Fıtrati sakin olan çocuk ve üstüne üstüne gelen kabadyilar

Bende söyledim ittirirlerse sende ittir .kendini Savun dedim .şimdi ders yapıyoruz .kapattım konuyu .ama masum benim kuzum..
 

Yok silemem yasal süreci baslaticam onlar delil olacakmis diyin.
Bu ne saçmalık yani cocuga cinsel saldıri olurken servis şoförü yardimcisi vs yok mu onlar neredeymis
Serviste bunu yapan okuldada rahat birakmiyordur ogretmen neredeymis

Öğretmen de ne rahat ama mesaji sil diyene kdr insan ben müdahale edeceğim söyle böyle olacak merak etmeyin falan der...
 
Benim kızımda 3. sınıfta buna benzer bir şeye maruz kalmıştı. Okul yönetimi maalesef olayı kapatmaya çalışır. Müdür beni okula çağırdı ve ben hazırlıklı gittim.
Okul yönetimine, ilçe milli eğitim müdürlüğüne, il milli eğitim müdürlüğüne, Milli Eğitim Bakanlığına yazılmış şikayet dilekçeleri ile gittim. Okulun bahçesinde diğer çocuğun annesi, babası, teyzesi, anneannesi ve dedesi de bekliyordu. Muhtemelen uzlaştırmaya çağırmışlardı. (üstelik köylümüz oluyordu bu kişiler) Müdür beyin masasına "bu size vereceğim dilekçe buyurun, bunlarda gerekli yerlere verilecek dilekçeler" dedim.
Adam feleğini şaşırdı. Hemen oturttular. Diğer çocuğun velilerini çağırdılar. Okulun rehber öğretmeni geldi. Hala adam uzlaştırmaya çalışıyor. Ben hiç dinlemedim ve odadan çıktım. Koridorda durdurdu beni müdür ve gerekeni yapacağını söyledi.
Çünkü aile asla çocuklarının yaptığına inanmıyordu oysa ki öğretmeni dahil bir çok tanığım vardı. O çocuk zaten çok öğrenciye de yapmış aynı durumu. Ama bizim öğretmenimiz arkamızda durdu. Ben şikayet dilekçeme çocuğun tedavi görmesi şartıyla diye bir şerh düşmüştüm. Karşımda 3. sınıfa giden bir çocuk vardı ve yaptıklarından ebeveynleri suçluydu.
Sonuçta 2 gün içinde çocuğun naklini başka okula aldırdılar. Sonra (köylümüz olduğu için) bir sağlık kurumuna sevk edildiğini öğrendim.
Şimdi çocuklar 10 sınıf oldular. Maalesef o çocuk ne okuyormuş ne de laftan sözden anlıyormuş yani aile ilgilenmediği yada çocuğun yaptıklarına toz kondurmadıkları için çocukcağız yanlış yollarda yürür olmuş.

Uzun lafın kısası asla ve asla işin peşini bırakmayın. Velilerle muhatap olmayın. Yazın her bir makama dilekçenizi ve koyun müdürün önüne. Kimse çocuğunu tacize, şiddete uğrasın diye okula yollamıyor. Çocukların aileleri laf anlamıyorsa bunun mutlaka bir yaptırımının olacağını düşünüyorum.

Çocuğunuza da çok üzüldüm. Yavrum nasıl üzgündür şimdi.
 
gecmis olsun .uzuldum yavrunuzun maruz kaldigi duruma.
ne yazikki bazi yaratiklar ne olmus bunlar cocuk diyip ustunu kapatiyorlar olaylarin. pesini asla birakmayin. birakmayin ki baskalarinin cocuklarinada yapmasinlar.
nereye gitsek nerede yetistirsek cocuklarimizi bilemiyorum cok uzuluyorum cok.
 

1) kapılarına falan gitmeyin.
Hele tek başınıza hiç gitmeyin.
Hem size bir şey yapabilirler, hem rezillik çıkarabilirler, hem de komşuları falan şahit gösterip sizi suçlu çıkarabilirler.

2) oğlunuz ile ilgili yardım alın. Bu yardım neden sizin çoçuğunuzu seçtiler? İle alakalı olursa faydasını görürsünüz. Hedef haline gelme sebebi yada sebepleri, sebepsizse de onun suçu olmadığını bilir.

3) öğretmene rehber öğretmen konusunda baskı yapın. Müdüre gidin. İşe yaramazsa daha da büyütün

4) bütün eğitimci ve psikologlardan özür diliyorum,
Çocuktur derdim eskiden artık demiyorum. Babası çeksin kenara o iki çocuğu, bildiğiniz tehdit etsin. Bir daha oğluna yaklaşırlarsa çüklerini koparıp köpeklere atacağını falan söylesin. Teoride ve medeni olan ne kadar yöntem varsa maalesef çoğu zaman pratikte bir tek bu işe yarıyor.

5) uzun vadede savunma sporu iyi fikir.
 
Sınıf öğretmeniyim, masterımı “Akran Zorbalığı” üzerine yaptım. Akran zorbalığı gösteren çocukların hemen hemen hepsi problemli ailelerin eseridir. Çocuk zorbalığı ailede öğrenir. Ya anneden ya babadan şiddet görüyor olma ihtimali çok yüksek. Ya da şiddete seyirci kalıyor olma ihtimali çok yüksek. Karakteristik olarak akran zorbalığı gösteren çocukların ailesi ilgisiz ve duyarsız yapıya sahipken, akran zorbalığına maruz kalan kurban olarak adlandırdığımız çocukların aileleri fazla koruyucu yapıya sahiptirler. Yani duyarsız olmak da fazla koruyucu olmak da çocuklara zarar veriyor.
Bu çok kapsamlı bir konu bir mesaja sığdırıp ifade etmem olanaksız. Sınıf öğretmeni akran zorbalığına duyarsız kalıp normalleştirmemeli. Çocuktur yapar , olur böyle şeyler denmemeli. Normal bir durum değil. Sınıf öğretmeni rehberlik servisini etkin kullanmalı. Akran zorbalığı yapan öğrencininde, maruz kalan kurban öğrencinin de rehber öğretmen ile görüştürülmesi lazım. Rehber öğretmen öğretmeni de, çocukları da, aileleri de bu konuyla ilgili yönlendirecektir.
 
Silmeyin sakın mesajı gerekirse savcılığa verin taviz bu ne olur üstünü kapatmayın küçük bir çocuk söz konusu...
 

Sakın inanmayın öğretmene. Kendilerini kurtarmak için yapıyorlar. Asla ama asla o mesajları silmeyin. Bakın başıma geleni yazdım okuyun onları.
Sizi kandırmaya çalışıyorlar. Hep aynı cümleleri kuruyorlar, çocuğu ailesi döver, anne baba çocuğa şiddet uyguluyor, ben ilgileneceğim diye kalıplaşmış laflar. Çocuğunuzun uğradığı travmayı hiç bir şey telafi edemez ama en azından hakkınızı aramış olursunuz. İşin peşini bırakmayın ve o mesajları aslaaaa silmeyin.
 

Çocukların yaptıkları yasalara aykırı. Polise, savcılığa gidin. Çocuk da olsalar yasalar aykırı davranma hakları olmuyor. Onlara özel karakollar oluyor diye biliyorum.

Ayrıca, buna göz yuman kim varsa (öğretmen, aileler, okul yönetimi vs.) hepsi hakkına da suç duyurusunda bulunun.
 
Bu her yerde olabilir. Bakın devleti özeli yok. Kızım iki yaşından itibaren kreşe gidiyor. Bu sene üçüncü senesi aynı okulda. Geçtiğimiz sene sınıflarında bir çocuk başka bir çocuğa zorbalık uyguluyor. Zorbalık uyhuladığı çocuk da eski komşumun çocuğu. Başka bir kız da benim kızıma sürekli vuruyor ama durmadan. Uyku saati bırakmıyor, yatakları değiştiriyorlar yine kalkıp kalkıp yanına geliyor, öğretmen başka uyku odasına getiriyor kızımı uyusun diye. Daha önce ona vuran bir arkadaşı olduğu zaman uyardım hep anneciğim sakın vurma öğretmenine söyle diye. Bir gün yine sıkıştırmış bir yere vuruyor. Dil öğretmeni dedi ki, "X hanım buhün artık sen de ona karşılık ver, dedim." Benim kızım normalde kendini asla ezdirecek bir çocuk değil, tam bir aslan burcu çocuğu zaten ama ben öğretmeni arkadaşıyla takıştı diye ne zaman arasa kızıma anlatırım güzelce böyle konularda inatlaşmaz anlar. Canın yanması ne demek biliyor çünkü. Diğer veliler uyarıldığı halde 3 yaşındaki çocuk bu tavra devam ediyorsa ya veli ilgilenmiyor ya da çocuk evde anne babası arasında benzer travmaları yaşayor diye düşündüm. Ufacık bir şey olduğunda çünkü hemen veli aranıyor. Mesela geçen yüzünde nokta kadar bir çizik aranıyorum, burada mı oldu okulda mı diye. Evet kavga eder bunlar daha bebeklikten çıkalı ne kadar olmuş zaten ama bu bambaşka bir şey. Bu kadar küçük yaşlarda şiddet uygulayarak kendini savunmasına karşı olsam da... off bilemiyorum. Ne diyeyim.
 
Ss alıp silebilir.
 
Bence bir darp raporu alın ve şikayette bulunun. Muhtemelen çocuklar ceza yaş haddi sınırının altında ama bu durumda anne-babalar sorumlu ebeveyn olarak. Onlara dava açılır. Ben bu durumun başka türlü çözülebileceğine inanmıyorum çünkü. Okullar bu konuda çok pasif.
 
Allahim ya ne cins aileler var boyle. Bi kulagini cekemiyormi cocuklarinin bu kadar mi acizler.
Akran zorbaligi adi altinda siz cocugunuzu pedagoga goturmeyin lutfen asil pedagoglara ihtiyaci olan cocuklar zorbaligi yapanlardir ve aileleri. Ay sinirlendim ya. Bence bunisin peşini birakmayin. Bizzat cocuklari uyarin derim. Kimsenin sizin cocugunuzu korkutmaya canini acitmaya hakki yok
 
Bu konunun bir benzerini arkadaşını merdivenden iten, gözüne başına sopa sallayıp oyun oynadığını zanneden bir çocuk-aile-öğretmen karşısında kalan annenin konusunda irdelemiştim ve "Öğretmen, müdür, kimse oralı değilse; gerekirse çocuğun karşısına dikilir onu korkuturum" demiştim. Ve eklemiştim "Yanlışsa yanlış ancak bazen çözüm değil, olayın önünü kesmesi için böyle davranmak gerekebilir" demiştim. Şiddeti, hele ki çocuklara uygulanan psikolojik şiddeti asla savunmuyorum ancak bir çocuğun "Ölüm-ruhunun ağır darbe alması" durumlarında, karşı tarafa çizgiyi "Yerim psikolojinizi!" tadında çekmek gerektiğini düşünüyorum.



Bu kabul edilir bir şey değil; müdür, rehber öğretmen, kim varsa okul ayağa kalkmalı. Kaldırın. Eşiniz, babanız, kim varsa tanıdık açın derdinizi ve okula "Müdür" ile görüşmeye gidin, konuyu açın ve kararlı durun. Tek başınıza değil, şöyle sülalenin bir kısmını yanınızda götürebiliyorsanız götürün. Çoğunluk baskısını bi hissetsin müdürcağız.


Öğretmen "Söz dinlemiyorlar" deyip çekilemez. Bunu diğer konuda da yazmıştım sanırım "Evet, maalesef öğretmenlerimizin elleri kolları bağlandı çoğu konuda ama dilleri damakları da bağlanmadı ya!" diye. Aileyle görüşmek yetmiyorsa, rehberlik hocasına iletilir, yetmiyorsa müdüre, yetmiyorsa bunu bizzat size söyleyerek "Ben güç yetiremedim" diye sizinle çare arayışına aynı masaya oturur. Bir öğretmen, hiçbir yavrusunun zarar görmesine göz yumamaz, -elimden bu kadarı geldi- deyip çekilemez, çekilmemeli, şartları zorlamalı.

Yerinizde olsam (ki umarım zorba çocuk ya da çok sakin çocuk annesi olmayayım yani)

1)Okula bi baskın basanındır yaparım, müdüre çıkarım maaile

2)Hararetli tartışırım gerekirse, yol bulunmazsa çocuğumu okuldan almayı düşünürüm ve fakat bir pedagog ile de görüşürüm bu süreci

3)Karşı tarafta madem anne-baba muhatap değil, eh çocuk muhatabımdır; okul içinde bir yerde denk getirir ya güzellikle ya parmağımı sallayarak konuşurum (Yanlış evet ama yaparım, bizimki de evlat) ki muhtemelen parmağımı öyle bi sallarım ki, çocuğumun yanından geçerken besmele çeker. Ona da ders olur.

4)Çocuğumu bir savunma sporuna yazdırırım.

5)Son olarak da öğretmenin yanına gelir, suratına bakar; yere tükürürüm. (Surata tükürmek suçmuş :) )
 
Ve ayriyetten bu sekilde cocuklarda buyuk bir ders almis alirlar korkup bir daha da biyle bi sey yapmazlar
 
çocuğunuza savunma dersi aldırın.. karete, tekvando ya da o tarz bir şey.. ona dokundukları an alsın vursun yere, başlarım üçüncü sinifina, konuşarak halledilmesine, empatisine..

Biraz geliştir Ofişim kendini, karate ne ayol; krav maga + muay thai dururken.
Adamın aklını alırlar aklını
 
Biraz geliştir Ofişim kendini, karate ne ayol; krav maga + muay thai dururken.
Adamın aklını alırlar aklını

Ya konuya nasıl uzaksam cilala-parlat döneminden Miyagi-San da kalmışım bir tane var dövüş sporu, adı ne bilmiyorum da böyle boyunla sırt arasında bir noktaya değince adamı kötürüm bırakıyor, ondan öğrenmeleri lazım çocukların, dokun geç karşı taraf pert
 

Madem ‘bizzat’ ilgilenince sorun çözebiliyor öğretmeni, neden bu zamana kadar beklemiş?
 
Çocuğun içinde yok ki, öğretmeye çalışsanız da yapamaz. Ben bu konuda Yokuspokus ‘a katılıyorum.

Turkuaz, ben çocuğun içini bilemem; ne yollardan geçti o yavrucak onu da tahlil edemem; neticeye bakarım.
Öğretmen olsam; elimden geleni ardıma koymaz, o çocuğu kazanmaya çalışırım ki asla "Zorba çocuk dışlansın" gibi bir istemim olduğu anlaşılmasın yazımdan; bir umut varsa sonuna kadar gidilir orası ayrı.

Sorun şu ki, biz -zorba çocuğun psikolojisi aman çocuktur- derken, kurban çocuğun -psikolojisini- göremez olduk.
E öğretmen buna nasıl göz yumabilir? Diğer çocuğa ulaşamadı diye, nasıl diğer yavrucuğu kaybedebilir göz göre göre?
Kim verecek hesabını?

Öğretmen, öğretmenliğini yapamıyorsa, devreye bir alt basamağı olan aileler girer mecburen. E bu kadın da karşısında muhatap bulamamış; ne yapsın? "Aman çocuğu kazanayım" diye evladına "Sabret kuzum, ellesinler, itsinler yatırsınlar (affedersin) mksnler, iyidir belki ha, iyi çocuktur düzelir" mi desin? Elbette çizgiyi çekecek mecburen.

Aileleri hataya sürükleyen, öğretmen ve okul idaresi... Öğretmenleri ve idareyi hataya sürükleyen eğitim sistemi... Böyle böyle gider bu. Eğitim sistemini değiştiremediğimize göre, çocuğumuzu hayatta tutmaya bakarız, kimse kusura bakmasın.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…