Kayınpederimin lafları...


Arkadaşlar hiç olmadık yere takılmışsınız anlaşılan. 2 normal üniversite 2 açıköğretim okudum. Mülakatlardan eli boş dönünce kendi kendime biraz deneme yaptım. Açıköğretimler beni çok yormadı. Bu bölümü de şans eseri tek tercih ile kazandım. Olmasaydı devam da etmeyecektim zaten. Yüksek lisans- doktora olayına mühendisliği bitirince gireceğim kısmet olursa.

Övünme gibi bir durum söz konusu gerçekten değil. Kendimi ya net ifade edemedim ya da farklı noktalara çekilmeye çalışılıyor. Ne yapıyorsam kendim, eşim ileride olacak çocuklarım için yapıyorum. Kimseyi bağlayan bir durum yok yani. Eşimin ailesi geldiğinde yine yemek yapıyorum yine çaylarını koyuyorum. 4. üniversitemi okuyorum ben deyip kenara çekilmişliğim yok anlayacağınız.

Aynı durumdan görümcemin eşi de şikayetçi kendisi de devlet memuru. Ona da buna benzer cümleler kuruyor. Adam 1 hafta, 10 günlük işi tamamen laf geçirmek üzerine kurulu. Bu anlattığım çok yeni çok taze olan olaylar. Buna benzer bir dünya incisi var.

Yardımlarınız için teşekkürler. Sorun bir şekilde çözümlenecek ne de olsa.
 
Bence de çerez gelir ama anladığım kadarıyla konu sahibi takdir edilmek ve saygı görmek istiyor. Onun eğitim hayatının ti ye alınması zoruna gidiyor.

Takdir etmesini pohpohlamasını gerçekten istemiyorum. Böyle bir şeye ihtiyaç duymuyorum. Bu şekilde dalga geçer gibi davranması, babalık sıfatını kullanarak konuyu cevap veremeyeceğimiz, susup kalacağımız bir aşamaya getirmesi hoşuma gitmiyor.
 

Dediğim gibi takılma sen, üzülme de, hayatının merkezine koymazsan üzülmezsin pek.
 
Son düzenleme:

Olayı biz bir yöne çekmeye çalışmıyoruz. Daha doğrusu ben diyeyim. Baya baya bir dikkatimi çekti de o yüzden sordum. Kusur işlediysem affola.. Yani şunu da eklemem lazım ki 4 üniversite bitirince “çayı koymam” dememek bana göre artı puan değil. Asker evine girince apoletlerini konuşturmuyor, avukat cübbesiyle girmiyor, doktor desen neşter meşter kuşanmıyor, hangi 4 üniversiteden bahsediyorsun ki sen?
Bence bu konuya takılı olan sensin.
 

Yani ben olayı açıklayayım diye uğraştıkça çok başka noktalara gidiyor. 29 yaşındayım. Okula 1 yıl erken başladım. 17 yaşında üniversiteye girdim. Orayı okurken arada açıköğretimleri aradan çıkardım. Sonradan da kardeşimi tabiri caizse gaza getirmek için girdim sınava. Tek tercih yaptım tuttu. Olayı budur öğretim hayatımın. Ben kayınpederime nasıl davranayım, doğru yolda mıyım, yoksa susup oturmakla hata mı ediyorum onu öğrenmek istedim sizlerden. Yardımcı oldunuz teşekkür ederim.
 

Istemeni hic tavsiye etmem. Kimse anasina babasina laf soylendiginde dogru bile olsa buna normal davranmaz. En azindan ici burulur. Mesela eniste bey annemden sikayet edince hakli bile olsa benim icim burkuluyor ve enisteye karsi iyi duygular beslemem zorlasiyo. Bende cok hakka iyetliyimdir dermisim ayrica :)
 

:) Tamam bu yöntemi denemeyeceğim. Susup katlanacağız arkadaşlarında yorumlarına istinaden
 
:) Tamam bu yöntemi denemeyeceğim. Susup katlanacağız arkadaşlarında yorumlarına istinaden

Bence susma
Çok sivrilmeden sende tıpkı kayınpederin gibi inceden giydir
Bu kadar sorun edip konu açtığına göre seni ciddi ciddi rahatsız ediyo
Herkes efendilikten anlamaz, yeri gelince tırnaklarını göstermek lazım
 
:) Tamam bu yöntemi denemeyeceğim. Susup katlanacağız arkadaşlarında yorumlarına istinaden

:) senin universite gecmisin belki kayinpederini de gicik ediyordur bilemiyecegim :). Kayinpederin sivri dilli ve sana oyle sacma sapan ergen gibi konusmasina gerek yok, ama konusuyor. Yilda 10 gunden fazla goruyor olsan soyle yap boyle yap derimde, sadece bu kadarcik zaman icin bence enerjini harcamaya degmez. Kayinpederinle yuzgoz olma ama. Onlari birak esin arasin sorsun mesela, gidipte arama. yada esin ararsa sende yanindaysan alo nasilsiniz iyisiniz insallah de, muhabetti kes. merak etme zaman gectikce sinir olursun gene ama bu kadar sinir olmazsin.


bekliyoruz kendi alimeiz, esimizin ailesi bizi adam yerine koysun, deyer versin diye, ama deyer vermeyebiliyorlar, bu da onlarin secimi napalim.

Bazi arkadaslar hakli, bu kadar hayatinin merkezine koyma. sana ne. hee evet, hiii, de bon bon bak, aptal aptal sirit gec. napiyo bu yaa diye o kafa yorsun.
 
Son düzenleme:

Yani bayramlarda gidiyoruz yanlarına toplamda yılda 10 günden fazla görmüş oluyorum bu hesapla. Ama orada deplasmandayım birşey diyemiyorum. İnsafına bırakıyorum. Bunca süredir sustum. Eşimin hiçbir şey yapmayacağını, 'Aman canım şaka yapmış ne var ki' diyeceğini gayet iyi bildiğimden içime sindiremesem de bir şey söylemedim. Arada ben de inceden giydiriyorum ama seneler nasıl böyle geçecek. Sürekli gardımı almak çok yordu beni. Hayatımıza müdahale de bir nevi söz konusu. İnsanın canını sıkacak çok abes düşünceleri, hayat görüşleri var. Değiştiremeyeceğim durumlar bunlar. O yüzden o konuya hiç girmiyorum. ,

Hani bardağı 1 dakika elinde tutarsın sorun olmaz 1 saat tutunca yorulmaya başlarsın ya öyle yoruyor beynimi bu durum. Daha gelmeden telaşları sarıyor ne laf söyleyecekler acaba diye. Durumum budur işte.
 
Bence burada tek sorun iletisim eksikligi..
Esinize dile getiriyormusunuz konusmalara müdahele etmemesinden dolayi kirildiginizi.
Kayinpederinize gülerek degil de biraz ciddi bir sekilde gercek düsüncelerinizi?
Icinize attiginiz her igneleyici laf, sadece sizi üzer.
 

Az önce de yazdığım gibi eşime söylesem bunu çok önemsemeyeceğini çok iyi biliyorum Gamzelim. Ne var şaka yaptı deyip geçiştirecek.
Aynı dili konuşmuyoruz zaten eşimin ailesi ile. Gerçek düşüncemi söylemekten de gerçekten korkuyorum. Eşime bunu üzerine 1000 tane şey ekleyip anlatacaklarını biliyorum çünkü.

Şu an 2 seçenek kalıyor ortada. Ya susacağım. Ya da aynı şekilde gülerek karşılık vereceğim. Bu böyle de devam edecek sanırım.
 
Senede en fazla 2 defa geliyorlar. Ne kadar boş konuşursa konuşsunlar aldırma. Benim manyak kayınpederi 2 bilemedin 3 haftada bir görüyorum. Ne yapayım öleyim mi.
 

Senede toplasan 30 gün göreceğin insanlar için fazla geriliyorsun bence. Sen gibi olsam kuş gibi hafif olurdum...
 
Senede toplasan 30 gün göreceğin insanlar için fazla geriliyorsun bence. Sen gibi olsam kuş gibi hafif olurdum...

bende senin gibiydim yılda 30 gün görüyordum eşimin ailesini ama nasıl stres nasıl sıkıntı davul gibi geriliyordum. sabrettim olmadı. eşime söyledim umursamadı. en sonunda kayınvalidem ve görümcem hadlerini o kadar aşacak şekilde evliliğimize karışıp müdahale ettiler ben patladım fena şekilde. bunun üzerine eşimle boşanma aşamasına geldik 2 yaşında çocuğumuz var. kayınvalidem başta olmak üzere hepsi boşanın gitsin dediler. çocuğu düşünen yok. biz eşimle bayağı tartıştık. sonra ben eşime görümcemle konuşmama yasağı koydum. çünkü eşime sürekli üstü kapalı msjlar gönderiyordu. eşim beni ailesinin evine götürmeme kararı aldı. ben de memnuniyetle kabul ettim. allahım cennete düşmüş gibi oldum. meğer ne güzel birşeymiş 5 yıldır hapishane de gibiymişim. sözün özü kızlar biz baştan hata yapıyoruz. sınırları iyi çizemiyoruz. onlarda bunu fırsat bilip bizi fena halde köşeye sıkıştırıyorlar. sabrederek boşa vakit kaybetmeyin. hemen yeni bir sayfa açın. kendi kurallarınızı uygulaya başlayın bir an önce.
 
Arkadaşım çok iyi anlıyorum seni bende az görüşüyorum ama o kadar mantıksız şeylerden evirip çevirip saçma konular üretiyor ki diken üstünde tutuyor eşimle beni giderken her seferinde stres oluyorum daraldım savaşmaktan
 


kendinize yakışanı yapmışsınız zaten inceden lafı sokmuşsunuz yerine bence bu şekilde devam edin karşıyı kışkırtmadn hafif şakaya vurarak karşılığını verin bence sessiz kalmayın daha fazla üstünüze gelmesinler ...
 
Ah be canım koca senede bir hafta gördüğün insanlar. Bu kadar canını sıktığına değer mi? Ya aynı şehirde olsaydın. O zaman hep görüşmek durumunda kalıcaktın. Onlar anlatırken dinleme, başka şeyler düşün. Umrun bile olmasın. Eşine de hiç yansıtma. Eşinle aranı bozduğuna değmez çünkü.
 
canım inan yorumların hepsini okudum
acaba aralarda anlattığın daha önemli bir sıkıntı varmı diye
ama yok. bulamadım.
sen kendine dert edinecek konu arıyosun
patavatsız insanlar o kadar çooook ve aynı şehirlerde,
hatta aynı evde yaşamak ve sabretmek zorunda kalan o kadar çok insan
varken
seninki devede kulak kalmış :)
partiye gidip derya diye karşılama durumunu anlamadım yalnız.
inan senin derdinin bu olmasına senin adına sevindim
çünkü yardım edilmeye değecek konular değil
eşini kışkırtıp kavga ettiriyorlarmı
seni eşin kısıtlayıp, canını sıkıyormu
karı koca olarak siz ikiniz kendi başınıza karar verebiliyormusunuz,
eve şunu alalım, araba alalım, satalım, tatile gidelim
şu zaman dönelim vs...
böyle sıkıntıların varsa üzülmene değer
ama inşallah yoktur
kısacası senin derdinin hafifliği beni senin adına sevindirdi :)
 

Merhaba Melis,
Aslında konu gerçekten derin. Benim kayınvalide ve kayınpeder ile ilişkimiz düğünden öncesi ve sonrası olarak 2'ye ayrılıyor.
Babalar eskiden tanışıyorlar ancak çok samimi olma durumu yoktu. Ben en başta çok sevilen ve istenen bir gelinken sonradan bu şekilde değişimler başladı. Başından bu yana çizgimi bozmamaya çalıştım. Eşimin ailesidir dedim sustum. Bayramlarda gittiğimizde her seferinde laf soktular. En büyük tepki tepkisizliktir deyip sustum. Kayınvalide laf sokmaktan vazgeçti her seferinde duvar gibi bir insan buldu çünkü karşısında. Ancak kayınpeder her ortamda beni bozmaya, aşağılamaya çalışıyor. Ufacık olay çıkartmaya kalksam eşimi dolduracaklarını biliyorum. Geçmişte buna benzer bir olay yaşadık. Boşanmadan döndük.
Bir derdim var sayfasının yarısından fazlası aslında tamamen benim anlattığım duruma dayanıyor.
Bizlere gelin olarak değil sadece İNSAN olduğumuz için saygı göstersinler istiyoruz. Zaten bütün problemde buradan çıkıyor. Yani bu saygı gösterme meselesinin gelinlerin yada damatların eğitim durumu ile hiçbir alakası yok. Çünkü ne olursa olsun hepimiz insanız. Bizi de bir anne baba dünyaya getirdi.
Bir derdim var sayfasındaki olayları takip etmeye çalışıyorum fırsat buldukça. Aynı dertten muzdarip olan insanların içinde sonuca ulaşmış olanı var mı? Varsa hangi yöntemle ulaşmış onu öğrenmeye çalışıyorum.
Tatillerimize, birikimlerimize zaman zaman burun sokuluyor. Bir kısmını cevap vererek atlatabiliyorum ancak geri kalan kısmı muamma. Ve aynı şeyleri talep etmekten asla bıkmıyor vazgeçmiyorlar.
Bizimkiler biraz fazlaca severler pohpohlanmayı. Bunu farkettim. Bende bunu sürekli yapabilecek karakterde bir insan değilim. Şu an zaten içimden de gelmiyor. Her görüşmemizde neler olacak acaba psikolojisi iyi bir psikoloji değil. Bundan kurtulmanın yollarını arıyorum kendimce.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…