- 3 Nisan 2011
- 1.848
- 1.530
- 198
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Kızlar dün gece mesaj atmış. Önce bizim özel bir şey konuşmak isteyeceğimiz zaman birbirimize sorduğumuz bir parolamız var :) onu sormuş artık neden bahsedecekse... Ben uyuyordum. Cevap gelmeyince söylememiş. Bana nişanda takılan para vardı onları ortak hesabımıza yatırmıştık. Daha doğrusu hesap bana ait ama biz ona ortaklaşa para biriktiriyorduk. O hesaba para yatıracağını söylemiş. İstersen şimdi göndereyim istersen son kararını sormak için haziranda görüşeceğimizde vereyim demiş.
Sabah da yatırmış hesaba ve mesaj atmış. Bir de demiş ki ailemin olduğu şehirde yaşamayı önceden kabul etmiştin şimdi itiraz etmen anlamsız, ben çok istiyorum gitmeyi. İyi düşün kimseden etkilenme çok fazla yaşanmışlığımız oldu demiş.
Ama vazgeçmemiş yani hala oraya gitmekten. Ve anladığım kadarıyla geldi memleketten ki bana mesaj atmaya başladı :)
Nişanlınız ne yardan geçiyor ne de serden. Ona da yazık. Aileler çocuklarını rahat bıraksınlar yahu.
O zaman şunu diyeceksiniz.
"Ben senin ailenin yanına gitmeye evet dediğimde karşımda beni sevenve beni incitmeyeceğini düşündüğüm biri vardı. Haklının yanında olacak ne beni ne ailesini ezdirmeyecek aradaki dengeyi kurabileceğini düşündüğüm biri vardı. Ama artık karşımda öyle biri olmadığını çok net gördüm. Artık kabul etmeme nedenim ne ailem ne de beni etkileyen başka biri. Kabul etmeme nedenim sen ve senin ailen. Ben bana onca hakareti etmiş insanların yanında yaşamak istemiyorum artık. "
Ama işte onca hakaret edenden biri de nişanlınızdı ama sanırım onlar unutuldu. Size şu kadarını söyliyim, şu an nişanlınız ve ailesi sorumlu ama olurda affederseniz ve yeniden siz ve aileniz üzülürseniz olacaklardan biraz da siz sorumlu olursunuz.
Evet bir de o boyutu var işin. Kendisi ikna olsa bile sırf onların çenesi yüzünden gitmek isteyecektir memleketine.
Yok her şey olup bittikten sonra o kardeşi benden yarım ağız özür diledi, işgüzarlık yapıp bizi konuşturmaya çalıştı ya o attı yükü üzerinden. Sorumluluk falan neymiş... Daha ne yapsın değil mi?
Ona benzer laflar ettim ama cevabı hep "benim ailem neden seni ezsin" oldu. Kabullenmek istemiyor ki kırıldığımı ve haklı olduğumu. Hep önüme iyi şeyleri getirip onlar böyle yapmıştı şöyle seviyorlardı seni deyip duruyor. O kardeşine hiç toz kondurmuyor hala.
Kızlar dün gece mesaj atmış. Önce bizim özel bir şey konuşmak isteyeceğimiz zaman birbirimize sorduğumuz bir parolamız var :) onu sormuş artık neden bahsedecekse... Ben uyuyordum. Cevap gelmeyince söylememiş. Bana nişanda takılan para vardı onları ortak hesabımıza yatırmıştık. Daha doğrusu hesap bana ait ama biz ona ortaklaşa para biriktiriyorduk. O hesaba para yatıracağını söylemiş. İstersen şimdi göndereyim istersen son kararını sormak için haziranda görüşeceğimizde vereyim demiş.
Sabah da yatırmış hesaba ve mesaj atmış. Bir de demiş ki ailemin olduğu şehirde yaşamayı önceden kabul etmiştin şimdi itiraz etmen anlamsız, ben çok istiyorum gitmeyi. İyi düşün kimseden etkilenme çok fazla yaşanmışlığımız oldu demiş.
Ama vazgeçmemiş yani hala oraya gitmekten. Ve anladığım kadarıyla geldi memleketten ki bana mesaj atmaya başladı :)
Evet bir de o boyutu var işin. Kendisi ikna olsa bile sırf onların çenesi yüzünden gitmek isteyecektir memleketine.
Yok her şey olup bittikten sonra o kardeşi benden yarım ağız özür diledi, işgüzarlık yapıp bizi konuşturmaya çalıştı ya o attı yükü üzerinden. Sorumluluk falan neymiş... Daha ne yapsın değil mi?
Ona benzer laflar ettim ama cevabı hep "benim ailem neden seni ezsin" oldu. Kabullenmek istemiyor ki kırıldığımı ve haklı olduğumu. Hep önüme iyi şeyleri getirip onlar böyle yapmıştı şöyle seviyorlardı seni deyip duruyor. O kardeşine hiç toz kondurmuyor hala.
Kızlar hepinize tek tek yazamadım ama buradan yazıyorum...
Beyefendi dün gece yine mesaj attı eğer mesajımı görüyorsan lütfen cevap ver bir şey söyleyeceğim diye. Efendim dedim. Ben de farklı bir şey diyecek sandım. :) Yine aynı şekilde iyi düşün haziranın ilk günü kesin kararını vermiş ol falan dedi. Ben eylülde düğün istiyorum ve konyaya tayin olmaktan vazgeçmeyeceğim dedi.
Ben de konyadan vazgeçerse bir şans verebileceğimi söyledim. (Bu annemle babamın bana tavsiyesiydi. Çocuk seni çok seviyor, ailesinin dibinde olmazsa bir şans vermelisin dediler o yüzden dedim. )
Ama dangalak şey nuh diyor peygamber demiyor. Üzerine bir de bana sitem etti nasıl becerdi anlamadım. :)
İlk başta kabul etmiştin, şimdi şartlarda değişiklik yaparak beni zor durumda bırakmış oluyorsun ve resmen yarı yolda bırakılmış hissediyorum kendimi dedi. Ben kasım ayında idari yargı hakimliği sınavına gireceğim ve bu defa adam akıllı çalışmayı düşünüyorum. Dedim ki hiç ihtimal vermiyorsun sanırım ama kazanırsam ankarada eğitim göreceğim, ne yapmayı düşünüyordun... Sen yeterki kazan hızlı trenle gidiş geliş yaparsın diyor.![]()
Başka da hiçbir mesajına cevap vermedim o yine kendi kendine konuşmaya devam etti.
İş biraz da inada bindi ve belli ki doldurulmuş ailesinin yanında. Bu talebini beni ailemden koparma isteği olarak yorumlarım ben dedi çünkü. Değişik değişik laflar öğrenmiş![]()
Yine başa dönmüşsünüz. Senin ailenin yanından onun ailesinin bulunduğu şehire taşınman da, senin için ailenden kopma oluyor o halde.
Şu hayattan öğrendiğim; insanın hayatında yapacağı en büyük hatalardan biri yanlış evlilik. Sadece seni ve eşini değil, olacak çocuklarınızı, her iki aileyi, dolaylı olarak kardeşleri de etkiliyor. Boşanırım kurtulurum demek de kolay değil, hele ki çocuklar olunca.
Ben benim ailemin yaşadığı şehirde olalım da demiyorum üstelik. Onun ailesinin olduğu şehirde olmamak yeterli benim için. Ama güzel mantıkmış bir daha bunu söylerse belki ben de böyle söyleyebilirim. Gerçi konuşmuyoruz o mesaj atıyor sadece.
Kızlar hepinize tek tek yazamadım ama buradan yazıyorum...
Beyefendi dün gece yine mesaj attı eğer mesajımı görüyorsan lütfen cevap ver bir şey söyleyeceğim diye. Efendim dedim. Ben de farklı bir şey diyecek sandım. :) Yine aynı şekilde iyi düşün haziranın ilk günü kesin kararını vermiş ol falan dedi. Ben eylülde düğün istiyorum ve konyaya tayin olmaktan vazgeçmeyeceğim dedi.
Ben de konyadan vazgeçerse bir şans verebileceğimi söyledim. (Bu annemle babamın bana tavsiyesiydi. Çocuk seni çok seviyor, ailesinin dibinde olmazsa bir şans vermelisin dediler o yüzden dedim. )
Ama dangalak şey nuh diyor peygamber demiyor. Üzerine bir de bana sitem etti nasıl becerdi anlamadım. :)
İlk başta kabul etmiştin, şimdi şartlarda değişiklik yaparak beni zor durumda bırakmış oluyorsun ve resmen yarı yolda bırakılmış hissediyorum kendimi dedi. Ben kasım ayında idari yargı hakimliği sınavına gireceğim ve bu defa adam akıllı çalışmayı düşünüyorum. Dedim ki hiç ihtimal vermiyorsun sanırım ama kazanırsam ankarada eğitim göreceğim, ne yapmayı düşünüyordun... Sen yeterki kazan hızlı trenle gidiş geliş yaparsın diyor.![]()
Başka da hiçbir mesajına cevap vermedim o yine kendi kendine konuşmaya devam etti.
İş biraz da inada bindi ve belli ki doldurulmuş ailesinin yanında. Bu talebini beni ailemden koparma isteği olarak yorumlarım ben dedi çünkü. Değişik değişik laflar öğrenmiş![]()
Burada çok önceden bir konu okumuştum "her masal mutlu sonla bitmezmiş." diye. Düğüne çok kısa bir zaman kala nişan attığını anlatıyordu konu sahibi.
O zaman hayatımda kimse yoktu ama konu sahibinin hislerini tüm benliğimde yaşamıştım. O kadar etkilenmiştim ki...
Zaman geçti benim de hayatıma biri girdi, nişanlandım. Ve malesef şu an onunla aynı şeyi yaşıyorum.
Dua bölümüne konu açmıştım, bu ara sıkıntılıyım bilen bilir. Cevapsız sorular, büyük bir belirsizlik vardı ortada.
Ve az önce nişanlımdan uzunca bir mesaj geldi. Ben düşünüyorum hala ama yüzde 99 ihtimalle bu ilişki bitti diye.
O mesajı okuduğumda hissettiklerimin tarifi yok ki yapayım size şimdi...
Bir saniye içinde beynime sayısız düşünce üşüştü. Bir yanım olayları düşünüyor, suçum var mıydı acaba diye kendimi sorguluyor. Bir yanım çok dua ediyorum günlerdir hayırlısı olsun diye, demek ki olması gereken bu diyor.
Ama emin olduğum bir şey varsa o da şu an canımın çok acıdığı...
Ama merak ediyorum ben. Geçer mi bu acı? Var mı aranızda yaşayan yada biraz olsun teselli edecek sözü olan?
Asıl sorunların üzerini örtüyorsunuz bence.Evet bir de o boyutu var işin. Kendisi ikna olsa bile sırf onların çenesi yüzünden gitmek isteyecektir memleketine.
Yok her şey olup bittikten sonra o kardeşi benden yarım ağız özür diledi, işgüzarlık yapıp bizi konuşturmaya çalıştı ya o attı yükü üzerinden. Sorumluluk falan neymiş... Daha ne yapsın değil mi?
Ona benzer laflar ettim ama cevabı hep "benim ailem neden seni ezsin" oldu. Kabullenmek istemiyor ki kırıldığımı ve haklı olduğumu. Hep önüme iyi şeyleri getirip onlar böyle yapmıştı şöyle seviyorlardı seni deyip duruyor. O kardeşine hiç toz kondurmuyor hala.
son cümleye aynen katılıyorum.O zaman şunu diyeceksiniz.
"Ben senin ailenin yanına gitmeye evet dediğimde karşımda beni sevenve beni incitmeyeceğini düşündüğüm biri vardı. Haklının yanında olacak ne beni ne ailesini ezdirmeyecek aradaki dengeyi kurabileceğini düşündüğüm biri vardı. Ama artık karşımda öyle biri olmadığını çok net gördüm. Artık kabul etmeme nedenim ne ailem ne de beni etkileyen başka biri. Kabul etmeme nedenim sen ve senin ailen. Ben bana onca hakareti etmiş insanların yanında yaşamak istemiyorum artık. "
Ama işte onca hakaret edenden biri de nişanlınızdı ama sanırım onlar unutuldu. Size şu kadarını söyliyim, şu an nişanlınız ve ailesi sorumlu ama olurda affederseniz ve yeniden siz ve aileniz üzülürseniz olacaklardan biraz da siz sorumlu olursunuz.
Kızlar hepinize tek tek yazamadım ama buradan yazıyorum...
Beyefendi dün gece yine mesaj attı eğer mesajımı görüyorsan lütfen cevap ver bir şey söyleyeceğim diye. Efendim dedim. Ben de farklı bir şey diyecek sandım. :) Yine aynı şekilde iyi düşün haziranın ilk günü kesin kararını vermiş ol falan dedi. Ben eylülde düğün istiyorum ve konyaya tayin olmaktan vazgeçmeyeceğim dedi.
Ben de konyadan vazgeçerse bir şans verebileceğimi söyledim. (Bu annemle babamın bana tavsiyesiydi. Çocuk seni çok seviyor, ailesinin dibinde olmazsa bir şans vermelisin dediler o yüzden dedim. )
Ama dangalak şey nuh diyor peygamber demiyor. Üzerine bir de bana sitem etti nasıl becerdi anlamadım. :)
İlk başta kabul etmiştin, şimdi şartlarda değişiklik yaparak beni zor durumda bırakmış oluyorsun ve resmen yarı yolda bırakılmış hissediyorum kendimi dedi. Ben kasım ayında idari yargı hakimliği sınavına gireceğim ve bu defa adam akıllı çalışmayı düşünüyorum. Dedim ki hiç ihtimal vermiyorsun sanırım ama kazanırsam ankarada eğitim göreceğim, ne yapmayı düşünüyordun... Sen yeterki kazan hızlı trenle gidiş geliş yaparsın diyor.![]()
Başka da hiçbir mesajına cevap vermedim o yine kendi kendine konuşmaya devam etti.
İş biraz da inada bindi ve belli ki doldurulmuş ailesinin yanında. Bu talebini beni ailemden koparma isteği olarak yorumlarım ben dedi çünkü. Değişik değişik laflar öğrenmiş![]()
Aileyi ateş basmış ayyy.. Akılları çıkmış sana evet derde başka yere taşınırsınız diye, doldurmuşlarda doldurmuşlar.. Hızlı trenle gidersin ne yaaa.. Kimse kendisi demez bunu !!!!..ah ah adama bıraksalar yada kendi adam olupta seviyorum karışmayın dese ankaraya taşınsanız,,kendi ailenizi kursanız.. Bal şeker işte.
canım başından beri takip ediyorum konunu
hani yüzük verilince geri dönüşü olmazdı
hani annesi ne derse oydu
ailesinin etkisinde çok kalıyor
ne demek hızlı trenle gidersin
kusura bakma ama tam bi ergen....
Geçer elbette tatlım.
Her acı bir gün elbet geçer gider.
Bir insanoğlundan ayrılınca ömür boyu yas tutulmaz emin ol.
Allah başka dert vermesin.
Daha hayırlıları ile karşılaşırsın.
Kaderinde değilmiş ki olmamış.
Ne dertler, ne hastalılar, ne sorunlarla boğuşan insanlar varken dünyada, seninki de dert mi yahu.
Seni bıraktıysa kendi kaybeder. Önünde uzun uzun yıllar var.
Hiçbir erkek senden değerli olmasın hayatında. Bu nasihatimi unutma.
İkimiz yalnızken fena vakit geçirmiyoruz aslında. Ne bileyim çok eğlenceli hayallerimiz vardı geleceğimize dair.
Ailenin böyle telaşlanma sebebini de daha önceki mesajların birinde açıklamıştım canım.
Bunların bir dayılarının hanımı vardı. Kadın aslında çok kafa dengi bir tipmiş. Benim ex de dahil olmak üzere hepsi hayrandı, arkadaş gibilerdi. Ama sonra miras meselesi yüzünden anne tarafında bir küslük oldu. Bahsi geçen dayı da benim ex kayınvalideyle yapışık ikiz gibiydi böyle hayatta en düşkün olduğu insan ablasıydı adamın. Bu tatsızlıklar da olunca o yenge kadının yüzüne demiş ki kardeşin bundan sonra benim sözümden çıkmayacak, ben sizi nasıl birbirinize düşürüyorum bak da gör... Ve adam görüşmeyi kesti sonra çünkü karısına cidden çok aşıkmış.
O kadınla da benim çok ortak noktam varmış. Araları iyiyken hep beni ona benzetirlerdi. Tipimden kocasının ona olan aşkına kadar çok benzerlik kurarlardı ikimiz arasında. (Benim ex de yakın zamana kadar bildiğin aptal aşıktı. Ağzımın içine bakıyordu.) Benim dangalak da zaten hep dua edermiş ona benzeyen bir eşim olsun diye. Bütün parçaları birleştirince de korkmuşlar benden. Abisi açıkça söyledi korkuyoruz artık onun yaptıklarını sen de bize yapacaksın diye.
Ona da sürekli örnek gösterip sen de dayın gibi bizi terk edeceksin derlerse en büyük zaaflarından biriyle vurmuş olurlar işte.
Ayyy cidden benim de aklıma geldi o canım ya. Onlara kendini affettirmezsen biter, özür dilemezsen biter... Sonra yüzük verilince geri dönüşü olmaz... Şimdi de haziranın ilk günü kararını açıklamış ol diyor. Bakalım o gün ne olacak. :)
Değil daha değerli olmasını, değer verdiğin an değişiyor ki her şey. Bu tecrübemle acı şekilde sabit artık benim. İnsanlar kızardı bu çocuğa çok kötü davranıyorsun sevmiyor musun diye. O kadar koşturmuştum peşimden. Ama ne zaman ki karşılık verdim, işler bu raddeye geldi işte.![]()
Ben benim ailemin yaşadığı şehirde olalım da demiyorum üstelik. Onun ailesinin olduğu şehirde olmamak yeterli benim için. Ama güzel mantıkmış bir daha bunu söylerse belki ben de böyle söyleyebilirim. Gerçi konuşmuyoruz o mesaj atıyor sadece.
Asıl sorunların üzerini örtüyorsunuz bence.
Bazı sorunlar açıklıkla konuşulmadıktan sonra ve karşılıklı hatalar kabul edilmedikten sonra göstermelik özürlerle filan işiniz zor.
Patlar kısa sürede aynı sebepten olaylar.
son cümleye aynen katılıyorum.
bundan sonrası için ben de fndık cım senin sorumlu olacağını düşünüyorum.
olaylara dışarıdan ve geniş açıdan bakamıyorsun ve ileride seni bekleyen tehlikeleri tam kestiremiyorsun.
nişanlınla barışmak istiyorsun,o senin gönlünü alsın istiyorsun.
gerçi nişanlın hala bildiğini okuyor ve sana baskı yapıyor.anlaşılan hala pişman değil.
ha şunu da söyleyeyim darılma ama nişanlısını deli gibi seven adam o yüzüğü parmağından çıkarttırmazdı,yeri gelir ailesine bile rest çekerdi.
sonra ailecek hepsi tıpış tıpış kapınıza gelir ve özür dilerlerdi.
tamam hadi yüzük çıkacağı belli oldu,nişanlın yola çıkarken ailesi niye müdahele etmedi.araya girip te oğlum yapmayın bi yolunu bulalım demediler.
hadi bunu da yapamadılar,kaç gündür ailesi neden araya girmiyor ,düzeltelim bu tatsızlığı diyerek.büyük olarak sizlere neden yardımcı olmuyorlar.(eğer yaptılarsa böyle girişim sözlerimi geri alırım.)
kusura bakma ama siz hala el yordamıyla derler ya öyle bir şekilde orta yolu bulmaya çalışıyosunuz.daha doğrusu nişanlın şartlarını öne sürüyor,sana talimatlar veriyor,süreler biçiyor.
ne burnundan kıl aldırmazmış bu adam.
kendin de anlamışsın değişik lafları öğretenler olduğunu.işte bu büyük tehlike.yani her erkek ailesine toz kondurmaz ama körü körüne de savunması,hiçbir noktada karşısındakine hak vermemesi çok sorun yaşatır.
yani yarı yolda bırakıldığını düşünmek,ailesinden koparılacağını düşünmek filan hep seni itham edici sözler ve sanma ki bu kadarla kalır.ileride başka versiyonlarını da ileri sürer nişanlın.
hepm yazdım mesajlarda belki gözünden kaçıyor ama tam itaatle ve özür dileyerek dönmen bekleniyor.bak bunu es geçme.
sen gençsin daha,nişanlından vazgeçmek istemiyorsun,hem seviyorsun hem de nişan atmak ağırına gidiyor.daha romantik taraftan bakıyor ve tehlikeyi tam sezemiyorsun.açıkcası o görümcenin tavırlarının ve abisinin konuşmalarının içinde gizli tehlikeyi tam kavrayamıyorsun.
istiyorsun ki nişanlın bikaç adım atsın ve sen de onu affet.
bu arada anne ve babanın yumuşamış olması da ilgimi çekti.nişanlın özür filan mı diledi nasıl oldu bu.?
peki ne yapmayı düşünüyorsun
benim fikrim nişanlıyken böyleyse,ailece böylelerse
evlenecek olursanız ne olur acaba
hala kararını ver diyor ve şartlar koşuyor
eee nasıl olacak bu ailesinin dizinin dibinde
hala burnundan kıl aldırmıyor
allah yardımcın olsun ve hakkında hayırlısı ne ise o olsun
Senin şartını kabul etse, evlenseniz ve Ankara'da veya başka bir şehirde oturmaya başlasanız ne malum iki gün sonra memlekete tayin isteyeceğim oraya yerleşiyoruz demeyeceği?
Daha nişanlılıkta sana bu kadar şart koşan, dediğim dedik çaldığım düdük insan evlenince ben senin kocanım benim dediğim olacak, benim dediğim yere tayin istenecek demeyecek mi?
Ayrıca Ankara'ya yerleşseniz çocuğun ailesi onu hanımköylü diye kışkırtarak dediklerini yaptırma ihtimali yok mu?
Bunları iyi düşün canım.
Kızlar hepinize tek tek yazamadım ama buradan yazıyorum...
Beyefendi dün gece yine mesaj attı eğer mesajımı görüyorsan lütfen cevap ver bir şey söyleyeceğim diye. Efendim dedim. Ben de farklı bir şey diyecek sandım. :) Yine aynı şekilde iyi düşün haziranın ilk günü kesin kararını vermiş ol falan dedi. Ben eylülde düğün istiyorum ve konyaya tayin olmaktan vazgeçmeyeceğim dedi.
Ben de konyadan vazgeçerse bir şans verebileceğimi söyledim. (Bu annemle babamın bana tavsiyesiydi. Çocuk seni çok seviyor, ailesinin dibinde olmazsa bir şans vermelisin dediler o yüzden dedim. )
Ama dangalak şey nuh diyor peygamber demiyor. Üzerine bir de bana sitem etti nasıl becerdi anlamadım. :)
İlk başta kabul etmiştin, şimdi şartlarda değişiklik yaparak beni zor durumda bırakmış oluyorsun ve resmen yarı yolda bırakılmış hissediyorum kendimi dedi. Ben kasım ayında idari yargı hakimliği sınavına gireceğim ve bu defa adam akıllı çalışmayı düşünüyorum. Dedim ki hiç ihtimal vermiyorsun sanırım ama kazanırsam ankarada eğitim göreceğim, ne yapmayı düşünüyordun... Sen yeterki kazan hızlı trenle gidiş geliş yaparsın diyor.![]()
Başka da hiçbir mesajına cevap vermedim o yine kendi kendine konuşmaya devam etti.
İş biraz da inada bindi ve belli ki doldurulmuş ailesinin yanında. Bu talebini beni ailemden koparma isteği olarak yorumlarım ben dedi çünkü. Değişik değişik laflar öğrenmiş![]()