• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Pinti çalışma arkadaşı

Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.

Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Al kendine ye zaten kibarligini yapmışsın. Canı isteyen bir telefon uzağında alır.
 
Ismarlamayın. Canınız bişey istediğinde ‘arkadaşlar ben kahve söyleyeceğim isteyen var mı?’diye sorun, siparişi verip telefonu kapatınca ‘ücreti şu kadar parayı toplayalım kurye gelince bekletmeyelim’ deyip herkesten parasını alın bu kadar yani..
 
Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.

Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Z kuşağı böyle.
Beraber kasiyerlik yaptıgım çocuk abla şundan alsan da yesek abla banada al
Bi kere ble almadım. Aç karnımı doyurdumda sen mi kaldın diyordum hep
Öyle istemeyi biliyorsa kendide yapacak
 
Bizde dışarıdan toplu yemek söylediğimizde kim ödeme yapıyorsa herkes telefonunu çıkartıp yediği yemeğin parasını direkt o kişinin banka hesabına gönderir.

Yemek siparişi verileceği zaman arkadaşlarınıza “herşey çok pahalı, kusura bakmayın sadece kendi yediğimin parasını vereceğim” deyin. Ama bunu söylerken başka birinin sipariş verdiği zaman belirtin alınganlık olmasın. Belki sizin gibi diğerleri de bu durumdan memnun değildir ancak dile getiremiyordur
 
O da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Düşündüm de haklısınız İkinizde aynı maaşı alıyorsunuz hatta hepiniz. Bu yüzden aslında yiyecek aldığınızda ofisteki herkese ısmarlamak zorunda değilsiniz. Ayıp olacağını sanmıyorum canı çeken alabilir çünkü
 
O da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
Size bana sunu ismarlayin dememis ki . Hem bisey ismarlayip hemde insanlari borclu cikariyorsunuz. İsmarlamayin kimseye .kendinize kadar soyleyin.
 
Yemek isi ayri, zaten kim ne yiyorsa onu oder.

Ama onun disinda ikramliklar gonulden koparak yapilir. Herkes de butcesine keyfine gore takilir. Bunun raconu budur. Laf etmek hos degil. Butcene uymuyorsa sen de alma.

Hepimize z kusagi akli fikri diliyorum 😅 bence cocuklar kendi kiymetlerini biliyorlar, hic zora kosmuyorlar ne guzel, gandhiden halliceler, bravo ☺️
 
Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.

Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum
Belki olayın farkında değildir belki de daha farklı sıkıntısı vardır para biriktirmesi lazımdır.
Bence bu adeti bırakıp herkes kendine söylesin, bu seferde al hepsine ver ona verme olmaz bence, ben yapamazdım yapıyorsam da karşılık bekleyemem. Birbirinize illa ki bir şeyler ısmarlamak ve karşılık istiyorsanız bence gün gjbi bir şey organize edin işin dışında öyle de eğlenceli olur 😀
 
Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.

Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
Erkek mi kadin mi calisma arkadasınız?
Erkekler akil edemeyebiliyorlar.
Bazi kadınlar da oyle tabii ama erkekler genel olarak soyleneni yapmaya kanalize oluyor.
arkadas hanim ise elinden bi kek yiyemedik vs diyip kulagina su kacirabilirsiniz.
Erkekse maas baklavasini unuttun galiba yil oldu dersiniz falan...

Ben de acayip verici oluyorum boyle durumlarda o yuzden hic bu toplara girmemek lazim, zaten her sey ates pahasi hem gereksiz kalori...
 
Şöyle şimdi biz biraz mahrumiyet bölgesinde olduğumuz için arada motivasyon olsun hem yer içerken sohbet ederiz diye haftada 1-2 kez bir şeyler alıyoruz. Ama zamansız yani. Mesela bu hafta ben donut aldım, baklava aldım sallıyorum herkese kadar alıyorum. Ertesi hafta başka bir arkadaş gelirken size kahve aldım diyor. Böyle bir süreç anlatabildim mi? Ya da güzel bir çikolata paketi getiriyor diğeri, güzel bir pastaneden. Hepimiz bir şeyler aldığımız için hesap yapmıyorduk. Benim de elim açıktır hep bir şey getiririm ama bu arkadaş hiçbir şey yapmıyor. Ama teşekkür edip alıyor ona aldığımız şeyi de, mesela kahvesini ya da ona özel alınmış her ne ise. Bir süredir dikkatimi çekiyor kendisinin de bir şey yapması gerekir, ya da bana almayın demesi gerekir. Herkese alıp ona almasak da göze batar yani.
Bir gün o gelirken ona sipariş verin, gelirken kahve alır mısın diye. Bir iki kere siz aldırın. Sıkıntı çıkarırsa o zaman konuşursunuz. Belki de sadece düşüncesizdir.
 
Zaten çevremde fazlasıyla var yani pinti derken de dışarı çıktığımızda hesabı ödetmeye çalışanlardan bahsediyorum. Onu bir şekilde aşıyorum, ya görüşmüyorum bir daha ya da garson geldiğinde herkes kendi yediğini ödesin diye başta atlıyorum hemen. Yoksa bana kalıyor.

Ama ofiste bizden yaşça küçük bir arkadaşımız var, Z kuşağı işte. Küçük bir ofiste çalıştığımız için, işyerine bir şey söyleyeceğimiz zaman diğerlerine de söylemek zorunda kalıyorum(yiyecek vs). Her gün değil ama haftada 1-2 mesela. Diğer arkadaşlarım mahcup olup diğer zamanlarda kendileri söylüyor. Yani böyle bir dönüşüm var aramızda. Ama bu Z kuşağı arkadaş, küçük diye çok takılmadım ama artık 50 kere ben bir şeyler ısmarlamışımdır bir kere kendisi böyle bir şey yapmadı. Durumu yok dicem ama o kadar da sanmıyorum yani.
Onun yüzünden ben de kısıtladım kendimi. Siz olsanız ne yaparsınız? Ofis küçük olduğu için tek başıma hareket edemiyorum, garip kaçıyor sanki. Büyük bir dert değil biliyorum ama gerçekten pinti ve düşüncesiz insanlara katlanamıyorum.
İyi de ısmarlamayın.
Mesela ben bi ofise girsem biri hep ikişer üçer birseyler söylese heralde tarzı bu diye düşünürdüm. Belki gerek görmüyor.
Sadece kendinize göre söyleyin. Ya da sipariş vermeyin hiç.
 
Birine ısmarlayacak kadar çok zengin olmak lazım öyle bir ekonomi suan 😅 artık her şey alman usülü olmalı.
dışarıda kahve bile ısmarlamak zor artık evde içiliyor çoğunlukla kaldı ki yemek bir de 🥹
Kimse kimseye ısmarlamasın ya bitsin bu geleneğiniz yoksa batarsınız 3-5 aya 😅
 
Konu ile ilgisi yok ama bir işyerinde calıştım 5 sene. 5 sene boyunca sürekli xin doğumgünü var pasta alıcaz y nin doğum günü var pasta, alıcaz sürekli para kattım. 5 lşra on lira belki ama 5 yılın sonunda kimse de demedi ki peynirin acaba doğum günü ne zaman. Bi gün herkes otururken dedim ki. 5 pastamı yanyana isterim. Anlamadılar güldüler.
Demem o ki bazen bazı yerlerde ver ha ver bazı kişiler sadece kullanılıyor. 5 10 liranın lafı mı olur demeyin. Herkes düşünülüp siz düşünülmemişseniz lafı olur.


Ayrıldım o işyerinden. Ne veda pastası ne hediyesi gördüm. Ayrılıktan inanın tam 3 sene sonra (çalışmıyorum gelirim yok) çalışanlardan birinin kızı evleniyor, katılırsanız iban atıyorum diye sms aldım. Çalışanın kendi olsa anlayacagım da kızı evleniyormuş. Pes dedim ya pes. Gercekten bazı insanlar bazı insanları saf sanıyor.
Madem x ablanın kızı için bana sms atacak kadar numaramı buluyorsun(mesaj atanla ilk telefon trafiğimizdi) ben doğum yaptım, o kadar doğum günü gecti, istifa ettim niye aklına ben gelmedim. İnsanda biraz utanma olur. Düğün olayından az bir süre sonra büyük bir hastaliğa yakalanıp ameliyat vs oldum. Yine ne çiçek ne birsey yok. Pes...


İleride yeniden işe dönersem orası ya da baska bir yer, doğum günü sacmalığına asla katılmayacagım. Kim kime pasta istiyorsa bireysel alsın. İşyeri diye toplu kutlama riyakarlığı artık midemi bulandırıyor. Ya da efendi efendi toplu bir bütce olur herkese standart yapılır. Mesela düğünde su takılır, doğumda bu takılır seklinde. Benim nişanıına ve nikahına hediye verdiğim şahıs bebeğim oldu gel gör diye sms atıyor bu ne sacmalıktır ya.
 
Bana da ofiste z kuşağı diyorlar çünkü çalışanlar benden yaşça büyük. Ben şahsen kimseye toplu bir şey ısmarlayamam. Annem babam yaşında adamlar maddi durumları ya da hayatları az çok oturmuştur benim öyle değil. Yeterli birikimim yok büyük şehirdeyim burada ailem yok. Ama çalışanların en azından ailesi burda ya da oturmuş belli bir düzenleri var. Ismarlıyorlarsa içlerinden gelmiştir sağolsunlar ama karşılık vermem. Bir dondurma bile 25 tl tüm ofise ısmarlasam haybeden kaç tl gidecek gerek yok. Gözlerine batıyorsa da bana ısmarlamasınlar dayatma iyilik dayatma nezaket sevmiyorum ben. Herkes hayata kendi açısından bakıyor. Z kuşağı deyip aranızda bu kadar yaş farkı olan birinden abur cubur ikramı bekleyip dert edinmek de komedi yani.
 
O da çalışan ben de çalışanım. İlk başta ben de öyle düşünüyordum ama insan bir kere demez mi? Ben niye bir şey almıyorum diye. O kadar da değil.
İnsanlar sizin nezaketen ısmarladığınızı anlamayabilir. Kendiniz alıp önüne koyuyorsanız o da belki ayıp olmasın diye reddedemiyordur. Madem çalışan insansınız biraz duruşunuz ve net çizgileriniz olsun. Altından kalkamayacağınız şeyleri nezaket kisvesi altında yapmayın.
 
Bence bu konuda siz hatalisiniz. Bazı insan suyunu bile evden getirir. Yemekten tasarruf yapar. Siz burda gönlü bol davranıp ismarliyorsaniz sizin bütçeniz ile ilgili bir durum. Karşılık beklemeniz yanlış bence.
Ben olsam ofis dışında yerim veya hiç yemem.
 
İnsanlar sizin nezaketen ısmarladığınızı anlamayabilir. Kendiniz alıp önüne koyuyorsanız o da belki ayıp olmasın diye reddedemiyordur. Madem çalışan insansınız biraz duruşunuz ve net çizgileriniz olsun. Altından kalkamayacağınız şeyleri nezaket kisvesi altında yapmayın.
Altından kalkarım, maddi olarak zorlamaz beni. Daha önceki yorumlarda da yazdım, motivasyon olsun hepimize diye arada bu tarz şeyler yapıyoruz, çünkü çalıştığımız yer sıkıcı bir bölge, dışarı çıkıp bir şeyler yiyebileceğimiz alternatifler yok. Konu o arkadaşın düşüncesizliği. 1-2 kere olan bir durum değil. Ama o da düşünüldüğünü bilip ufak birkaç bir şey alabilirdi, ultra lüks beklentilerimiz yok.
 
Bence bu konuda siz hatalisiniz. Bazı insan suyunu bile evden getirir. Yemekten tasarruf yapar. Siz burda gönlü bol davranıp ismarliyorsaniz sizin bütçeniz ile ilgili bir durum. Karşılık beklemeniz yanlış bence.
Ben olsam ofis dışında yerim veya hiç yemem.
Evet eski çalıştığım yerde daha bireyseldim, isteyen kendine istediğini alır yerdi. Sorun olmuyor öyle. Burada benden önce de böyleymiş ve böyle devam ettik. Bundan sonra bireysel takılmayı denerim belki.
 
Back
X