- 8 Aralık 2012
- 10.610
- 6.974
- 248
Ben solak bir insanım, okula başlamadan önce sol elimle yazar çizerdim. Şimdi sağ elimle yazı yazıyorum, bunu nasıl yaptığımı ben hatırlamıyorum ama sınıf arkadaşlarım anlatıyorlardı, ben sol elimle yazıyorum diye öğretmen bana çok kızarmış ve sol elime vurarak kalemi sağ elime aldırırmış. Herkes sağ eliyle yazıyormuş ben sol elimle nasıl yazarmışım ! Böyle birşeyin ne kadar tehlikeli olduğunu duydunuz mu? Solak bir insanın sol elle yaptığı beceriyi sağ eline alıştırması kekemeliğe bile sebep olabiliyormuş. Çok şükür bende bi sorun yaratmadı. Böyle eğitim olmaz.
Kızım ilköğretim 4. sınıfa gidiyor. Bugün sbs sınavı vardı okulda. 62 sorudan 15 tanesi yanlış diye öğretmeni kafasına vurmuş. Bu sadece benim kızıma atılan tokat değil,diğer 15 üstü yanlışı olanların geneline vurmuş. Ve daha öncesindede birkaç öğrenciye tokat atıyor ve diyormuşki : Hemen annenize babanıza yetiştirirsiniz. Eğer defterlerindeki yazılar çirkinse sayfayı yırttığını söylüyor. Bunu geçen sene toplantıdada dile getirdi sizler diyor hiçmi çocuklarınıza vurmuyorsunuz. Tabi toplantıda kimseden ses yok, ben konuşsam belki çocuğuma farklı davranıcak. Birde demişki seneye ben sizlerle beraber değilim farklı bir okula yada başka bir yeremi gidiyor bilmiyorum, sizden kurtuluyorum demiş.
Okulumuzun ismi ve yeri önemli değil müdür bile ilgisiz. Müdür bey, genel olarak diyorki, bana çocuklar için şikayete gelmeyin.
Ve öğretmenimizin yaptığı en büyük hata kendi sınıfını diğer sınıflarla kıyaslaması. Bence sınıfın yarısından çoğu sorularda hata yapıyorsa bu öğretmenin suçu.
Ama aidat ödemeye geldimi bizler en baş sırada yer alır ve öğretmenler gününde en iyi hediyeleri almak zorundayız...
Benim annemin ogretmen bir arkadası bana " utanmıyor musun taharet eliyle yemek yemege" demişti. Yasım 16 o sıralarda, kadının yuzune baktım, gayet ciddiydi. Yapacak birşey yok, manyaklıgın meslegi yok malesef.
Solakları solaklardan başka kimse anlayamıyor gerçekten. Ben bir de sağ elimle yerim yemeği, ona kolaylıkla alıştım ama öyle bıçak tutmakmış, örgü örmekmiş falan hepsi sola talim:) Ayıplayanlar oluyodu, neymiş tuhaflarına gidiyomuş benim sol elimle iş yapmam ! Ben de bana öyle diyene diyorum ki, sizin sağ elinizi kullanmanız da benim tuhafıma gidiyor
Solakları solaklardan başka kimse anlayamıyor gerçekten. Ben bir de sağ elimle yerim yemeği, ona kolaylıkla alıştım ama öyle bıçak tutmakmış, örgü örmekmiş falan hepsi sola talim:) Ayıplayanlar oluyodu, neymiş tuhaflarına gidiyomuş benim sol elimle iş yapmam ! Ben de bana öyle diyene diyorum ki, sizin sağ elinizi kullanmanız da benim tuhafıma gidiyor
Bunun ilerisi yokki. Onlar herşeyin bilincinde bunu yapan kişi bir öğretmense ben veli olarak ne yapmalıyım, haklısın kızım öğretmen döverde severdemi demeliyim.
Yoksa milli eğitime şikayetmi etmeliyim yada öğretmenle konuşup ltf çocuklarımıza vurmayın mı demeliyiz ????
cocugum yok, yas olarakta burada yazanların pek cogundan oldukca küçük sayılabilirim.
Annem lisede edebiyat öğretmeni, senelerce öğrencileriyle ilgilenmekten bizim derslerimizle pek ilgilenememiştir kendisi.
fiziksel ve psikolojik şiddet hayatın hiçbir alanında kabul edilemez bir durum. Ancak ve ancak, burada okuduklarımdan gordugum kadarıyla laf donmuş dolaşmış ogretmenler yetersiz, yok ogretmenler cok maas alıyor, ogretmenin işi ne gücü neye gelmiş.
Annem hiçbir öğrencisine bırakın fiziksel şiddeti sesini yükseltmeyen bir kadın... Ömrü hayatında hep iyi sicil almış, asla ve katha ozel ders vermez. Defalarca ihtiyacı olan ogrencilerine ucretsiz ozel ders verdigini bilirim. Hatta ve hatta matematikten ve fenden yetersiz ogrencilerini evimize getirip " Evariscim sen yardımcı olur musun" dediğini çok bilirim. Asla maddi bir beklentisi olmayan bir insan...
Şimdi benim annemin calıstıgı okul orta okul sonrası sbs ile gelinen bir okul. Mamafih lise 1 öğrencisi sınıfta okuma yaparken, heceliyor, Türk edebiyatında klasik sayılan eserleri bırakın okumayı adını bile duymamış. Şimdi bu ogrenci sınava girip kırık not aldıgında veli gelip anneme hesap sorabiliyor. İnsan oturur bir dusunur 15-16 yasında bir cocuk okurken kekeliyor, kitap okuma alıskanlıgı hemen hemen hiç yok anne baba bunu gormuyor mudahele etmiyor ancak cocuk zayıf not alınca ogretmene parmakları uzatabiliyor.
Ogrenci okulda sigara içerken yakalanmış, yonetmelik geregince cocuk disipline sevk ediliyor, veli anında alo sikayet hattını arıyor. Cocuga dayak yok, laf sokma yok, yasanın ve yonetmeligin geregi yapılıyor. Ne yapılırsa yapılsın, asıl sorun velilerin cocukların sorumlulugunu almayıp 30-35 gencin/sorumlulugunu yekten ogretmene yıkmasında yatıyor. Butun veliler aynı mı, tabii ki değil ancak ailesinde terbiye almamıs ailenin gormezden geldigi cocuk davranıs bozuklugunu okulda surdurdugunde ogretmenin yapacak hiçbir şeyi yok. Davranış bozuklugu olan cocuga mudahele etmesin mi, ne hakkı var davranıs bozuklugu olan cocugun digerlerini rahatsız etmeye?
Allah askına ogretmenleri eleştirirken biraz mantıklı eleştirin.
Hakkınızı arayın, kesinlikle dayak siddet kotu soz kabul edilemez. ama alah askına, ogretmenler boyle soyle demeyin. Cidden, maddi acıdan oyle bir getirisi yok, insanla ugrasıyorsunuz.
Burada mesele velinin haksız memnuniyetsizliği falan değil ki. Yoksa öğrencinin içinde bulunduğu bir ceza sistemi elbette olmalı, hem öğrencinin kendisi için, hem diğer öğrencilerin eğitim gördüğü ortam sağlıklı olsun, sabote edilmesin, öğretmen rahatlıkla işini yapsın diye. Sizin dediğiniz gibi şiddet, dayak kabul edilemez. Hele de böylesi. Bunu yapan hocalar da ağır eleştirileri hak ederler. İnsanla uğraşmayı gerektiren bir meslekse belli özelliklere sahip olmayanlar bu mesleği yapmayacak, insan yetiştireyim derken bir çocuğun psikolojisini uzun vadede mahvetmek var işin ucunda. O zaman öğretmen öğretmen mi oluyor, mesleğini hakkıyla mı yapmış oluyor, öğretmen olmanın verdiği saygınlığı hak ediyor mu?
Konuya yazılan yorumlara tek tek cevap vermem mümkün değil.
Ama sonuç itibari ile yanlış cevaplar yüzünden öğretmen vuramaz.
Toplantıda kesinlikle dile getireceğim konuyu. Nickini hatırlamıyorum ama birisi konuya sadece çocuğun lafıyla hareket etmeniz yanlış diye ifade kullanmış, ben araştırmadan çocuğum lafıyla hareket etmem birkaç velide çocuğuna vurulduğunu ama korktuğu için annesine söyleyememiş maalesef. Bu dünün birikimi idi.
Zaten mantıklı öğretmen olsa sizler çocuklarınızı evde dövmüyormusnuz ifadesini kullanmazdı.
Burada öğretmenlere saygısızlık yapmıyoruz.
Sadece bir eğitimci soruyu yanlış yaptı diye tokat atamaz.
Niye bazı öğretmenler hemen ayaklanıyor,bazılarıda bana hak vererek yorum yapabiliyor.
Valla ben şunu bilir şunu söylerim kim üstüne alınırsa alınsın, Hakkaten öğretmenden öğretmene çok fark var...
Burada mesele velinin haksız memnuniyetsizliği falan değil ki. Yoksa öğrencinin içinde bulunduğu bir ceza sistemi elbette olmalı, hem öğrencinin kendisi için, hem diğer öğrencilerin eğitim gördüğü ortam sağlıklı olsun, sabote edilmesin, öğretmen rahatlıkla işini yapsın diye. Sizin dediğiniz gibi şiddet, dayak kabul edilemez. Hele de böylesi. Bunu yapan hocalar da ağır eleştirileri hak ederler. İnsanla uğraşmayı gerektiren bir meslekse belli özelliklere sahip olmayanlar ve mesleklerini sevmeyenler bu mesleği yapmayacak, insan yetiştireyim derken bir çocuğun psikolojisini uzun vadede mahvetmek var işin ucunda. O zaman öğretmen öğretmen mi oluyor, mesleğini hakkıyla mı yapmış oluyor, öğretmen olmanın verdiği saygınlığı hak ediyor mu?
Konuyya hem yılların öğretmeni hemde veli olarak yazı yazmak istedim..
Öğretmenin yaptığı davranışı asla onaylamıyorum...
Dayağa,şiddete .evde ,okulda işyerınde dışarda hiçbir şekilde tavsip etmıyorum..
Vuran döken insanlarıda aciz olarak görüyorum...
Dayak hayvana vurulur bu anlayışada çok kızıyorum..Oda bir canlı, canlı hıçbir varlık dayağı hak etmez ..
Benim çocuğuma dayak vuran o öğretmenin diye başlıyan cümleleride hiç yakıştıramadım..Eleştirdiğiniz kişiden farkınız ne.Hak aramak bu mu..
Öğretmen yöntem bulamamış dövmüş .Sizde ona kızın bağırın saçını başını yontun..Arada ne fark var..
Velimiz hala toplantıyı beklemekte büyük hata..Madem çocuğunuz bu kadar değerli gidin hemen konuşun.İş yerınızden izin aldın gidin..
Olay sıcağı sıcağıyken konuşun ki öğretmende yaptığı hatayı fark etsin. etsin..
Benim oğlum ıkı yıldır anaokulana gıdıyor.Geçen sene sınıfta dogum günü kutlandı dıye bır hafta okula gitmedi.
Bu sene anaokuluna yazdırınca ilk işim öğretmenle konuşup oğlumun durumu anlattım..Çok kıskanc ve hassas olduğunu dile getirdim..Bu yıl ben okula gıtme dıyorum kendısı koşarak gıdıyor..
Velilierimiz çalışmaktan iş güçten en degerli varlıkları cocuklarını ihmal ediyorlar..
Korkmayın çekinmeyin gidin konuşun.Önce öğretmenle.Olmadı düzelme sonra müdürle.Olmadı düzelme..Milli Eğitime gidin..
Siz çocuğunuza ne kadar deger verir iligilenirseniz o kadarda öğretmen ilgilenir.
Tüm öğretmenlerin görevleri işlerini iyi yapmak: ama .Bu memelkette herkes memur olmak için cırpınır durur..Sınavdan sınav koşar.
Memur olunca üç dört sene sonra sisteme ayak uydurur..Maalesef..
Siz çocuğunuza mücevvher gibi davranın ..Öğretmende öyle davranır emın olun..
Velimiz hala toplantıyı beklemekte büyük hata..Madem çocuğunuz bu kadar değerli gidin hemen konuşun.İş yerınızden izin aldın gidin..
Konuyla alakalı değil ama...kusura bakmayın da şu izin alıver lafını kamu çalışanları söyleyince ben de sinir oluyorum.Pazartesiden beri hastayım ve doktora gidemedim anca geçmezse cumartesi gidicem.Zaten konu sahibi de yazmış özel şirkette çalışıyorum diye.
Konuyla alakalı değil ama...
Katılıyorum lake...
Dün rahatsızdım...
Kaç defa aradılar. 12 de işe gelmek zorunda kaldım bitki çayları şu bu vesairelerle...
İzin alıp gitmek hele ki özeldeyseniz mümkün değil. Lüks resmen...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?