Ya deveyi güdeceksin ya diyardan gideceksin, demişler. Adam gelmiyor işte, artık çıkmaktan zevk almıyor, içi yaşlanmış, bir değil iki değil dört yıldır da böyle. Bu saatten sonra yaşlandıkça daha da enerji gelmeyecek ki adama.
"çünkü uzun bir sevgililik dönemimiz oldu. O zamanlardaki gibi gayretli olmasını bekliyorum" da hiç mantıklı bir istek değil ki

kim istemez cicim ayına dönmek? O zamanlar daha cook gencsiniz, kanınız kayniyor, aşk hayatınin tam merkezinde. Doğru düzgün dert yok, geçim sıkıntısı yok, laylaylom hayatlar.. aynı evde yaşamadığıniz için birbirinizi özlüyorsunuz, mutlu anlarda 'yanimda olsa ne iyi olurdu diyorsunuz... Buluşurken hevesle güzel giyiniyorsunuz, ayrı geçen zamaniniz ve başka bir hayatınız daha olduğu için birbirinize anlatacak çok şeyiniz var, daha kesfetmediginiz - merak edilen cinselligin heyecanı, dokunmaya öpmeye doyamadigin zamanlar, küçük kaçamaklar, aileye binbir yalanla çıkılan ilk tatiller, birbirini keşfetmek...
Yani bu zamanlara nasıl donebilirsiniz ki? Siz o zamanki queeninthenord musunuz?
Çoluk çocuk, ev işleri, sorumluluk, iş güç, yorgunluk, artık keşfedecek yeri kalmamış her santimetresini bildiğin bir beden, yaşanan pek çok kavganın,kırıcı anınin birikimi, her gün aynı evde yaşayıp her anına tanık olmak,zaten her gün beraber olduğunuz için anlatacak çok şeyinizin olmaması...
Nasıl dönebilirsiniz yani o zamanlara?
Böyle gerçekçi olmayan istekler için bugününüzü, evliliğinizi yormayın.
Bu heyecanlar çok güzeldir ama sadece ilk zamanlar böyledir. Sonra ilişki başka bir şeye evrilir,onun da kendince tatlı seyleri vardir.
Ben de bu romantizmi , tanıma heyecanını çok seviyorum,o yüzden bu yaşımda daha evlenmedim

hoşuma gidiyor flört etmek, nasıl evlenicem bilemiyorum.
Size de tavsiyem o günleri hayatınızın tatlı anısı olarak hatırlayın. Ne güzel, kk'da konu açan tonla kadın gibi yalnizlik yasamamissiniz hayatınızda. Ayrılık acısı vs bilmemişsiniz, Sevdiğiniz biriyle güzel bir gençlik dönemi gecirmissiniz ask ile.
Ama artık o eski günler gelmez.
Ya kavga dövüş dırdır adamı zorla dışarı çıkar, gelmezse Surat asarak pişman et. Ya da dediğim gibi kendi mutluluğuna - kendi sosyalligine odaklan.
Benim annem de eskiden babamla çok kavga ederdi. Şuraya gidelim,buraya gidelim...babam da dünyanın en iyi insanı ama tam bir ev kuşu. yorucu da bir işi var. Bir kere bilet forma alıp tuttuğu takımın maçına götürmüştüm,ertesi hafta dizisini izlerken 'yengenc yüzünden kaçırdım diziyi' demişti

boyle biri yani. O maçı gidip stadyumda izlemek yerine evde izlese, arada çay içse on kat daha mutlu olur.
Benim çocukluğum annemin 'gezelim' dirdiriyla geçti.
Ne oldu, hiç :)
Boşu boşuna stres oldu. Sonra heralde metod değiştirmeye karar verdi, eşiyle dostuyla çıkar oldu. Hatta turla arkadaşlarıyla yurt dışına bile gitti, pandemiden önce eşi dostuyla şehir dışına falan giderdi.
Babam da evde , kredi kartı eşinde , kafası huzurlu takiliyor:)
Size de tavsiye ederim. Bu adam daha da değişmez, hiç sanmıyorum. Yıpratmayin kendinizi gerçeküstü isteklerle