Evet, biraz kendini değiştirmek için zorlamalı sanırım bu konularda. Ben de mesela başka olumsuz yönlerim üzerinde çalışarak bayağı değiştim diyebilirim. İnsan değişmez deseler de, hem olumlu, hem olumsuz yönde değişebiliyor.
Konu sahibininki gibi bazen bir ölüm gibi olaylar tetikleyici oluyor bazen bu kaygı bozuklukları için. Ama üzerine gidince aşılır inşallah.
Benim annem duyarsızlık derecesinde rahat insandır. Bazen hiç müdahale etmemesi hayatımızda olumsuz şeylere sebebiyet verse de, çok güzel katkıları da oldu. Ben de rahatımdır mesela. 15 yaşında Kanada ya gidip aylarca kaldım tek başıma. Hiç göndermem demedi, ben de o yüzden gidemem demedim. Gittiğim gece annemler evde bile değildi, başka şehre gitmişlerdi, valizimi topladım Gittim, Harika tecrübeler edindim ve geldim. Ve ben biliyorum ki dünyanın neresinde olursam olayım, yolumu bulur ve gelirim.
Eşimin ailesi 20 yaşında kızı çocuk diye evde tek başına bırakmıyor. Ailede herkes kaygılı. Annesi de öyleymiş. Oğlumun kolu kırıldığında, eşime haber vermedim ben bu yüzden. Biliyorum ki gelip ortalığı birine katacak, panik panik. Oğlumu kucakladığım gibi taksiye atladım, hastaneye götürdüm, röntgen çektirdim, kolunu sardırdım. Sonra eşimi aradım, çocuğun kolu kırıldı, ilk müdahaleyi yaptık, yanımıza gel diye.
Oğlum da babasına kalsaydı, o kol kırılmasını dehşet anı gibi korkutucu bir anı olarak hatırlayacaktı. Onun yerine gülerek hatırlıyoruz o zamanı. Anne, Süpermen gibi top havuzuna atladın beni kucakladın diyor :) çocuğun aklında böylece kaldı.[/QUOTE