Yettim
kavun kokusu
o hissi doğumdan sonra da bekleme. Bana da her kademede farklı hissedeceğimi, duygulanacağımı söyleyen çok olmuştu. Yok doğunca seversin, doğurana kadar alışırsın. Değil duygulanmak bari kalbi atmasa diyerek girdiğim odadan "tüh" diyerek çıktım. Doğurunca da "ee bu mu şimdi" dedim. 3 ay boyunca ağlamadığım, kafamı duvarlara vurmadığım, ölümü düşünmediğim bir gün dahi geçmedi. Bırakıp kaçsam, evlatlık versem bile dedim ama işte içim elvermedi. Sevgiden değil ama merhamet var ya, hani verirsin bırakırsın nasıl yetiştirirler, döverler mi söverler mi, zaten ailesi terketmiş bla bla...
İşin garibi açık sözlülükle anlattığım hissiyatlarıma cani damgası vuran, dahası çocuğuma acıyan salak tiplerdi. Onlar kim köpek ki senin çocuğuna acıyor. Şu an mesela tek pişmanlığım zamanında "yazık senin çocuğuna" diyenlere küfretmemem oldu

Şimdi bilin ki hiçbirinizi unutmadım ve size acıyarak gülüyor, bolca anıyorum.
Önceden hissettiklerime de asla pişman değilim, çocuğumun gözlerine bakıp nasış böyle hissetmişim demiyorum çünkü çok normal olduğunu biliyorum. Hatta gurur bile duymaya başladım ki o kadar kötü haldeyken dahi hep ben baktım, kötü davranmadım ve çokça konuştum. Bütün o hamilelikteki negatifliğe, doğum sonrası depresyonlara rağmen oğlum aşırı neşeli bir bebek. Bir de o dönem ben böyleyim bu çocuk kesin etkilenecek diye kahrolmuştum çünkü öyle olur demişlerdi.
Şimdi olduk 9 aylık, gayet hayatım oturdu. Sabahları lanet olsun rüya değilmiş diyerek uyanırken, "uyandın mı kara böceğim" diye tiz seslerle çığırıyorum

ha her şey pembe mi asla değil ve olmayacak ama sana öyle bir güç kuvvet geliyor ki çocuğu at kucağına ayağınla yeri sil, elinle yemek karıştır o derece

dişi oluyor, gazı oluyor, ek gıdası, emeklemesi derken bir çok süreçten geçiyorsun ve her aşamada beraber başardığınız için midir nedir daha çok severek ve güçlenerek ilerliyorsun. Bebeğini tanıyor ve bakışından ihtiyacını anlıyorsun, bu sebeple kimseye emanet de edemiyorsun hatta çünkğ senden başkası anlamaz, yapamaz gibi geliyor.
Bana hala o yollarına ölürüm hissi gelmedi ama kesinlikle daha çok seviyorum. Hayatımı da ona adamadım, yeri geliyor çok bunalıyor babaya satıyorum. Beraber bir şeyler yapmak daha keyifli hale geliyor. Çok spontane takılamıyorum henüz ama alıp alıp çıkıyorum. Kötü değil emin ol ama özellikle bu ilk bir kaç yıl zorlu. Emek emek dokuyor ve başkalaşıyorsun.
İnsanlar sana eski hayatını unut diyecek, en güzel zamanları yenidoğan zamanları diyecek, emeklemeye yürümeye başlayınca yandın diyecek, şimdiden böyleysen sen anne olamazsın diyecek; diyecek de diyecek... Hepsi yalan. Her şey gittikçe kolaylaşıyor merak etme. Ve sen kendi bebeğin için gayet güzel bir anne oluyorsun.
O hayatım bitti hissi başlarda seni çok boğuyor, gerçekten bazı şeyleri yapamıyorsun, vakit olmuyor, canın istemiyor, tadı olmuyor ama yavaş yavaş geri alıyorsun eski hayatını.
Kendini kötü hisseder hissetmez destek al, param yok falan deme gerekirse kredi çek, önemse. Ben hem ilaç hem psikolojik destek almıştım çok iyi geldi. Ve yazanları, konuşanları değil içgüdülerini dinle her zaman.
Şimdi ikinci çocuğu düşünüyorum evet ama çok sevdiğim için değil, oğlum kardeşsiz olmasın diye. Demek ki öyle bir deli cesareti de geliyor insana
Ve olmayacaksa aldır diyenleri dinleme, bu asla yaşamadan bilebileceğin bir şey değil.
Yaşadıklarını ve belki daha fazlasını yaşadım, daha da fenasını yaşayanlar da var emin ol herkes düzeliyor. Düzelemeyenler destek almayanlar. Ben dahi bu hale geldiysem herkes gelir.