Empati yapabilmeniz için yazıyorum:
Erojen bölgelerinizn felç gecirdigini düşünün. Ya da hangi travmatik nedenle olursa olsun cinsellikten tiksindiginizi.
Ne hikmetse bunu da hiç anlayamayan bir eş var.
(ilaclardan kaynaklanan kurulugu bile anlayan eşler varken, bunu nasıl oluyorsa ilgili, özenli olan eş masumane(!) biçimde anlamıyor)
Bunlara ek olarak size iyi davranan, duygusal yakınlık kurdugunuz biriyle evlendiginizi ve onun cinsel ihtiyaçlarını karşılamanın kendi göreviniz olarak kabul ettiginizi düşünün.
İstemeden, zevk almadan girdiginiz ilişkiyi ne olarak tanımlarsınız?
Tanımı geçelim, cinsel birleşme esnasında hissedeceginiz şey nedir? Acı mı? Şiddete maruz kalan bölgeniz olur mu? ve bu tür ilişkiyi arzulayarak yaşamamışsanız yaşadıgınız şey ne anlama gelir?
Daha ne kadar açıklayıcı yazabilirim bilmiyorum.
Kabul edebilecegim hicbir yanı yok ama diyelim ki konuya yorum yapan cogunluk haklı. Kendi istekleri bu dogrultuda ise yine kendi hayatlarında neyi kabul edip etmeyeceklerini belirleyecek olan kişi ben degilim, istedikleri gibi cinselligi yaşasınlar.
Ancak istemedigini, hissetmedigini söyleyen bir kadının üzerinde burada psikolojik olarak baskı kurulmasını kabul etmem mümkün degil.
Bir homoseksuel bireyi, heteroseksüel bir ilişkiye zorlamaktan farkı yok bunun.
Kadın istemiyorsa adam cinsel olarak ihtiyaç görüyorsa ne yapacaklar diye soruyorsanız; tıbbi olarak çözülebilirligi kesin olmamakla birlikte, kadın eğer bir çözüme basvurmuyorsa kesinlikle boşanmamalılar derim.
Kendisini aseksüel olarak tanımlayamıyor olabilir, ne yasadıgının bile farkında olamaybilir ancak verdigi ayrıntılardaki gibi olan bir insan cinsel ilişkiye zorlanamaz.