Nasıl hayırlı evlat yetiştirilir?

labellevie

Guru
Pro Üye
Anneler Kulübü
11 Haziran 2010
8.333
15.510
448
Diğer
Öncelikle herkese merhaba, bu bdv konusu değil demeyin benim için çok büyük bir sorun. Aklımın her köşesinde hep bu soru, iki oğlum var bir 7 yaşında diğeri 6 aylık. Çevremde gördüğüm her kötü örneği gözlemliyorum. Nasıl anlatsam çocuğu üniversiteye giden iş arkadaşımın çocuğu ile ilgili yaşadıklarından, bir müşterinin çocukları ile ilgili anlattıklarından ders çıkarmaya çalışıyorum. Ne yapmak lazım?
İçten içe yetiştirdiğim çocuklarımın büyüyünce başarısız olmalarından, beni hayal kırıklığına uğratmalarından, saygısız, haksız ve bencil olmalarından çok korkuyorum. Lütfen bana bir akıl verin. Özellikle yetişkin çocukları olan yada çocuk gelişimi konularında uzman olan arkadaşların fikirlerini almak istiyorum.
 
Uzman degilim, cocugum da yok ama gorgulu kuslar gordugunu isler diye bi soz var. Siz aile olarak sevginizi esirgemez, hosgorulu, ahlakli olursaniz onlar da elbet bunu bilip gorerek yasarlar (istisnalari goz ardi ediyorum). Cogu ebeveynin ortak problemidir, biz yapamadik siz yapin, biz olamadik siz olun.
Basaridan kastinizi anlamadim, marangoz olsun mutlu olsun, o yaptigi isin en iyisini yapsin „basarili“ olsun, az kazansin ama emeginin karsiligini alsin, carpip cirpip, yakip yikip zengin olmasin diye dusunuyorum. Herkes tip doktoru, muhendis olamaz. Gecmisini bilen, caga uygun merhametli bireyler yetistirirsiniz umarim.
 
Cok ama cok sevdigim bir söz var siz yürüyün çocuklar adımlarınızi takip eder.
Benim iki çocuğum var elimden geleni fazlasıyla yapmaya calisiyorum olur olmaz ilerde görebiliriz bunu ama şunu biliyorum ki bol bol sevmenin öpmenin konuşmanın gerçekten kaliteli zaman geçirmenin asla yeri girmez elbette cocuk üzerinde olumlu etkisi cok oluyor.
 
Cocuklarınızı olduğu gibi kabullenip olduğu gibi sevmelisiniz. Onlar sizin ahlaki değerlerinize sahip olmak zorunda değil sizin istemediğiniz bir davranışı yaptı diye hayal kırıklığına uğrayacaksanız yapmasaydınız çocuk. Başarısız olsalar ne olacak sevmeyecek misiniz artık ? Zaten cocuğunu olduğu gibi seven kosulsuz kabullenen ailede yetişenler başarılı da olur ahlaklı da.
 
Uzman degilim, cocugum da yok ama gorgulu kuslar gordugunu isler diye bi soz var. Siz aile olarak sevginizi esirgemez, hosgorulu, ahlakli olursaniz onlar da elbet bunu bilip gorerek yasarlar (istisnalari goz ardi ediyorum). Cogu ebeveynin ortak problemidir, biz yapamadik siz yapin, biz olamadik siz olun.
Basaridan kastinizi anlamadim, marangoz olsun mutlu olsun, o yaptigi isin en iyisini yapsin „basarili“ olsun, az kazansin ama emeginin karsiligini alsin, carpip cirpip, yakip yikip zengin olmasin diye dusunuyorum. Herkes tip doktoru, muhendis olamaz. Gecmisini bilen, caga uygun merhametli bireyler yetistirirsiniz umarim.
Olur mu uzman yada çocuk yetiştirmiş olmak gerekmez KK’nün zeki kadınlarının fikirleri çok önemli benim için.
Benim de başarıdan kastım zaten sadece meslek değil, hayatta kendini gerçekleştirebilmesi, olmak istediği şeyi olabilmesi, mutlu olması.
 
Cocuklarınızı olduğu gibi kabullenip olduğu gibi sevmelisiniz. Onlar sizin ahlaki değerlerinize sahip olmak zorunda değil sizin istemediğiniz bir davranışı yaptı diye hayal kırıklığına uğrayacaksanız yapmasaydınız çocuk. Başarısız olsalar ne olacak sevmeyecek misiniz artık ? Zaten cocuğunu olduğu gibi seven kosulsuz kabullenen ailede yetişenler başarılı da olur ahlaklı da.
Nasıl yani ahlaki değerler kişiden kişiye değişiyor mu? Mesela büyüklere saygı beklenen ve istenen bir davranış değil mi? Saygısız olan çocuğumu olduğu gibi mi kabulleneyim? Ben bunun olmaması için neler yapmam gerektiğini merak ediyorum.
 
Başarısız?

Benim evlatlarımla alakalı taleplerim oldukça az.
Fikri ve vicdanı hür, vatanına milletine kadına hayvana doğaya hayırlı ve mutlu olmaları.
Bu kadar.

Nasıl yetiştirilir böyle bir evlat bilmiyorum ama çocukluktan itibaren fikri alınan, birey olgusu aşılanmış ama aynı zamanda sınırları çizilmiş, büyüğe küçüğe saygısı öğretilmiş ve günümüzde bence ‘hayır’ı duymuş, çocuklar böyle olacaktır.

En çok gözlemlediğim şey özellikle çevremde birey olma çabasıyla saygısızlık ikilemi.
4 5 yaşlarında çocuklar diğer arkadaşlarına ‘ıyy üzerindeki ne çirkin sen bizle oynama’ diyor ve anneler arkadaş olmalarına rağmen müdahale etmiyor.
Ne münasebet!!!
Çocuğunuz hakaret edip bir başkasının kalbini kırar, onu itekler ve siz ona çanak tutarsınız işte o zaman yukarıda saydığım değerlere ulaşamazlar.

Benim düşüncem ve yöntemim bu.
 
Cok ama cok sevdigim bir söz var siz yürüyün çocuklar adımlarınızi takip eder.
Benim iki çocuğum var elimden geleni fazlasıyla yapmaya calisiyorum olur olmaz ilerde görebiliriz bunu ama şunu biliyorum ki bol bol sevmenin öpmenin konuşmanın gerçekten kaliteli zaman geçirmenin asla yeri girmez elbette cocuk üzerinde olumlu etkisi cok oluyor.
Ben de bunlara inanıyorum ama sizin de çocuklarınız henüz küçük sanırım. Büyüyünce ne olacak? Bizim severek, emek harcayarak, kendimden ödün verip büyüttüğüm çocuğum yarın bir gün bana “sana ne“ der mi?
 
Evladımın ileride ne kadar hayırlı, bana layık bi birey olma ihtimalinin; şimdi benim ona ne kadar hayırlı, layık ebeveyn olmam ile doğru orantılı bir şekilde gelişeceğini düşünüyorum.

Saygı, ahlak, özgüven, empati, merhamet vs gibi duyguları biz aşılıyoruz onlara farketmeden onlara olan davranışlarımızla.
 
Nasıl yani ahlaki değerler kişiden kişiye değişiyor mu? Mesela büyüklere saygı beklenen ve istenen bir davranış değil mi? Saygısız olan çocuğumu olduğu gibi mi kabulleneyim? Ben bunun olmaması için neler yapmam gerektiğini merak ediyorum.
Tabi ki ahlaki değerler kişiseldir, kişiden kişiye değişir. Ben sırf dünyaya daha önce geldiği için herhangi birine saygı duymasını beklemem mesela çocuğumdan.
 
Öncelikle herkese merhaba, bu bdv konusu değil demeyin benim için çok büyük bir sorun. Aklımın her köşesinde hep bu soru, iki oğlum var bir 7 yaşında diğeri 6 aylık. Çevremde gördüğüm her kötü örneği gözlemliyorum. Nasıl anlatsam çocuğu üniversiteye giden iş arkadaşımın çocuğu ile ilgili yaşadıklarından, bir müşterinin çocukları ile ilgili anlattıklarından ders çıkarmaya çalışıyorum. Ne yapmak lazım?
İçten içe yetiştirdiğim çocuklarımın büyüyünce başarısız olmalarından, beni hayal kırıklığına uğratmalarından, saygısız, haksız ve bencil olmalarından çok korkuyorum. Lütfen bana bir akıl verin. Özellikle yetişkin çocukları olan yada çocuk gelişimi konularında uzman olan arkadaşların fikirlerini almak istiyorum.
Çocuklarımızın mayasına umut öyküleri katmalıymışız.
Prof. Dr. Kemal Sayar bunu öneriyor👇:
Screenshot_20200912_012323.webp
 
Nasıl yani ahlaki değerler kişiden kişiye değişiyor mu? Mesela büyüklere saygı beklenen ve istenen bir davranış değil mi? Saygısız olan çocuğumu olduğu gibi mi kabulleneyim? Ben bunun olmaması için neler yapmam gerektiğini merak ediyorum.
Büyüklere saygı saçmalığın daniskasıdır. Saygı ve sevgi hakedilmelidir. Ast-üst iliskisiyle saygı duyulur senin saygını hak edecek bir sey yaptıysa saygı duyulur. Ama kırk kat yabancıya yaşı büyük diye saygı duyulmaz. Saygı duymamak farklı bir seydir saygısızlık yapmak farklı bir şeydir.
 
Büyütmeyeceksiniz çocuğu, yetiştireceksiniz..sağol ile teşekkür ederim kelimeleri bile insanda farklı bi izlenim bırakır söyleyince..konuşmanıza, kullandığınız üsluba dikkat edeceksiniz..komşularınızla, arkadaşlarınızla, eşiniz, eşinizin anne babası..hatta alışverişte çalışanlarla kurduğunuz iletişime kadar özenli davranmalısınız..kaliteniz çocuğunuza yansır eninde sonunda..
 
Çocuk yetiştirmek denilince aklıma hep bu şiir gelir :
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil,
Onlar kendi yolunu izleyen Hayat’ın oğulları ve kızları.
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil.
Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır.
Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil.
Çünkü ruhlar yarındadır,
Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları
Kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur.
Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar.
Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür
Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar.
Okçunun önünde kıvançla eğilin
Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar
Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever.
 
Cocuklariniza cok uzuldum gercekten
İnsallah ileride size sorarlar sen bu hayatta kendin ne basardin anne diye
Niye bu kadar ağır eleştiriyorsunuz ki? Konuya da beğenmedim ifadesi koymuşsunuz. Benim derdim zaten bu, beğenin beğenmeyin diye yazmadım. Fikir almak için yazdım. Başarısızlıktan kastım, doktor, hakim, mühendis vs olsun çok para kazansın değil. Kendini bilen, istediği hayatı yaşayabilecek, olmak istediği kişinin biraz da olsa yakınından olabilmiş, sevdiği istediği mesleği yapabilen, olamasa bile kimseyi suçlamayacak bir birey. Umarım ifade edebilmişimdir.
 
Çocugunuzun hayirli evlat olma sorumluluğu yoktur. Gurur kaynaginiz olma gorevi yoktur. Sizin iyi anne baba olma goreviniz vardir. Bunu yaptığınız sürece, koşulsuz sevgiyi verdiginiz sürece sosyal hayatta aile içinde sıkıntı yasayacagini sanmiyorum. Nihan Kaya okumanızı öneririm.
 
Ben de bunlara inanıyorum ama sizin de çocuklarınız henüz küçük sanırım. Büyüyünce ne olacak? Bizim severek, emek harcayarak, kendimden ödün verip büyüttüğüm çocuğum yarın bir gün bana “sana ne“ der mi?
Diyebilir. Ne için dediğine bağlı bu. İyi yetiştirilmiş vicdanlı ahlaklı çocuklar olsalar da size sana ne diyebilirler. Kendinizden ödün verdiğiniz için çocuklarınızdan bağlılık beklememelisiniz. Böyle hissettririrseniz sanane diyecektir çünkü. Ama yalnızca sevginizi verirseniz onun hayatının ona ait oldugunu kabullenirseniz zaten her şey istediğiniz gibi gider diye düşünüyorum.
 
Back
X