acı tecrübelerimi aktarayım zorunlu olarak gitmek zorunda kaldım erken sabahtan kalkmak zorundasın kahvaltı saati kaynana uygun oluyordu, sabahtan hergün temizlik
yemek bana kalıyordu ben hergün ne pişiririm diye onun derdine düşerdim kayın valide ve eşi hasta her istediğini pişiremen düzen tamamen onun elinde hangi tabak kullanılacak hangi bardak ile su içilecek yani kendinden bir şey yapamıyorsun sanki esir kampı
özürlük namına birşey yok ben şahsen hiç rahat etmedim o denizi görmesem de olur
özgür ruhlu biri olduğum için baskılara tahamülüm yok açıkça sanki beni boğazlıyorlardı