Bana "Elsa" al demişti sadece. Arkadasinkinden hiç bahsetmedi. O sandı ki ben arkadasininkinden alacağım. Ama bilmiyordum işte, herhangi bir " Elsa" istiyor sanıp, sürpriz yapmak istedim.Kendi çocukluğumdan yola çıkarak böyle süpriz lerden nefret ederdim
Ve hep o memnuniyetsiz ifade oldu yüzümde :)
Yani o paketle geleceğine annem beni alışverişe götürse ben seçsem ne olur.
Diğer konu arkadaşlar daki oyuncak vs ye özenme. Hepimiz yaşadık bunu. Her istediği olmasa da bazılarını yapmakta fayda var. Ama mesela kızınıza gel sana bir bebek alalım ama bir şartîm var arkadaşın ile aynı olmasın senin bebeğin sana özel olsun deseydiniz . Belki bu yaklaşım başkasında olanın aynısını alma mantığını yok ederdi.
Ben yiyecek harici başkasında gördüğünü almam oğluma oda 4 yaşında. Oyuncağa gelince orta yolu buluruz. Okadar param yok derse vaz geçer aklı kalır ama ısrar etmez. Her istedigimizin olamayacağını şimdiden öğrenmeleri gerek. Onları hayatın bu acımasız haline ancak böyle alıştırabiliriz.
Evet tam da konu bu. Tüm "Elsa " ları aynı sanıyordu ve benimkini görünce üzüldü. Diğer söylediklerinizde de çok haklisinizArkadaşında olan bebeği istemiş , sizin aldığınız bebeğin arkadaşındaki gibi olmamasına içerlemiş,
Bence bunda fazla derin duygular aramayın , o bebeği ışıklı ve şarkı söylerken gördüğünde, belki de elsa bebeğin yalnızca o şekilde olduğunu düşünmüş ve daha sadesini görünce şaşırmış olabilir ,
Konunuzdan bağımsız para mevzusu için diyebileceklerim ;
Çocuklar , özellikle o yaşlarda ; herşeyi sonsuz sınırsız zannediyorlar , benim de küçük çocuğum 3,5 yaşında , evet para mevzusu tek başına o yaş için anlamsız ve nahoş fakat onların isteklerinin parayla alındığını ve bu paranın da sınırsız olmadığını bilecek yaştalar ,
misal ben onun istediği bir şeye hayır dediysem, o an için alınmama sebebini belirtiyorum , bu bizim için çok pahalı şu anda alamayız , yeterli miktar parayı biriktirdiğimizde gelip alabiliriz .. Gibi ..
Ve bu şekilde para biriktirecek ve o oyuncak için heyecanlanacak olması çok güzel geliyor bana,
Kendi Küçüklüğümden hatırlıyorum mesela , ben de öğretmen çocuğuyum, birşey istediğimizde ; ay başında maaş alınca alınacak şu anda alamayız derdi babam Ve o aybaşında alınan şeyin hazzı hala aklımdadır .. Belki onlar şıp diye alınsa, bu kadar değerli olmazdı bizim için..
Ve sizin örneğinize çok yakın, 7 yaşındaki kızım sınıf arkadaşının uçan Prensesini görmüş benden istedi , birlikte oyuncakçıya bakmaya gittik ve istediği şeyin 200 lira olduğunu görünce alamayacağımızı belirttim , itiraz etmedi fakat aklında da kaldı o tabii,
Başka bir gün dayısı kıyamamış almış, fakat uçan Prensesi değil de uçan atını seçmiş,
İnanır mısınız iki ya da üç kez oynadı attı bir köşeye , yani onlar için o kadar da elzem değil arkadaşta ya da reklamda gördükleri oyuncak... Onu elde edene kadar can atıyorlar sadece ...
Cit kırıldımlik değil mevzu. Annelerimiz bu kadar hassas değildi. Ben en doğru şekilde ne yapılır, onu öğrenmeye çalışıyorum. " paramız yok" diyeceğim, o kadar basit değil işte. Zamanında bize gelen yardımcimin kızı için de üzülürdüm , onun için ne yapabilirim diye düşünürdüm. Kızımın eşyalarını görüp özeniyor diye. Evet paraları yok ama "paraları yok bu kadar basit iste" değil. Bir anne bunu çocuğuna bu kadar kolay söyleyemez mesela(yardımcımızin durumundan bahsediyorum ). Bir de başta anlattım 500 TL lik bir oyuncak olsa konu para olurdu direkt, ama ben yaşadığım o kadar da para ile ilgili değil. O yüzden bu durumu " paramız yok " ile aciklayamazdimParamiz yok diyeceksin bu kadar basit. Benimde annem derdi param yoktu kızım alamadik diye. Bu kadar cit kirildim yetiştirmeyin yahu
Dün Anna'yı aldık çok umursamadı ama ilk tepki olarak büyük gelmisti:)ben de çocuklarıma ışıklı ve müzikli oyuncak almam onlar da önce üzülürlerdi. kızına onların çabuk bozulduğunu oysa bu bebeğin hep onun yanında olacağını söyle.sonra gidip birlikte Anna yı da alın.sen üzüldüğünü çok belli etme o da bir kaç güne unutur sen bu konuda üzgün olduğunu hissettirirsn o bunu kullanacaktır
İçimi burktunuz, doğru bir noktasının. Neyi gerçekten isteyip istemediğini bilmemiz lazım ama nasıl?kendi tecrübemi anlatayım. kızım 5 yaşın altındayken yaşı net hatırlayamıyorum ama ana sınıfı öncesiydi, salı pazarına beraber gitmiştik. pembe ve çok güzel bir ışıklı aynalı makyaj masası gördü. o zamanlar barbi bebekler çok popülerdi ve onun serisiydi sanırım. yüksek bir fiyat söylemişti almamıştım. neredeyse barbinin bütün bebekleri vardı. bunun sonu yok dedim almadım. o da çok tutturamayan bir çocuktu.
ama şu an neredeyse gelin olacak yaşta hala bana o almadığım ışıklı aynayı bütün ayrıntılarıyla söyler. ve hala makyaj masası olarak olarak böyle bir masa ister. ben hayal mayal hatırlıyorum, o aklında tutmuş. nasıl istediyse artık.
pişman mıyım evet, keşke alsaymışım. bu kadar istediğini fark edememişim.
Paket açılmadan fark etmedi o olmadığını. Paketi açtıktan, kesilecek yerler kesildikten sonra sonra söyledi. Değişim olamazdı. Ben de genel olarak bu durumlarda ne denmeli onu düşündüm. 3 kuruş için "paramız yok" demek doğru cevap değildi. Evet, o hesaplı gelmişti ama bilseydim gönlünün öbürüne olduğunu alırdım . 235 TL'lik Elsa da vardı, ona " paramız yetmez" derdim belki ama bu bile içime sinmiyor. Yani parası çok çok fazla olan herkes almalı mi bu kadar gereksiz şeyleri? Bence hayır, o halde her şeye " paramız yok " demek de doğru değil.Sadece bu vardi falan deseydiniz keske param yok demek onu uzebilir.Bence bu simariklik degil maddi imkaniniz varsa alirsiniz bunu her zaman evet demiyorsunuzdur zaten.Bunlar bence maddiyat varsa hayir denecek seyler degil cunku gunumuzde cocuklar bez bebekten falan anlamiyor yani ne kadar suslerseniz susleyin ilgisini cekmeyecektir
Tam olarak aynısını yasadimOy agzini yedigm.
Aklima sey geldi.
Dun haberlerde bi kiz cocugu gordum 3 yasinda. Annesi noel icin ne zamandir istedgi bi bebegi almis. Kiz aciyor paket ve manyak gibi saga sola kosuyor sevincinden kendini kaybediyor.
Snrada kizniz aklima geldi.
Bi yarin saat sevincten sonra " ama bunun ayakkabilari baskaa".
Haha
Yanlış anlaşıldı sanırım. Öyle bir şey de gördüm demek istedim. Kızımın istediği o fiyat değildi. Ondan isteseydi o fiyata yapabileceğimiz şeyleri anlatır, reddederdimO kadar pahali oyuncagin krese goturulmemesi gerekiyor. Her ailenin durumu bir degil. Birinin elsa bebek parasi baska bir ailenin iki haftalik pazar parasi olabiliyor.
her evde boyle kıyaslamalar oluyor evet.. bende anasınıfı ogretmenıyım. oyuncak gunüne basta karsı olmustum cunku bırı markalı o gune gore populer bı oyuncak getırıyor, hıc getıremeyen oluyor vs.. oyuncak cesıtlılıgınde sınıfta materyal sıkıntısı cekınce cocuklarda cok ıstıyordu kabul ettım fakat oyuncak gunu getırılen oyuncak ısteyen her arkadasa sırayla oynatılması kosuluyla getırıldı. bu sartımı kabul ettıler. ve oynayanlarında özenlı davranmasına dıkkat ettık. basta paylaşma sorunu yasayan cocuklarımın da gittikce kolayca hatta ısteyerek paylastıgını gordum güzel bı sonuca ulasabıldık..Manevi paylaşımların öneminin farkindayım, bunlari zaten yapiyoruz. Demek istediğim "bebek alamıyoruz, ne yapalim" gibi bir şey degil. Bez bebek dikmek harika bir fikir ama bu konunun dışında kalıyor mesela. Her zaman her şeye sahip olunamayacagini anlamak için küçükler diye düşünüyorum. Ya da benim aynı oyuncağım yok ama annemle özel paylaşımlarınız daha fazla demek için küçükler. Bir de dediğim gibi tüm çocuklar adına üzüldüm birden. Demek ki her evde böyle kiyaslamalar olabiliyor. Bu yaşta olmaz sanıyordum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?