- 19 Şubat 2015
- 536
- 475
- Konu Sahibi susangeveze
- #1
Hayırlı akşamlar öncelikle.
Nereden başlasam bilmiyorum, kestiremiyorum dert değil aslında sadece içimi dökmek istedim. Bunların tümünü anlatabileceğim kimse yok çevremde olanlar da zaten ya geçiştiriyor ya da ne bileyim işte...
Belki de ben sorunlarımı paylaşmak istemiyorumdur. Ben 11 yaşında annemi kaybettim... Hayatımın en zor zamanlarıydı annem çok hastaydı ben küçücükken bile anneme yardımcı olmaya çalışırdım evi toplardım dağıtmamaya çalışırdım hatta hastaneden geldiğinde resimlerimizi tüm koltuklara yayar 'annecim düzel de buralara yine gideceğiz' derdim... Melek annem benim..
Çocuk aklı işte herşeye pembe bakıyor. Annemi kaybettikten sonra babaannem bize taşındı zaten aile apartmanında oturuyoruz.. O günler hiç gözümün önünden gitmiyor. Evimizin eşyalarının götürülmesi sökülmesi halamlar arasında pazar malı gibi yağmalanması... Biz iki annesiz (abim ve ben)kapının eşinde olanları şokunu yaşıyoruz ve bu olanları gözü yaşlı izliyoruz.. Velhasıl yıllar böylece geçti.. Babaannem çok ters bir insandır şimdi aranızdan yaşlıların tümü öyledir huysuz vs. diyenler olacaktır. Ama öyle olmuyor işte.. Öyle bir babaanne ki daha annesiz kalmış çocuğa senin şeytanlıkların yüzünden annen öldüü ama izin vermiycem beni de öldüremiycen burası oğlumun evi vs vs aklınıza gelmiycek bir sürü kırıcı yaralayıcı ve unutulmayacak sözler... 4 hala var güya.. Sözde hala hiçbiri annesine gelip bardak kaldırmamış insan değil yeyip içip bulaşıkları masada bırakan evi darmadağınık bırakan insanlar hepsi. Okuldan eve gelip çantamı bırakıp yemek yapmaya girişiyordum oratlığı toplayı bulaşıkları yıkıyordum..
He bu arada baban nerede diyecek olursanız ne zaman arkamızda durdu ki ne zaman kolladı ki bizi milletin laflarından...
Zaman su misali akıp geçti çok şükür bu günlere geldik.
Halamlar babaanem abimle bizim kötü şeyler yapmamızı tabiri caizse 'yoldan çıkmamızı' beklerken bir yanlışımız bir sapkınlığımız olmadı çok şükür..
Ama Rabbim yarına bırakır da yanına bırakmaz lafına yürekten inanırım.. Şimdi o halam olucak insanlar babaannem gıpta ile bakıyorlar bize. Kendilerinin yakası ne hastalıktan ne ailevi sorunlardan bir araya gelmedi. Bir beddua çıkmadı ağzımdan ama kimsenin yaptığı yanına kalmadı..
Hani o merhametsiz babaannem var ya öksüz iki kardeşe yapmadığını bırakmayan meyve suları bisküvi vs alıp dolaba saklayan şimdi bana muhtaç oldu.. Hiçbir evladı istemedi kapıya koydu gece vakti babama yalvarıp ben aldım kapılardan.... Çok uzattım galiba okuyan hakkını helal etsin... Birde annesi ve ya babası ölmüş akrabanızın, komşunuzun, dostunuzun çoçuğu var ise bir başını okşayın gülümseyin zira onların o kadar sevgiye ihtiyacı var ki....
Nereden başlasam bilmiyorum, kestiremiyorum dert değil aslında sadece içimi dökmek istedim. Bunların tümünü anlatabileceğim kimse yok çevremde olanlar da zaten ya geçiştiriyor ya da ne bileyim işte...
Belki de ben sorunlarımı paylaşmak istemiyorumdur. Ben 11 yaşında annemi kaybettim... Hayatımın en zor zamanlarıydı annem çok hastaydı ben küçücükken bile anneme yardımcı olmaya çalışırdım evi toplardım dağıtmamaya çalışırdım hatta hastaneden geldiğinde resimlerimizi tüm koltuklara yayar 'annecim düzel de buralara yine gideceğiz' derdim... Melek annem benim..
Çocuk aklı işte herşeye pembe bakıyor. Annemi kaybettikten sonra babaannem bize taşındı zaten aile apartmanında oturuyoruz.. O günler hiç gözümün önünden gitmiyor. Evimizin eşyalarının götürülmesi sökülmesi halamlar arasında pazar malı gibi yağmalanması... Biz iki annesiz (abim ve ben)kapının eşinde olanları şokunu yaşıyoruz ve bu olanları gözü yaşlı izliyoruz.. Velhasıl yıllar böylece geçti.. Babaannem çok ters bir insandır şimdi aranızdan yaşlıların tümü öyledir huysuz vs. diyenler olacaktır. Ama öyle olmuyor işte.. Öyle bir babaanne ki daha annesiz kalmış çocuğa senin şeytanlıkların yüzünden annen öldüü ama izin vermiycem beni de öldüremiycen burası oğlumun evi vs vs aklınıza gelmiycek bir sürü kırıcı yaralayıcı ve unutulmayacak sözler... 4 hala var güya.. Sözde hala hiçbiri annesine gelip bardak kaldırmamış insan değil yeyip içip bulaşıkları masada bırakan evi darmadağınık bırakan insanlar hepsi. Okuldan eve gelip çantamı bırakıp yemek yapmaya girişiyordum oratlığı toplayı bulaşıkları yıkıyordum..
He bu arada baban nerede diyecek olursanız ne zaman arkamızda durdu ki ne zaman kolladı ki bizi milletin laflarından...
Zaman su misali akıp geçti çok şükür bu günlere geldik.
Halamlar babaanem abimle bizim kötü şeyler yapmamızı tabiri caizse 'yoldan çıkmamızı' beklerken bir yanlışımız bir sapkınlığımız olmadı çok şükür..
Ama Rabbim yarına bırakır da yanına bırakmaz lafına yürekten inanırım.. Şimdi o halam olucak insanlar babaannem gıpta ile bakıyorlar bize. Kendilerinin yakası ne hastalıktan ne ailevi sorunlardan bir araya gelmedi. Bir beddua çıkmadı ağzımdan ama kimsenin yaptığı yanına kalmadı..
Hani o merhametsiz babaannem var ya öksüz iki kardeşe yapmadığını bırakmayan meyve suları bisküvi vs alıp dolaba saklayan şimdi bana muhtaç oldu.. Hiçbir evladı istemedi kapıya koydu gece vakti babama yalvarıp ben aldım kapılardan.... Çok uzattım galiba okuyan hakkını helal etsin... Birde annesi ve ya babası ölmüş akrabanızın, komşunuzun, dostunuzun çoçuğu var ise bir başını okşayın gülümseyin zira onların o kadar sevgiye ihtiyacı var ki....