Beynime kazıdım seni son gördüğüm anı..
Bir daha geri dönmeyeceksin biliyorum, o ağustos sabahı son görüşümdü seni..
Bir ay ne kadar çok şeyi değiştirdi hayatımızda, ne kadar çok şeyi aldı götürdü bizden..
Temmuz başında geldiğinde mutluyduk, özlemiştik birbirimizi, bir ayımız vardı birbirimizi doyasıya saracak..Ailelerimiz tanışacaktı, umutluyduk. Belki nişanımızı bile yapabilirdik. Neden olmasın değil mi? Kim bilebilir ki, belki ikna olurlardı..
Çok canımızı acıttılar sevdiceğim, çok yaralandık, yenildik hayata..Solduk çiçek açmayı beklerken..Sana sarılmayı hayal ettiğim bir ayımız bir masanın karşısından beni suçlar tavrını seyretmekle geçti..Yaraların çok acıdı, beni yaralayarak geçiririm sandın, ama nafile..Oysaki kaç ay beklemiştik temmuzun gelmesini..Artık olan oldu, zaman geçti. Herkes unuttu ama bir ben unutamadım olanları..Sağlığım bozuldu, hayatım mahvoldu..Umutlarım yok oldu..Ben hayattan bu kadar korkarken hem de..
Son kez gelebilseydin keşke yanıma bana doğru geldiğinde görevli bırakabilseydin umutlarımı yeniden yeşertebilecek miydin? Biraz olsun bir ferahlık katabilecek miydin yüreğime? Son bir kez sarılabilseydim sana..
Sen bana gelemedim geri diye hüzünlü bakarak el sallarken, üzerinde mor tişörtün, gri kapri, sırtında çantan bana veda ederken, ben yıkılan umutlarıma ağlıyordum..Sevgime, emeğime ağlıyordum..Ve kazıyordum zihnime son kez gidişini..Benden gidişini..