- 20 Haziran 2024
- 1.572
- 1.897
- 53
- 49
- Konu Sahibi mahmut abi
-
- #1
Bunca yıl iyi baktınız vakti gelmiş elden bir şey gelmez huzurla yatsın. Bilerek yapmadın sonuçta. Mama kaçsa da kacmasa da suç senin değil. Veteriner değiliz ki her hakareti şundan bundan diye yorum yapıp teşhis koyamayiz. Sen de bilemezdin. Kalkıp hemen veterinere goturmussun elinden geleni yapmışsın. Senin bu kadar bunalman normal degil canımı al falan neler diyorsun, mutlaka bir uzmandan destek almalisinSevgili Hanımlar,
İki hafta önce benim için çok özel bir kedimi ani ve travmatik bir şekilde kaybettim. Konumun ayrıntıları evcil hayvanlar bölümünde açtığım şu konumda: Bana beddua edin.... kedim...
Özetle kedimin arada bir kalça ağrısı oluyordu, arka bacağına basamayıp bağırıyordu. Onun mamasına veterinerin verdiği ilacı karıştırıp veriyordum ve düzeliyordu. Yine o gün ağrısı oldu zannettim, ama tek fark bu sefer hızlı hızlı nefes alıyordu ve saklanma davranışı (koltuk arkalarına) sergiledi (daha önce bunlar olmuyordu). Ben bunların başka bir şeyin belirtisi olabileceğini ve sonucunu düşünemeyerek yine mamasına ilaç karıştırıp verdim hapur hupur yedi.
Sonra nefesi yüzünden için rahat etmedi vete götürdüm. Vet ağrı kesici iğne ve ödem sökücü yaptığını söyledi ağızdan da mide koruyucu verdi. Bir de bana bu böyle nefes alırken mi mama yedi? Nefes borusuna kaçmış dedi. Sonra durumu izleyin yarın getirin, nefes borusuna kaçanla ilgili eğer düzelmezse bir tedavi başlarız dedi. Biz eve döndük kedim fenalaştı. Sonra yine vete yetiştirdik başka bir iğne daha yaptı (sonradan kan sulandırıcı da yaptım demişti sanırım bu iğne kan sulandırıcı idi) oksijen kabinine aldı ama kedim öldü. (hepsi 5-6 saat içinde oldu).
3 gün perişan oldum çünkü canımdan çok sevdiğim kedimin ölmesi bir tarafa (nefes borusuna mama kaçmasına neden olarak) onu ben öldürdüm diye perişan oldum. Eski oturduğumuz ildeki veterinerimizle konuştum. O bana kedimin çok yüksek olasılıkla kalp krizi geçirdiğini söyledi. Meğer kedilerde kalp krizinin olası belirtilerinden biri de arka bacağına basamamakmış. Belki ilk belirtiler de kalp krizi olabilirmiş. Kedilerde kalp krizinde kan sulandırıcı ve oksijen desteği dışında yapılacak bir şey yokmuş ve genelde yüksek oranda ölümle sonuçlanıyormuş.
Cesaretimi toplayıp kendi vetimize gittim. Vetimiz iki ortak, bir ortak daha kıdemli, kedimi götürdüğüm gece nöbetçi değildi öteki nöbetçiydi. Neyse gittiğimde ikisi de oradaydı. Sordum kedim neden öldü diye. O pıhtı atmış, kalp krizi geçirmiş dedi. Anladım kedim kalp krizinden öldü ama sonra mamayı sordum. O kalp krizinin nedeni mi yoksa tuzu biberi mi oldu diye. Vet tuzu biberi olmuştur. Dedi. Öteki nöbetçi olan vet de “ben kan sulandırıcı da yaptım kalp krizi ihtimale karşı ama sizi telaşlandırmamak için söylemedim” dedi. Ama ilkinde mi yaptı ikincisinde mi yaptı bana öyle geliyor ki ikincisinde yaptı belki ilkin anlamadı ya da anladı neyse.
Tabi ben kedimin benim verdiğim mama yüzünden değil de kalp krizi yüzünden öldüğünü anlayınca önce bir rahatladım ama tabi ki kedimin acısı geçmedi. Şimdi aradan 2 hafta geçti benim kafam yine bulanmaya başladı. Onlar acaba beni avutmak için mi öyle söylediler falan diye. Kedimin kalp krizi geçirdiği kesin ama acaba benim ona verdiğim mamanın boğazına kaçması yüzünden mi kalp krizi geçirdi? ve eğer öncesinde de zaten kalp krizi geçiriyor idiyse yine maması boğazına kaçmasaydı atlatır mıydı? Diye. Böyle kendimi yiyip bitiriyorum.
Şimdi kim ne söylesin bana? Senin yüzünden değildi kalp kriziydi deseler beni acaba avutuyorlar mı diyeceğim. Yok biri çıkıp evet senin maman yüzünden oldu dese o zaman da ne yapacağım bilmiyorum, kabullenip belki terapi alacağım falan bilmiyorum ne yapacağım ama sanki herkes beni avutuyor falan. Eski vetimiz “için rahat değilse veterinerlik fakültesinden otopsi talep edebilirsin.” Demişti tabi öyle bir şey yapmayacağım kedimi gömmüşüm gitti.
Ama şimdi gün geçtikçe yasımı yaşamak yerine gitgide daha perişan oluyorum. Bugün öğrenciye dersim vardı iptal ettim. Evde hiçbir şey yapamıyorum, evden çıkamıyorum. Dün gece Allaha canımı alması için çok dua ettim.
Lütfen hakkınızı helal edin.
Başınız sağolsun, annenizin mekanı cennet olsun.Elinizden gelen her şeyi yapmışsınız!
Bu düşüncelerin sonu olmaz ki!
Annemi 2 yıl önce yalvar yakar yaşadığım yere getirdim. Sapasağlam annem 3 gün sonra fenalaştı, entübe ettiler. 1 ay içinde annemi kaybettim. Ben kafayı yedim resmen sonunda psikiyatrist ağır ilaçlara başlattı.
Daha yeni atlatmaya çalışıyorum.
Ben bile artık kendimi suçlamayı bıraktım.
Yeni bir can sahiplenin onun yerini dolduramaz ama eminim onun kadar sevebilirsiniz.
Teşekkür ederim. Kardeşinizin kedisine de geçmiş olsun. Kardeşinizin kedisi devamlı mı kan sulandırıcı kullanıyor yani her gün? Bizim veteriner niye vermedi onu düşünüyorum?Onun yaşadığı süre boyunca ona güzel baktığınıza inanıyorsanız gerisi teferruattır. Boşuna kendinizi üzmeyin, maalesef kedilerde de kalp krizi çok yaygın. Kardeşimin kedisi aynı şekilde kalp krizi geçirdi şu an tansiyon, kan sulandırıcı ilaçlarla hayatına devam ediyor. Yaşaması çok düşük bir olasılıktı. Kendinizi suçlamak yerine sokaktan başka bir ihtiyaç sahibi canı alıp acınızı onunla avutmaya çalışmanızı tavsiye ederim, çok üzgünüm.
Çok teşekkürler. Evet her gün kan sulandırıcı ilacı var. Ayriyeten çok stresli, korkak bir hayvan olduğu için gerekli gördüler ilacı. Bir de her veterinerde EKG yok, belki çok detaylı tetkik edemedikleri için ilaç vermemişlerdir, çünkü ağır ilaçlar aynı zamanda. Takip etmek istemiş de olabilirler. İçinizi ferah tutun gerçekten çok zor bir süreç hayatta kalsaydı bile mucize olurdu.Teşekkür ederim. Kardeşinizin kedisine de geçmiş olsun. Kardeşinizin kedisi devamlı mı kan sulandırıcı kullanıyor yani her gün? Bizim veteriner niye vermedi onu düşünüyorum?
Sizin de başınız sağolsun. Kedilerimizin ölüm şekli birbiriyle adeta birebir örtüşüyor. Yani çok zor bir durum bu ama bunu benimle paylaştığınız için size çok teşekkür ederim. Kedimin durumu ile ilgili kafamdaki sorular şimdi yeniden güncellendi. Bakın size yeni bulduğum bir link paylaşayım: Saddle thrombus (aortic thromboembolism) in cats.Öncelikle başınız sağolsun. Benim kedimde de önce arka ayaklarından birine basamama oldu. Veterinere götürdük, bir şey ısırmış olabilir dediler. Bu pazar günüydü. Sonrasında hiçbir sorunu olmadı. Çarşamba günü gece bir anda arka ayakları tutmadı ve yığıldı. 1 saat öncesi yaş mamasını iştahla yemişti. Hemen veterinere götürdük ve bize pıhtı attığı söylendi. Arka ayaklarına giden ana damar tıkanmıştı. Öyle olunca alt kısmı kangren olmaya başladı ve maalesef 4-5 saat dayandı, sonrasında uyutmak zorunda kaldık. Bir ay öncesi ultrasonundan, diş temizliğine kadar kontrollerini yaptırmıştık. Mamasına, içtiği suyun gramına kadar takip ederdim. Eve çocuk, yabancı gelince çok strese giriyor diye insanları gelmeden uyarırdım, bazen davet bile etmezdim kimseyi. O derece hassastım ama 5 saat içinde her şey oldu bitti.
Kendinizi sorgulamayın, elinizden geleni yapmışsınız. Kedilerde her şey çok anlık olabiliyor. Gittiğim (güvendiğim) tüm veterinerler kedilerin son dakikaya kadar dayandığını ve ağrısı varsa da iyice kötü noktaya gelene kadar belli etmediğini söylerlerdi. Biz de hep böcek ısırığı değil de başka bir sorunu olduğunu düşünselerdi engel olabilir miydik diye düşünmekten deliye dönmüştük. Benzerlerini yaşayan biri olarak tek önereceğim yasınızı yaşayın ama kendinizi artık engelleyemeyeceğiniz belki de hiç suçunuz da olmayan şeyler için yıpratmamanız :/
Aynen direk paylaştığınız linkteki durum bizimki, Tromboembolia denmişti. Büyük ihtimalle böcek ısırı değildi, çünkü her yerde sineklik vardı ve evde çiçek/saksı falan da yoktu. Dediğiniz gibi daha minör şekilde bir pıhtı attı, kendisi çözüldü ya da çok etkilemedi ama 2. sinde kurtaramadı.Sizin de başınız sağolsun. Kedilerimizin ölüm şekli birbiriyle adeta birebir örtüşüyor. Yani çok zor bir durum bu ama bunu benimle paylaştığınız için size çok teşekkür ederim. Kedimin durumu ile ilgili kafamdaki sorular şimdi yeniden güncellendi. Bakın size yeni bulduğum bir link paylaşayım: Saddle thrombus (aortic thromboembolism) in cats.
Siz de acaba böcek ısırığı değil de başka sorunu olduğunu anlasaydık engel olur muyduk diye düşünmeyin. İlk olduğunda benim kedime rontgen çekildi ve rontgende kalça displazmisi (ayrılma) kireçlenme ve olası bel fıtığı saptandı. Buna yoruldu sancısı. Ama o kıdemli veteriner de bir keresinde emboli şüphesinden bahsetti. Pıhtı gidip tıkıyor ve tekrar açılıyor olabilir ama sizi telaşlandırmak istemem. dedi. Dedi de ne oldu yani bunun tespiti de çok zor kediye angio yapılması gibi bir durum zaten mümkün değil. Hayat boyu kan sulandırıcı ilaç verilebilir miydi? bilmiyorum. Ama kan sulandırıcıya rağmen bu durum bir kere oldu mu tekrar etme olasılığı çok yüksekmiş. Benim kedimde bu durum (artık kalça displazsınden mi emboliden mi neyse) defalarca yaşandı. Bu pıhtı da kalpte oluşuyormuş zaten. o yüzden kalp krizi geçiren kedilerde de arka bacakta tromboz felç vs eşlik eden belirtiymiş. Bu aort damarı direkt kalbe bağlantılı. Tabi ki benim kedim her seferinde kalp krizi geçirmiyordu, hani 10 kez kalp krizi geçirip hayatta kalan kedi olmaz. Ama kedilerimiz bu durumu (düşük olasılıkla) atlatsalardı felç kalacakları kesindi., sizde hele tam tıkanma olmuş anladığım kadarıyla bir de kangrenDemek benim kedimde de şüphe edilen eyer trombozu teşhisi yüksek olasılıkla doğruydu. Demek kedim yine de iyi dayandı. Bu sefer de kalp krizine eyer trombozu eşlik etti ya da eyer tronbozuna kalp krizi eşlik etti. Şimdi sorular bitmez kedime tüm risklerine rağmen ve teşhisteki belirsizliğe rağmen hergün kan sulandırıcı verilseydi...? yok o sırada bir de maması boğazına kaçmasaydı...? yok bocek ısırığı ya da kalça displazmisi değil de eyer trombozu olduğunu anlasaydık...? Bu iki melek cennetlerinde huzurla uyusun, büyük olasılıkla atlatamayacaklardı, atlatsalardı felç kalacaklardı...
Yani eklemeden geçemeyeceğim. Ben bu forumda bazı münasebetsiz yorumlara kızsam da üyelik iptali yapıp yeniden üye olsam da.. iyi ki bu forumdayım ve iyi ki sizler varsınız. Allah razı olsun.
Bunu asla bilemezsiniz. Olana çare yok. Belki sağ kalacakti ama cok kotu halde olacakti, hayat kalitesi cok dusecekti. Hatta belki onun yaşam sartlarini dusunerek uyutma karari vermeniz gerekecekti. Inanin bu karar cok agir olurdu.Şimdi sorular bitmez kedime tüm risklerine rağmen ve teşhisteki belirsizliğe rağmen hergün kan sulandırıcı verilseydi...? yok o sırada bir de maması boğazına kaçmasaydı...? yok bocek ısırığı ya da kalça displazmisi değil de eyer trombozu olduğunu anlasaydık...?
Çok sıkı takip ettiğim bir hesap var 5/6 kedisi var onun kedilerinden birisi bugün ölmüş kalp krizi ki hesap çocuğundan farkı yoktu kedilerin ilgilenme olarak kalp krizi dendiyse kalp krizidir çok acı bizim de kedimiz var ama kendinizi suçlamayınSevgili Hanımlar,
İki hafta önce benim için çok özel bir kedimi ani ve travmatik bir şekilde kaybettim. Konumun ayrıntıları evcil hayvanlar bölümünde açtığım şu konumda: Bana beddua edin.... kedim...
Özetle kedimin arada bir kalça ağrısı oluyordu, arka bacağına basamayıp bağırıyordu. Onun mamasına veterinerin verdiği ilacı karıştırıp veriyordum ve düzeliyordu. Yine o gün ağrısı oldu zannettim, ama tek fark bu sefer hızlı hızlı nefes alıyordu ve saklanma davranışı (koltuk arkalarına) sergiledi (daha önce bunlar olmuyordu). Ben bunların başka bir şeyin belirtisi olabileceğini ve sonucunu düşünemeyerek yine mamasına ilaç karıştırıp verdim hapur hupur yedi.
Sonra nefesi yüzünden için rahat etmedi vete götürdüm. Vet ağrı kesici iğne ve ödem sökücü yaptığını söyledi ağızdan da mide koruyucu verdi. Bir de bana bu böyle nefes alırken mi mama yedi? Nefes borusuna kaçmış dedi. Sonra durumu izleyin yarın getirin, nefes borusuna kaçanla ilgili eğer düzelmezse bir tedavi başlarız dedi. Biz eve döndük kedim fenalaştı. Sonra yine vete yetiştirdik başka bir iğne daha yaptı (sonradan kan sulandırıcı da yaptım demişti sanırım bu iğne kan sulandırıcı idi) oksijen kabinine aldı ama kedim öldü. (hepsi 5-6 saat içinde oldu).
3 gün perişan oldum çünkü canımdan çok sevdiğim kedimin ölmesi bir tarafa (nefes borusuna mama kaçmasına neden olarak) onu ben öldürdüm diye perişan oldum. Eski oturduğumuz ildeki veterinerimizle konuştum. O bana kedimin çok yüksek olasılıkla kalp krizi geçirdiğini söyledi. Meğer kedilerde kalp krizinin olası belirtilerinden biri de arka bacağına basamamakmış. Belki ilk belirtiler de kalp krizi olabilirmiş. Kedilerde kalp krizinde kan sulandırıcı ve oksijen desteği dışında yapılacak bir şey yokmuş ve genelde yüksek oranda ölümle sonuçlanıyormuş.
Cesaretimi toplayıp kendi vetimize gittim. Vetimiz iki ortak, bir ortak daha kıdemli, kedimi götürdüğüm gece nöbetçi değildi öteki nöbetçiydi. Neyse gittiğimde ikisi de oradaydı. Sordum kedim neden öldü diye. O pıhtı atmış, kalp krizi geçirmiş dedi. Anladım kedim kalp krizinden öldü ama sonra mamayı sordum. O kalp krizinin nedeni mi yoksa tuzu biberi mi oldu diye. Vet tuzu biberi olmuştur. Dedi. Öteki nöbetçi olan vet de “ben kan sulandırıcı da yaptım kalp krizi ihtimale karşı ama sizi telaşlandırmamak için söylemedim” dedi. Ama ilkinde mi yaptı ikincisinde mi yaptı bana öyle geliyor ki ikincisinde yaptı belki ilkin anlamadı ya da anladı neyse.
Tabi ben kedimin benim verdiğim mama yüzünden değil de kalp krizi yüzünden öldüğünü anlayınca önce bir rahatladım ama tabi ki kedimin acısı geçmedi. Şimdi aradan 2 hafta geçti benim kafam yine bulanmaya başladı. Onlar acaba beni avutmak için mi öyle söylediler falan diye. Kedimin kalp krizi geçirdiği kesin ama acaba benim ona verdiğim mamanın boğazına kaçması yüzünden mi kalp krizi geçirdi? ve eğer öncesinde de zaten kalp krizi geçiriyor idiyse yine maması boğazına kaçmasaydı atlatır mıydı? Diye. Böyle kendimi yiyip bitiriyorum.
Şimdi kim ne söylesin bana? Senin yüzünden değildi kalp kriziydi deseler beni acaba avutuyorlar mı diyeceğim. Yok biri çıkıp evet senin maman yüzünden oldu dese o zaman da ne yapacağım bilmiyorum, kabullenip belki terapi alacağım falan bilmiyorum ne yapacağım ama sanki herkes beni avutuyor falan. Eski vetimiz “için rahat değilse veterinerlik fakültesinden otopsi talep edebilirsin.” Demişti tabi öyle bir şey yapmayacağım kedimi gömmüşüm gitti.
Ama şimdi gün geçtikçe yasımı yaşamak yerine gitgide daha perişan oluyorum. Bugün öğrenciye dersim vardı iptal ettim. Evde hiçbir şey yapamıyorum, evden çıkamıyorum. Dün gece Allaha canımı alması için çok dua ettim.
Lütfen hakkınızı helal edin.
Çok sıkı takip ettiğim bir hesap var 5/6 kedisi var onun kedilerinden birisi bugün ölmüş kalp krizi ki hesap sahibinin çocuğundan farkı yoktu kedilerin ilgilenme olarak kalp krizi dendiyse kalp krizidir çok acı bizim de kedimiz var ama kendinizi suçlamayınSevgili Hanımlar,
İki hafta önce benim için çok özel bir kedimi ani ve travmatik bir şekilde kaybettim. Konumun ayrıntıları evcil hayvanlar bölümünde açtığım şu konumda: Bana beddua edin.... kedim...
Özetle kedimin arada bir kalça ağrısı oluyordu, arka bacağına basamayıp bağırıyordu. Onun mamasına veterinerin verdiği ilacı karıştırıp veriyordum ve düzeliyordu. Yine o gün ağrısı oldu zannettim, ama tek fark bu sefer hızlı hızlı nefes alıyordu ve saklanma davranışı (koltuk arkalarına) sergiledi (daha önce bunlar olmuyordu). Ben bunların başka bir şeyin belirtisi olabileceğini ve sonucunu düşünemeyerek yine mamasına ilaç karıştırıp verdim hapur hupur yedi.
Sonra nefesi yüzünden için rahat etmedi vete götürdüm. Vet ağrı kesici iğne ve ödem sökücü yaptığını söyledi ağızdan da mide koruyucu verdi. Bir de bana bu böyle nefes alırken mi mama yedi? Nefes borusuna kaçmış dedi. Sonra durumu izleyin yarın getirin, nefes borusuna kaçanla ilgili eğer düzelmezse bir tedavi başlarız dedi. Biz eve döndük kedim fenalaştı. Sonra yine vete yetiştirdik başka bir iğne daha yaptı (sonradan kan sulandırıcı da yaptım demişti sanırım bu iğne kan sulandırıcı idi) oksijen kabinine aldı ama kedim öldü. (hepsi 5-6 saat içinde oldu).
3 gün perişan oldum çünkü canımdan çok sevdiğim kedimin ölmesi bir tarafa (nefes borusuna mama kaçmasına neden olarak) onu ben öldürdüm diye perişan oldum. Eski oturduğumuz ildeki veterinerimizle konuştum. O bana kedimin çok yüksek olasılıkla kalp krizi geçirdiğini söyledi. Meğer kedilerde kalp krizinin olası belirtilerinden biri de arka bacağına basamamakmış. Belki ilk belirtiler de kalp krizi olabilirmiş. Kedilerde kalp krizinde kan sulandırıcı ve oksijen desteği dışında yapılacak bir şey yokmuş ve genelde yüksek oranda ölümle sonuçlanıyormuş.
Cesaretimi toplayıp kendi vetimize gittim. Vetimiz iki ortak, bir ortak daha kıdemli, kedimi götürdüğüm gece nöbetçi değildi öteki nöbetçiydi. Neyse gittiğimde ikisi de oradaydı. Sordum kedim neden öldü diye. O pıhtı atmış, kalp krizi geçirmiş dedi. Anladım kedim kalp krizinden öldü ama sonra mamayı sordum. O kalp krizinin nedeni mi yoksa tuzu biberi mi oldu diye. Vet tuzu biberi olmuştur. Dedi. Öteki nöbetçi olan vet de “ben kan sulandırıcı da yaptım kalp krizi ihtimale karşı ama sizi telaşlandırmamak için söylemedim” dedi. Ama ilkinde mi yaptı ikincisinde mi yaptı bana öyle geliyor ki ikincisinde yaptı belki ilkin anlamadı ya da anladı neyse.
Tabi ben kedimin benim verdiğim mama yüzünden değil de kalp krizi yüzünden öldüğünü anlayınca önce bir rahatladım ama tabi ki kedimin acısı geçmedi. Şimdi aradan 2 hafta geçti benim kafam yine bulanmaya başladı. Onlar acaba beni avutmak için mi öyle söylediler falan diye. Kedimin kalp krizi geçirdiği kesin ama acaba benim ona verdiğim mamanın boğazına kaçması yüzünden mi kalp krizi geçirdi? ve eğer öncesinde de zaten kalp krizi geçiriyor idiyse yine maması boğazına kaçmasaydı atlatır mıydı? Diye. Böyle kendimi yiyip bitiriyorum.
Şimdi kim ne söylesin bana? Senin yüzünden değildi kalp kriziydi deseler beni acaba avutuyorlar mı diyeceğim. Yok biri çıkıp evet senin maman yüzünden oldu dese o zaman da ne yapacağım bilmiyorum, kabullenip belki terapi alacağım falan bilmiyorum ne yapacağım ama sanki herkes beni avutuyor falan. Eski vetimiz “için rahat değilse veterinerlik fakültesinden otopsi talep edebilirsin.” Demişti tabi öyle bir şey yapmayacağım kedimi gömmüşüm gitti.
Ama şimdi gün geçtikçe yasımı yaşamak yerine gitgide daha perişan oluyorum. Bugün öğrenciye dersim vardı iptal ettim. Evde hiçbir şey yapamıyorum, evden çıkamıyorum. Dün gece Allaha canımı alması için çok dua ettim.
Lütfen hakkınızı helal edin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?