- 29 Ekim 2018
- 3.402
- 6.261
- 73
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/esinizin-ayak-islerini-yapar-misiniz.1094070/
https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/evin-her-isini-siz-mi-yaparsiniz.1074064/
Bu iki konuyu da siz açmışsınız. Eşiniz eve destek değil, çocukla ilgisiz ki bir suyu veremeyen ve oyun bile oynamayan biri, size hakaret etmiş birkaç kez vs. Çok da şükredilecek bir insana benzemiyor. Keşke şu yardımseverliği size de yansısaymış.
https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/esimin-arkadaslari.1097761/
Başka bir konunuzda da eve çağırdığı 12 adam + eltiden bahsetmişsiniz. Bu kadar erkeğe siz tek başınıza yemek, temizlik hizmet edeceksiniz bir de küçücük çocuk var. İnsan buluşmak istiyorsa da gider dışarıda yer içer. Misafirperverlik eve davet edip her işi kadına yaptırmakla olmuyor. Eğer öyle ise ben de dünyanın en misafirperver insanı olurdum.
https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/gizli-bagimlilik.1083884/
Mesela bu konuda da eşiniz sigara içtiğinizi evlenirken bilmiyormuş. Siz de adamın sigara karşıtı olduğunu evlendikten sonra öğrenmişsiniz. Yine garip bir konu.
Şimdi açtığınız konuya gelecek olursak da eşiniz dümdüz odun. Kitap okuma, sohbet etme, sinemaya gitme, tiyatroya gitme vs. Ki burada yazdığınız iyi yönler de üstte bahsettiğim konularda yalan olmuş durumda. 3 ayda evlenerek hata yapmışsınız keşke biraz daha tanımaya çalışsaydınız. Aldanmışsınız sanki.
Sizde de garip bir ruh hali var. 2 dil bilmeyenle evlenmem diyorsunuz da işe almıyorsunuz adamı. Ayrıca önce kendi dilinizi öğrenin. Evlilik bence karşılıklı anlayış ve saygı ile yürüyebilir. Siz uyuşmuyorsunuz ve eşiniz sizin yükünüzü arttırmaktan başka bir şey yapmıyor. Bu sebeple de kendinizi eğitime veriyor olabilirsiniz. Kafanızı dağıtmak için işin özü bunlara asılıyorsunuz. Bence tamamiyle beklentilerinize uymayan bir evliliğiniz var ve bu konuda da haklısınız.
Sormayın tontriko,bizim teori çöktü,Ya icim gecti bu konunu okurken, az kalsin mukemmel evlilige inaniyordumki bu konuya dondum: ) demekki ilk gorusmede herseyi konusmamissin, sen birde kocanin boyuna posuna vurulmussun.. kitap sormayi akil edemeden evlenmissin zaten. Anlamiyorum siz gibi kadinlari burda . Bu tarz konularin varken mukemmel evcilik oynamayin gozunuzu seveyim, cunku burdakiler illaki bulup cikarir. Biri bakmazsa gecmisine digeri bakar.
Siz 2. dille ilgili böyle şeyler yazınca kendimi kötü hissettim, eşimin 2 yabanci dili var cok iyi düzeyde benim ise hiç yok, hakkımda neler düşünüyor acabaesim de bana gore çok az kitap okur mesela, yeni bir kitaba başlayacağı zaman da bana sorar ne okuyayım diye çünkü onun okuyacağı kitabi ben öncesinde okumuşumdur büyük ihtimalle.
Evlilik bilgilerimizi, hasletlerimizi kıyaslama yeri değil diye düşünüyorum, çok hassassanız bu konuda bastan çok seçici olmanız lazımdı yani bana eşinizle ilgili genel bir memnuniyesizliğiniz var gibi geldi bu konularda o yüzden sizi böyle rahatsız ediyor.
Konuşacak konu bulmak için kendi sevdiklerinizi karşı tarafın da yapmasını beklemek de ego ile ilgili. Herkesin sevdiği, yapmak istediği ayrıdır. Siz yönteminizi bulmuşsunuz zaten böyle iyi olmuş.Biraz agir olmus sanki burdaki ifadeleriniz. Ben de konu sahibi gibiyim esim de ayni esi gibi. Kitap okumayi sevmiyor tiyatroya sadece sosyal aktivite olarak gidiyor sinemaya ise benim zorumla ancak gider. Ama zehir gibi zekasi ve inanilmaz bi espri anlayisi var. Beni de bazen rahatsiz ediyor bu huyu ama onj kucuk gormekten ziyade insan okudugu kitabi izledigi oyunu konusabilmek uzerine fikir alisverisinde bulunmak istiyor bazen. Bunun bence kucuk gormekle alakasi yok. Benim de oyle arkadaslarim var onlarla bulustugumda felsefeden girip politikadan ciktigimiz. Ama esim sevmiyor. Biz de olayi birlikte zevk aldigimiz seylere odaklanip geri kalan icin yalniz yapmaya karar vererek bulduk. Birlikte film izliyoruz ve yorumlasiyoruz. Ama ben tiyatro veya kitap muhabbetlerini baska arkadaslarimla yapiyorum. Sinemaya tek gidiyorum. ( zaten esimden once de tek gitmeyi severdim). Yani olumlu yonlere odaklanin konu sahibi. Muze gezecekseniz eglenceli muzelere birlikte gidin. Mesela esim modern sanat muzesi sevmez ama dinazor teknoloji vs olsun bayilir. Siz kendinizi ona adapte edip zevk aldiginiz seylerden bazgecmeyin. Ortak nokta bulunuyor bir sekilde:) sevdikten sonra gerisi teferruat:))
Bana kizmayin ama çok kibirli geldiniz yazdiklarinizla, yani eşiniz kitap okumuyor müze gezmeye sizin gibi can atmıyor diye çok cahil ama siz tam tersisiniz..Kitap okumamasi onunla yapacağım fikir konuşmalarını etkiliyor ama ister istemez kıymetsiz geliyor söyledikleri çünkü mesnetsiz atıyor bazen ve çok cahil geliyor o sırada gözüme. Böyle biriyle mi evlendim diyorum sonrada böyle düşündüğüm için kendime kızıyorum.Hayalimde birlikte ders çalışmak kutuphanelere gitmek, yeni fikirler konuşmak filan vardı hep. Ama olmuyor.
Tabi sanilmasin ki hep öyle bir dünyada yaşıyorum. Tabiki ben de eşimle film izlemeyi seviyorum. Ama gittigimi başka şehirlerde bile ben müze gezmek isterken o en ünlü lokantasına gitmeyi dert ediyor. Müzeler için orada birşey yok diyip kestirip atıyor. Bu da haliyle sinirlerimi bozuyor. Onla gezmeyi bile sevemiyorum![]()
Iste sorunda bu.. is isten gecmis arkadasin eski konularina bak esini hic tanimadan evlenmis zaten. Sadece fiziki ozelliklerine bakarak yani. Benimde yabanci dillerim var esiminki ben kadar degil. Alt yaziymis bilmem ne hic takmiyorum. Zaten bayadir film izlemeye vaktimizde yok. Izledigimiz zamanlar ya da simdi esim izlerse goz ucuyla bakarim., esimle sevdigimiz film tarzlari bile uyusmuyo mesela. Benim zevkimi bilir genelde ona gore bi film acar. 5 yil gectikten sonra bu adam dil bilmiyo, ogrenmekte istemiyo demek sacma yaniBelki sey olacak ama bu duyguyu da anliyorum:)) ben esim benim kadar ingilizce konusamasaydi bu kadar anlasamazdik saniyorum. Cunku alt yazi mecbur olmadikca okumam gicik olurum. Ya da tv de bi espri gectiginde o da benimle gulebilsin isterim. Yurt disina gidince oranin tadini alabilsin diye dusunurum. O yuzden esimin dil hakimiyeti de beni etkileyen seylerden biri olmustu. Cunku dil bilince insanin birinci agizdan okuyabilmesi ogrenebilmesi daha kolay oluyor. Bazen karsisinda Times veya Post tan bi makale okuyorsam ona gosterdigimde anlayip yorum yapiyor olmasi beni mutlu ediyor. Bunu istemek kibir degil bence ama eger yoksa da bilmiyor diye uzulmenin bi yarari yok artik:))) su saatten sonra zor.
Merhaba hanimlar. Canımı sıkan bir konu var. Fikirlerinize ihtiyaç duyuyorum. Biraz açıklayıcı olacağı için uzun olabilir. Şimdiden teşekkür ediyorum.
Eşimle evleneli 5 yıl oldu. Çok çabuk evlendik. Eski konularımda evlilik hikayemiz yazıyor.
Eşim çok merhametli, mert, sevecen, evine, bana ve çocuğuna duskun, misafirperver, aileme karşı çok saygılı, konuşmasını bilen, yardımsever kısaca gerçekten çok iyi bir insan. Eşim ve oğlum her zaman şükür sebebim olmuştur. Eşimi de çok seviyorum ve sevildiğimi biliyorum çok şükür.
Meseleye gelirsek, belki bir çoğunuza sorun gibi bile gelmeyecektir biliyorum. Kusura da bakmayın ama gerçekten dert ediyorum. Eşimle tanıştığımda beni en çok etkileyen yönü askerde diğer askerlerle kitap okumaları yapmaları kısmı olmuştu çünkü eğitime, okumaya çok düşkün biriyim. Bir insan askerde bile bunu onemsemisse demek ki o da bu konuyu önemsiyor diye düşündüm ama meğer sadece bir iki kez yaptığı birşey mis. Evlendigimizden beri inanın iki sayfa kitap okuduğunu görmedim. Hayata dair bir bilgi daha elde edeyim çabası yok. Eve gelir TV izler yatar, oturur sadece. Hiç bir sosyal aktivitesi yoktur.
Ben evlenmeden önce ikinci bir dil bilmeyen biriyle asla evlenmem filan derdim. Bunun sebebi kendi yaşantım belki de. Birşeyler öğrenmeye aşık biriyim. Eşimin bu hali ona gıcık olmama sebep oluyor. Ben bu kadar idealistken o nasıl böyle boş yaşar diyorumbu saate kadar uyuyamamis olmam da bunu dert ettiğim için. Ha ama ben manyak gibi ders calistigimdan uykusuzluğu bile aman boşa geçirmeyeyim anı olarak gördüğüm için şu saatte de ders çalışıyorum. Benim kadar yapmasın ama birşeylerle uğraşsın istiyorum.
Çok mu takiyorum yoksa gerçekten farklı dünyaların mi insanıyiz bilemiyorum. Bu durum beni çok yoruyor![]()
Mükemmel çiftten dünyaları uyuşmayan çifte geçiş hızlı olmuş sanki:)Ya icim gecti bu konunu okurken, az kalsin mukemmel evlilige inaniyordumki bu konuya dondum: ) demekki ilk gorusmede herseyi konusmamissin, sen birde kocanin boyuna posuna vurulmussun.. kitap sormayi akil edemeden evlenmissin zaten. Anlamiyorum siz gibi kadinlari burda . Bu tarz konularin varken mukemmel evcilik oynamayin gozunuzu seveyim, cunku burdakiler illaki bulup cikarir. Biri bakmazsa gecmisine digeri bakar.
Merhaba hanimlar. Canımı sıkan bir konu var. Fikirlerinize ihtiyaç duyuyorum. Biraz açıklayıcı olacağı için uzun olabilir. Şimdiden teşekkür ediyorum.
Eşimle evleneli 5 yıl oldu. Çok çabuk evlendik. Eski konularımda evlilik hikayemiz yazıyor.
Eşim çok merhametli, mert, sevecen, evine, bana ve çocuğuna duskun, misafirperver, aileme karşı çok saygılı, konuşmasını bilen, yardımsever kısaca gerçekten çok iyi bir insan. Eşim ve oğlum her zaman şükür sebebim olmuştur. Eşimi de çok seviyorum ve sevildiğimi biliyorum çok şükür.
Meseleye gelirsek, belki bir çoğunuza sorun gibi bile gelmeyecektir biliyorum. Kusura da bakmayın ama gerçekten dert ediyorum. Eşimle tanıştığımda beni en çok etkileyen yönü askerde diğer askerlerle kitap okumaları yapmaları kısmı olmuştu çünkü eğitime, okumaya çok düşkün biriyim. Bir insan askerde bile bunu onemsemisse demek ki o da bu konuyu önemsiyor diye düşündüm ama meğer sadece bir iki kez yaptığı birşey mis. Evlendigimizden beri inanın iki sayfa kitap okuduğunu görmedim. Hayata dair bir bilgi daha elde edeyim çabası yok. Eve gelir TV izler yatar, oturur sadece. Hiç bir sosyal aktivitesi yoktur.
Ben evlenmeden önce ikinci bir dil bilmeyen biriyle asla evlenmem filan derdim. Bunun sebebi kendi yaşantım belki de. Birşeyler öğrenmeye aşık biriyim. Eşimin bu hali ona gıcık olmama sebep oluyor. Ben bu kadar idealistken o nasıl böyle boş yaşar diyorumbu saate kadar uyuyamamis olmam da bunu dert ettiğim için. Ha ama ben manyak gibi ders calistigimdan uykusuzluğu bile aman boşa geçirmeyeyim anı olarak gördüğüm için şu saatte de ders çalışıyorum. Benim kadar yapmasın ama birşeylerle uğraşsın istiyorum.
Çok mu takiyorum yoksa gerçekten farklı dünyaların mi insanıyiz bilemiyorum. Bu durum beni çok yoruyor![]()
Bence bahsettiğiniz şey basit değil . Siz bilgi açısından donanımlısiniz ve karsinizdakinin de haklı olarak oyle olmasını istiyorsunuz. Okurken 6-7 sene öncesinde eski esimle yaşadıklarımı yazmissiniz gibi geldi. Sizi bilmem ama ben öğrenmeye açken ve hayatta en çok aşık olduğum konu öğrenmek iken karşımda böyle birisi olunca zamanla sevgim azaldı .Hayranlığım sıfırlandi. Başka bir sürü sebep vardı tabi ama yüksek lisans yapmama da engel koyduğu için boşanma kararım daha kolay netleşti. Okuyup yukselmeni, tayinleri iyi bir yere gelmeni, araba kullanmani istemiyorum, bana muhtaç olup sürünmeni istiyorum,demişti açık açık. Boşanma davamin görüldüğü gün, mahkemeden çıkıp Ankara'da çok köklü bir universitenin mülakatı adil gitmiştim, yuksek lisansını 2.olarak kazanmıştım. 2,5 yıl sonra tezimi yazarken tanıştığım ve benimle beraber okuyan, gezen, tezimi kendi tezi gibi üstlenip benimle beraber yazan kişi ile evliyim şimdi. İyiki boyun eğmemiş ve pas gecmemisim. Ben örnek olsun diye anlattım size. Hangi yolu seçerseniz ne olacağını. Ama çocuk varmış, o zaman iş başka. Umarım ortak paydalarda buluşacağınız bir yol bulursunuz.Merhaba hanimlar. Canımı sıkan bir konu var. Fikirlerinize ihtiyaç duyuyorum. Biraz açıklayıcı olacağı için uzun olabilir. Şimdiden teşekkür ediyorum.
Eşimle evleneli 5 yıl oldu. Çok çabuk evlendik. Eski konularımda evlilik hikayemiz yazıyor.
Eşim çok merhametli, mert, sevecen, evine, bana ve çocuğuna duskun, misafirperver, aileme karşı çok saygılı, konuşmasını bilen, yardımsever kısaca gerçekten çok iyi bir insan. Eşim ve oğlum her zaman şükür sebebim olmuştur. Eşimi de çok seviyorum ve sevildiğimi biliyorum çok şükür.
Meseleye gelirsek, belki bir çoğunuza sorun gibi bile gelmeyecektir biliyorum. Kusura da bakmayın ama gerçekten dert ediyorum. Eşimle tanıştığımda beni en çok etkileyen yönü askerde diğer askerlerle kitap okumaları yapmaları kısmı olmuştu çünkü eğitime, okumaya çok düşkün biriyim. Bir insan askerde bile bunu onemsemisse demek ki o da bu konuyu önemsiyor diye düşündüm ama meğer sadece bir iki kez yaptığı birşey mis. Evlendigimizden beri inanın iki sayfa kitap okuduğunu görmedim. Hayata dair bir bilgi daha elde edeyim çabası yok. Eve gelir TV izler yatar, oturur sadece. Hiç bir sosyal aktivitesi yoktur.
Ben evlenmeden önce ikinci bir dil bilmeyen biriyle asla evlenmem filan derdim. Bunun sebebi kendi yaşantım belki de. Birşeyler öğrenmeye aşık biriyim. Eşimin bu hali ona gıcık olmama sebep oluyor. Ben bu kadar idealistken o nasıl böyle boş yaşar diyorumbu saate kadar uyuyamamis olmam da bunu dert ettiğim için. Ha ama ben manyak gibi ders calistigimdan uykusuzluğu bile aman boşa geçirmeyeyim anı olarak gördüğüm için şu saatte de ders çalışıyorum. Benim kadar yapmasın ama birşeylerle uğraşsın istiyorum.
Çok mu takiyorum yoksa gerçekten farklı dünyaların mi insanıyiz bilemiyorum. Bu durum beni çok yoruyor![]()