Kaynanayla birlikte yasamak mi bosanmak mi ?

Eşiniz şuanda bir kayıp yaşamış üstelik babası, bu duygu durumunda tabii ki annesini kolları altına almak ister cok normal bir durum. Kabul edin demiyorum fakat bunlar biraz iletişim becerisi, empati yapın eşinizle bir süre deneyelim diyin bence.. bu sebepten yuva bozulmaz. Kendisi de görecektir zaten olmayacağını. Veyahut, olmaz boşanırım ederim demek yerine daha mantıklı seçenekler ile yumuşatın ortamı bence. Boşanın demek ne kadar kolay geliyor insanlara şaşırıyorum gerçekten.
 
Zaten boşanma sebebi oluyor bu hukuken . Ama karar sizin ben birlikte yaşamak istemezdim ama hemen boşanıyoruma getirmem durumu. Oturu anlatırım nedenlerimi
 
Eşime sorardım babası ölmeden önce annesinin yemeğini ağzına verip afedersin tuvaletini altından mi alıyor Muş? Yok aynı binaya yok yakın binaya taşınsın ilgilenelim demek ne alaka onu da anlamıyorum düşkün mü bu kişi. Yani bedensel zihinsel bir engeli mi var? Çok samimi söylüyorum kapı orada derim yine çok emin konuşuyorum üçünü gün paşa paşa döner gelir.
 
Benim kayınvalidem yok, eşim küçükken kaybetmiş annesi ve babasını. Eşimi büyüten bi aile büyüğü var. Allah razı olsun. Büyütmüş etmiş hiç eksiklik göstermemiş eşime. Ama eşim dese ki bizle yaşasın no yani. 3 gün evimize misafir olarak geldi valla kendisine de dedim senin öz oğlunla evlensem kesin boşanırdım diye. Ya da aynı apartmanda otursaydık. Kadın çok ısrarcı, herşeye karışan bi tip. Ya bi sal beni. Misafirliğe gittiğin eve karışılır mı? Şuan hamileyim doğumda gelirim dedi gerek yok annem gelecek dedim. Lohusa kafasıyla çekemem onu.
 
Başlığı okur okumaz ,
Ha üç gün önce ha üç gün sonra boşan gitsin diyecektim 😁
Yani kayınvalide ile yaşamak da insanı epey yipratip boşanmaya sürükleyen bir şey zaten .

Yalnız kalan anneyi yakınlarimiza oturtmak ,gün içerisinde ugrayabilmek bir ihtiyacı varsa karşılayabilmek daha tercihim olurdu .

Aynı ev kolay bir şey değil .
Belki yeni evliler için daha kolay oluyordur , direkt olarak öyle bir düzene evleniyorsun.

Ama sonradan olanlar için çok daha zor, bir kere yalnız yaşamanın tadını almışsın. Keyfinden ödün vermek istemez insan .
 
Iki sokak otede ev tutsun aksama kdr annesiyle oturru aksam evine nelir paşa beyiniz ev üstüne ev olmaz cok sıkıntı oturup kalkarken sorun kiyafet sorun bacak bacak üstüne atilmaz ozel kiyafetleriniz yatak odasinda sere serpe olamaz sex hayatiniz hoc olmaz yok ses gitti gidecek yemege laf edecek tuzlu tuzsuz tatli tatsiz ev daginik laf edecek.. eve bisey alsaniz oglumun parasini yiyor kendine kiyafet aliyor diyecek en önemlisi kahve keyfi yaparken oda sizin karsinizda oturacak daha sayim mi😂😂😂😂
 
Sen ise baslayinca cocugunu krese ver. Esin de anasina defolsun gitsin. Sundugu seceneklerin ikisi de birbirinden sacma. Ille birini sececeksen bunu sec
 
Eşime sorardım babası ölmeden önce annesinin yemeğini ağzına verip afedersin tuvaletini altından mi alıyor Muş? Yok aynı binaya yok yakın binaya taşınsın ilgilenelim demek ne alaka onu da anlamıyorum düşkün mü bu kişi. Yani bedensel zihinsel bir engeli mi var? Çok samimi söylüyorum kapı orada derim yine çok emin konuşuyorum üçünü gün paşa paşa döner gelir.
Yok yahu
3 gün sürmüyor. Hemen geliyorlar geri.
Keşke az kalsalarda kafa dinler insan.
Bana yakına taşınmak, aynı binaya yerleşme fikride saçma geliyor.
Neden yani? Ne gerek var
Bu hayatın kanunu, insanlar öler eşler yalnız kalır
Elden ayaktan düşmediği sürece kendini evlatlara yamamak nedir
Yalnızlık neden bukadar kötü? Kadın yalnız kalmasın diye gelin niye istemediği biriyle aynı evde yaşamak zorunda? Neden ben çocuklarıma yük olmayayım, araları benim yüzümden açılmasın onlar evinde huzurlu olsun ara ara tatlı tatlı görüşelim diye düşünmüyor bu anneler ben bilmiyorum.
Bizim bu Türk aile yapısında zihniyetler nezaman değişecek çok merak ediyorum. Adam çünkü muhtemelen bir annesine sahip çıkmadı denileceği için böyle bir tribe girdi.
Çünkü anneni yalnız bırakmak ayıp ama, eşini annen uğuruna huzursuz etmez ayıp değil bu kafalarda.
 
Konu sahibi silkelenin kendinize gelin. 14.yy'da mı yaşıyoruz? Gelinsiniz ve karşınızdaki insan büyük diye sizi darlayan bir insana 7/24 tahammül etme zorunluluğunuz yok. Ne Medeni hukuk'ta ne İslam hukuku'nda böyle bir şey yok. Sevgili konu sahibi siz köle misiniz pazarda mı satılıyorsunuz?


Eşime dedim ki annen sana ve görümceme kıymetli, bana değil. Benim annene karşı vefa borcum yok. Kan bağının olmadığı herhangi biri sokaktan geçen adam ya da ben sevmek zorunda değiliz. Bu gerçeği algılamakta zorluk çekiyorsun.

Annemi ara ara diyorsun. Sen annemi kaç kere aradın evlendiğimizden beri dedim eşime. Saygı hak edilen bir şeydir.


Farklı sitelerde ancak aynı mahallede 10 dakikalık mesafede oturduğumuz halde sinirlerimi yıprattı. Şimdiki aklım olsa aynı şehirde bile oturmam. Çok üzüntüler yaşattılar bana. Şimdi asla görüşmüyorum. Bayramda bile gitmiyorum o derece nefret ettirdi kendisinden. Bu arada kinci biri değilim. Hayatımda kimseyi böylesine ötekileştirmedim. Kayınvalidemi gördüğümde ishal oluyorum, şakaklarıma ağrı saplanıyor, kalbim ağzımdan çıkacak gibi çarpıyor.

Herkesin annesi var. Sağ veya değil. Ben sepette bulunmadım topraktan da bitmedim, soyum sülalem bir yerlere dayanıyor, akrabam memleketim var. Öyleyse ben de eşime annemle yaşamak veya anneme yakın olmak zorunda direteyim? ki benim annem asla kabul etmez. Kayınvalidem her bayram annemlere gitmememiz konusunda eşime benim yanımda baskı yapıyordu. Bayramdan sonra gidersiniz diyip durdukça daha cok anneme gidiyorum.

Rahmetli babaannem ile annemin ilişkileri çok iyiydi. Babaannem anneme asla karışmazdı. Annem hep der ki senin babaannen bana analık yaptı.

Bizim toplumuzda Türk kadını, oğlunun evlendiğini kabullenemiyor. Kızına ise hiç müdahele etmiyor. Türk kadını kendi kök ailesinden de oğlundan da kopamıyor. Bireysellik yok toplumumuzda.
 
Esim onumuzdeki seneden itibaren annesinin bizimle yasamasini istiyormussss. Kayinpeder vefat etti. Benim bebegim var ucretsiz izindeyim. Annesi bebegimize de bakarmis yardimci olurmus. Ben de ise baslarmisim. Plani yapmis beyimiz. Annesiyle konusmustum kendisi konuyu acmisti goc goc ustune olmaz demisti ki hakli. Daha sonra esim kendisini ikna etmis olacak ki seneye oglumda kalcam falan diyormus. Bana soran yok tabi. Benim de hatam kayinpeder vefat ettiginde esime annen istedigi zaman gelip kalabilir falan demistim. Ama yilin oniki ayi gelsin ve omur boyu bizimle yasasin demedim bunu biliyor.
İstemiyorum kayinvalidemle yasamak. Bunu soyledim esime o zaman ben annemle yasarim dedi zamaninda sonra konuyu askiya aldik.
Kendimi ezdirmek istemiyorum. Esimle empati yapiyorum. Annem bizimle yasamak istese gelme diyemem mesela ama kafam cok karisik. Baska sorunlarimiz da var evliligimizde.
Oyle bi durum olursa kesin bosaniriz zaten.
En azindan denemeli miyim yoksa kesin olarak tepkimi koyup nolacaksa olsun mu demeliyim ?
Ya herkes direkt boşansın demiş de yine de bir bebeğimiz var diyorsun kayın validenizin emeklisi veya bir maaşı varsa yakından ev tutabilirsiniz bebeğinizi de emanet edip destek olabilir ve destek alabilirsiniz bence bu fikri eşinizle paylaşın ama ev ev üstüne olmaz birlikte yaşanmaz düzeniniz var kavganız olur tartışmanız olur özel hayat denen birşey olmaz inşallah sorunlarınızı halledersiniz
 
Ben işten eve geldiğim zaman pijamalarımı giyip o şekilde yemek yemek istiyorum. Sofrayı hemen toplamak istemiyorum. Evimde gecelikle dolaşmak istiyorum. Dağınık kalsın evim.

İşten eve gelir gelmez Şam Şeytanı kayınvalidemi görümcemi niye göreyim? Bu evlilik değil ki.
 
Tekrar konuşun derim konuyu boşanmaya getirmeden, annem yine gelsin ama evler ayrı olsun diye inatla olmuyorsa boşanmaya gidebilir. Ama belki kaynanız gelmeyecek ve seneye diye konuşuluyor 1 senede çoğu şey değişebilir o yüzden hemen boşanma kelimesi geçmesin derim
 
Merhabalar

Bu sebepten boşanmıştım. 11 yıl sonra tekrar evlendim.

2.evliliğimi yapacağım adamı yani şimdiki eşimi aldım karşıma konuştum. '' Senin annen iyi biri olabilir. Ancak ben değil aynı evde aynı apartmanda aynı sitede dahi oturmam. Madem ki annen yaşlı, aynı mahallede annene yakın oturabiliriz. Annen ile aramda resmiyet olacak. Senin annene asla saygıda kusur etmem. Senin annene anne demem. Bayramlar dışında gidip gelmem. Yoğun çalışıyorum.Kabul ediyorsan evlenelim.2.kez başımı yakma.'' dedim.

2.eşim elbette dedi. Evlendik. Kayınvalidem ve eşim, 2.kez bana çirkin şeyler yaşattı. Kayınvalidem lüks bir villada aynı evde oturmaya zorladı beni.

Aile büyüklerimi araya soktum. Onlar çok etkili oldu.

Eşim yine baskı yaptı. Avukatımla eşimi konuşturdum. Ertesi sabah eşime, bilgisayarımda şu ifadeyi okuttum:

Yargıtay 2.Hukuk Dairesi: “Davalı Erkeğin Eşini Annesi ile Birlikte Yaşatıp, Davalı Erkeğin Annesinin Davacı Kadına Hakaret Etmek ve Kovmak Şeklindeki Davranışlarına Sessiz Kalması Davacı Kadının Kişilik Haklarına Saldırı Niteliğinde Olup Manevi Tazminata Hükmedilmelidir.​


2.eşim bundan sonra sessizleşti.

Hızımı alamadım. Mahalledeki hocaya gittim. Durumu izah ettim. Eşimi karşısına aldı konuştu, ikna etti.


Aşağıdaki ifadeleri eşinize yüksek sesle okuyun.


'' Eşin, erkekte veya kadında, Allah tarafından tayin edilmiş beklediği hakları vardır. Anne bunları engelleyemez. Annenin de doğurduğu çocuğuna karşı hakları vardır. Eş onları engelleyemez.

Eşe eş gibi, anneye anne gibi davranmak zorundadır Müslüman. Bunun en doğal örneklerinden biri kadının kaynanasının olmadığı bir evde yaşama arzusudur.

Allah’ın dinine iman eden her mümin şunu bilir ki bir kadın nikahlandığında erkeğinden, içinde kaynana, kaynata, kayın, görümce gibi akraba bulunmayan müstakil bir ev talep etmesi, İslam dininin teminatı altındaki bir hakkıdır.

Dinimiz, hiçbir kadına, kaynanasıyla bir arada yaşama mecburiyeti getirmemiştir.''

“O kadınların, gücünüze göre oturduğunuz meskenin bir bölümünde oturmalarını sağlayın ve onlara baskı yapmak için kendilerine zarar vermeye kalkışmayın.” (Talak, 65/6)


İbni Kuteybe de şöyle der:

"Allah, boşanmış kadına müstakil bir evde ikamet etmesini eşinden istemesi bir hak ise nikah altında olan eşi müstakil bir evde barındırması daha evladır. Ayrıca Allah, '...Onlarla (eşlerle) iyi geçinin.' (Nisa, 4/19) buyuruyor. Onlarla iyi geçinmenin bir şartı da onları müstakil bir evde barındırmasıdır." (el-Muğni, 9/ 237)


Bende aynı evde yaşamaya zorlandım sonuç davayı yüzde yüz kusurlu olarak eski eşim kaybetti
 
Back
X