Evlatlarimi yetistiremedim

  • Konu Sahibi Konu Sahibi luges
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
Konu sahibi kendinize yuklenmeyin cocuklarinizin mizacı bu.Belki hiperaktiftirler bir psikologa goturun hiperaktiviteyle birlikte dikkat eksikligide oluyor genelde derslerlevilgilerinin olmamisida bundandir.Ilaç kullanin ne var ben de kizima kullaniyorum dikkat eksikligi icin.Ayrica hafta sonu birgun futbol kursuna yazdirin spor iyidir boyle cocuklar icin.Buyuyecekler durulacaklar merak etmeyin ama gercekten ilac kullanmaktan cekinmeyin doktor gerek gorurse davranislarinin da duzeldigini goreceksiniz.Babalarindan da beklentiyi aza indirin cevrenizdende cocuklariniza laf soyleyen olursa asla izin vermeyin cunku bu soylemleri duyan cocuklar biz yaramazis zaten bizden beklenen bu diye dusunuyor
 
Öncelikle şunu bilin siz kötü bir anne değilsiniz, her şeyi tek başına üstlenmek zorunda kaldığınız için tükenmiş bir annesiniz.
İki çocuk, babanın yükü tamamen size bırakması çevreden sürekli eleştiri, sıfır destek. Bu koşullarda her anne tükenir.Tükenen insan da ne kendi içindeki kaosu kolayca toplayabilir ne de çocukların yarattığı kaosu. Bu yüzden lütfen önce bir sakin olun, elinizi yüzünüzü yıkayın bir nefes alın.

Bu yaştaki çocuklardan biblo gibi kenarda oturmasını beklemek çok gerçekçi değil çoğunluğu yaramaz olur, oyunu ödevden daha çok sever, tuvalet alışkanlığında hâlâ sıkıntılar, ağlama krizleri olur. Sizde ya da çocuklarda değil asıl sorun. Koşulların ağırlığında. Öncelikle kendinizi şartlandırdığınız mükemmel annelik baskısını lütfen bırakın. Bu yalnızca size zarar verir.

Oğlunuzu futbol ya da basketbola yazdırmanızı tavsiye ederim. Yeteneği ve hevesi hangisine yatkınsa. Benim yeğenlerimin de biri kız diğeri erkek. Erkek olan çok hareketliydi basketbola yazıldıktan sonra şimdi evde hâli kalmıyor enerjisini atıyor. Bir de sosyalleşmesini de sağladığı için bu durum çocuk duygusal olarak daha sakin bir hâle geldi. Kızı da baleye yazdırdılar mesela. O da daha mutlu, uyumlu bir çocuk hâline geldi. Biz bunu şuna bağlıyoruz, biri kız biri erkek olduğu ve aralarında çok yaş farkı olmadığı için ikisi de ben merkezci ve tabiatları farklı olduğu için istedikleri oyunlar keyif aldıkları aktiviteler uyuşmuyordu. Kendi akranları ve hemcinsleriyle olunca bir de evde dört duvar arasından çıkınca çocuklar nefes aldı, arkadaşlıklar kurdu. Kendi alanları oldu yani. Hâliyle anne de kendine biraz zaman ayırabildi, dışarı çıkıp hava alabildi gezebildi. O ruhsal olarak ferahladıkça çocuklara ve evin atmosferine de yansıdı. Bir de fazla kural koymayın, çocukta öfke yaratır. Vurmak yok, bağırmak yok, eşyayı kırmak yok gibi sınırlı kurallar koyun evin duvarına odalarına asacak şekilde mesela.
Yaptıkları iyi şeyler karşılığı küçük ödüller ve yaramazlık yaptıkları zaman minik cezalar da caydırıcı olabilir.

Tavsiyem bu olur size. Onlar kursta faydalı ve keyifli bir hobi kazanmış olur siz de biraz nefes alırsınız. Bir arkadaşınızla rahatça vakit geçirmek, oturup evde sakince kafayı dinleyip çayınızı kahvenizi içmek bile lüks olmuş yazık değil mi size? Bu böyle devam edemez ki uzun süre. Siz sağlığınızı yitirirseniz ne olur Allah korusun? Ev çöker. Lütfen kendinizi de düşünün ve üzülmeyin olur mu? Bu zamanlar da geçecek büyütecekler.
 
Son düzenleme:
Bizim bir arkadaş çocuğunu uzmana götürdü geçenlerde ,uzman çocuğu bırakıp ebeveynleri almış; problem onda değil ,sizde demiş.

Biraz rahat bırakın çocukları.Evde değil de dışarıda koşup oynayacakları alan açın.Belli ki enerjilerini tüketemiyorlar.
 
bu yazilari yazan arkadaslarim size nasil tesekkur ederim inanin bilmiyorum up uzun yazdiniz hic tanimadiginiz bir insana destek olmak icin her satiriniz benim icin cok kiymetli ve uygulayacagim emin olun
 
zaten dogru tum sorun benim tek basima verdigim mucadelenin belkide cocuklara sert yansiyişı tukenmisligim
 
Bu yaş aralığı için anormal davranışları olan çoçuklar değil bence okulların kursları oluyor varsa orası daha iyi olur git gel yerine 2 saat geç alırsınız okuldan
Eğitici çizgifilimler var yaşlarına göre saat belirleyip televizyondan izlemelerine izin verin
eşim şehirdışında çalışır bu yüzden çok iyi anlıyorum seni kendine bu kadar yüklenme babalarına da sorumluluk olarak ev kurallarını anlatmasını iste en azından tuvalet sonrası sifona basılır
Dışardan gelince eller yıkanır vb gibi şeyleri babaları söylesin
 

Kendinizi suçlamayı bırakın sorun sizde değil. Bazı çocuklar anne babadan çok farklı karakter geliştirir ve maalesef kendi kurallarını koyarlar.
Ama söylede bir gerçek var babanın çocuklar üzerinde kontrolü bir otoritesinin olması gerektiğine inanıyorum. Çünkü geçen sene abim işi gereği 3 ay evde yoktu, yengem 2 günde bir arayıp çocuklarla baş edemiyorum diyip ağlıyordu. Abim eve döndüğünde çocuklar tekrar eski sakin hallerine geri döndü.
 
haklisiniz peki kizinizda ilac ise yaradi mi
 
Siz bilinçli bir annesiniz çocuklarınızın problemli olduğunu kabul edip çözüm arıyorsunuz. En önemli adım bu. Çocuklarınızı bir psikologa götürüp uzman desteği alın. Öğretmen şikayet etmiyor olabilir ama evde bunları yapan okulda bin beterini yapıp arkadaşlarını rahatsız edip sınıfın da düzenini bozuyordur. Normal bir çocuk 1.sınıfta eve hiçbir şey öğrenmeden gelmez. Belli ki okulda hareketli olduğu için dersi hiç dinlemiyor. Öğretmende peygamber sabrı varmış siz bile kendi çocuğunuza tahammül edemezsen size destek oluyormuş.
Ben hiperaktivite ilaçlarına pek sıcak bakmıyorum ama bazı çocukların kendi davranışlarını düzenlemesi için gerçekten ihityacı var.
Bayat balık baştan kokar eğer çocuğunuz kendini kontrol etmeyi öğrenmese ileride daha da zorlanırsınız.
1.sınıfı bir şekilde bitirmiş ama ilerleyen sınıflarda da bu hareketliliği ve ders ilgisizliği yüzünden iyice yaşıtlarından geri kalacak ve ipin ucu kaçacak.
Mutlaka pedagog desteği alın o gerekirse psikiyatriye yönlendirir.
Bu arada baba şiddet uyguluyorsa çocuk dışavurmak için bu tarz davranışlar da sergiliyor olabilir. Mutsuz bir ailede huzursuz olan çocuk çok daha problemli oluyor. Baba faktörü çok önemli eşiniz de psikolojik destek alsın
 
Zor durumdasınız, çok üzüldüm.
Çocuklar ortamın enerjisini emerler.
Siz pratikte kendinizi çok düzgün ve ideal anne olmaya zorlarken, diğer yandan içiniz sıkılıyor, desteksiz ve psikolojik olarak kötüsünüz.
Çocuklar sunduğunuz şartlardan önce ruhsal durumunuzdan beslenir ve mekanik kurallardan çok bağ ile disipline olurlar.
Kendiniz ve çocuklarınızla bağınız kopuk.
Onlara karşı kontrolcü ya da kontrollü olmanız bunu değiştirmez.
Çünkü kendiyle bağlantısı kopmuş kişi kimseyle “sen ve ben” ilişkisi kuramaz. “Etrafımdakiler ve yapılacaklar” ilişkisi kurar.
Bu şu demek oluyor, karşısındakine tam olarak erişemez, çünkü kendine bile erişemiyor.
Tabi ki tespiti yapıp çatadan üzerinize boca edip kaçmayacağım, bunun ağır bir yük olacağını biliyorum.

Peki ne yapmalı?
1. Bugünden itibaren küçük adımlar da olsa kendinize vakit ayırın ve kendinizle kavuşmaya karar verin.
Mesela, kız luges gel sana bi sıcak çay ısmarlayım deyin. Sadece yudum yudum o çayı içerken o anın kendinize ait olduğunu derinden hissedin. Ya da tarağınızı alıp, geçin aynanın karşısına, yavaşça ve şefkatle saçınızı tarayın, başınızı okşayarak. Bunlar komik gelebilir ama yapın lütfen. Başka sevdiğiniz bir şey de olabilir. Her gün 10 dk dahi olsa bunun tadına varın

2. Yavaşlayın. Yavaşlarsanız akan süreci tahlil etme imkanınız olur. Şu an çocuğum huzursuz, bu beni de huzursuz etmeye başladı, ona öfke duyuyorum, öfkenin kaynağı nerde, neremde hissediyorum. Kendimi nasıl sakinleştiririm. Bakın, diş sıkmak, kendini bastırmaktan bahsetmiyorum. Kendinizi tahlil edip sakinleştirme becerisinden bahsediyorum.

3.Nefes verin. Evet, verin. Komik gelebilir ama benim bu hayattaki en büyük terapim bu. Uzuuunca püffffffff diye nefes boşaltmak. Çıkın balkona nefes verin derin derin. Bu parasempatik sinir sisteminizi çalıştırır, stresi azaltır.

4.Ses tonunuzu minimuma indirin, duyulabilecek en alt düzeye. Bu kalp atışınızı dengede tutar. Sükunet her şeyinize aksetsin, sesiniz de dahil, sesiniz başta kendinize huzur versin ve bunu “koşul ne olursa olsun” böyle tutmaya gayret edin. Tiz ve direktif ses tonu yerine uzlaşmacı ve huzur veren o sesi düstur edinin

5. Çocuğunuza bakarken onu bir nesne değil, can olarak görün. Bir görev değil eşlikçi olduğunu hatırlayın. Gözünün tam içine bakın, bebeğinde kendinizi görün.

Bakın, maddelerin hiç birinde çocukları hizaya getirecek bir şey yok. Çünkü kendinizden, yani birincil çocuğunuzdan başlayacaksınız işe.

Ve lütfen terapi alın, değilse de size bir oynatma listesi atacağım ordan başlayın bari.
Kolaylıklar diliyorum

 
ne kadar tesekkur etsem az hepsini tek tek okudum uygulamak istiyorum
 

Merhaba
Eşinizin ne istediğinin önemi var mı sizce?
Siz bitmişsiniz!
Bunun ötesi düzenli antidepresan..
Uyanamama çocukları okula bile vaktinde götürememe olur..
Kendisine hayrı olmayan anadan kime ne hayır gelsin?

Bir kavga edecekseniz eğer bundan iyi sebep olamaz. Kendinize yatırım adına kavga edin.

3. Çocuğu isteyeceğine eldeki evlatlarına adam gibi babalık etsin paşa bey.
Karın doyurmakla yanaktan makas almakla bitmiyor babalık..

Sizin esas probleminiz bu bence..
Yorgunluk, mutsuzluk ve tükenmişlik..

Çocuklar her çocuğa yakın yaramazlıkta, farkı kendi hayatınızda arayın.

Eşiniz istemese de o spora gitmeye devam edeceksiniz mesela.
En kötü ne olur boşar mı?
Belki de daha iyi olur hadi byee demeli.
 
Yaklaşık 40 dakikadır kızımla konuşuyorum düzeltmesi gereken davranışlari hakkında sabah devam edecek biliyorum.
Şimdiki çocuklar böyle sanırım ve bunda en büyük etkende bizlerin sosyal medyadan ordann burdan yarım ağız duydugumuz çocuk gelişim mesajları.
Aman sesimizi çıkarmayalım, aman psikolojileri bozulur höt bile demeyelim diye diye aha bu hale geldiler.
Yüz çocugun sekseni böyle emin olabilirsiniz kiminle konuşsam çocuğuna baş edemiyor baş edebileninde peygamber sabrı var cidden genel olarak hayatı ciddiye almayan, kaygı bozukluğu vs olmayan dipcik gibi psikolojiye sahip insanlar rahat, gerisinde psikoloji namina bir şey kalmadı.
 
Onların isteğine bıraksak yaşamımızı yaşamadan ölürüz vallahi..
Pis benciller..

Benim eşim de güya kızım da kızım kendisi bir parka indirmeye yorgundur.

Ben her yere yanımda taşırım çocuğu.
Geçen gün bir gün ablamlarla anlaştık çocukları beş saat anneme kardeşlerime bırakıp sinema yemek eğlence yapalım dedik. Çocuktan ayrı nereyeeee kime bırakıyorsun saçmalama diye vızvızlandı.

Onun gönlü yok diye vazgeçtim mi peki?
Sen saçmalama dedim gittim bir güzel eğlendim.
Birinin anası ya da karısı olarak yaşamaktan yoruluyor insan. Kendim olduğum bir kaç saat bile o kadar iyi geldi ki.. İnsanlar bunu haftada bir falan düzenli yapıyor inanabiliyor musunuz?

Onların duygu durumu ile bizimki nasıl bir olabilir..
 
ya ben onun her dedigine tamam diyip oturacak pisirik birisi degilim ama huzursuzluk cikartiyor gitme diyor aksam aksam iti var kopugu var diyor sporda kadinlar arasinda ama o onu bunu bahane edip huzur bozuyor cunku cocuklar uzerine kaliyor. Gunduz git diyor bana cocuklar okuldayken . bende o zaman gitmek istemiyorum evin işini ve kendi ofis islerimi anca bitiriyorum. ama dediginiz gibi cekip kapiyi cikacagım aksamlari spora gidecegim. Omurgamdaki kaymaya bağlı dizlerimde sinir sıkı
asla oyle bir ortamim olmadi .. ne guzel yapmissiniz siz en guzelini hakediyorsunuz hemde.. sanirim bende inadina spora baslayacagim ama omurgamdaki kayma bilincsiz spor ile daha da sorun yaratabilir diye hafife aliyorum bu aralar .. hersey ust uste geldi omurgamdaki kaymayi ogrenirken emarda nurtopu gibi bobrek kistlerini de gorunce benim dengem psikolojim iyice bozuldu ama duzelecegim kendim icin once kendim icin
 
Sizi hasta eden, yoran şey çocuklarınız.Neden bunu inkar ediyorsunuz da çevredekileri suçluyorsunuz? Çocuk büyütmenin, insan yetiştirmenin hele ki karakter olarak da zorsalar çok ama çok zor bir şey olduğunu neden itiraf etmiyorsunuz?İtiraf edince kendinizi suçlu ve kötü anne hissetmeyin lütfen.Babada da hayır yok anlaşılan, el birliği ile hayat kalitenizi resmen çökertmişler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…