- 30 Temmuz 2010
- 188
- 184
- 303
hanımlar hepinize merhabalar. direkt konuma geçiyor ve uzun yazacağımdan dolayı kusura bakmayın diyorum.
sorunum şu:
ben yurt içi gurbette bir memurum. şu an bulunduğum yere 6 sene evvel tayinim çıktı. eşim ise işçi. bulunduğumuz yer epey küçük. tayinimin çıkmasıyla beraber ev aramaya başladık ve daha ilk gün bir ev bulduk .iki katlı sobalı bir ev. üst katta yeni evli ev sahiplerimiz oturuyor. ev sahibimizin hanımı o zamanlar hamileliğinin son aylarını yaşıyordu. şu an çocuğu 6 yaşında.
ev sahibimizle ilk günden beri bir sorunumuz olmadı. beraber yedik , içtik , bazı mücbir sebeplerden dolayı o her gün bana oturmaya geldi ben de haftada hiç olmadı iki gün ona gittim. arkadaş olduk , kardeş olduk. çocuğu biz de büyüdü sayılır. ev sahibim çocuk mızıldanıp iş yapmasına engel olunca bize yollardı , bizim çocuğumuz henüz yok , biz de çocukla oyun oynadık , yedirir , içirirdik. çocuğu özellikle eşim hediyelere , çikolatalara boğardı.(eşek sıpası çok sevimli napalım)
derken ben bu sene hasta oldum ve evin sobalı olması benim için artık dayanılmaz oldu. ev sahibimize eve kat kaloriferi yaptırmasını söyledik kabul etti , yaza çıkınca yaptıracağını söyledi. biz de zorlanırlarsa bir miktar borç verebileceğimizi söyledik, olay kapandı.
derken bahar geldi.bir gün ev sahibimiz bizi aradı epey bir miktar borç istedi , biz de şu şu şu sebeplerden biz o meblağı veremeyiz dedik.
aradan bir kaç hafta geçti , ev sahibimiz borçlarının olduğunu üstüne bir de araba alacaklarını daha daha da borca girmemek için kaloriferi yaptıramayacağını söyledi. biz de bir daha düşünmelerini çünkü hastalık sebebiyle benim artık soğuğa tahammül edemeyeceğimi , kaloriferi yaptırmazsalar evden taşınacağımızı açık açık anlattık.
aradan iki gün geçti , tamam kaloriferi yaptırırız , siz bizim kardeşimiz gibisiniz ama bir miktar azıcık borç verebilir misiniz dediler.biz de tabi ki dedik çünkü meblağ bu sefer makuldü.
derken dün akşam laf arasında ev sahibimin eşi bu sene kalorifer işinin yattığını ,seneye yaptırabileceklerini ,arabayı çok pahalı aldıklarını, daha 2 ya da 3 sene borçlu olduklarını söyledi.ben tabi şok şok şok. bir insan bir sözden kaç kere cayar değil mi. ben de herkesin şartlarının tabi maddi manevi belli olduğunu söyleyip konuyu hiç de sevinmediğimi de belirterek kapattım.tekrar bakın çıkarız falan demedim çünkü artık biliyorlardı bu konudaki düşüncelerimizi.
sorum ise şu:
kazanacağı çok net olmasa da eşim 6 ayda bir kpss tercihleri yapıyor sınavlara giriyor diye , belki bunlar gider biz kalırız dımdızlak diye düşünüp böyle verdikleri sözden caymış olabilirler mi. burada haklılar mı. yoksa yılların dostluğunun hatırı olmalı mı?
bu konuda sizce hatalı olduğumuz yerler var mı? onların araba alıp tatil yapmak nasıl ki hakları ise ve ilk önce kendilerini düşünmeleri normalse ve zaten de öyle yapıyorlarsa bizim de kendi sağlık ve konforumuzu düşünmemiz normal değil mi?
üçüncü kez tekrar taşınacağız demememin sebebi olur da şaş kaza tayin olursak bu insanları borç yükünün altında kiracısız bırakmamak .doğru mu düşünüyoruz sizce?
bu konuda herhangi bir hatamız olmuş mu?
(yazdıklarınıza anında cevap veremeyebilirim.bulunduğumuz yerde şu aralar sık sık elektrik arızası oluyor, rüzgardan trafo arızalanıyor.bunun için şimdiden özürler.okuyan ve ilgilenenlere de teşekkürler)
sorunum şu:
ben yurt içi gurbette bir memurum. şu an bulunduğum yere 6 sene evvel tayinim çıktı. eşim ise işçi. bulunduğumuz yer epey küçük. tayinimin çıkmasıyla beraber ev aramaya başladık ve daha ilk gün bir ev bulduk .iki katlı sobalı bir ev. üst katta yeni evli ev sahiplerimiz oturuyor. ev sahibimizin hanımı o zamanlar hamileliğinin son aylarını yaşıyordu. şu an çocuğu 6 yaşında.
ev sahibimizle ilk günden beri bir sorunumuz olmadı. beraber yedik , içtik , bazı mücbir sebeplerden dolayı o her gün bana oturmaya geldi ben de haftada hiç olmadı iki gün ona gittim. arkadaş olduk , kardeş olduk. çocuğu biz de büyüdü sayılır. ev sahibim çocuk mızıldanıp iş yapmasına engel olunca bize yollardı , bizim çocuğumuz henüz yok , biz de çocukla oyun oynadık , yedirir , içirirdik. çocuğu özellikle eşim hediyelere , çikolatalara boğardı.(eşek sıpası çok sevimli napalım)
derken ben bu sene hasta oldum ve evin sobalı olması benim için artık dayanılmaz oldu. ev sahibimize eve kat kaloriferi yaptırmasını söyledik kabul etti , yaza çıkınca yaptıracağını söyledi. biz de zorlanırlarsa bir miktar borç verebileceğimizi söyledik, olay kapandı.
derken bahar geldi.bir gün ev sahibimiz bizi aradı epey bir miktar borç istedi , biz de şu şu şu sebeplerden biz o meblağı veremeyiz dedik.
aradan bir kaç hafta geçti , ev sahibimiz borçlarının olduğunu üstüne bir de araba alacaklarını daha daha da borca girmemek için kaloriferi yaptıramayacağını söyledi. biz de bir daha düşünmelerini çünkü hastalık sebebiyle benim artık soğuğa tahammül edemeyeceğimi , kaloriferi yaptırmazsalar evden taşınacağımızı açık açık anlattık.
aradan iki gün geçti , tamam kaloriferi yaptırırız , siz bizim kardeşimiz gibisiniz ama bir miktar azıcık borç verebilir misiniz dediler.biz de tabi ki dedik çünkü meblağ bu sefer makuldü.
derken dün akşam laf arasında ev sahibimin eşi bu sene kalorifer işinin yattığını ,seneye yaptırabileceklerini ,arabayı çok pahalı aldıklarını, daha 2 ya da 3 sene borçlu olduklarını söyledi.ben tabi şok şok şok. bir insan bir sözden kaç kere cayar değil mi. ben de herkesin şartlarının tabi maddi manevi belli olduğunu söyleyip konuyu hiç de sevinmediğimi de belirterek kapattım.tekrar bakın çıkarız falan demedim çünkü artık biliyorlardı bu konudaki düşüncelerimizi.
sorum ise şu:
kazanacağı çok net olmasa da eşim 6 ayda bir kpss tercihleri yapıyor sınavlara giriyor diye , belki bunlar gider biz kalırız dımdızlak diye düşünüp böyle verdikleri sözden caymış olabilirler mi. burada haklılar mı. yoksa yılların dostluğunun hatırı olmalı mı?
bu konuda sizce hatalı olduğumuz yerler var mı? onların araba alıp tatil yapmak nasıl ki hakları ise ve ilk önce kendilerini düşünmeleri normalse ve zaten de öyle yapıyorlarsa bizim de kendi sağlık ve konforumuzu düşünmemiz normal değil mi?
üçüncü kez tekrar taşınacağız demememin sebebi olur da şaş kaza tayin olursak bu insanları borç yükünün altında kiracısız bırakmamak .doğru mu düşünüyoruz sizce?
bu konuda herhangi bir hatamız olmuş mu?
(yazdıklarınıza anında cevap veremeyebilirim.bulunduğumuz yerde şu aralar sık sık elektrik arızası oluyor, rüzgardan trafo arızalanıyor.bunun için şimdiden özürler.okuyan ve ilgilenenlere de teşekkürler)