sizi o kadar iyi anlıyorum ki… ben de böyle bir günümdeyim. Saatlerdir bebek ağlaması dinliyorum uyuyamıyorum diye. Ben de ona bağırdım uyuyacaksan uyu yoksa da burda yatıp dinleneceksin diye. Çıktım duşa girdim. O arada üç dakkada uyumuş. İnsan çocuğuna kızmıyor aslında, yalnızlığına, leş gibi oluşuna, o uyudu hadi bir yemek yapayım da, işte şunu bunu halledeyim diye bakmasına, eşinin yoruldum bulaşık makinesini boşaltamadım demesinin sık sık olmaya başlamasına, ama her uyusun uyansın dışarı çıkalım diye düşündüğünde planın tutmayışına, her gün ama her gün sanki sen hiç yorulmuyormuş gibi aşağı yukarı aynı şeyleri yaşayıp heyecan hissedememesine kızıyor. Ama çocuğunda buluyor sonra hatayı. Ben de üzüldüm. Pelte gibiyim şu an, o uyudu ama ben uyanana kadar kendime gelemem. Uyandığında gene aynı şeyler tekrardan devam. Kimse yalnız kalmamalı, ama öyle bir dünyadayız ki… kim ne derse desin bir başımızayız.