Davranış Bozuklukları Otizm

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.
Hollanda'da yaşayan yetişkin otizmli kardeşimiz Birsen Basar, yarın 4 Nisan sabahı 10.30'dan itibaren TRT1'de Gülben Ergen'in programında içinde yaşadığı otizmi anlatacak..
alıntı...

mutlaka izliycem sağol canım ntvde otizim programı varmış 2 nisan otizim gününde ama kaçırdım

tebrikler çokmasumcum aferin paşa ya zoru başarır o maaşallah

sağol canım darısı a..a paşaya
 
mutlaka izliycem sağol canım ntvde otizim programı varmış 2 nisan otizim gününde ama kaçırdım



sağol canım darısı a..a paşaya

izledim yaa kız muhteşem birinci kitaptan sonra şimdide ikincisini yazmış kitabınıda mutlaka alıcam merak ettim belediyede muhasebede çalışıyormuş hollandada doğmuş halen orada belediyeden çıksa bile 65yaşına kadar o maaşı alacakmış ve birde emekli maaşı alıyormuş ayrıca ne emeklisi dedi gülben ergen engelli maaşı dedi babam beni çok iyi anlıyor dedi ama duygularını çok iyi ifade ediyor bence konuşmasıda çok güzeldi sadece hollandada doğup büyüdüğü için takılıyordu yoksa türkçesi harika ve 4dil biliyormuş harikaydı allah başarılarının devamını getirsin inş. kardeşin varmı dedi erkek kardeşi varmış ve benden utanıyor dedi sen utanmıyormusun bile programlara filan gidiyorsun diye söyleniyormuş ne güzel cvplar verdi yaaa ağzım açık kaldı resmen maaşallah
 



ben tamamını izleyemedim çünkü oğlanı okuldan almaya gitmek için çıktım geldiğimde bitmişti zaten ama çok tatlı çok şeker ne espiriler yapıyor gördün değilmi gülben gözlerin çok güzel dedi makyaj yaptılar ya dedi iyi yapıyorlar diye güldü ..konuşması bencede güzel takılmasına ses tonuna takılmadım fazla ama akıllı mantıklı konuşuyo sorulara düzgün cevap veriyo en çok hoşuma giden yanıda zihinsel engelli otizimlilerle staj yapıyomuş onaları görünce halime şükrediyorum dedi çok zeki 5 yaşındayken annesinin anlattığı hikayeleri ezberliyormuş
 
bugünde aynı programda tohum otizm vakfı vardı psikolog filan telle bağlananlar ama sonuna yetiştim bi tane kadın aradı küçük yaşta otizm olduğu anlaşılmış o zamandan beri eğitim alıyormuş oğlu 14yaşına kadar çok gelişme sağlamışlae ama şimdi çok fenaymış özellikle annesine ve kardeşlerine saldırıyor kapıları ve evdeki eşyaları kırıyormuş ilaca başlamışlar çok kötü allahım sen bize ve hiç kimseye böle günler gösterme yarabbim dedim oradaki uzman dediki bunun için ayrı bi eğitimci varmış davranış bişey eğitimcisi dedide unuttum ben yaaa öğretmene söledim bugün yaşam koçu gibi bişey dedi
bizim bugün 1bireysel 1grup denemesi yaptık iyi geçti hiç sıkılmadı öğretmen birde dediki bi daha rama gittiğinizde rapor yenilemeye dil terapiside isteyin gerçi bende yazıcam ama o zamana kadar çoktan anlamlı konuşacağını bekliyorum çok iyi gidiyor çünkü dedi anlamlı konuştuğu şeylerde var mesela bugün kahvaltı ettirdim tabağın tepesine gitti içine bakıp bittiiii dedi işte su ver deyip biberonu vermesi hadi gidelim deyip kapıya yöneltmesi bizi bekle deyince beklemesi bu arada birde artık topa tekme atıp birde goooolll diyor işte böle mesela bir kız var dün annesi rama götürmüş opkul öncesine başlaması lazım ama vermemişler çünkü hiç konuşmuyor dil terapisi istemiş bizim terapistimiz çok iyi uğur bey nette googleye yazdınmı çıkıyor yaptıkları çalışmaları dil terapisti uğur soyadını unuttum ona sölemiş terapi alması için oda kız hiç tepki vermiyor talimat almıyor hazır değil benim yapabileceğim bişey yok demiş oda doğru ben kızı görüyorum hiç yani dünyayla bağlantısı yok artı annesine kaç kere dedim dr psikoloğa beslenme uzmanına götür diye yok nato kafa nato mermer bi kadın allah çocuğa acısın
 

2 bucuk yasında oglum. rapor daha elıme gecmedı
bıde üşüttük kaldık ankarada
 

ben bugun izledim uyuya kalmışız oğlanda okula gidemedi annem aradı trt yi açta haline şükret dedi otizimli çocuğun babası vardı çocuğunun eğitiminden bahsetti epey oğlu çok iyiymiş ilköğretime gidiyormuş bide bi kız vardı oda iyiyidi şarkı falan söyledi ama göz teması hiç yoktu kameraya dil falan çıkarıyordu arada gülben ergen çok duyarlı bu konuda hıçkırıklara boğuldu ağlarken bir ara bende öyle vallahi sabah yüzümü gözyaşlarımla yıkadım oğlumda etkilendi bi bana bakıyo bi tv anlam veremedi yavrum ona sarılıp izledim herkesin hikayesi farklı başarıları umutları bazıları şanslı bazıları değil işte bilinmezlik içerisinde gidiyor hayat...dil terapisti bizim okuldada var ama ben ücretli diye biliyorum seansları sormuştum bizim öğretmene şu an için gerek yok demişti hiç konuşamayan çocuklarda etkiliymiş yada konuşmaya başlayıpta kekeleyen çocuklar
 

bilmiyorum valla güzel olanları yani başaranları görünce insanın içine bi umut doğuyor ama tersi oluncada hayal kırıklığı oluyor ben bunu yaşamak istemiyorum hiç kimse istemez ama bütün çabalarının boşa gitmesini düşünemiyorum düşünmek bile istemiyorum şimdi bakıcam videolara izlemek istiyorum
 
Nature dergisinde yayımlanan araştırmalar, geçmişteki sayısız bulguya da göz önüne alarak, beyin gelişiminde yüzlerce, hatta binlerce genetik farklılığın olumsuz rol oynayabileceğini gösterdi.

ABD’nin Yale, Harvard ve Washington Üniversiteleri tarafından gerçekleştirilen üç ayrı araştırmada ayrıca, çocuklarda otizm görülme riskinin anne-babanın yaşı ilerledikçe arttığını ve özellikle 35 yaş üstü babalar için bu riskin daha yüksek olduğu belirtildi.

Bilim insanları yeni araştırmanın, otizm hastalığının biyolojik temelini anlamak adına doğru bir strateji kurmakta kendilerine yardımcı olacağını, geçmişte böyle bir imkanları bulunmadığını ifade etti. Ayrıca, hastalığın kalıtımsal riskleri ve çevre faktörleriyle olan bağlantısı üzerinde on yıllardır süren tartışmaların ardından, otizmin güçlü bir genetik temeli olduğu anlaşıldı.Araştırmacılar, söz konusu genetik mutasyonlara çok nadir rastlandığı ve araştırmalarda yer alan çocukların çok azında bulunduğunu belirtti. Çok nadir genetik mutasyonların deşifre edilmesiyle, tüm otizm vakalarının yüzde 15-20’sinin anlaşılabileceği, beyin gelişiminde yaşanan sorunların anlaşılmasında yeni mekanizmalar elde edilebileceği ifade edildi.

ÜÇ ARAŞTIRMA, AYNI SONUÇ
Otizm araştırmalarına dönüm noktası olabilecek üç araştırmada da, de novo mutasyonlar olarak bilinen ve nadir görülen genetik bozukluklara odaklanıldı.

Kendilerinde hastalığın belirtisi olmamasına rağmen, çocukları otizm hastası olan çiftlerin kanlarındaki genetik materyal analiz edildi. Böylece, anne ve babadan gelmiş olabilecek genetik özelliklerin incelenmesi yerine, otizm hastalığına neden olabilecek ilk mutasyonların tespit edilmesi amaçlandı.
De novo mutasyonları kalıtsal olmasa da, gebeliğin başlarında veya gebelik süresince doğal olarak ortaya çıkabiliyor. Birçok insanda bulunan de novo mutasyonlarının çoğu, beden ve zihin sağlığına tehdit oluşturmuyor.

Çalışmalardan ilkinde, Yale Üniversitesi’nde genetik mühendisi ve çocuk psikiyatri olan Dr. Matthew State, otizm ön teşhisi konulan ve otzim hastalığının belirtisini göstermeyen anne-baba ve çocukların oluşturduğu 200 kişide de novo mutasyonlarını saptamaya çalıştı. Araştırmada, birbirleriyle akrabalığı olmayan, otizm hastası iki çocuğun aynı genlerinde de novo mutasyonları tespit etti. Otizm ön teşhisi olmayan kişilerde ise benzerlik saptanmadı.

Sate, “Bu sonuç, üzerinde 21 bin nokta bulunan bir dart tahtasında aynı noktayı iki defa vurmaya benziyor... Mutasyonun tespit edildiği genin otizm hastalığına neden olma ihtimali yüzde 99.9999” dedi.

State ve ekibi, otizm hastası olan bir üçüncü çocuğun farklı bir geninde de de novo mutasyonu tespit etti. Ancak bu genin hastalığa sebep olma ihtimalinin daha düşük olduğu ifade edildi.

İKİNCİ ARAŞTIRMA İLKİNİ DOĞRULADI
Washington Üniversitesi’nden Dr. Evan Eichler’in başını çektiği araştırmacılar, Yale Üniversitesi’ndeki araştırmanın benzerini 209 aile üzerinde yaptı. Aynı sonucu veren bu araştırmada, otizm hastası olan bir çocukta, aynı gende genetik bozukluk tespit edildi.

İki araştırmadaki benzerlik bununla sınırlı kalmadı. Araştırmacılar, akraba olmayan iki otizm hastası çocukta, aynı gende de novo mutasyonu olduğunu tespit etti. Otizm teşhisi olmayan insanlar üzerinde yapılan incelemelerde ise benzer bir duruma karşılaşılmadı.
ÜÇÜNCÜ DORĞULAMA
Üçüncü ve benzer bir araştırma, Harvard Üniversitesi’nden Mark Daly ve ekibi tarafından gerçekleştirildi. İlk iki araştırmadaki üç geni bulmaya çalışan Daly, bu genleri taşıyan daha çok vaka buldu.

Daly, “Her insanda genel olarak en az bir de novo mutasyonu bulunuyor. Ancak bu araştırmada, otizm hastası olan çocukların bu mutasyonları daha yüksek bir oranda bulundurduklarını ve mutasyonun etkilerinin çok daha güçlü olduğunu gördük” dedi.

YAŞ ARTIKÇA RİSK ARTIYOR
Her üç araştırma, otizm riskinin anne-baba yaşınının ilerlemesiyle arttığını gösterdi. Dr. Eichler, 51 de novo mutasyonu üzerinde yaptığı analizde ise erkeklerdeki DNA’nın kadınlara kıyasla genetik bozukluğa neden olma ihtimalinin dört kat daha fazla olduğunu tespit etti. Otizm hastası bir çocuğa sahip olma riskinin, 25 yaşındaki erkeklere kıyasla 35 yaşındaki erkeklerde artması, yaş faktörünün etkisi iyice gözler önüne serdi.

Bilim insanları yaş farklıyla ortaya çıkan etkiyi, “yaşlı erkeklerin spermlerinin beyin gelişimini etkileyebilecek genetik bozukluklara neden olabileceği ihtimaline” dayandırdı.

TEDAVİ ÜRETİLMESİ UZUN SÜRECEK
Elde edilen bulgular, geliştirilecek yeni tedavi yönteminin oldukça uzun zaman alacağına işaret ediyor. Ancak hem Eichler, hem de Daly, yüksek risk içeren genlerin, paylaşılan biyolojik süreçlerde etkileşim göstermesinin, tedavi bulunma sürecini azaltabileceğini belirttti.

Eichler, “Henüz, buzdağının ucunu görüyoruz... Ama herkes nereden başlamamız gerektiği konusunda emin” ifadesini kullandı. Dr. State ise “Bence çok önemli bir yerdeyiz, çünkü yıllardan beri bu alanda çalışıyorum ve hastalığa neden olan bir geni bile bulamamıştık” dedi.

UZMANLAR TEMKİNLİ
San Diego Üniversitesi’sinde molekület tıp alanında akademisyen olan Jonathan Sebat, “Bu araştırmaların bir atılım olduğuna inanmıyorum, çünkü benzer sonuçlar elde edilmesini bekliyorduk... Yine de bir dönüm noktası olabilir. Gelecek bir iki yıl içinde, 20-30 veya daha fazla genetik mutasyon keşfedebileceğimizi söyleyebilirim” dedi.

Diğer uzmanlar ise konuya daha şüpheli yaklaşarak, çok nadir görülen mutasyonların genetiğinin deşifre edilerek, bu mutasyonların belli genler üzerindeki etkisi hakkında kesin açıklamalar yapılmayacağını savundu.

Johns Hopkins Üniversitesi Genetik Tıp Enstitüsü’nden Dr. Aravinda Chakravarti, “Bu çok iyi bir başlangıç ancak nadir görülen mutasyonların nedenini, hatta genel popülasyondaki seviyesini bilmiyoruz... Daha çok çalışılması gerek” ifadesini kullandı.
alıntı...
 
Bundan 16-17 sene önce bazi arastirmacilarin beslenmeyle otizm arasinda buyuk bir iliskinin olabilecegi ile ilgili bir kac hipotez ortaya atmalari ile basladi bu diyet konusu.

Oslo'da yapilan arastirmalrda otizmi olan cocuklarin sekretin eksikligi yasadigi torisi ortaya atildi. Setrin, aminoasit zincirini yakmaya yarayan bir hormondur ve eksikligi guluten ve kaseinden olusan amuneasitlerin yakilmamasina sebep oluyor ve bu amuneasitler bagirsak duvarii delerek vucuda karisiyor ve burdan da beyne giderek beyne zarar verebiliyor.

1995 yilinda Reichelt tarafindan 4 yil boyunca bu diyete tabii tutulan 15 cocukta iyilesme ve duzelmeler görulmustur.

Florida Universitesinde J. Robert Cade tarafindan ayni sekilde yurutulen baska bir arastirmadada cocuklarin %81 birinde davranislarinda duzelmeler görulmustur.

Amerika, Ingiltere ve Norvec'te yapilan arastirmalarda otizmi olan cocuklarin idrarlarinda opiyum özelligi gösteren protein cözultuleri bulunmustur. (opiyim, morfin benzeri beyni uyusturan ve zarar veren bir maddedir) Bu bulgular Johnson&Johnson Ortho Clinical Diagnostics tarafindan da onaylanmistir.

Bu idrar tahlillerinde ki bulgularin sebebide guluten ve kasein proteinlerinin bagirsak duvarina verdigi zarardan kaynaklandigi aciklaniyor.

Karolinska universitesinde yapilan bir arastirmaya göre bagirsak ve sisndirim sisteminde ki bozukluklarin insani psikoljik yönden etkiledigi de ortaya cikmistir.

Balik yagi ve E-vitamini verilen cocuklarin konusmalarinda ve yazmalarinda duzelmeler gözlenmistir.

Otizmin sebeplerinden birisi de tetikleyici olarak D vitamini eksikliginin ortaya ciktigi bulunmustur. Hamilelerin bol guneslenmesi ve cocuk dogduktan sonra 3 yasina kadar D vitamini verilmesi gerekliligi dile getirirlmektedir.
alıntı...
 

emekler zayi olmaz inşallah...

benim de teyzemin kızı otizmli.. bir türlü kabul etmek istemediler.. eğitimi için çok geç kaldılar. çocuk şu an 12 yaşında, 4 yıldır eğitim görüyor.. çok ilerleme kaydetti. ama çok geç kalmışlar.. hala da otizmli olduğunu kabul etmiyorlar. yaygın gelişimsel bozukluk var bir anda düzelecek diyorlar.. çok üzülüyorum...2 kızları var.. maalesef küçük olan böyle..
 


bir ara da televizyonun tetiklediği söyleniyordu... var mı bu yönde bir çalışma?
 

evet maalesef çok geç kalmışlar birde erkeklere oranla kızlar daha ağar oluyor yaygın gelişimsel bozukluk demek otizm demek zaten aynı şey bellidee olmaz otizm o kadar büyük yani nasıl diyim çok farklı çocuktan çocuğa değişiyorki bir anda açılabilirde inş. öle olur
 
yeni haberler duydukça gördükçe paylaşmaya çalışıyoruz fazla izletmeyin deniliyor ama benim oğlum zaten her şeyi izlemiyor gözlemliyorum bikaç sevdiğinin dışında

teyzem bebekken çok tv seyrettiriyordu.. devamlı çocuk tv'nin karşısındaydı...

bir de katı gıda yiyemiyordu
 
teyzem bebekken çok tv seyrettiriyordu.. devamlı çocuk tv'nin karşısındaydı...

bir de katı gıda yiyemiyordu
bunlarla çok bağdaştırmıyorum ben otizmi normal çocuklarda katı gıdaya geçmekte zorlanıyor bazen teyzenizede bu şekilde demezsiniz umarım kabullenmek zaten çok zorken bu durumu birde bunun eziyetini çekmesin vicdan azabı çekmesin sebebi belli değil yukarıda paylaştığım gibi hala araştırılıyor peki dr nereye götürüyor acaba bi beslenme uzmanı gördümü çocuğu besinlerde çok tetikliyor bazı otizimlileri beslenmeyle diyetle ilgili bi yazı paylaştım okursanız bende oğluma diyet uyguluyorum bu yazının doğruluğuna inanıyorum d vitamini eksi,kliği çıktı ve diyetten sonra ve vitaminlerden sonra dahada gelişti algıları
 

çapa'da emine hanım varmış... ona götürmüşlerdi ilk olarak..


yok ben asla teyzemi üzecek bir şey demem.. ben de evlat sahibiyim sonuçta.. bu konu çok hassas...sadece bir bağlantı yakalamaya çalışıyorum. bir faydam olsun istiyorum...
 

ahmet aydını tavsiye ederim beslenme ve metabolizma uzmanı cerrahpaşada ssk sı varsa bütün tahliller karşılanıyor birtek ağar metal testi ücretli o kadar
 
ahmet aydını tavsiye ederim beslenme ve metabolizma uzmanı cerrahpaşada ssk sı varsa bütün tahliller karşılanıyor birtek ağar metal testi ücretli o kadar

çok teşekkürler... hemen ileticem.. inşallah faydası olur..

emine hanım çocuğun çok zeki olduğunu filan söylemişti..

ama son zamanlarda çok acayip sesler, tikler filan olmaya başladı.. bir de durduk yere kahkahalarla gülüyor.. hiç susturamıyorsun... bir insan 1 saat boyunca kahkaha atabilir mi? bu çocuk atıyor..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…