- Konu Sahibi melodi1970
-
- #2.581
Canım cerrahpaşada randevular haftalık açılıyor diye biliyorum ama zor yakalanıyor gece böyle telefon başında falan bekliyor insanlar sanırım. Nasıl oldugunu tam bilmiyorum. Onun dışında Çapaya da bakabilirsin. Çapa'nın yanında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi var. nörolojisi nasıldır bilemem ama genelde doktorları iyi. Ben her şey için oraya giderim. Randevuları internet üzerinden alınıyor. 3-4 gün sonrasına alabiliyorsun. Her gece 12 den sonra yeni gün randevusu başlıyor. İstersen gir bak internet sitesinden. Sonra cerrahpaşaya yine götürürsün randevu alabilince. Bu daha kolay olur diye dedm.
Allah acil şifalar versin. Umarım basit bir içine kapanmadır ve düzelir..
Allah razı olsun .. cerrahpaşa ya telefonlada randevu alınmıyormuş sanırım . bende anlayamadım işte yarın gitmeyi düşünüyorduk . dediğiniz hastaneye şimdi baktım çarşambaya randevu verdi akşam 6 buçuğa fark ücreti alınmaktadır diyor çok fazla ücret alırlarmı acaba özellerde ki gibi . çünkü bi yere sorum 400 lira muayene ücreti dedi .
içim içimi yiyor inşallah bişey çıkmaz
Fark ücreti profesörlerde 50 TL, doçentlerde 35 tL canım. Umaırm iyi bi doktora denk gelirsin..
Merhaba , benim kızımda 21 aylık ve otizm den şüpheleniyoruz doktorumuz götürün mutlaka dedi noroloğa. iki gündür yedim bitirdim kendimi seslendiğimizde hiç bakmıyor hiç hemde. yaşıtlarındaki çocukları istemiyor kimseyi hep yalnız oynar ..
yarın cerrahpaşaya götürcez ama randevu aylar sonraya verirler acilden bakarlarmı yada acil bakmaları için ne yapabilirim bana yardımcı olurmusunuz ? :26:
Ben gunumu one aldirdim ve erken istanbula döndüm ve cocuk norolojiye digorta hastanesine gittim gurebaya adam bu cocuk normal dedi maalesef butun hata bende babadindaymis(( dayadik pepeyi dayadik tv yi cocuk icine kapandi sonra uzman Psikolog a goturduk o da birseyi yok ilgilenin hep konusun tv izletmeyin nolur hep gezdirdim o ramazanda oruclu halimle indirdim cikqrd5im oynattim konustum hep ilgilendim 24 saat basindan ayrilmadim kaybetmek uzere oldugum anda Rabbim onu bana bi daha bagisladi Çocuklarınızı mumkun mertebe tv den uzak tutun hoscakalin sevgiyle kalin...
Merhaba, benim de kızım 2 yaşında... ben de ne yazıkki yapılmayacak en büyük yanlışı yaptım TV izlettim. Etrafımızdakiler bütün çocuklar izliyor bilmemkimin çocuğu sayıları Pepee'den öğrendi ırt zırt dediği için bir şey olmaz sandım. Üztelik Pepee'yi çok seviyor diye olmadığı saatlerde youtube!tan açıp izlettim. Şu anda adına bakmıyor daha doğrusu canı isterse bakıyor. Şunu yap dediğimizde genellikle yapmıyor ve göz teması çok zayıf... Psikoloğa götürdük bazı şeyler yaptı. Kesin bir şey söyleyemem. TV'yi hayatınızdan çıkarın, göz kontağı kurarak konuşun ve onu al getir vs. gibi egzersizler yapın. Pepee oyuncakları ortadan kalksın. EĞitici kitaplar okuyun vs.. dedi.Kreşe başlattık ve psikoloğun tavsiyesiyle 2-3 izlemeye karar verdik. Baktığım zaman kızım bebeğiyle oynuyor, ona mama yediriyor, ayağında sallıyor. Yemeğini yiyor. Uzanamadığı yerlere sandalye çekiyor. Kendi yapamadığı bir şey için gelip elimi tutup başına götürüyor. En önemlisi her ne kadar iki heceli cümleleri yok denecek kadar az olsa da kelime bazıda konuşuyor. Benim gözlüğümü alıp takıyor. Bizimle ve başka çocuklarla oyun oynayabiliyor. telefonu kaldırıp alo diyor. cee yapıyor. el sallıyor, öpücük atıyor. diş fırçalıyor. ama benim içim hiç rahat değil... Doktorların yuvarlak konuşması da beni deli ediyor. Nefes alamıyorum ben de...
umarım oğlunuzun bir sıkıntısı yoktur öncelikle.
cerrahpaşadan telefonla randevu alınabiliyor, gece tam 12 de aramaya başlarsanız arka arkaya sürekli,
alabilirsiniz, ben oğlumu götürdüm cerrahpaşaya.
yalnız cerrahpaşa da çocuk nöroloğu yok, sadece nörolog var, çocuklara da o bakıyor.
açıkçası ben kendi adıma çok memnun kalmadım.
Merhaba, benim de kızım 2 yaşında... ben de ne yazıkki yapılmayacak en büyük yanlışı yaptım TV izlettim. Etrafımızdakiler bütün çocuklar izliyor bilmemkimin çocuğu sayıları Pepee'den öğrendi ırt zırt dediği için bir şey olmaz sandım. Üztelik Pepee'yi çok seviyor diye olmadığı saatlerde youtube!tan açıp izlettim. Şu anda adına bakmıyor daha doğrusu canı isterse bakıyor. Şunu yap dediğimizde genellikle yapmıyor ve göz teması çok zayıf... Psikoloğa götürdük bazı şeyler yaptı. Kesin bir şey söyleyemem. TV'yi hayatınızdan çıkarın, göz kontağı kurarak konuşun ve onu al getir vs. gibi egzersizler yapın. Pepee oyuncakları ortadan kalksın. EĞitici kitaplar okuyun vs.. dedi.Kreşe başlattık ve psikoloğun tavsiyesiyle 2-3 izlemeye karar verdik. Baktığım zaman kızım bebeğiyle oynuyor, ona mama yediriyor, ayağında sallıyor. Yemeğini yiyor. Uzanamadığı yerlere sandalye çekiyor. Kendi yapamadığı bir şey için gelip elimi tutup başına götürüyor. En önemlisi her ne kadar iki heceli cümleleri yok denecek kadar az olsa da kelime bazıda konuşuyor. Benim gözlüğümü alıp takıyor. Bizimle ve başka çocuklarla oyun oynayabiliyor. telefonu kaldırıp alo diyor. cee yapıyor. el sallıyor, öpücük atıyor. diş fırçalıyor. ama benim içim hiç rahat değil... Doktorların yuvarlak konuşması da beni deli ediyor. Nefes alamıyorum ben de...
Kızınızın hayali oyun oynuyor olması, bebeklerini beslemesi uyutması, telefonu kaldırıp alo demesi, cee demesi bay bay yapması, tüm bunlar harika.. ve dolayısıyla otizm olmadığını düşündürüyor.
Sizin yaptığınız hataları kat be kat biz de yaptık. Hatta şimdi 1 ay öncesine dönüp bakınca kendi kendimize ne biçim ebeveynlik etmişiz kimse de bizi uyarmamış diye hayret ediyoruz. Biz o kadar abartmıştık ki , bırakın olur olmaz zamanlarda youtubedan açmayı, sırf Mickey Fareyi çok seviyor diye, otomobilimizdeki koltuk başlıklarına bile ekran taktırdık, usb ile Mickey yükledik, izliyodu.
Aslına bakacak olursanız biz çocuğumuzu başımızdan atalım diye, o keyif alıyor diye yapmak istedik tüm bunları ama şimdi düşününce ne kadar büyük bir hata yaptığımızı anlıyoruz ve çocuğun gelişiminin en değerli çağı olan ilk 3-4 senesinin, 2 yılını bir anne baba olarak da nasıl da kendi ellerimizle rezil ettik ve boşa geçirdik hala ben de inanamıyorum.
Bizim tüm hayat tarzımızı 1 gün içerisinde değiştirdiğimizin üzerine dün tam 1 ay geçti. 1ay önce dün psikiyatriste gitmiş ve otizmden şüphelenediğimizi söylemiştik. Ardı ardına 3 tane pskiyatrist fikri aldık ve 3 aşağı 5 yukarı hepsi aynı şeyi söylemişti. Otistik spektrum bozukluğunun hafif bir seviyesi OLABILIR.. hayatınızı değiştirin ve 1 ay sonra görelim..
Dün kontrolümüze gittik. Doktorumuz dedi ki oğlunuz tamamen normal ve yaşıtlarının seviyesine uygun bir sosyal davranış tablosu çiziyor. 1 ay önce gördüğümüz çocukla alakası bile yok dedi. Değil otizm spektrum bozukluğu, şu anda psikiyatrik takip dahi gerektirecek bir durum görünmüyor bundan sonra bana getirmeyin dedi.
Ben de öyle tahmin etmiştim aslında giderken böyle diyeceğini biliyordum doktorumuzun ama her ihtimale karşı ben 1-2 uzmana daha götürücem o ayrı konu.. - Dip not olarak; biz 1 ay özel eğitim de aldık ama doktorumuz özel eğitimi de bırakabileceğimizi, mutlaka fayda gördüğümüzü ama artık çocuğun algıları, normal hayat akışından öğrenebilecek durumda olduğunu söyledi - ben özel eğitime de bir süre devam edicem bu da benim şahsi tercihim yine..
Sosyal sıkıntıları olduğunu düşündüğünüz kızının için kreşi doktor mu önerdi bilmiyorum ancak mesela bizim göründüğümüz 3 farklı çocuk psikiyatristi de bize aynı şeyi söylemişti 1 ay önce.. Otistik belirtiler gösteren çocuklar, belirtilerden bir miktar arınmadan ve doğru algılama şekilleri öğretilmeden kreşe gittiklerinde sosyalleşmiyor, tam tersine orada eziliyorlar. Siz öncelikle şunu şunu yapın, 1 ay sonra görelim, kreşe ona göre başlamaya hazır olup olmadığını belirleyelim...
Bizim dünkü kontrolümüzde kreşe artık gitmemiz önerildi.. hazır olduğumuz söyledindi.. bakıcaz bakalım..
merhaba sizin çocuğunuz kaç yaşında acaba ? ne zamandır bu durumun farkına vardınız .?
ben kreşe vermeyi düşünüyordum daha teşhis konulmadı ama sosyalleşmesi için..
ileri derece otizm taşıyomu bilmiyorum ama belirtilerini hep taşıyor . sizce doktoru mu beklemeliyim kreş için kızım 21 aylık .
çapaya kısa zaman içinde girebilirim inşallah .
Kızınızın hayali oyun oynuyor olması, bebeklerini beslemesi uyutması, telefonu kaldırıp alo demesi, cee demesi bay bay yapması, tüm bunlar harika.. ve dolayısıyla otizm olmadığını düşündürüyor.
Sizin yaptığınız hataları kat be kat biz de yaptık. Hatta şimdi 1 ay öncesine dönüp bakınca kendi kendimize ne biçim ebeveynlik etmişiz kimse de bizi uyarmamış diye hayret ediyoruz. Biz o kadar abartmıştık ki , bırakın olur olmaz zamanlarda youtubedan açmayı, sırf Mickey Fareyi çok seviyor diye, otomobilimizdeki koltuk başlıklarına bile ekran taktırdık, usb ile Mickey yükledik, izliyodu.
Aslına bakacak olursanız biz çocuğumuzu başımızdan atalım diye, o keyif alıyor diye yapmak istedik tüm bunları ama şimdi düşününce ne kadar büyük bir hata yaptığımızı anlıyoruz ve çocuğun gelişiminin en değerli çağı olan ilk 3-4 senesinin, 2 yılını bir anne baba olarak da nasıl da kendi ellerimizle rezil ettik ve boşa geçirdik hala ben de inanamıyorum.
Bizim tüm hayat tarzımızı 1 gün içerisinde değiştirdiğimizin üzerine dün tam 1 ay geçti. 1ay önce dün psikiyatriste gitmiş ve otizmden şüphelenediğimizi söylemiştik. Ardı ardına 3 tane pskiyatrist fikri aldık ve 3 aşağı 5 yukarı hepsi aynı şeyi söylemişti. Otistik spektrum bozukluğunun hafif bir seviyesi OLABILIR.. hayatınızı değiştirin ve 1 ay sonra görelim..
Dün kontrolümüze gittik. Doktorumuz dedi ki oğlunuz tamamen normal ve yaşıtlarının seviyesine uygun bir sosyal davranış tablosu çiziyor. 1 ay önce gördüğümüz çocukla alakası bile yok dedi. Değil otizm spektrum bozukluğu, şu anda psikiyatrik takip dahi gerektirecek bir durum görünmüyor bundan sonra bana getirmeyin dedi.
Ben de öyle tahmin etmiştim aslında giderken böyle diyeceğini biliyordum doktorumuzun ama her ihtimale karşı ben 1-2 uzmana daha götürücem o ayrı konu.. - Dip not olarak; biz 1 ay özel eğitim de aldık ama doktorumuz özel eğitimi de bırakabileceğimizi, mutlaka fayda gördüğümüzü ama artık çocuğun algıları, normal hayat akışından öğrenebilecek durumda olduğunu söyledi - ben özel eğitime de bir süre devam edicem bu da benim şahsi tercihim yine..
Sosyal sıkıntıları olduğunu düşündüğünüz kızının için kreşi doktor mu önerdi bilmiyorum ancak mesela bizim göründüğümüz 3 farklı çocuk psikiyatristi de bize aynı şeyi söylemişti 1 ay önce.. Otistik belirtiler gösteren çocuklar, belirtilerden bir miktar arınmadan ve doğru algılama şekilleri öğretilmeden kreşe gittiklerinde sosyalleşmiyor, tam tersine orada eziliyorlar. Siz öncelikle şunu şunu yapın, 1 ay sonra görelim, kreşe ona göre başlamaya hazır olup olmadığını belirleyelim...
Bizim dünkü kontrolümüzde kreşe artık gitmemiz önerildi.. hazır olduğumuz söyledindi.. bakıcaz bakalım..
bence çocuğunuzun hiç birşeyi yok . kullandığı kelimeleri yerinde söylüyor mu peki mesela anne ye yanınıza gelip mi anne diyo .
ben bugün bezmialem hastanesinde ki çocuk noroloğuna götürdüm adam bi iki gözlemledi bi kaç soru sordu otizm görünüyo dedi .
psikiyatriye gitmemiz gerekiyormuş . çapaya gidin dedi gidebilirsek inşallah . test falan istedi işte
benim kızım 21 aylık seslendiğimizde bakmıyor çocukları yaşıtlarını sevmiyo yanlarına gitmiyor . seslere dönüp bakmıyo ama pepeyi açınca hemen ekrana koşuyo . dediğim şeyleri komutları dinlemiyo yapmıyo yada anlamıyor . anne baba dede diyor ama yerinde söylemiyor öylesine konuşuyor . bazen uzun uzun göz dalmaları var . ellerini inceliyo . bişey isteyeceği zaman parmağımı tutup yerine götürüyo istediği şeyin .
bende aynı hatayı yaptım neredeyse bir senedir pepe izlio youtube dan bir saatlik bölümlerini açardım işlerimi öyle yapardım onun zararı olduğuna çok inanıyorum ama bu otizm tam olarak nedir sonradan mı olur öncesi vardır da sonradan mı ortaya çıkar anlamadım
nasıl atlatacaz psikiyatri nasıl gözlemlicek bilemiyorum doktorların yanında genelde benim kızım hep ağlıyor..
.
Merhaba, uyarılarınız ve beni çok rahatlatan yanıtınız için teşekkür ederim. Kreşi evet doktorumuz önerdi ama biz de aynı sürece paralel zaten kreşe vermeyi planlamıştık. kreşe başlayalı 2, 5 hafta oldu ve öğretmeni geldiği günden bu yana inanılmaz farkettiğini, göz kontağının arttığını, adına bakmaya başladığını vs. söylüyor. Umarım bu süreçte biz de sizin gibi olumlu sonuçlar alırız...
merhaba size de;
benim oğlum 27 aylık ve ben 1.5 yaşından beri kayıtsızlığından rahatsız oluyordum -hatta daha bile erkenden dikkatimi çeken farklılıklar vardı - ama özellikle 24 aylık-26 aylık döneminde çevreyle ilişkisi iyiden iyiye kesildi. Göz kontağı neredeyse sıfıra indi diyebilirim, kullandığı kelimeleri de unuttu kullanmayı bıraktı. Adına zaten bakmazdı, hiçten bakmaz oldu. Çığlık çığlığa bağırsam yanında ağlasam - ki öyle bir dönemim de oldu - dönüp bakmaz oldu ne oluyo diye. Hiç bir komutumu dinlemez ve anlamaz oldu. Gözle görülür bir bozukluk vardı. İlk olarak otizmden şüphelendiğim gece eşime söyledim fikrimi. Baştan karşı çıktı ama sonra biraz okuduklarımı ona da gösterince, o da ciddi şekilde şüphelendi. E bari doktora götürelim dedik ama hala konduramıyorduk ta ki ertesi gün katıldığımız kalabalık bir aile toplatısında bir ahbabımız, " bu çocuk neden bu kadar yabani davranıyor, sosyal bir problemi olmalı bu kadar kayıtsız da olunmaz ki sanki bu dünyadan kopmuş gibi, kendi dünyasında yaşıyo diyene kadar..
Söylediğim bu olaylar ramazan bayramının bitmesine 3 gün kala oluyor.. Tabi ben 3 gün boyunca ne yedim ne içtim..Sürekli ağladım,ben ağladıkça ve oğlum benim çığlık çığlığa ağlamama bile tepkisiz kaldıkça daha da çok ağladım derken kısır döngüye girdik ..
Ben doktora giderken oğlumun otizmli olduğuna emindim. Zaten doktor da gördüğünde, aslında biraz abarttığımı, ağır bir otizm durumu olmadığını ama tam olarak da haksız sayılmadığımı, getirmekle doğru bir davranış yaptığımı söyledi.
Hikayenin geri kalan kısmını biliyorsunuz zaten. - 3 farklı doktordan alınmış otizm spektrum bozukluğu teşhisi...
Üzerine bir ay geçti tam.. Az önce oğlumla 2 şarkı söyledik.. Sonra dedim ki annecim uykun geldi mi? "Geeelddiii, Fütümüüü veeee dedi.
Öpücük yolla bana dedim. Mukkk yaptı ağzıyla. Hadi iyi geceler ben gidiyorum babanla yatın dedin.. Ihhh ıhhh geeeell diye ağladı. tuvalete gidip geliyorum diye kaçtım odadan..
Aradaki farkı siz anlayın..
Kreş için de doktorunuzun kesin teşhisini ve önerisini bekleyin bence..
Şu an için kreş yerine, olabildiğince akranlarıyla ama tanıdıklarınızın akranlarıyla biraraya getirin ki sizin gözetimizinde ve sizin yönlendirmeye çalışmalarınızla birlikte sosyal ilişki kurmaya çalışsın. Telefon, ipad, tv v.b. her türlü elektroniği hayatınızdan tamamen çıkarın.
Eğer bebeklik oyuncakları duruyorsa - diş kaşıma gibi, döndürmeli oyuncaklar gibi - hemen kurtulun. Bir de yapmasını istediğiniz hareketleri karşıdan komut vermek yerine, fiziksel olarak yönlendirerek yaptırın.. dediklerinizi gerçekten anlamıyor olabilir. Benim oğlum anlamıyormuş meğer.. ben hep takmıyor diye düşünmeyi tercih etmiştim ama 1 ayda neler neler öğrendiğine inanamazsınız..
Ben biraz ayrıntıcı ve gevezeyimdir. Çok uzattım kusura bakmayın. Uzun lafın kısası, çocuğunuz otizmli değilse, bu söylediklerimi uygulayarak çok hızlı şekilde sosyal becerilerini kazanmasını sağlayabilirsiniz.. Eğer otizmli ise, yine de bunlar faydalı olacaktır. Sadece kazanımların hızı bir miktar daha yavaş olacaktır ama unutmayın ki otizmin tek ilacı eğitimdir. Teşhis alırsanız özel eğitim de alacaksınız elbette ama otizmin en önemli çaresi, yaşam boyu eğitimdir... Yani eğitmenlerin verdiği dersler yeterli gelmez. Siz ebeveyn olarak çocuğunuza nelerin yarar sağlayacağını öğrenecek ve yaşamınızı ona göre düzenleyeceksiniz zaten..
merhaba size de;
benim oğlum 27 aylık ve ben 1.5 yaşından beri kayıtsızlığından rahatsız oluyordum -hatta daha bile erkenden dikkatimi çeken farklılıklar vardı - ama özellikle 24 aylık-26 aylık döneminde çevreyle ilişkisi iyiden iyiye kesildi. Göz kontağı neredeyse sıfıra indi diyebilirim, kullandığı kelimeleri de unuttu kullanmayı bıraktı. Adına zaten bakmazdı, hiçten bakmaz oldu. Çığlık çığlığa bağırsam yanında ağlasam - ki öyle bir dönemim de oldu - dönüp bakmaz oldu ne oluyo diye. Hiç bir komutumu dinlemez ve anlamaz oldu. Gözle görülür bir bozukluk vardı. İlk olarak otizmden şüphelendiğim gece eşime söyledim fikrimi. Baştan karşı çıktı ama sonra biraz okuduklarımı ona da gösterince, o da ciddi şekilde şüphelendi. E bari doktora götürelim dedik ama hala konduramıyorduk ta ki ertesi gün katıldığımız kalabalık bir aile toplatısında bir ahbabımız, " bu çocuk neden bu kadar yabani davranıyor, sosyal bir problemi olmalı bu kadar kayıtsız da olunmaz ki sanki bu dünyadan kopmuş gibi, kendi dünyasında yaşıyo diyene kadar..
Söylediğim bu olaylar ramazan bayramının bitmesine 3 gün kala oluyor.. Tabi ben 3 gün boyunca ne yedim ne içtim..Sürekli ağladım,ben ağladıkça ve oğlum benim çığlık çığlığa ağlamama bile tepkisiz kaldıkça daha da çok ağladım derken kısır döngüye girdik ..
Ben doktora giderken oğlumun otizmli olduğuna emindim. Zaten doktor da gördüğünde, aslında biraz abarttığımı, ağır bir otizm durumu olmadığını ama tam olarak da haksız sayılmadığımı, getirmekle doğru bir davranış yaptığımı söyledi.
Hikayenin geri kalan kısmını biliyorsunuz zaten. - 3 farklı doktordan alınmış otizm spektrum bozukluğu teşhisi...
Üzerine bir ay geçti tam.. Az önce oğlumla 2 şarkı söyledik.. Sonra dedim ki annecim uykun geldi mi? "Geeelddiii, Fütümüüü veeee dedi.
Öpücük yolla bana dedim. Mukkk yaptı ağzıyla. Hadi iyi geceler ben gidiyorum babanla yatın dedin.. Ihhh ıhhh geeeell diye ağladı. tuvalete gidip geliyorum diye kaçtım odadan..
Aradaki farkı siz anlayın..
Kreş için de doktorunuzun kesin teşhisini ve önerisini bekleyin bence..
Şu an için kreş yerine, olabildiğince akranlarıyla ama tanıdıklarınızın akranlarıyla biraraya getirin ki sizin gözetimizinde ve sizin yönlendirmeye çalışmalarınızla birlikte sosyal ilişki kurmaya çalışsın. Telefon, ipad, tv v.b. her türlü elektroniği hayatınızdan tamamen çıkarın.
Eğer bebeklik oyuncakları duruyorsa - diş kaşıma gibi, döndürmeli oyuncaklar gibi - hemen kurtulun. Bir de yapmasını istediğiniz hareketleri karşıdan komut vermek yerine, fiziksel olarak yönlendirerek yaptırın.. dediklerinizi gerçekten anlamıyor olabilir. Benim oğlum anlamıyormuş meğer.. ben hep takmıyor diye düşünmeyi tercih etmiştim ama 1 ayda neler neler öğrendiğine inanamazsınız..
Ben biraz ayrıntıcı ve gevezeyimdir. Çok uzattım kusura bakmayın. Uzun lafın kısası, çocuğunuz otizmli değilse, bu söylediklerimi uygulayarak çok hızlı şekilde sosyal becerilerini kazanmasını sağlayabilirsiniz.. Eğer otizmli ise, yine de bunlar faydalı olacaktır. Sadece kazanımların hızı bir miktar daha yavaş olacaktır ama unutmayın ki otizmin tek ilacı eğitimdir. Teşhis alırsanız özel eğitim de alacaksınız elbette ama otizmin en önemli çaresi, yaşam boyu eğitimdir... Yani eğitmenlerin verdiği dersler yeterli gelmez. Siz ebeveyn olarak çocuğunuza nelerin yarar sağlayacağını öğrenecek ve yaşamınızı ona göre düzenleyeceksiniz zaten..
Jas-min bu arada, diğer bir yerde sorduğun soruya da yanıt vereyim;
Otizmin tam olarak ne olduğu bilinmiyor ancak hakkında güçlü teoriler var ve yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda, doğuştan gelen ancak gebelikte tespit edilemeyen nöropsikiyatrik bir durum olduğu fikri yaygınlıkla inanılan, eldeki verilere göre en güçlü teori.
Kısacası beyinden gelen bir bozukluk olduğu, fiziksel bir rahatsızlığın genelde eşlik ETMEDİĞİ, dolayısıyla da farketmenin daha güç olduğu, ve yine dolayısıyla, kan testi v.b. somut testlerle değil de belirli sosyal testlere tabi tutularak teşhis konulabilen ve kimyasal ilaçlara cevap vermeyen, yalnızca eğitime cevap veren bir bozukluk.
Dünyanın bir çok ülkesinde engel grubuna bile girmiyor - zeka geriliği eşlik etmiyorsa tabi ki, lakin vakaların %75'inde farklı ölçülerde zeka geriliği de görülüyor -
Yani otizm sonradan gelişmiyor. Sadece çocukların yaşı ilerledikçe, farklılıkları belirginleşiyor ve bir kısmında da regresyon diye tabir ettikleri, gerileme meydana geliyor. Yani daha önceden sahip olduğu bir takım sosyal becerileri yavaş yavaş ya da hızlı bir şekilde kaybetmeye başlaması ve durumun ağırlaşması söz konusu olabiliyor LAKIN doğru şekilde, en azından aile içinde doğru şekilde eğitim alan çocuklar için regresyon söz konusu değil.
Yani otizmli çocuklar, ebeveyn ya da bakımlarını sağlayan kişilerin hatalarından dolayı ya da eksik ilgilenmelerinden dolayı oluşmuyor ancak zaten otizmli bir bireye, dışarıdan destek verilmez de, dünyadan kopmasına müsaade edilirse, zaten buna yatkın olan birey tamamen kaybolup gitmeye meylediyor.
merhaba
evet kızım genelde kelimeleri yerinde kullanıyor. anne baba vs... ama akıcı bir konuşma sürecine giremedik iki kelimeli cümleler yok. halbuki bu dönemde olması gerekiyormuş. komut verildiğinde can isterse yapıyor istemezse yapmıyor. Dolayısıyla anlıyor da yapmak mı istemiyor anlamıyor mu onu kestiremiyorum. Doktor konusuna gelince hastane sevimli bir ortam değil. çocuklar aşı vs. için gittikleri için burada ekstra korkuyor ve rahat edemiyorlar. Dolayısıyla evdeki tablo ile hastanede çocuğun yaptığı davranış biçimi bile farklılık gösterebiliyor. bence çocuğunuzu ev ortamında sık sık videoya çekin en azından doktora bunları izletme şansınız olur. Umarım her ikimiz için de önümüzdeki süreç olumlu gelişmeler doğurur ve ileride bu günleri sadece nasıl korkutmuştu bizi bak bir şey yokmuş diye hatırlarız...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?