- 23 Mart 2015
- 5.715
- 12.056
- 448
arada hepimize geliyorlar.. oluyor öyle
şeytana uymayalım..
şöyle bir düşünün eşiniz olmazsa yapabilecek misiniz özlemeyecek misiniz onu?
Demek ki eşiniz ruhsuz biri.Bir laf var hani kadın çok derin adam yüzme bilmiyor diye.
Eşiniz klasik koltuğuna aşık evden çıkmak istemeyen adamlardan.
Benim eşim de böyledir ama arada jestler süprizler olur tabiki.
E 2 çocuk da var sanki bunu garanti gibi görüyor sizin bir yerlere gitmeyeceginizden emin galiba.
Böyle yaşamak onu mutsuz etmiyor belli ki halinden çok memnun.
Belki onun memnun olduğu şeyleri azaltabilirsiniz biraz da o rahatsız olsun hayatından düzeninden.
Size boşanmış bir insan olarak Aile terapistine gitmenizi önerebilirim ancak.Boşanmak bana göre yine kadının sömürüldüğü bir durum; daha fazla güç gerektirir ve eğer sorunun çözümü çok kritik ve acil bir seçenek gibi değilse de fazlaca yıpranmaya yol açıyor.Tabi buna çevre,sosyal konum, yaşam tarzı da etki ediyor.Çocuklar için bir mücadeleye dönüşmüşse evlilik kesinlikle uzman eller dokunmalı.Benim en mutsuz olduğum, ağladığım anlarda bile ruhsuz davrandığı olmuştu.
İnsan hani yaşadıkları üstüne bir de olmuşları hatırlamaya başlar ya...
Benim aklımdan çıkmayan bir hadise var mesela... O zamanlar yeni evliydik...
Aramızda gereksiz bir tartışma olmuştu. Ben midesi sağlam bir insanım kolay kolay midem bulanmaz.
Ama o kadar üzülmüştüm ve gerçekten "evlilik bu muydu, mücadele bunun için mi" dediğim noktadaydım.
Çok ağlamaktan midem bulanmıştı, banyoya gidip kusmuştum ve o arada ne olduysa burnum kanamıştı.
Eşim gelip "yok artık mahsus yapıyorsun, sırf acitasyon olsun diye" demişti.
Buz kesmiştim...
Bir insan durduk yere kendisi neden kussun? Hadi onu geçtim, burnunu nasıl kanatsın?
O zaman gerçekten şoka girmiştim... Hala aklıma geldikçe, eşimin bir yanı böyle ruhsuz, acımasız geliyor...
Size boşanmış bir insan olarak Aile terapistine gitmenizi önerebilirim ancak.Boşanmak bana göre yine kadının sömürüldüğü bir durum; daha fazla güç gerektirir ve eğer sorunun çözümü çok kritik ve acil bir seçenek gibi değilse de fazlaca yıpranmaya yol açıyor.Tabi buna çevre,sosyal konum, yaşam tarzı da etki ediyor.Çocuklar için bir mücadeleye dönüşmüşse evlilik kesinlikle uzman eller dokunmalı.
Bende senin gibiydim boşanmaya karar vermeden önce. Adamda dövme sövme yok, aldatmak yok, içki yok, sigara yok, kumar yok. Sadece ben mutsuzum ve deli gibi ayrılmak istiyorum. Değer mi ayrılmaya neden böyle bişeyi istiyorum severekde evlendik oysa diye elle tutulur bir sebep bulamıyordum. Sonradan farkettim ki aslında çok fazla sebebim var ama ben görmezden gelmeyi seçmişim hatta neredeyse kendim bile unutup garip bir şekilde normalleştirmişim. Şimdi düşünüyorumda vicdanı yok, merhamet yok, ilgi yok, sorumluluk bilinci yok, asla hakaret etmesede hareketleriyle aileme ve sevdiklerime saygısı yok, sevdiğini söylesede bunu belli edecek bir davranış yok. Herşeyden önemlisi artık bende ona karşı tahammül ve sevgi yok. Kendimi hayatım bitmiş hapise girmiş gibi hissediyordum yanında. Kısaca mutsuzdum ama sadece onun yanındayken. Bende bitirdim bir an bile pişman olmadım. Onun yükünü taşıyıp mutsuz olacağıma yalnız başıma omuzlarımda insan yükü olmadan mutsuz olurum
Sizi hayatta mutlu edecek, duygusal olarak besleyecek bir kaynak bulamıyorsunuz şuanda. Her şeyden önce hayatınızın geneliyle ilgili bir sorgulama noktasında olduğunuzu anlıyorum.
Mesela boşansanız diyelim ev,iş,çocuk dışında nasıl bir rutin oluşturursunuz? Sizce eşiniz olmasa sizi daha mutlu edebilecek uğraşlar edinip daha doyum veren bir hayat kurabilir misiniz? Bir süre kişisel olarak bunun provasını yapmanızı ve bireysel olarak terapi almanızı öneririm. Terapi aldığınızı eşinize söylemek zorunda değilsiniz. Bu şekilde bir süre deneyin bir bakalım nasıl hissedeceksiniz ona göre boşanma konusunda daha öngörülü davranabilirsiniz..
"Bir yandan pire için yorgan mı yakıyorum diye de düşünüyorum kafamın bir kenarında.
Hadi dilekçeyi verdim boşandım, demek kolay değil elbet.
Ayrıca süreçte beni korkutuyor... Hem de dehşete kapılıyorum düşündükçe." elimizde ne yazık ki sihirli değnekler yok gerçekten boşanmayı son çare olarak düşünün kendi iyiliğiniz için. Ama eşinizle konuşun anlatın anlamıyor mu tekrar anlatın belki sadece o değildir anlamayan belki siz kendinizi anlatamıyorsunuz dur tekrar tekrar anlatın her seferinde kendinizi başka başka kelimelerle olaylar ile anlatın. Usanmadan ifade edin rahatsız olduğunuz durumları söyleyin . Bıkmadan inatla sahip çıkın hayatınıza evinize . Eğer annneyle yaşamak gibi bir hata yaparsanız kabus o zaman başlar . Kendi eviniz kendi ayaklarınız üzerinde olmadıkça her yer size dar gelir.
Ben 10. Yıla girdim evlilikte bir kızım var şimdide hamileyim ikinciye Allah sağlıklı nasip ederse.diyecegim suki evlendim eşimin annesi bize iki kez gelmiştir.
Kadın eski kafa geri kafalı ve bence hasta ruhlu kardeşleri desen zira kadar abilerim var eşim beş numara daha ne yaptınız diye bizi arayıp sormadılar olarak oldunuz mu diye gelmezler
Bu insanların yüzünü dahi görmek istemiyorum beni öldüğünde aoracaksa sormasinlar
Allah onları bildiği gibi yapsın inşallah
Dediğiniz gibi bende kendimi değersiz hissettim bir adam akıllı beni arayıp soran kv olmadı
Doğum yaptım eve geldi bir kap yemek yapmadı iki gün kaldı gitti kırk yabancı bile bunlardan iyidir
Cokkkk kötü birşey bu aile evlilikte çok önemli
Size şunu diyim sizin kv kp çocuğunuza bakiyormusun benimki aç oldurur beee
Eşimin iyi yönleri cokkkk onları göz önüne aldım yuvami YİKMADİMesimi öksüz kabul ettim ben artik
Benim ailem arar sorar eşimin niye gidiyoruz demez neden geliyorlar demez yedirmeye icirmeyi çalışır çırpınırdı yazık
Allah onun ailesini yerin dibine soksun
Bildiği gibi yapsın
Bence siz daha şanslıyız iyi dusunun
O kadar çok denedim ki, artık deneyecek gücüm kalmadı sanırım.
Başbaşa 1 günlük kaçamaklar, başbaşa yemekler, çocuklarla birlikte birşeyler...
Denemediğim yol kalmadı...
Sonuç: yılbaşında evde temizlik yapan ben... kuru kuru geçirilen akşam...
Kayınvalidem sabah "eğer bir programınız varsa ben çocuklar ile ilgilenirim" diye eşime mesaj göndermiş.
Eşim bunu bana öğleden sonra söyledi.
Ne yapalım? dedi... Cevabım "birşeyler yapalım, hazır çocuklarla ilgileneceker madem" oldu.
Ben başladım arayışa, ne yapsak diye.
Adamın umru değil ki... Bende umursamadım ne olacak acaba diye...
Kös kös o bir köşede oturdu, ben de evi temizledim. Çocuklarla ilgilendim.
Yemek yaptım... Geleceğimi hayal ettiğimde ise, dönüp dolaşıp aynı senaryoyu buldum...
İşte & evde çalışan kadın, hiç bir sosyal hayatı olmayan bir insan...
Kendinizi bu mutsuzluga siz itiyorsunuz ama.
Kayinvalide cocuklara bakayim demis, esiniz plan yapmadiysa siz yapabilirdiniz.
Benin cocuklarimda 4,5 ve 1,5 yasindalar.
Yurtdisindayim ve burda kimsemiz yok.
Esim yilbasi aksami nobetciydi, koltukta uyuyakalmisim oyle girdim yeni yila.
Senelerdir ne anneanne ne babaanne teyze vs cocuklarimi kimseye 1 saatligine bile emanet edip disari cikamadim, babasa yemek yemeyeli belki 2 sene oldu.
Siz elinizdeki nimeti degerlendirin.
Ben çocuğun 4-5 sene sonra yapılması taraftarıyım evlilikte belli bir doygunluğa ulaştıktan sonra
Evet haklısınız boşanmak içim bu saydıklarınızın olmasına gerek yok boşandığınızda huzurlu olacağınızı düşünüyorsanız boşanın
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?