hala taksidini ödemekte olduğunuz cep telefonunuzu arkadaşınız ödünç isterse?

Çok eskiden ben de senin gibiydim canım,kazıklana kazıklana öğreniyorsun.Sen hep veren konumunda olduğun için arkadaşından böyle bir şey istemezdin emin ol,kendin çözmeye çalışırdın.Hayır demek insana daha çok saygınlık ve güven kazandırıyor bunu hiç unutma.Öbür türlü acı ama insanlar seni sadece ihtiyaçları için kullanıyor.Hep sen iyi arkadaşsın çünkü herkesle herşeyini paylaşabilirsin ve kimsenin seni kırma korkusu olmaz,çünkü kırılmazsın da.Burada düşünüp dert edip tasalanacağın bir durum yok canım.Bak zaten gerçekten ihtiyacın varmış telefona,arkadaşına versen işini halledemesen daha mı iyi?Arkadaşın senin onun için yaptıklarınla ya da verdiklerinle değil,sen hayatında arkadaş olarak var olduğun için mutlu olsun canım.Biraz hayır demeye kendini alıştırman lazım.Bir iki sefer de,bak gerisi kolay olacak.Mesela ofisteki çocuktan da kaçamamışsın her seferinde ofiste ya da evde yapmış istediğini,telefon senin ve güncellemesine sen karar verirsin.Bundan sonra ona da gerçekten hayır de kimsenin senin gerçekten istemedğin şeyleri yapmasına ya da yaptırmasına izin verme.Telefon tabii sadece bir örnek burada.Versen gene mutsuz olacaktın,hem huzursuz olacaktın hem elin kolun bağlı olup kimseyle görüşemeyecektin,vermesen de arkadaşımı mutlu etmedim diye mutsuzsun.Hayır demen gereken konuları ayırabilmen için iyi bir örnek aslında.Bir şeye hayır dersen ne kadar huzurlu olcaksın demezsen ne kadar huzurlu olcaksın.Her zaman bu sorunun cevabını ara.Eğer biri için bir şeyi yapmak ,vermek vs seni iç huzursuzluğuna sürükleyecekse bu örnekte olduğu gibi,demek ki aslında o yapmaman ,vermemen gereken bir şeydir.Kendine iyi bak,sevgiler..
 
bu zihniyet yüzünden köprülerde 3 saat trafik oluyor.insanlar trafikten çıkamıyor.adamın parası vardır ama zamanı kıymetlidir trafige takılmamak için toplu taşıma kullanıyodur olamaz mı ? benim bir hocam vardı mercedesi vardı ama metrobüsle gider gelirdi çünkü zamandan kazanır toplu taşıma bilinci budur ülkemizde gelişmeme sebebide her 10.000 lirayı bulanın kendini arabaya atmasıdır.gelişmiş ülkeleri araştırın en zengini bile toplu taşımadan gocunmaz.ama bizde toplu taşıma sadece fakirin bindiği araç olarak görüldüğü için bunca trafik ve hava kirliliği..
neyse arkadasım soruna gelince ben ıphoneumu vermiştim arkadasıma çok sevdigimden ama sen verme çünkü tavır koymuş bunun için anladıgım kadarıyla.
 
10 yıllık arkadaşlık....... Ne o nereye gideceğini söylüyo
ne de sen telefonunu vermeye kıyabiliyosun
ister 30 yıllık olsun yeterince samimi ve içten değilsiniz o yüzdende düşünecek bişey yok...

Illede kırmak istemiyosan aynı gün benimde özel bi görüşmem var diyerek pembe bi yalan uydurursun
kimle olduğunu söylemene gerek yok nede olsa o kadar muhabbetiniz yok belli ki...
 

sen hiç sabahın 7.30-9.00 saatleri arası bindinmi metrobüse canım?bindiysen görmüşsündür,nasıl nefes alınamadan gidildiğini rezalet yani.parası olan,ya da ehliyeti arabası olan insan o eziyeti çekmez.
araştırmaya gerek yok canım yurtdışında da yaşadım,orayı da biliyorum yani,ordaki nüfus az olduğu için toplu taşımada rahat.ama 25 milyona yetecek bir trafik çözümü yok,kısmetse ehliyetimi aldıktan sonra ben de okuluma arabayla gidicem.
 

işte toplu taşıma gelişmediği için o şekilde zaten insanlar daha çok kullansa ve talep etse seferler artıcak.
 
işte toplu taşıma gelişmediği için o şekilde zaten insanlar daha çok kullansa ve talep etse seferler artıcak.

:) metrobüs seferleri mi artacak,insanlar dahamı çok kullansa:), gerçekten hiç metrobüse bindinmi?,insanlar talep etse seferler artacak diye birşey yok çünkü her dakikada bir nerdeyse metrobüs geçiyor,sorun sefer artması değil,metrobüslerin istisnasız hepsinin dolu geçmesi...insanlar daha çok metrobüs kullanamaz çünkü bu haliyle bile sabah nefes nefese gidiyorsun kalabalıkta.isterse hava-taksi yapsınlar bu kadar küçük bir alana yığılmış 25 milyon için üretilecek bir trafik çözümü yok.
yurtdışında heryer bisiklet kullanımına uygun,tramvaylar metrolar çok makul bir kalabalığa hizmet veriyor çünkü,bir ülkenin üçte biri bir şehirde yaşıyor istanbulda.
 


Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2007 yılında gerçekleştirdiği “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi” çalışmasında ise, İstanbul'a göçün hâlâ devam ettiği ortaya çıktı. Çalışmada İstanbul’un nüfusunun 7 yılda Bursa şehri kadar büyüyerek 12 milyon 573 bin 836’ya ulaştığı tespit edildi. (25 milyon değil yani) metrobüse bindim evet dedigin gibi kötü ama gelişmesi lazım metrolar yapılıyor zaten ek olarak.
 
başlığı okudum direk vermem dedim :))))
ben vermem ister kırılsın ister darılsın
malım kıymetlidir zor kazanıryoruz çünki
parayı sokaktan toplamıyorumki millete saçayım
 

kusura bakma canım google layamadım sen gibi:) 13 milyon da olsa bu kadar dar alana bu kadar kişi sığmış, 5 yılda bir büyükşehir belediyesi kadar artmış nüfus,ki bu kayıtlı nüfus, ki 5 yıl öncesinin kaydı.ben haftaiçi her sabah metrobüs kullanıyorum ve metro ve tramvay da kullanıyorum...oturarark gittiğim nadirdir.toplu taşıma bilinci diye bahsettiğin şey toplu taşımadan insan gibi faydalanabileceksek olur...yoksa valla şahsen ben meraklı değilim her gün bir erkek ordusunun içinde,nefesleri ensemde yolculuk yapmaya...ek olarak metrolar da yapılıyor diyosun ya,kaç kere bindin acaba metroya ve metrobüse,ne yazıkki aktif toplu taşıma kullanıcısıyım ve ben ehliyet aldıktan sonra zorunlu kalmadıkça kullanmıycam.
herkesin kendi fikri kendi seçimidir.ben kullanmamayı seçicem.sen bilinçli ol kullan.ama mümkünse 7.30-9.00 arası kullan bakalım o bilinçten eser kalıyormu?
 
izmir deyim..lanet bir trafik var,istanbula rahmet okutmaya başladık yavaş yavaş.delirmemek içten değil.
ve etrafımda her aile bireyinin altına araba çekenleri biliyorum..bu durumda beni çıldırtıyor.
israftan başka birşey değil..15 dk.da jet gibi uçup gideriz otobüsle hergün gittiğim her yolu ama herkes altına 2012 model arabasını çekecek..hepimiz her lambada dur kalk yapıp cinnetlerle 1 saatte varacağız.
hele birde şehir içinde kalantor gibi ciplerle gelmiyorlar mı?dağbaşında geziyorlarmış gibi..evet görgüsüzlük bu..sade ve gelirimiz kadar yaşayamıyoruz.
trafikte ne kadar çok araba varsa herkesin aleyhine işliyor.üstelik artı kirlilik.yerin altındaki kaynakları kurutuyoruz,dengeleri bozuyoruz .dünyanın can suyunu.
Allah ın kitabında yazdığı bu..benden size bela gelmiyor.siz kendi belanızı kendiniz arıyorsunuz dediği bu işte..sonumuzu getiriyoruz kendi elimizle.
bakıyorum yurtdışında orda burda bisiklet yolları falan var..burda bisiklet süren gariban damgası yer ancak..
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…