Valla arkadaşlar herkes hep kaynanaya takık olmakla hainlikle fesatlık ve bir sürü kötü şeylerle suçlamaya geçmiş. Fakat benim açımdan karşılığı yok hiç birinin. Takmilışsam evet takmışımdır. Çünkü o bana beni tanımadan taktı. Daha tanımadan istemedi. Sebepsiz neler yaptı neler. Benden önceki gelinini de istememiş oda sebepsiz. Eşim daha ünideyken. İlk tanıştırdığı evlenmek istediği kız arkadaşını da istememiş. Ondan sonra birini daha istememiş. En son eşim demiş bunun kişilerle alakası yok. Kim olsa istemiyor istemeyecek. Ve benden önceki eşiyle evlenmiş. Hep zindan etmiş hayatı. Ve sonra bende istenmedim daha tanımadan. Kim olsa takar diye düşünüyorum böyle bir durumda. Gel gelelim önceki konularda kaynananın yıllar evel aldırılan çocuğuna. Büyükler istememiş böyle bir yanlış ve günah yaşanmış. Sadece bunu öğrendiğimde beni istememesine rağmen kadına üzüldüm ve istemsizce bir şefkat duydum. Ne kadar acılar yaşamış demek ki bu hale gelmiş kötü etmiş hayat onu dedim kendi kendime. Fakat çocuğunun aldirilmasinda benim eşimin bir suçu kabahati yok. O yanlışı yapanlar yüzünden belki bu kadın eşimi evlat gibi sahiplenemedi sevemedi istemsizce. Onu sebep görüp. Yani ona o kötülüğü yapanlar aynı zamanda eşime de çok büyük kötülük yapmışlar. Eşimin o konuda bir dahli yok çocukmuş zaten. Mal konusuna gelecek olursak. Eşin birsey demezken sana ne oluyor diyenler olmuş. Benim eşim eve gelip hüngür hüngür ağlıyorsa neden babam hayat boyu beni ezdirdi hala da neler yapıyor diyorsa. Ben öfkelenmekte haklıyım. Eşim tepki vermiyor yazdim fakat babasina karşı veremiyor. Kendi dünyasında kahroluyor. Bende ona doğru yolu göstermek destek olmak zorundayım hayat arkadaşıyız sonuçta. Hasta bakma mevzusuna gelecek olursak. 2 buçuk sene tamı tamına hastaydı kayınpeder. Eşim hastanede yattığı dönemde hep yanında kaldı. Altını aldı vs. Daha sonra eve çıktı. Bir yardımcı bulalım dedi. Kadın kesinlikle karşı çıktı asla asla diye. Kimse giremezmiş evine. Ve tüm bunlar yaşanırken kadın beni hala kabul etmemiş yüzüme bakmıyor görüşmüyorduk. Adamı evde yalnız bırakıp bütün gün sokaklarda gezmiş konu komşudan duydu eşim hep gitti bakmak zor birini bulalım babamda rahat etsin sende rahat et diye ısrar etti. Olmadı. Bu şekilde devam ettiğini görünce ben babamı alıyorum hem bakmıyorsun düzgün hem kadın sokmuyorsun eve diye çıkıştı. Attı kendini yerlere ne kadın girebilir ne babanı alabilirsin diye. Bu arada hasta adamı nasıl kendi ipinde oynatiyordu bilemem. Ama dedikleri olmazsa terk edecegiyle tehtit ettiğini biliyorum hasta insanı. Oda kaybetmek istemiyordur kaç senelik karısını. Bazen insanlar kötülükleri görse bile perde iniyor gözlerine. Herneyse bir süre sonra. Bir anda alın bakın dedi. Bunu söylemeden çok kısa bir süre öncede birşeyler sattirmişti adama. Hatta bana vekalet ver diye beynini yiyordu adamın. O dönem bize alın dedi. Önce istemedim konu açtım burda attım savurdum. Daha sonra mantıklı düşününce al getir dedim eşime kadın tutarız. Kisisel işlerini kadın yapar dedim. Fakat bu sefer kadın kendi dediği halde vermem götüremezsin vazgeçtim demeye başlamış. Benim tahminim ben yapamayacağım için istemem diyeceğim diye düşündü. Bak istemediler seni diyecekti. Eşimede bak karina babanı kabul ettiremedin diyecekti. Fakat o tuzağa da düşüremedi beni. Ben bu zamana kadar kimseden birsey bekleyerek yaşamadım. Takı tuku muhabbeti de şudur. Bir zaman sonra geldi
Benim evime beni bastan istemediği için. Bizim kültürümüzde evlenene ev alana sünnet olana vs hediye götürme olayı vardır. 7 kat else bile mesela bir fincan takimi alir götürüruz ya giderken. Usuldendir vs. Ben bana takı taksin mantığıyla da söylemedim burada. Yani hediye anlamında gelirken eli tamamen boş gelmesi bana tuhaf geldi. Benim eşime küfür etse durduk yere benim eşim tepki vermez neden diyemez çok ezilmiş çocukluğunda ama dert ediyor. Umursamasa keşke. O dert ettigi için benimde derdim oluyor. Herkes kadinin hakki diyenlere zaten sözüm yok. Aynı yerden bakmıyoruz hayata. Kadinin üzerine yapılmasada mallar adam ölse kadin eşimin insafına kalacak durumda değildi. Yari yarıya kalacaktı herkes. Ki zaten kendi oturdukları ev kadınin üstüne daha evel yapıldı. Mantikliydida yarisi bölünmesin diye karisini düşünmesi gayet güzel. Hersey bir kenara adam herseyini oğlunun üzerine yapsaydı da ben asla eşime üvey annesini attirmazdım. Bir lokma geçmiş olsa bile haktır. O kadına öyle yapan banada neler yapar diye düşünürdüm. Mal adamın yesin diyenler var. Adam yese zaten bu kadar hırslanmaz kimse. Adam birsey yapmıyor ki malını parasını. Kadın saklıyor kaçırıyor adamdan da. Kardeşlerine yeğenlerine veriyor vs. Bu durumda benim eşim dert etmekten haksızlıktan hasta olacağına ona zarar veren insanlardan uzak durmasını istemek gayet hakkım. Malesef herkesin anne babası olması gerektiği gibi iyi niyetli sevgiyle yaklaşmiyor evlatlarına. Bu arada kadın adama ben senden sonra oğluna birakicam ölmeden önce malları diyerek kandırmış adamı. Ha sevgi mal vermek mi hayır. Burda giden maldan daha vahim olan şeyler var mesela arkadaşlar. Yok sayması mesela. Saygı duymaması. Umarım genel bir cevap oldu herkese. Benim hayata bakış açım bu. Sevgi saygı malla maddiyatla ölçülmez. fakat burda durum mal mülk ile vurma çabası var yaralamaya çalışıyor kadın başka saldıracak cephesi yok burdan yürüyor. Bu arada sanki kaynanama siz ortaksınız gibi