Son durumu ayrıntılıca anlatıyorum kızlar.
Berbat bir şekilde uyandım çünkü rüyamda hep nişanlımı gördüm. Ama hep güzel şekillerde gördüm. Bana yaptığı sürprizleri, yazdığı şiirleri...
Biliyorum kızan da çok olacak ama bir aptallık yapıp sabah uyanır uyanmaz aradım. Konuşmama fırsat vermedi. Abimle konuş, başka kimseyle konuşma dedi.
Kız kardeşi yarın kötü şeyler olacak diye mesaj atmıştı, biz onu babamı babalarına arattıracaklarına yorduk ve müdahale etmek için babasını da aradım. Aslında hiç müsait değildim konuşmak için ama hani benden bir adım görsün, benimle konuşmadan babamı aramaya kalkmasın diye düşündüm. Müsait olunca konuşmak istediklerim var dedim. Tamam dedi ama ses tonundan çok rahatsız oldum. O da çok soğuk konuştu.
En son dedim battı balık yan gider. Eltimi aradım. Kendisi belki de ailede en sevdiğim insandır. Onunla fazla samimi olmadığım için aramızdaki ilişkinin cılkı çıkmamıştı. Dedim ki baba neden böyle yaptı anlamadım. Evde ne diye konuşuluyorum, ben ne yapmışım, en basitinden sana söylerken benim ne yaptığımı söylediler diye sordum. Bana sadece kuyumcuda kavga çıktı diye söylediler dedi. Çok ketumlar bu konuda, inan ben de bir şey bilmiyorum sen abinle (eşinden bahsediyor) konuş bir güzel derdini anlat olur mu dedi. Bunaltmak istemediğimi söyleyince ben ona seni arattırırım dedi ve aradı abisi.
Çok uzun konuştuk. Zaten abisinin girişini duyunca tamam dedim olacağı yok bu işin. Bir insanla evlenince ailesiyle de evlenirsin ve ne kadar değer görürsen gör onları kapı dışarı itemezsin dedi. Yani sana göre görümcen burnunu sokuyor her şeyine ama bize göre o kardeşin senin ve bir kardeş ne kadar dahil olma hakkına sahipse o da sahip dedi. Konu takı seti falan değil, biz bu olay olunca ailece geriye dönüp bir düşündük, nişanında olanları da ölçtük tarttık dedi. Nişanımda rezalet çıkmıştı, babam razı olmayıp bu insanları evden kovmaktan beter etmişti falan. Benim yaşlı başlı babam bu muameleye rağmen hala sizin evlenmeniz için diretiyorsa ve karşılığında seni mutlu edemiyorsak bir yerlerde bir yanlış vardır dedi. Kardeşinden için bu evde belki seni en çok seven oydu, bir kavga edecek olsanız seni o savundu, bilmediğin birçok fedakarlık yaptı senin için ama karşılığında sen burnunu soktu işlerime diyorsan bunda bir vefasızlık vardır dedi. Herkes sana çok kırgın ve kızgın dedi.
Bir de şey düşünmüşler... Dayılarının eşi vardı, meşhur bir yengeleri. Annelerine herkesi düşman etmiş, babasının evine falan sokmuyordu. Ondan çok çekmişler yani kısacası. Ama eskiden araları çok iyiymiş, çok kafa dengi bir kadınmış. Benim nişanlım da kadını o kadar çok seviyormuş ki... Abisi diyor ki sürekli dua ederdi Allah bana da senin gibi bir eş versin diye. E şimdi bu olanları da düşündükçe acaba duası kabul mu oldu, sen de o yengemiz gibi olup bizimle onu birbirimize düşürecek misin diye geldi aklımıza diyor. Korktuk biz ürktük düşününce diyor.
Sonra dedi ki yüzük atma konusu falan evde geçmedi. Biz hala her şey düzelsin hallolsun diyoruz sadece hepimiz kızgın olduğumuz için konuşmuyoruz seninle. Ben tembihledim hepsini dedi.
Ben sana inanıyorum ve güveniyorum, seviyorsan sevginin arkasında dur dedi. Nedir çekinceleriniz diye sorunca görümcen değil kardeşin olacak onlar senin, o gözle bakmalısın. Kendini bu aileye ait hissetmelisin. Evlendiğinizde bizleri dışlamayacağına kapı dışarı itmek istemeyeceğine inanmalıyız dedi. Sakin kafayla bir düşün, birbirinize şans tanıyın dedi.
O kadar aptalım ki o an gerekirse hepsinden özür dileyecek gevşekliği buldum kendimde.
Allahtan hemen sonra annem beni kendime getirdi. Aile dostumuz üç çok sevdiğim teyzem ve annem beni aralarına alıp nasihat ettiler. Peşlerinden koşma, bitmesi hayırlıydı dediler. Ve içimi acıtan hepsi mutlu oldu bittiğine, nişanda gözlemledik hiç uygun değildiniz o gün bile içimiz cız etti dediler. :26: Ben ne kadar aptalmışım herkes görmüş olamayacağını da ben görememişim.
Sonra hemen aradı beyefendi. Abisiyle konuşmuş, bir daha görüşmek istiyorum dedi. Mesajlar yağdırdı. Ama annem canıma okudu asla açmayacaksın bitti bu iş sok kafana dedi.
Sonra ben açtım dayanamadım. Ama son konuşmamız olduğunu biliyorum ya, hüngür hüngür ağlayarak açtım. Görüşemeyiz dedim annemin fikrini söyledim. Biz uygun değiliz olması gereken buydu dedim.
Vedalaştık az önce ve bitti.