopçası kelepçenin onu aradık yarım saat. Düğünden bir gün sonra eşimle ben yanyana otururken eşimin annesi babası yalnızca eşimi çağırdı akşam balayına giderken de eşime çeyrek ve yarım altınlar ne oldu diye sorduğunda “ailem aldı borçları varmış yılbaşında yani iki üç ay sonra verecekler geri” dedi. Ben de altınları almasının ve borçlarını ödemelerinin problem olmadığını sile olduğumuzu ancak biz seninle yan yana otururken beni insan yerine koyup çağırmamalarını nezaketen bile sormamalarını doğru bulmuyorum diye tartıştık. Eşim her zaman ki gibi bu olaya da “Ne yapayım şimdi? Oldu bitti, canlarını mı alayım ne yapayım?” Dedi ve hiçbir tepki göstermedi. Daha sonra bugünlerde eşimle yurtdışına yerleşmeye karar verdik ben yurtdışında devlet okulu kazandım ama eşim kazanamadığı için onu özel üniversiteye yazdırmaya karar verdik. Özel üniversite de 20-25 bin Euro masrafı var. Ben devlet kazandığım hiç hiç masrafım yok. Gün geldi o aldıkları altınlar üzerinden 8 ay geçti haber yok zaten annesine sorunca “Kız soruyor mu altınları?” Demiş. Elimizdeki meblağ yetersiz geleceği için altınları satmaya gittik 120 gram dedikleri bilezikler 95 gram çıktı kolye 14 ayar çıktı. Kızlar bunların hiç biri sorun değil benim gözümde yok ben mehir olarak bile bir tane çeyrek istemiş insanım, bütün evimin eşyalarını annemi babam oğlan tarafına mahcup etmemek için ben aldım çöp kutusuna kadar ailesi bir tek klima aldı bütün borçları ben ödedim ailemin durumu yok kötü hissetmesinler fazla fazla yaptım anamı babamın başını dik tutmak için. Damadın ailesi bir tane klima aldı 20 bin liraya sadece bir de kaynanam kendi evinde kullanmadığı tencere takımını getirdi bir de evlerinden eski yıpranmış bir halı, ha bir de zğccaciyeden iki üç tabak aldı bize ziyarete gelince. Neyse altınlar için ailesini aradı hani 110-120 gramdı 95 gram çıktı bilezikler dedi? Kaynanamlar”Nasıl ya biz 120 gram aldık kâğıtta yazıyor bulursam atarım” dedi ve tabii ki takdir edersiniz ki bulamadı :) kolye 14 gram diye sordu kayınvalideme, kayınvalidem dedi ki “ay ben ne anlarım gramından gördük beğendik aldık” dedi. Arkadaşlar ben 26 yaşındayım ömrümde iki üç defa bile kuyumcuya gitmemişimdir ama kuyumcudan bir şey alacağın da ilk ayarı ne ve kaç gram diye sorulacağını biliyorum. Hiçbir kuyumcunun 25 gram farkla birini dolandırmayacağını ya da bir insanın bu kadar saf olacağını da düşünmüyorum. Tahmin ettiğiniz gibi ben öyle düşünüyorum yani muhtemelen kelepçeyi düğün günü bana takmaktan vazgeçtiler ve kaynanam kendi taktı gözümün önünde. Babam 55 yaşında iki işte çalışıyor annemle birlikte bize 8000 euro yardım ettiler biriktirip eşimin okul parası için eşim ailesi anne baba ve kız kardeşler de çalışmasına rağmen sürekli para yok para yok deyip yardım etmediler en son 78 bin lira yolladılar sözde kredi çekerek hiç inanmıyorum paralarının olmadığına sebebini de şöyle açıklayayım kayınbabam 3 ay önce emekli olup işten ayrıldı ve 600 bin liraya yakın kıdem tazminatı ve 400 bin lirada birkaç aylık maaş verdiler. Eşim hiçbir konuda ailesine gereken şeyleri söylemiyor ve sürekli beni kötü olmakla suçluyor kötü düşünmekle, her seferinde yalnızca benimle kavga ediyor ve sen beni ailemle düşman etmek istiyorsun diyor. Ayrıca bugün üçüncüsü olmakla birlikte üstüme saldırdı, bügün gerçekten beni döveceğini hissettim. evimin eşyalarını da aldım evimin kirasını da ödediğim çok zaman oldu her akşam ikimizde çalışmamıza rağmen yemeğini önüne koydım taze taze öğle yemeğini hazırladım hem ben hem ailem elimizde ne var ne yoksa onun için kullanmaya hazır olduk evlenmeden önce aldığım arabayı bile satacaktık bu amaçla bütün altınları bunun için koyuyoruz ailem Allah binlerce kez razı olsun eksikliklerini göstermesin her zaman arkamdalar, eşimi vefat eden kardeşimden sonra ikinci oğulları yerine koydular. Eşimin ailesinin kurnazlık yaptığını düşünüyorum bizim mülayim tavrımız karşısında. Kınada gelin öıkarmada elime zorla verilen çeyrekler vardı 3 tane, almak istememiştim kaynanam daha sonra onları 2 çeyrek 1 gram olarak getirdi bunların bile hesabını yapıyorlar sanki. Bazen de ben diyorum ki ben mi çok abartıyorum. Kaynanamlarw göre oğluşu her şeyi başarır kitaplarına kadar aldığım aylarda çalış diye yalvardığım sınavdan bile geçemedi o nedenle ekstra masraflara girdik ben yine de kaynanam üzülmesin diye yüksek puanla geçti dedim herkese. Kaynanam ziyarete geldiğimde annemle ilgilenir gibi ilgilendim kuaförlere götürdüm sevinsin mutlu olsun diye kayınbabama ezdirmedim hiç. Bilmiyorum boşanmaya karar verdim ve çok yoruldum. Eşim işten çıktı telefonda bir şeye ihtiyacın var mı bile dememişler. Ben geçen hafta para istediklerinde -sözde kaynanamda yokmuş, yıllardır çalışıyorlar lüks içinde yaşıyorlar- kendi kredi kartımdan çekip kaynanama yollasın diye eşime verdim lafı olmaz bunların annedir sonuçta zorda kalsın istemem bir annenin, gerçekten ihtiyaçlı olmasa bile. Bilmiyorum tecrübeli evli arkadaşlarımın yorumlarına ihtiyacım var sürekli canım anneciğimi bu mutsuz evlilik dolayısıyla anlatırken üzüyorum, evlat açıcısının yanında bir de bu. Eşime bu zamana kadar katlandım çünkü benim için yaşadığı şehri özel sektördeki işini bırakıp yanıma geldi deprem zamanı. Eşinle ev içinde iletişiminiz nasıl derseniz herkes ayrı odada gülmez, konuşmaz, bilgisayar oynar güler yüz göstermez ev işlerine yardım etmez, hayatı paylaşmaz sohbet etmez, alıp beni bir yere götürmez beni mutlu etme amacı taşımaz. Dışarı çıkarız ya da tatile gideriz elinde telefon sürekli Twitter’da sosyal medyada dolaşır hiç sohbet etmez. Böyle bir hayat işte. Yorumlarınıza ve yönlendirmelerinize çok ihtiyacım var teşekkür ederim herkese arkadaşlar