- 5 Ocak 2016
- 701
- 1.593
- 113
Louboutinlerim, olsaydi ofiste giymeye kiyamazdim ayrica, yani Louboutinden yola cikarak 12 cm dediginizi dusunuyorum. Topuklarim ortalama 8/10 cm arasinda gelip gidiyor evet, kisa boyluyum ve kiyafetlerimin coguna topugu daha cok yakistiriyorum. Ve calistigim yerde boyle topuk giyen bayanlar az evet. Ilgi cekme sebebi bu o yuzden, kiyafetlerimin abes olmasi sebebiyle degil.
Size samimiyetle teesuf ederim.
Tesekkur ederim, patronumun alt mesajini cok guzel anlamissiniz.
Hanimlar, emin olun kiyafet tarzimda abes olan hic ama hic bir durum yok. Casual chique giyinmeyi seviyorum, yani yeri geldiginde hos bir kot uzerine bir tshort olur bu bazen, yeri gelir siyah elbiseler olur, yeri gelir bazende deri pantalon uzerine boyfriend gomlek olur. Anlatabiliyomuyum, birazda gunumuz modasi ne gosteriyosa, bana vucuduma yakistigi surece ve acik sacik olmadigi surece, gayet giyinilebilir.
Kadin 'toplamini' fazla buluyor, yani hem makyaj, hem topuk, hem kiyafetler. Halbuki benim olayim tamaminin uyum icerisinde olmasi, ben buna bukadar ozenirken karsima gecipte patronumun 'bu senin gelisimini engelleyebilir' demesi onun sahsi fikrinden baska birsey degil bence. Calistigim organizasyonun tasiyamayacagi bir durum degil.
Ben elhamdulillah diyorum, herkesin derdi kendince buyuktur hanimefendi, ben bahsettigim derdimle ve konumla kimsenin konusunu kucumsemiyorum.
Hahaha bu cok basarili! Ama uzucude ayrica, konumu kesinlikle niyetimin olmadigi bir yere cekmeye calismaniz azcik gereksiz olmus olsada espiriniz saglam:))
Size kesinlikle katiliyorum, her sozunuze!
Emin olun tarzimda patronumun bu sekilde benim karsima getirmesini gerektirecek hicbir abartilik yok, onun kendi fikrini ve dusuncesini empoze etmeye calismasindan baska bi durum yok. Dusundukce daha mantiksiz geliyor soyledigi sey.
Ofisten ciktim biraz once, cikmadan once bir erkek is arkadasimla konusuyorduk, nicin yuzun asik dedi. Patronun soylediklerinden bahsettim, verdigi tepki 'onun sacmalamasini ciddiyemi alacaksin yoksa, birak ya' diyerek (gayet erkeksi bi 'salla yaa' bi hareketle) ciddiye almamami soyledi. Sanirim yapacagim seyde aynen o.
konuya farklı bir açıdan yaklaşmak istiyorum
hiç yurt dışı yaşam deneyimim yok doğduğum şehirden de çıkmadım ama az buçuk sosyoloji yapacağım meslek gereği (öhöm)
yabancı ülkede yaşayan arkadaşların yorumlarını bekliyorum.
şimdi, konu sahibesi arkadaş buraya 20 tane foto koysa da pek çoğumuzun "hiç de overdressed değilsin bakımlı ve şıksın" diyeceğini düşünüyorum.
kültürel bakış açısı bence anahtar kavram.
mesela sizce Azerbaycan Türkü hanımlar bize göre biraz daha makyajlı ve süslü değil mi? Ya da İranlı kadınlar?
asla genelleme yapmıyorum yanlış anlaşılmasın; mesela Almancı gençlerimizin tarzında bazen seksenli yıllar rüzgarı hissetmiyor musunuz? (Bunun bilimsel açıklaması Almanya ve Türkiye arasında arada kalınmış bir kültürle yapılıyor)
sonuçta Avrupa'da bir Türk, bir Orta Doğulu veya bir Asyalı sadece fiziksel görüntüsüyle değil kültürel kalıplarıyla da göze çarpıyor.
Konu sahibi patronunuzun yaptığı şey ırkçılık mı yoksa alıştığı tarzın dışında bir tarzı kabullenememek mi yoksa iş tecrübesi mi o konuda yorum yapamıyorum elimde yeterli veri olmadığından.
çok homojen bir çalışma ortamında bulunduğunuzu söylüyorsunuz, her ne kadar verdiğiniz kıyafet örnekleri global olsa da tarzınız, patrona alışıldık gelmiyordur. tabi bu durum onun subjektif değerlendirmelerini haklı çıkarmaz. onun niyetini maksadını en iyi siz çözebilirsiniz. buradaki yorumlar sizi dolduruşa getirebilir ve bu da iş hayatınıza yansıyabilir.
not: yukarıda mobbing nedir diye sormuşsunuz: iş yerinde psikolojik şiddet ve taciz anlamları içeriyor. genellikle kanıtlanması zor, nispeten daha soyut ama çalışanın psikolojisini bozup iş verimini düşüren davranışlar.
canım bence bakımlı olmak güzeldir. temiz görünmek güzeldir.Mihailcim acikcasi ben kariyerimde irkciligi cok hissediyorum diyemem, kisisel olarak kendi uzerimde hissetmiyorum daha dogrusu.
Maalesef islam hakkinda konusuldugunda veya turkiye hakkinda bir konu gectiginde bu his cok derin dokunabiliyor. Gerci yillar icerisinde bir fil derisi gelistiriyo insan, yani umursamamaya basliyosun etkilenmiyosun.
Kadinin konusmamizda farkli bir kulturden olmami birkac kez tekrarlamasi benim tuhaf hissetmemi saglamadi degil. Biz turkler saygiliyizdir, empati kurariz, ustlerimize karsi dikkatli davraniriz vs. Calistigim is kulturunde bunlari uygulamanin seni zayif gosterdigini ogrendim ve yillar icerisinde tavirlarimda degisiklikler oldu. Ama farkli kulturlerin varliginin tam tersi dunyayi zenginlestirdigine inanan bir yapim var, ayni sekilde bir team'de farkli karakterler birbirini tamamlamazmi? Bu kadinin beni digerlerine benzetmeye calismasi cok tuhafti. Iki sene onceki saygimdan oturu yapmadigim bi davranisi bugun bile soz konusu etmis olmasi gercekten tuhafti (bu birini elestirmekle alakali bi hadiseydi). Gectigimiz donemde bunu tekrarladimmi diye sordugumda ise tam bir ornek vermedi, yani mide bulandiran bi konusmaydi.
Belkide evet, bunun adi belkide biraz hazimsizliktir. Elestirecek veya kendimi gelistirecek sanki hicbir konu yokmus gibi bunu sundu bana! Sasirdim ve hala saskinim.
Pek sevilmiyoruz cok hafif kalir tatlim, inan bana HIC sevilmiyoruz.
Patronun haklı. Elbette işini nasıl yaptığın önemli ama görünüş7nde önemli. Ve hatta köklü kurumlarda sanki bizdeki devlet dairelerinde ki kilik kiyafet yönet.deliklerine denk gelen kurallar var. İş yerinde nasıl salaş giyinemezsen çok ilgi çekici de giyinemezsin.Merhaba hanimlar,
Patronumla gorusmem vardi bu sabah. Gectigimiz donemki is verimliligim, onumuzdeki donemde kendimi gelistirebilecegim konular uzerine konustuk. Danisman olarak derece atlamak istedigimden bahsettim, ayni seyleride o benden bekledigi icin icerik olarak guzeldi gorusmemiz. Taa ki konu benim goruntume gelinceye kadar. Bakimliyim evet kabul. Makyajim sacim kiyafetim, herseyim fazlasiyla guzelmismis, fazlasiyla dusunulmusmus. Bazen normalmis, ama bazende abartilmismis. Benim louboutin topuklarim moda olabilirmismis, ama ofiste belki 'ucuz' bir goruntu olusturup karsimda beni ciddiye almasi gereken bir projeyoneticisinin hakkimdaki dusuncesini negatif etkileyebilirmismis.
O an gayet cool ve rahat karsiladim bu soylediklerini. Ama durdukca icim kayniyo! Yahu ben 32 yasindayim birakin ben karar vereyim, siz moloz moloz dolasiyosunuz, aynanin onunde tas catlasa 10 dk geciriyorsunuz diye benmi size uyum saglamak zorunda kalacagim.
Bu arada yurtdisinda yasiyorum ve calistigim organizasyonda nerden baksaniz birkac bin insan calisiyo, ama benim departmanim/bolgemde 400 filan. Ortalama yas 45 ve yuzde 70i erkek. Bunlari goz onunde bulundurursak zaten ilgi cekiyo olmam normal, ama konu ilgi cekmek istemem degilki! Daha neler! Kendimi makyajimla sacimla kiyafetimle iyi hissetmek benim tek arzum.
Simdi. Kadina bu konuyu dusunecegim, ama kendimi nasil hissettigim konusu herseyden once gelir dedim. 'Goruntun senin nasil hissettigini belirlememeli' dedi, bende ona 'bu senin icin gecerli olabilir, ama giydigim elbise dudagimdaki ruj, hepsi benim kendimi nasil hissettigimi etkiliyor' dedim.
Ozellikle calisan hanimlar, overdressed olmak gercekten yanlis mi sizce.
Ortalamaya ayak uydurmak gercekten lazim mi? Illa belirli bir 'kutuya' sigmak zorundamiyiz. Yakinda yine patronumla bu konuyu konusacagiz tabi, nasil bir tavir sergilemeliyim? Fikirlerinize acigim.
avrupa gezmek için gittiğiniz yerlerde kadınlar hep sadeydi, romada bile (akdeniz ülkesi, modası tarzıyla ünlü olmasına rağmen) bi beyaz bluz, pastel bi etekle gayet şıktı kadınlar, ya da düz sade bi elbiseyle, makyajsız ya da az makyajla.... konu sahibi için kesinlikle söylemiyorum nasıl giyiğindiğini bilmiyorum çünkü, genel olarak bizim kadınlar çok kombin kasma derdinde olduğundan abartılı giyiniyor, çok makyaj yapıyor bence, ama tercih meselesi tabii yadırgadığımdan değil tespit yapıyorum...
mesela amsterdama gittiğimde de gözüme çarpan, aşırı renkli giyinen aşırı makyaj yapan hep surinamlılardı, hollandalılar da sadeydi yani
şimdi TLC de almanyada yaşayan bi Türk ailenin yaşamı var, mesela ordaki kadınlarda çok çok aşırı giyiniyor, gerçi tv şovu olduğundan da abartıyor olabilirler..
kültür ve milletlere göre erkeklerin beklentisi önemli sanırım, bizim erkekler kendilerine bakmadan manken gibi kadın arar
teşekkür ederim yanıtınız için gayet açıklayıcı olmuş
derinine inmek lazım kültürel kalıpların, dediğiniz gibi karşı cinsin bakış açısı bir etken olabiliyor bir de acaba ailemizde çevremizde gördüğümüz baskı ve kısıtlama, çok özgür bir ortamda büyümüş olsak dahi ülkedeki mahalle baskısı mı bizi fiziksel görünümümüzü bir protesto aracı olarak kullanmaya itiyor bilemiyorum.
popüler kültürün etkilerini de yadsımamak lazım...
Belki de bakımlı olmak adına boya küpü dusmus gibi makyaj yapan,acik saçık kıyafetler giyen,hatta bunların her birini abartılı secip kendinize gore uyumlu olduğunu dusunup aslında basit bir görüntü elde ediyor olabilirsiniz.her şeyi her yerde giyerim ,önemli olan nasıl hissettiğim demek gibi luksumuz yok.Dunyanin her yeri için geçerli bu.yurtdisinda turkiyedeki gibi kıyafetlere takilmaz insanlar,alabildigine özgürlük var diye dusunuyorsaniz yanılıyorsunuz.Hele ki ustunuz sizi uyarmak zorunda kalmışsa şık değil,rüküşsünüz demektir diye düşündüm ama sizi de görmediğim için sadece tahminde bulunabiliyorum.Bende isyerimde neler neler giymek istiyorum ama giyemiyorum.Yerine gore giyinmek zorundayım eğer insanların hakkımda abuk subuk şeyler düşünmesini istemiyorsam.Ha öyle giyinmiyorsam da hakkımda düşünülebilecek şeyleri de sineye cekmem gerekir.Kimin dediğini hatırlamıyorum ama şöyle bir laf var:İnsanlar kıyafetleriyle ağırlanır,fikirleriyle ugurlanirlar.Merhaba hanimlar,
Patronumla gorusmem vardi bu sabah. Gectigimiz donemki is verimliligim, onumuzdeki donemde kendimi gelistirebilecegim konular uzerine konustuk. Danisman olarak derece atlamak istedigimden bahsettim, ayni seyleride o benden bekledigi icin icerik olarak guzeldi gorusmemiz. Taa ki konu benim goruntume gelinceye kadar. Bakimliyim evet kabul. Makyajim sacim kiyafetim, herseyim fazlasiyla guzelmismis, fazlasiyla dusunulmusmus. Bazen normalmis, ama bazende abartilmismis. Benim louboutin topuklarim moda olabilirmismis, ama ofiste belki 'ucuz' bir goruntu olusturup karsimda beni ciddiye almasi gereken bir projeyoneticisinin hakkimdaki dusuncesini negatif etkileyebilirmismis.
O an gayet cool ve rahat karsiladim bu soylediklerini. Ama durdukca icim kayniyo! Yahu ben 32 yasindayim birakin ben karar vereyim, siz moloz moloz dolasiyosunuz, aynanin onunde tas catlasa 10 dk geciriyorsunuz diye benmi size uyum saglamak zorunda kalacagim.
Bu arada yurtdisinda yasiyorum ve calistigim organizasyonda nerden baksaniz birkac bin insan calisiyo, ama benim departmanim/bolgemde 400 filan. Ortalama yas 45 ve yuzde 70i erkek. Bunlari goz onunde bulundurursak zaten ilgi cekiyo olmam normal, ama konu ilgi cekmek istemem degilki! Daha neler! Kendimi makyajimla sacimla kiyafetimle iyi hissetmek benim tek arzum.
Simdi. Kadina bu konuyu dusunecegim, ama kendimi nasil hissettigim konusu herseyden once gelir dedim. 'Goruntun senin nasil hissettigini belirlememeli' dedi, bende ona 'bu senin icin gecerli olabilir, ama giydigim elbise dudagimdaki ruj, hepsi benim kendimi nasil hissettigimi etkiliyor' dedim.
Ozellikle calisan hanimlar, overdressed olmak gercekten yanlis mi sizce.
Ortalamaya ayak uydurmak gercekten lazim mi? Illa belirli bir 'kutuya' sigmak zorundamiyiz. Yakinda yine patronumla bu konuyu konusacagiz tabi, nasil bir tavir sergilemeliyim? Fikirlerinize acigim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?