Herkes mi prenses

Eşinin işini bilmediğim için yorum yapamıyorum. Örneğin simitçi dükkanı olsa sabah 2 saat geç gitsin diyemeyiz değil mi çünkü oranın sabah işleri daha açıktır. Bunu savunmak için değil tam tersi eğer işi dediğiniz gibi akşam 2 saat erken gelse fark etmeyecek bir işse bunu eşine teklif etmeli.
Bir psikolog olarak direkt karşımdaki insanın tahlil etmekten kaçınırım ama mesleki deformasyon... Sadece buradaki eşe bu kadar tetiklenmenizin sebebini babanız olarak hissettim. Sadece hissim böyle lütfen yanlış anlamanızı istemem.
Ancak sizin anlattığınız hikayeyle bu hikayenin benzediğinden ziyade benzemediği noktalar daha fazla diye düşünüyorum. Örneğin sizin babanız gözümde ev sorumluluğu almayan biri olarak gözümde canlandı. Ama burada sadece konu sahibinin yazdıklarını söylüyorum: Pazarları çocuğuna vakit ayıran, işe gitmeden büyüğe kahvaltı hazırlayan, işe gitmeden evi süpüren, ev temizliğine yardım eden bir eşten ve babadan bahsediyoruz.
1 saat işe geç gidip ( tahmin ettim ne kadar sürüyor bilmiyorum)çocuğu kayınvalidesine bıraksa akşam da 2 saat erken gelip çocuklarıyla vakit geçirmesi işine engel olmayacaksa bu fikir üzerine düşünülebilir. Ama tam olarak ne iş yaptığını bilmediğimiz için eşe çok rahat ne güzelmiş işi güzellemesi yapamam burada okuduğum bir çok yorum gibi. Örneğin şarküteri dükkanı olan bir tanıdığım ağır peynir zeytin kalıpları taşımaktan dik duramıyordu neredeyse. Şimdi böyle bir işi varsa bu kişi hem büyüğün kahvaltısını yapıp yollayıp üzerine ev dahi süpürüp işe gidip bu ağır işten sonra akşam 10.30 da eve geliyorsa bu kişiye küçüğü de anneme bırak sorumluluğu yüklemezdim ben. Tüm gün kapı önüne sandalye atıp diğer esnaflarla çene çalarak vakit öldürüyorsa kesinlikle biraz geç git az erken gel derdim bende
Evet belki babamdan dolayi bilendim biraz belki de diger yorumlar etkiledi beni. Konu sahibi de isini söylemiyor ki yorum yapalim o zaman ona göre:) ama şöyle ama böyle her zaman bi çözüm mutlaka vardır. Bence adam esinin ne kadar zorlandiginin farkinda değil
 
Eşimin bazen işi uzuyor 21.00 gibi geliyorda iki çocukla fena halde zorlanıyorum..
Arayıp taciz etmeye başlıyorum nerdesin lütfen gel diye ki nadir olan bir şey.
Babamda esnaf benim hala çalışır kendisi ama 8 de eve gelir ya sa yazın 9 da.
Annem derdi bir tek pazarı var sizi tek başıma ben büyüttüm diye.. O bile söylenirdi tel başına kalmış gibi davranırdı ki siz 22.30 diyorsunuz.
Ama benim babam iyi kazanırdı tabii iyi yatırım yaptı.
Ama siz diyorsunuz asgari ücretin az üstü olacak iş değil.
İş değiştirilebilir çünkü o saatlere kadar çalışmasına değecek sizi bu kadar tek başına bırakmasına değecek bir şey olsa anlarım dayanılır belki o da bir noktaya kadar.
Bu şekilde gerçekten çok zor bir çözüm bulunmalı.
Herhangi bir işte de zaten asgari ücret alacak.
En azından size destek olur.
Ben düşünemedim gerçekten küçükle her sabah otobüse binip anneme bırakıp ordan işe geçmeyi.
Muhtemelen sabahtan bütün enerjim bitmiş olurdu.
 
Öncelikle arkadaşınız prenses değil ama siz de prensesin zıttı neyse o değilsiniz. Evet şartlarınız gerçekten zor. Siz hikayenizi bir asker eşine anlatsaydınız o da size prenses derdi yüksek ihtimalle. Düşünsenize eşinizin eve dair öteki sorumluluklarının da sizde olduğunu? Eşiniz bana elini hiçbir şeye sürmeyen biri gibi gelmedi. Öteki çocuğun kahvaltısı göndermesi ev işlerine yardım vs olması gereken şeyler ve bunu da yapıyor.
İş değiştirme örneği vs bana çok mantıklı gelmedi. Daha iyi çalışma şartlarına sahip bir iş bulacağı ne malum? Ayrıca eşinizin iş yerinde çok rahat olduğu bu yüzden bırakmaz tabi vs yorumları okudum. E daha ne? Yani eşiniz iş değiştirse iş arkadaşıyla geçinememe, birinin altında çalışmaya alışamama gibi durumlardan dolayı mutsuz gelse eve daha mı iyi? Yorumlara göre polyanna kalmış gibi hissettim ama kalıcı değil geçici süreçten bahsediyoruz. Küçük çocuğunuz da servisle evden alınacak yaşa geldiğinde bunlar bitecek.
Emin olun siz öneri isteyin. Ordan ev alın araba alın önerisi çok gelir. Allah aşkına bu devirde ayağını yerden kesecek araba en kötü 100 bin. Büyüğün okul masrafı, servis, küçüğün bakıcı ücreti, ev giderlerinden bahsetmiyorum bile.
Size tek tavsiyem bunun geçici bir süreç olduğunu bilin. Kendinize de yeterince fiziksel olarak yorucu bir hayatınız varken ruhsal zorluklar da eklemeyin.
Kelimesi kelimesine katılıyorum.
 
İnsani şartlarda dönmesi konusunda çok savaştım çok söyledim kavga ettim başka iş dedim olmadı,olmuyor sonra kavgacı oluyorum yine iş konusunu açtı oluyorum
Sizi en iyi ben anlarım sizinki benimkine göre İyi gene bizde esnafız hemde tatil bölgesindeyiz benim eşim yazın sabaha karşı saat 5te kışın 1,2gibi dükkanı kapatıp eve gelir dükkan evin altında iki çocuğum var bende çalışıyorum eşimle hiç bir işe yetişemiyorum çok yoruldum Biz yılın her günü açıgız bayramlarda bile
 
N Nitrit Bence biraz kendinize zorluk çıkarıyorsunuz. Bakıcı parasını annenize vermeniz cok garip geldi. Yani otobüsle annenize çocuğu bırakıp oradan otobüsle işe gidiyorsunuz ve üstüne bakıcı parası veriyorsunuz. Küçük olan kaç yaşında? Artık kreşler çok küçük yaşta başlıyor en azından kreşe verseniz servisle gidip gelse? Onu da babası servise hazırlar. Siz de sanah direk evden işinize gidersiniz? Hani anneniz ücretsiz baksa yine çektiğiniz yol çilesine değebilir cebinize bir bakıcı parası girer. (yani tahminimce şu an en az 4bin diye düşünüyorum yanlış mı) ama şu an hem annenize bırakıp 2 vesait eziyet çekip hem de para vererek kendinize zorluk çıkardığınızı düşünüyorum.
Kalanında abes bir şey yok bence
 
Back
X