@runningwithtwo
sizi çok iyi anlıyorum.
hissettiğiniz boşluğu seziyorum.
o boşluğu çocuklarınızın varlığıyla doldurmayı denediğinizi de tahmin ediyorum.
bu hayatı kendiniz için yaşıyor gibi hissedemiyorsunuz.
diyorsunuz ya, işe gidiliyor işten geliniyor, yemek vs derken uyku. gün bitiyor.
sanki tek amaç zamanı doldurmak ve görevleri yerine getirmek.
eşiniz, eşinizin ailesi ve çocuklarınız...
onların gereksinimleri yerine getiriliyor.
eşinizin hayata bakışındaki o gelenekçilik sizi sıkmış.
belki bu içinizdeki mutsuzluk, boşluk zaman zaman anneliğinizi de sorgulatmıştır.
mutlu olamadığınız için kızmışsınızdır kendinize?
hani şükürsüzlük dedikleri..
bu kısır döngüyü kırmaktan başka çareniz (ÇAREMİZ) yok!
size değer vermeyen insanlardan değer görme ihtiyacınız olmadığını öncelikle kafanızda netleştirin.
bazı şeyleri eşinizle yapma isteğinizden de vazgeçebilirsiniz.
arkadaşınız, kuzeniniz olabilir.
kendinize zaman ayırın.
ilgi duyduğunuz, geçmişte uğraş verdiğiniz bir şeyler varsa hobi anlamında geri dönün.
yoksa edinmeye çalışın.
ilginizi çeken hiçbir şey yoksa sergi gezin mesela. ( nerede yaşadığınızı bilmiyorum ama)
kitap okumayı sevmiyorsanız atıyorum ilginizi çekebilecek dergi alın.
dekorasyon ev dergisi de olabilir.
hayatınızı eş, eşin ailesi çocuklar ve iş sarmalından çıkarın. (ÇIKARALIM!)
sizi en iyi kendiniz tanırsınız.