Down sendromlu minik bir kızı görüyorum bazen.
Minicik, korunmaya muhtaç.
Tüm çocuklar korunmaya muhtaç ama bu çocuklar daha muhtaç..
Farklılıkları veya bazı engelleri olan çocuklar genelde sevgisiz ortamda büyürler.
Ama bu çocuk öyle değil, ailesi yanında.
Annesi ve babasının sevgisi yanında.
Aileyi tanımıyorum, ama çocuklarına olan sevgilerini izliyorum ve takdir ediyorum.
Anne ve babanın minik kızlarına olan sevgilerini ben uzaktan hissedebiliyorum.
Ve mutlu oluyorum o aileyi uzaktan seyrederken.
Annesi hamile bu minik kızın, onu hayattan soyutlamamak için ellerinden geleni yapıyor.
Bakkala gönderiyor bazen minik kızını, arkasından kızı gelene kadar bakıyor.
Minik kız, genelde annesinin istediği şeyi ya yanlış alıyor, ya da eksik, yada dönüşte parayı düşürüyor.
Ama annesi de her seferinde sevgi ve şefkatle sarıyor yavrusunu, kimi zaman karnı burnunda haliyle tekrar bakkala gitmek zorunda bile kalıyor...
Ama erinmiyor, çünkü anneliğinin bilincinde.
Yavrusunun emanet olduğunun bilincinde.
Emaneti beğenmedim demiyor, sahip çıkıyor emanetine.
Allah, böyle insanlardan razı olsun.
Anne baba olmak basit değil.
Emanetleri korumak basit değil.
Sağlıklı olsun, farklılıkları olsun, sağlık sorunları olsun ne olursa olsun evlatlarımızı sevgi ve şefkatimizle saralım, sarmalıyız.
Çünkü çocuklarımızın bize ihtiyacı var, kimi çocuklarımızın daha da fazla ihtiyacı var..
Layıkıyla anne baba olabilenlerden Allah razı olsun.
GÜLŞAH D.