İç dökme..

AlisVolatPropriis

Kullanıcı üyeliğini pasifleştirmiştir.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
30 Ekim 2017
921
1.025
113
Merhaba herkese, artık yaşadığım şeylerden dolayı o kadar doluyum ki kaldıramıyorum artık psikolojik destek almaktan başka çarem kalmadığını anladım. İşimi, ailemi, arkadaşlarımı bırakıp evlenip geldiğim şehri sevmeye çalışmama rağmen nefret ediyor olmam, eşimle çocuğumuzun olamayacağı psikolojisini kabullenme sürecim, eşimin ailesi ne kadar iyi olsa da zırt pırt görüşmekten bunalmam, sosyal hayatımın sıfırlanması ve belki de beni en çok yıpratan şey diktatör bir anneyle ablaya sahip olmam. belkide annemin yıllar önce bi tartışmada dediği gibi ‘gaddarım’dır belki de bilemiyorum. Ben tartışmaktan nefret eden, sinirli olan insanların olduğu ortamı hemen terk eden bir insanım. Ama hem babam hem ablam hayatımız boyunca yüksek sesle konuşan insanlar oldu, babam artık eskisi gibi değil ama ablam kızdığında herkes susar çünkü baş edemiyorlar. Herneyse üniversitede çok iyi bir puanım vardı itü, odtü gibi yerlere girebilecekken ailemin aşırı isteğiyle yanlarında kaldım, çalışma hayatında istediğim şehirde çalışmak şartıyla. Pişman değilim ama belki kariyerim daha farklı olurdu. Üniversiteden sonra Ankara’yı çok sevdiğim için orda çalışmak istedim. Yine onlar istedi diye yanlarında kaldım. 2 sene çalıştıktan sonra karşıma eşim çıktı ve evlendik. Beni nasıl evlendirdiler bazen hayret ediyorum. Zaten annem laf arasında basiretim bağlanmış diye laf sokmuştu. Çocuğumuzun olmayacağını öğrenene kadar hiçbir sorun yoktu. Sonra annem eşime de eşimin ailesine de düşman oldu sanki. Ufak tefek sıkıntılar oldu tabi ki. Eşimin babasının bir ortamda selam vermemesi, eşimin teyzesinin bakışlarından rahatsız olması, eşimin babaannesinin annemin telefonlarını açmaması gibi. Eşim annemle konuşup özür de diledi onlar adına. Bilmiyorum bunlar çok büyütülcek şeyler asla değil bence. Anneme hep, “benim kayınpederimden, eşimin teyzesindan, babaannesinden bu kadar beklentim yokken senin bu kadar olması normal mi? Bırak boşver mesafe koy arana önemli olan eşimin beni mutlu etmesi olmalı” diye bin defa dedim. Ama annem eşimle her yaptığımız hareketi sorgular, neden böyle yaptınız der, eşime trip atar. Annem her telefonda mutlaka eşine çok güvenme, eşinden gizli paran olsun, kendi adına hiçbirşey için kredi çekme, ailesine çok gitme senin en değerlin benim gibi laflar eder. Çok sevdiğim eşimi bile ister istemez sorgular oldum. Çok uyarmama, mesafemi koymama rağmen tamam konuşmıcam bir daha demesine rağmen değişmiyor. Ve ben çok yoruldum, artık hiçbir şeye gücüm kalmadı. Dün yine bir ağlama krizinde eşime biraz çıtlattım, zaten az çok tanıyor annemi. Ve bana, “ben anneni çok seviyorum, bana trip atsa da benim sevgim saygım değişmez bunu asla sorun etme kendine yük yapma, onlar bizim annelerimiz bizden büyük olmalarına rağmen bazen çocuk kalpleriyle hareket ediyorlar, herşey düzelir ama bu kadar kendine yük edersen ruh sağlığın düzelmez”, gibisinden o kadar güzel konuştu ki. Beni el üstünde taşıyan, benimle ağlayan, sabahlara kadar iyi olayım diye konuşan, gözyaşımın akmasına dayanamayan, mutluluğumu hayatının amacı edinen, senin istediğin şehre taşınalım ben bir şekilde iş bulurum diyen, benim için cabalayan eşim. Bir yanda beni doğuran, beni bugünlere getiren, bizim için cefalar çeken fedakarlık timsalı, beni canından çok seven annem. Bir annemin söylediklerine baktım bir eşimin. Annemin bu kadar ileri gitmesini konduramadığım için bu haldeyim sanırım.. Arada kalmak ne zormuş, Biliyorum çok uzattım, yine ağlarken not defterimle dertleşmek yerine sizle etmek istedim, teşekkür ederim..
 
Evet annelerimiz kıymetli ama kendi canımızdan değil.
Sizi bu kadar aşağıya çekip, üzülüp ağlamanıza sebep oluyorsa araya ciddi mesafe koyun.
Hayatınıza, evliliğinize bu kadar müdahale etmesi doğru değil.
Araba aldığınız konuda bile mutlu olmak yerine annenizin laflarından dolayı huzursuzdunuz.
Böyle hayatınızin her anı zehir olur size.
Mesafeden belki bir süre görüşmemekten başka yolunuz yok gibi duruyor.
 
Arkadaşım sizi araba kredisi konusundan hatırlıyorum.
Annenizin ruh sağlığının çok yerinde olmadığını kendi kök ailenizin de toksik bir aile olduğunu düşünüyorum.
Bu tip ailelerde, aile üyeleri; zorba, kurban, kurtarıcı rollerini çoğu zaman dönüşümlü bazen de sabit olarak oynarlar belli ki sizin ailenizde zorba anne ve abla, kurban da sizsiniz.

Annenize mesafe koymak, onun size verdiği emeği inkar etmek değil önce bunu içselleştirin.
Aksi halde anneniz; 'senin en değerlin benim, sen de benim malımsın' (bir önceki konunuzda hayretle okumuştum bu cümleyi) diyerek
sizi duygusal olarak istismar ve manipüle etmeye devam eder.

Mümkün olursa Kurban Tuzağından Kurtulmak adlı kitabı okuyun içinde ailenizi bulacaksınız.
Şu kitapları da tavsiye ederim size.
 

Eklentiler

  • IMG_0600.webp
    IMG_0600.webp
    25,9 KB · Görüntüleme: 31
  • IMG_0618.webp
    IMG_0618.webp
    27,1 KB · Görüntüleme: 32
  • 670c7a6a-19ca-4c45-8e76-65df07d563f0.webp
    670c7a6a-19ca-4c45-8e76-65df07d563f0.webp
    7,5 KB · Görüntüleme: 34
  • IMG_1508.webp
    IMG_1508.webp
    22,3 KB · Görüntüleme: 37
Arkadaşım sizi araba kredisi konusundan hatırlıyorum.
Annenizin ruh sağlığının çok yerinde olmadığını kendi kök ailenizin de toksik bir aile olduğunu düşünüyorum.
Bu tip ailelerde, aile üyeleri; zorba, kurban, kurtarıcı rollerini çoğu zaman dönüşümlü bazen de sabit olarak oynarlar belli ki sizin ailenizde zorba anne ve abla, kurban da sizsiniz.

Annenize mesafe koymak, onun size verdiği emeği inkar etmek değil önce bunu içselleştirin.
Aksi halde anneniz; 'senin en değerlin benim, sen de benim malımsın' (bir önceki konunuzda hayretle okumuştum bu cümleyi) diyerek
sizi duygusal olarak istismar ve manipüle etmeye devam eder.

Mümkün olursa Kurban Tuzağından Kurtulmak adlı kitabı okuyun içinde ailenizi bulacaksınız.
Şu kitapları da tavsiye ederim size.
harika ozetlemissiniz ..
 
Merhaba herkese, artık yaşadığım şeylerden dolayı o kadar doluyum ki kaldıramıyorum artık psikolojik destek almaktan başka çarem kalmadığını anladım. İşimi, ailemi, arkadaşlarımı bırakıp evlenip geldiğim şehri sevmeye çalışmama rağmen nefret ediyor olmam, eşimle çocuğumuzun olamayacağı psikolojisini kabullenme sürecim, eşimin ailesi ne kadar iyi olsa da zırt pırt görüşmekten bunalmam, sosyal hayatımın sıfırlanması ve belki de beni en çok yıpratan şey diktatör bir anneyle ablaya sahip olmam. belkide annemin yıllar önce bi tartışmada dediği gibi ‘gaddarım’dır belki de bilemiyorum. Ben tartışmaktan nefret eden, sinirli olan insanların olduğu ortamı hemen terk eden bir insanım. Ama hem babam hem ablam hayatımız boyunca yüksek sesle konuşan insanlar oldu, babam artık eskisi gibi değil ama ablam kızdığında herkes susar çünkü baş edemiyorlar. Herneyse üniversitede çok iyi bir puanım vardı itü, odtü gibi yerlere girebilecekken ailemin aşırı isteğiyle yanlarında kaldım, çalışma hayatında istediğim şehirde çalışmak şartıyla. Pişman değilim ama belki kariyerim daha farklı olurdu. Üniversiteden sonra Ankara’yı çok sevdiğim için orda çalışmak istedim. Yine onlar istedi diye yanlarında kaldım. 2 sene çalıştıktan sonra karşıma eşim çıktı ve evlendik. Beni nasıl evlendirdiler bazen hayret ediyorum. Zaten annem laf arasında basiretim bağlanmış diye laf sokmuştu. Çocuğumuzun olmayacağını öğrenene kadar hiçbir sorun yoktu. Sonra annem eşime de eşimin ailesine de düşman oldu sanki. Ufak tefek sıkıntılar oldu tabi ki. Eşimin babasının bir ortamda selam vermemesi, eşimin teyzesinin bakışlarından rahatsız olması, eşimin babaannesinin annemin telefonlarını açmaması gibi. Eşim annemle konuşup özür de diledi onlar adına. Bilmiyorum bunlar çok büyütülcek şeyler asla değil bence. Anneme hep, “benim kayınpederimden, eşimin teyzesindan, babaannesinden bu kadar beklentim yokken senin bu kadar olması normal mi? Bırak boşver mesafe koy arana önemli olan eşimin beni mutlu etmesi olmalı” diye bin defa dedim. Ama annem eşimle her yaptığımız hareketi sorgular, neden böyle yaptınız der, eşime trip atar. Annem her telefonda mutlaka eşine çok güvenme, eşinden gizli paran olsun, kendi adına hiçbirşey için kredi çekme, ailesine çok gitme senin en değerlin benim gibi laflar eder. Çok sevdiğim eşimi bile ister istemez sorgular oldum. Çok uyarmama, mesafemi koymama rağmen tamam konuşmıcam bir daha demesine rağmen değişmiyor. Ve ben çok yoruldum, artık hiçbir şeye gücüm kalmadı. Dün yine bir ağlama krizinde eşime biraz çıtlattım, zaten az çok tanıyor annemi. Ve bana, “ben anneni çok seviyorum, bana trip atsa da benim sevgim saygım değişmez bunu asla sorun etme kendine yük yapma, onlar bizim annelerimiz bizden büyük olmalarına rağmen bazen çocuk kalpleriyle hareket ediyorlar, herşey düzelir ama bu kadar kendine yük edersen ruh sağlığın düzelmez”, gibisinden o kadar güzel konuştu ki. Beni el üstünde taşıyan, benimle ağlayan, sabahlara kadar iyi olayım diye konuşan, gözyaşımın akmasına dayanamayan, mutluluğumu hayatının amacı edinen, senin istediğin şehre taşınalım ben bir şekilde iş bulurum diyen, benim için cabalayan eşim. Bir yanda beni doğuran, beni bugünlere getiren, bizim için cefalar çeken fedakarlık timsalı, beni canından çok seven annem. Bir annemin söylediklerine baktım bir eşimin. Annemin bu kadar ileri gitmesini konduramadığım için bu haldeyim sanırım.. Arada kalmak ne zormuş, Biliyorum çok uzattım, yine ağlarken not defterimle dertleşmek yerine sizle etmek istedim, teşekkür ederim..
Harika bı eşin var biliyosun demi boşver anneni.annenle birlikte yaşlanmayacaksin ki...
 
Evet annelerimiz kıymetli ama kendi canımızdan değil.
Sizi bu kadar aşağıya çekip, üzülüp ağlamanıza sebep oluyorsa araya ciddi mesafe koyun.
Hayatınıza, evliliğinize bu kadar müdahale etmesi doğru değil.
Araba aldığınız konuda bile mutlu olmak yerine annenizin laflarından dolayı huzursuzdunuz.
Böyle hayatınızin her anı zehir olur size.
Mesafeden belki bir süre görüşmemekten başka yolunuz yok gibi duruyor.
Evet her yolu deneyince başka yolum kalmadı. O yüzden debeleniyorum bir kelime bile teselliye ihtiyacım var en zayıf anlarıma denk geldi annemle olan mevzularım, o yuzden sizleri de darlıyorum böyle teşekkür ederim🙏🏾😔
 
Arkadaşım sizi araba kredisi konusundan hatırlıyorum.
Annenizin ruh sağlığının çok yerinde olmadığını kendi kök ailenizin de toksik bir aile olduğunu düşünüyorum.
Bu tip ailelerde, aile üyeleri; zorba, kurban, kurtarıcı rollerini çoğu zaman dönüşümlü bazen de sabit olarak oynarlar belli ki sizin ailenizde zorba anne ve abla, kurban da sizsiniz.

Annenize mesafe koymak, onun size verdiği emeği inkar etmek değil önce bunu içselleştirin.
Aksi halde anneniz; 'senin en değerlin benim, sen de benim malımsın' (bir önceki konunuzda hayretle okumuştum bu cümleyi) diyerek
sizi duygusal olarak istismar ve manipüle etmeye devam eder.

Mümkün olursa Kurban Tuzağından Kurtulmak adlı kitabı okuyun içinde ailenizi bulacaksınız.
Şu kitapları da tavsiye ederim size.
Sanırım olayımı teknik olarak özetlediniz, bu kitapları kesinlikle okuyacağım belki iyileşebilirim cok tesekkür ederim 🌸💕
 
Bence nolur eşinizin kıymetini bilin. Tabiri caizse yorulduğunuz yere han yapıyor resmen eşiniz. Şehri sevmiyorum demişsiniz şehir değiştiririz demiş, annenizden bahsetmişsiniz olsun idare edelim demiş. Daha da ne yapabilir bir eş bilmiyorum. Kaldı ki sizin anneniz gibi kaynanam olsa ben herhalde eşinizin çeyreği kadar bile anlayışlı olamayabilirdim.
Ama anneniz ve ablanız konusunda acilen bir aksiyon almanız gerek. Yoksa en son anneniz ve ablanızla yaşarken bulacaksınız kendinizi. Anneniz farkında mısınız resmen eşinizle olan ilişkinizde açık bulmak için olur olmaz her fırsatı değerlendiriyor. Hiçbir şey bulamazsa bu sefer en çok beni seveceksin demeye başlıyor. Sizi yönetmeye o kadar alıştırmışlar ki sizi en ufak itirazda bulunsanız ödünüz kopuyor sanki ilahi bir güç gelip de sizi cezalandıracakmış gibi. Lütfen artık bir kurtulun anneniz ve ablanızın yönlendirmelerinden.
 
Bence nolur eşinizin kıymetini bilin. Tabiri caizse yorulduğunuz yere han yapıyor resmen eşiniz. Şehri sevmiyorum demişsiniz şehir değiştiririz demiş, annenizden bahsetmişsiniz olsun idare edelim demiş. Daha da ne yapabilir bir eş bilmiyorum. Kaldı ki sizin anneniz gibi kaynanam olsa ben herhalde eşinizin çeyreği kadar bile anlayışlı olamayabilirdim.
Ama anneniz ve ablanız konusunda acilen bir aksiyon almanız gerek. Yoksa en son anneniz ve ablanızla yaşarken bulacaksınız kendinizi. Anneniz farkında mısınız resmen eşinizle olan ilişkinizde açık bulmak için olur olmaz her fırsatı değerlendiriyor. Hiçbir şey bulamazsa bu sefer en çok beni seveceksin demeye başlıyor. Sizi yönetmeye o kadar alıştırmışlar ki sizi en ufak itirazda bulunsanız ödünüz kopuyor sanki ilahi bir güç gelip de sizi cezalandıracakmış gibi. Lütfen artık bir kurtulun anneniz ve ablanızın yönlendirmelerinden.
Evet ben olsam görüşmezdim bile, bir tek babam benim yanımda ama onu da sindiriyorlar, babama diyorum erkek kardeşimin kayınvalidesi kardesim hakkında böyle seyler söylese ne yaparsınız? Haklısın kızım diyor sen kendi mutluluguna bak diyor. Malesef herşeyin farkındayım çıkıcam Allahımın izniyle bu durumdan sizlerin boyle desteği bile ruhumdaki kanayan yaraları kapatıyor, Allah razı olsun
 
Evet ben olsam görüşmezdim bile, bir tek babam benim yanımda ama onu da sindiriyorlar, babama diyorum erkek kardeşimin kayınvalidesi kardesim hakkında böyle seyler söylese ne yaparsınız? Haklısın kızım diyor sen kendi mutluluguna bak diyor. Malesef herşeyin farkındayım çıkıcam Allahımın izniyle bu durumdan sizlerin boyle desteği bile ruhumdaki kanayan yaraları kapatıyor, Allah razı olsun
Babanız zaten sizden yana. Annenize söyleyince nasıl tepki veriyor onu merak ettim ben. Anne ve ablanız dışında mutsuz olduğunuz veya şikayetçi olduğunuz başka bir konu var mı hayatınızda?
 
Babanız zaten sizden yana. Annenize söyleyince nasıl tepki veriyor onu merak ettim ben. Anne ve ablanız dışında mutsuz olduğunuz veya şikayetçi olduğunuz başka bir konu var mı hayatınızda?
Annemde tabi ki önemli olan senin mutluluğun, bende eşini seviyorum sana cok deger veriyor diyor, sonra başka bi gün güvenme, bir gün gelir boşanabilirsinde bunlar hayatın gerçekleri diyor. Tabi ki başımıza ne gelceğini bilemeyiz ama kötü olayları düşünerek şuan hayatımı mahvedemem diyorum haklısın diyor sonra aynı terane🤷🏽‍♀️ Bulmak istesek mutsuz olacağımız cok konu buluruz hepimizin hayatı öyle değil mi şu uc günlük dünyada mutlu olmak varken
 
Back
X