Hep başa dönüyoruz

mutlumuydukki

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
9 Şubat 2012
3
0
0
İstanbul
Merhaba arkadaşlar, biraz uzun olacak kusura bakmayın.
Ben evliliğimin 5. yılındayım. Biz eşimle üniversitede tanıştık. Memleketimiz farklı iller. Ben Ege bölgesinden eşim iç anadoludan yani. Birbirimize aşık olarak evlendik biz hala da öyle ama bir problem var ki 2 yıl önce beni boşanma davası açmaya cesaret edecek kadar yıprattı. Sorun şu: İkimiz de öğretmeniz ve İstanbul'da yaşıyoruz. Tayin problemimiz var. Eşim deli gibi memleketine gitmek istiyor. Ama ben istemiyorum. Çünkü anne ve ablası çok baskın. Özellikle ablası. Tatillerde bile onların yanındayken özgürlüğümü kaybediyorum ki 9 yıldır özgür yaşamaya alışmış biri olarak onların alışkın olduğu aile düzenine uyum sağlamak bana işkence gibi geliyor. Ablası da annesi de hayatımıza hiç çekinmeden müdahale ediyor ya da beni iğneleyici laflar söylüyor hem de eşimin yanında. Sonra ben eşime bu durumdan rahatsız olduğumu söyleyince cevap hep aynı "kötü niyetle yapmamıştır" Yani kötü anlayarak ben kötü niyetli oluyorum onlar da tertemiz oluyor. Böyle geçen 2 yılın sonunda askere gitti eşim. Çok yıpratıcı şeyler yaşadım uzatmayayım o askerdeyken ağlaya ağlaya boşanma davası açtım. Sonra o da ben de dayanamadık yeniden deneme kararı aldık. Başta her şey güzel gidiyordu. Herkes dersini almış görünüyordu. Geçtiğimiz yıl herkesin dersini aldığını görünce ben de inatlaşmamak için tamam deneyelim dedim memleketine tayin istedik ama çıkmadı tayin. Ama şu son 15 tatilinde yine ablasının ve annesinin davranışlarının en başa döndüğünü gördüm. Rahatsızlığımı dile getirince de eşimden azarı işittim. Çalışanlar bilir insan tatil bitsin diye günleri dakikaları sayar mı, ben saydım her anı. Üstüne bir de soğuk havaya alışık olmadığımdan üşüttüm. Ve onun memleketine tayin istemeyeceğimi nedenleriyle açıkladım eşime. Onun için tek amaç bu yıllardır, çok kızdı. Ama ben şöyle düşünüyorum: Onun memleketine gidip 3 yıl önce yaşadığım kavgaları, bunalımları yanımda bir de çocukla yaşayıp ondan nefret ederek hastalanarak ayrılmaktansa, aşkımın doruk noktasındayken memleketini bana tercih etti diyerek ayrılmak daha iyi değil mi? Bana yardımcı olur musunuz?
 
Çok acı bir durum gerçekten sevdiğiniz insanla, çocuklarınız babasıyla bu tür bir durumdan dolayı ayrı düşmek çok zor olmalı...
Boşanmayı isteme nedeniniz ortadayken ve siz bu kadar canınızın yanacağını bilirken eşinizin ısrarı da çok garip doğrusu...
Siz kendi memleketinize tayin isteyin onunki aile de benim ki değil mi deyin ne diyecek acaba???

Madem hep sen kötü anladın diyor eşiniz, kötü anladığımı bilmelerine rağmen neden hep yapıyorlar diye sorun bakalım ne diyecek???
Bir de ablan şunu yaptı annen bunu dedi yerine, beni istemiyorlar, beni sevmiyorlar tribini siz atın bakalım ne diyecekler???
Sizin ailenizin bilgisi var mı bu olaydan peki????
 
insan bu dünyaya bir kere geliyor. şimdi sen eşin için fedakarlık yapıp onun memleketine tayin olacaksın peki ya sonra..? mutlu olacağına inanmıyorsun ki. kendini ateşe atma. eşine seçenek sun. eğer seni gerçekten seviyorsa ve kaybetmeyi göze alamıyorsa memleketine dönme sevdasından vazgeçecektir. hadi kayınvaliden görümcen kafa dengin olur anlarım. o zaman gitmek boynunun borcudur. ama görünen o ki farklı dünyaların insanlarısınız. bence düşünme bile. gene karar senin. Allah yardımcın olsun
 
uzaktayken bu kadar canını yakıyorlarsa kısacık tatil zamanında huzursuz mutsuz ediyorlarsa seni üstelik boşanmaya kadarda vardıysa durumunuz gerçekten çok üzücü.eşiniz bütün bunları göremiyormu eğer bir erkek ailesinin annesi ablası vs.herhangi bir ferdinin yanlışını gördüğünde neden uyarmaaz ki..yoo tabi art niyetli eşler olur kötü düşünen eşler olur genelde erkeğin ailesi pırlantadır.siz ise bakır!tabii eğer farkedibde uyarmadıysa ailesni toz kondurmak istemiyordur!uyarmıyor çünkü aman efendim saygısızlık olur annesine ablasına.ya arkadaşlar bir erkek evlendimi öncelik eşdir her anlamda.senin üzülmeni göze alıp seni üzenleri görmemezlikten gelmesi çok kırıcı bir durum insanın hayatını etkiler böyle şeyler.Allah yardımcın olsun canımm.
 
Anlaşılan eşin annesine ve ablasına oldukça düşkün. Bu düşkünlüğü yüzünden seni ezmelerine de pek aldırmıyor, kestirme yolu seçip görmezlikten, duymazlıktan geliyor. SAKIN! eşinin memleketine gidip te kendini perişan etme. Orada eşinin anne ve ablası dışında, akrabaları ve diğer yakınları da olacak. Eşin yumruğunu masaya vurup, "Anne anneliğini, abla ablalığını kısaca herkes yerini bilsin, ben eşimi kimseye ezdirmem! diyebilecek biri değil. Sana önerim: eşinle açık ve net konuş. Eğer sana hayat arkadaşı ise orada yaşamak istememene saygı göstermek zorunda. Oraya gidersek yumruğumu masaya vururum, seni ezdirmem vaadlerine de sakın inanma.
Evlenmeden önce memleketine olan aşkını, hedefinin orada yaşamak olduğunu söylemiş olsaydı ve sende kabul etmiş olsaydın sözünde durmak zorunda kalırdın. Ama yine de mutsuz olurdun. Bence restini çek canım. Ömür boyu ağlamaktansa, üstelik ileride çocuklarını da mutsuzluğuna ortak etmektense, baştan tavrını koy.
 
ben çok üzüldüm aranızda mesafe yokmu ki seni böyle iğneliyorlar ki siz boşanmaya kadar gitmişken hala sorunlar yaşıyorsunuz alah yardım etsin yuvanız dağılmasın sorunlar hallolur inşallah
 
Merhaba arkadaşlar, biraz uzun olacak kusura bakmayın.
Ben evliliğimin 5. yılındayım. Biz eşimle üniversitede tanıştık. Memleketimiz farklı iller. Ben Ege bölgesinden eşim iç anadoludan yani. Birbirimize aşık olarak evlendik biz hala da öyle ama bir problem var ki 2 yıl önce beni boşanma davası açmaya cesaret edecek kadar yıprattı. Sorun şu: İkimiz de öğretmeniz ve İstanbul'da yaşıyoruz. Tayin problemimiz var. Eşim deli gibi memleketine gitmek istiyor. Ama ben istemiyorum. Çünkü anne ve ablası çok baskın. Özellikle ablası. Tatillerde bile onların yanındayken özgürlüğümü kaybediyorum ki 9 yıldır özgür yaşamaya alışmış biri olarak onların alışkın olduğu aile düzenine uyum sağlamak bana işkence gibi geliyor. Ablası da annesi de hayatımıza hiç çekinmeden müdahale ediyor ya da beni iğneleyici laflar söylüyor hem de eşimin yanında. Sonra ben eşime bu durumdan rahatsız olduğumu söyleyince cevap hep aynı "kötü niyetle yapmamıştır" Yani kötü anlayarak ben kötü niyetli oluyorum onlar da tertemiz oluyor. Böyle geçen 2 yılın sonunda askere gitti eşim. Çok yıpratıcı şeyler yaşadım uzatmayayım o askerdeyken ağlaya ağlaya boşanma davası açtım. Sonra o da ben de dayanamadık yeniden deneme kararı aldık. Başta her şey güzel gidiyordu. Herkes dersini almış görünüyordu. Geçtiğimiz yıl herkesin dersini aldığını görünce ben de inatlaşmamak için tamam deneyelim dedim memleketine tayin istedik ama çıkmadı tayin. Ama şu son 15 tatilinde yine ablasının ve annesinin davranışlarının en başa döndüğünü gördüm. Rahatsızlığımı dile getirince de eşimden azarı işittim. Çalışanlar bilir insan tatil bitsin diye günleri dakikaları sayar mı, ben saydım her anı. Üstüne bir de soğuk havaya alışık olmadığımdan üşüttüm. Ve onun memleketine tayin istemeyeceğimi nedenleriyle açıkladım eşime. Onun için tek amaç bu yıllardır, çok kızdı. Ama ben şöyle düşünüyorum: Onun
memleketine gidip 3 yıl önce yaşadığım kavgaları, bunalımları yanımda bir de çocukla yaşayıp ondan nefret ederek hastalanarak ayrılmaktansa, aşkımın doruk noktasındayken memleketini bana tercih etti diyerek ayrılmak daha iyi değil mi? Bana yardımcı olur musunuz?


aynı memlekete gitmeyin, ama sırf kv. ve görümce içinde evliliğinizden olmayın, allah yardımcın olsun, zor bir durum, sonuçta bu insanlar senin psikolojini bozuyor, eşin görmüyormu bunları, hayret bişey bu erkeklere ya. al birini vur ötekine...
 
canım eşinin memleketini değil de yakın bir şehri yazsanız.istediği zaman gider görür ailesini.hem seninde kafan rahat olur.
 
Son düzenleme:
Şu anda yok çocuğum zaten bu tereddütlerden dolayı hep erteledik. Her yolu denedim ben, ben senin memleketinde olmak istemiyorum orada mutlu olamayacağımdan eminim dedim. Ben de İstanbul'da mutlu değilim dedi. Ben de o zaman ikimizin de mutlu olacağı bir yer seçelim dedim. Tabi o da işine gelmiyor. Bir kere benim ailemin yanına tayin istemek fikrini kabul etmez asla o yüzden başka bir ilde olmak ya da İstanbul'da yaşamaya devam etmek istiyorum. Kabul edecek mi bilmiyorum:( Beni sevmiyorlar desem "yok öyle bir şey" diye kızıyor, kötü anladığımı bilmelerine rağmen neden yapıyorlar desem "sen büyütüyorsun bir şey yapmıyorlar ki" diyor. Empati kur diyorum, örnek veriyorum "bıktım senin empatinden sempatinden" diyor. Memleketine odaklanmış durumda. 15 tatilinde "burası benim için bir hedef amaç değil, eğer buraya tayin isteyeceksem burdaki hayatımın İstanbul'dan çok daha iyi olması lazım, daha lüks konforlu bir yaşamım olaması lazım" dedim ailesinin yanında. Görmeliydiniz ablasının suratı asıldı annesi de sinirli sinirli "siz İstanbul'dan ev alın en iyisi gelmeyin" dedi. Görmezden geldim ben ama tabi ki eşimi oraya yerleşme konusunda sürekli etkiliyorlar. Valla onlardan daha cazip olmak için her yolu deniyorum ama yok hala önlerine geçemedim. Bir arkadaşım vardı "erkeklere cinsel yolla yaptıramayacağın hiç bir şey yok" derdi. Bu konuda da mutlu etmek için uğraşıyorum ve mutlu oluyor da ama normal hayata döndüğünde yine aynı. Hiç de inanmam ama büyü mü yaptırsam dua mı okusam kiralık katil mi tutsam da soğutsam şu anne ablasından. Hayır sadece annesi olsa 10 sene sonra geberir gider rahat ederim diyeceğim ama ablası 10 kaynanaya bedel. Düşman başına. Çok sinirliyim valla, yaptığınız yorumlar için çok teşekkürler arkadaşlar. Paylaşmasaydım çatlayacaktım...
 
Back
X