Evet haklısın çok hem de. Ama arkadaşım birşeye " he " demekle "yapmak" "gerçekte uygulamak" arasında fark vardır. Yıl olmuş 2015. Bugün hala bu konu ve benzeri konular asalım, keselim, itiraz hep itiraz diren dayan, kavga, küs konuşma, ilişkileri mesafele, hatta olmuyosa kopar bitir...... (Bak bunun da sonu yok) şeklinde çözülmeye çalışılıyorsa benim, senin, diğerlerinin yüzlerce yıl öncesinde kalmış toplum yönetimlerinden ne farkımız kalır? Bizler değil miyiz okuyan gelişen değişen dönüşen kadınlar. Hani yeteneklerimiz? Hani nerede bizim; eğitimlerimizle, kültürümüzle, yeni dünya yeteneklerimizle olayları, insanları, krizleri yönetme becerilerimiz? Bugün bir kadın kayınvalide kayınpeder gibi iki unsurun tarih öncesi kalmış dayatmasına,tarih öncesi taktikle cevap veriyorsa bugünün ne farkı var geçmişten? Farkı yeni olan oluşturur. Eski olan zaten belli, torunum adını ben koyacağım diyor. mühim olan yeni olan ne yapacak? Şirketlerde çalışıyoruz, ofislerde, ekranlarda yarışma süreçleri, jürili olaylar izliyoruz. Hala olayları yönetme yöntemleri geliştirememişsek, hala "dayan diren kavga et" ten başka birşey gelmiyorsa akıllarımıza ayıp bize. Bu hanım bu çocuğu için bir daha asla yaşayamayacağı bir süreç yaşıyor. bu süreci iyi yönetmeli, tadına varmalı, pürüzleri politik aşmalı ki adı mutluluk olan olayın gerçek hali de mutluluk olsun. Ama zaten aklına yöntem gelmeyen hamilelik psikolojisi ie iyice daralmış bu hanıma verdiğimiz akıllara bir bakalım. Tekrar oku istersen hepsini. Bizler zaten kaosa meyilli insanların davranışlarına vereceğimiz yanlış tepkilerle kaosu kendimize hayat edinmemeliyiz.