Şiddet aldatma hakaret yok ama eşinden soğuyup,boşanıp mutlu olanlar var mı aramızda?


sizdemi...
bende gelin gittiğim şehirde yapamıyorum olmuyor.ama bunu ne kadar iyi dille bile söylesem suçlu benim.
Hep bişeylere katlanmak zorundayız .Eşimle farklıyız.
kendimi bu kadar olumsuz şeyi kabul ettiğim için enayi gibi hissediyorum.
Boşanmayı çok düşündüm ama altından ne maddi ne manevi kalkacak durumda değilim.
artık herşeyi içime attım. sadece ağlıyorum
 

evet belki de yardım almam gerekli.
bazen kabullencek gibi oluyorum ama ya ilerde pişman olursam neden kabullendim, neden kendimi zorlamışım o şehre o hayata dersem?????? diye kendimi yiyorum.
çok zor bir durum. yazarken bile tüylerim diken diken oluyor.
eşimden önceki hayatıma dair olan birçok şeyden vazgeçmeyi, bir çok hayalimi çabamı yarıda bırakmayı yediremiyorum ve bu vazgeçmeler benim olurumla olmadığı için 2 kat daha kabullenemiyorum.
 

ben çok zor ve yalnız olarak boğuştum hayatla
tırnakalrımla biryerlere geldim. bu kadar zorluk çekmişken buralara gelmişken devam edicem dedim mesleki olarak ama çok yalnızdım. eşimle tanıştık o benim lehrime geldi. benim hayatım devam edicekti hayallerimin gerçekleşme umudu vardı hala. ama artık çok düşük bir umut ve asla yaşamayı düşünmediğim bir doğu ilinde yaşıyorum ve burdan gidip gitmeyeceğimiz bile bellli değil. olmuyor.
ben de çoğu defa ben enayimiyim.
burda işler çok yoğum, işyerimi sevmyiorum. eşime bakıyorum istediğ şehir, isteidği iş, istediği hatun, ailesini isteidğinde görüyor, istediği çevre, istediği alıştığı kültür, herkes tanıdığı kendini güvende ve huzurlu hissediyor burda.
bense sudan çıkmış balığa döndüm.
ben de ayrılsam amddi olarak kaldırırım ama manevi oalrak dayanamam ya da çok zorlanırım gibi. sadece 1.5 yıl öncesine dönsem...........
o zmanki yalnızlığım katlanılabilirdi ama şu an tekrar ankaraya tek dönmeyi gözüm kesmiyor. eski ben değilim eski umutlarım kaybolmuş......
ama bu hayatı aynı bu şeklide de devam ettiremiyorum.....
çok zor arkadaşım çok zorrrr.............sorgulayarak yaşamak, mutlu olabilecekken olamamak çok zor.....
 
yok bende sunu bı turlu anlamıyorum ben esımle baska bı sehıe gıderdım valla hatta gıtmek cok ısterdım keske olsa
bızım mahalleden bırı boyle oldu cocuklar ıstanbulda luks semtlerden sayılacak bır yerde oturuyodu annesıde bızım mahallede hatat kıraları odemelerııcın kv aylık 700 tl para yolluyorum elıme 100 lıra sıkıstırıp parduse alamıyorum fılan dıyormus kız gelırken ben calsııcam demıs sonra bunalımdayım aılemı ozledım annem babam demeye baslamıs
en sonundada aılesının oldugu yere donmus bursaya , tabıkı herkez kızı suclu buluyor anlam veremıyor kocasıda gıderse gıtsın zaten yaptıkları ve soyledıklerınden kendısını hayat arkadası olarak gormuyordum ıyı oldu aramayacagım dıyormus
cocugun annesı uzuluyomus ama kız hakkında bını bın turlu yorumlar var

nerdeyım hala aynı noktada olman cok uzucu..
 

evet üzücü ve yıpratıcı hem eşim hem benim için.
eşim h.sonu isyan etti karar ver artık yeterrrrrrrr dedi.ve ilk defa onu bu derece ciddi, bizi bu derece kopma noktasında gördüm.

evi sahiplenmiyorsun dedi ki gerçekten de sahiplenemiyordum. temizlik düzen vs eşim bunlara çok önem verdikçe yapasım gelmiyordu onun canını acıtmak için, herşeyi ama herşeyiiiiii istediği gibi yaşayamasın diye.
bazen de gerçekten çok dipte olup da gözümün önünü göremediğim dönemler çok oluyor. altın kafese koymakla iş bitmyior dedim.
hep aynı şeyler aynı tartışmalar işte.....

ama h. sonu bi defa daha silkelendim. bir daha toparlan nerdeyim dedim. bir daha.
sürekli iniş çıkışlardayım......
 

yroum dıkkat cekıcı ama ben bana gore ıkı tane aynı ınsan evlenmemelı dıyorum
bana bısey katlamalı bana bısey ogretmelı benden uzaga gıdınce ıkı gunlugune ıllakı olurya omurluk evlenıyoruz ınsallah kıldan tuyden aklına geleyım benım bır nesneye taktıgım lakabı o surdursun , onun mac ızlemesıne ben sahıtlık etmıs olayımkı
dugme ıle ılık gıbı olalım bence bu dogru

2 kere evlılık yaptım
ıkısını bırbırıyle kıyasladıgım zaman ılk esımle ne kadar aynı oldugumuzu udusunuyorum mesela bı yere gıdelım kısa bı dusunceden sonra aynı fıkrı ortaya atardık ,
halbukı sımdı esımle gunun 30 dakıkasını bu orasımı burasımı burada bu var surada su var gıbı mevzularla gecırebılırım
benım tv ızleme alıskanlıgım dızı takıpe tme alıskanlıgım yok
ama artık var
begenmedıgım tadları sevmem yada hıc tatmam
sımdı onunla hayatıma ne kadar yenı sey gırdıgınıb ır dusunuyorumda

bence emınım bende ona cok sey kattım belkı benımkıler daha cok duygusal ve gozle gorunmucek seylerdır kım bılır evde ıkımızın sampuanı bıle ayrı :) belkı bır gun sokakta yururken bı kzıın sacları ucusur ıllakı benım sac kokumu bılır aklına hemen ben gelırım :) ama cok uzakta olmadan aksam eve geldıgınde gorecek yakınlıkta

cok detay verebılırım ama kesınlıkle nazara ınanıyorum

o yuzden bardagın bos tarafından bakmayı bırakıp dolu tarafından bakmayı denerdım, evlılık gıbı kutsal bır kurumun ıcınde sensın bensınlerle anca aradakı tum hosnut duygular yırıtılır , ben sanmıyorumkı sen bvu kadar mutsuzken nerdeyım, esın mutlu olabılsın
 

ben mutlu göründüğümde ya da olmaya çalıştığımda eşim kendini dünyanın en mutlu insanı sanıyor,renkli bi kişiliğim var esasında ama bu evlilikteki beklenmedik zorunluluklar beni ciddi manada zorluyor.

sonra bi kaç gün ben kendim gibi olmaya çalışıyorum bunalımımdan çıkıyorum eşim çok mutlu oluyor, çok farklılıklarımıza rağmen birbirimize uyum sağlamaya çalışıyoruz o günlerde ama bir kaç gün sonra enerjim bitiyor, sorgulamalrım,öfkem,isteksizliklerimle başedemiyorum ve evimzi ve dünyam yine bir cehenneme dönüyor.ve bu gelgitler çok yaşandığından artık iyi günlerimizde de artık şunu düşünür olduk ne zman kötü olcaz bi daha. kaç gün kaç saat sürecek bu iyiliğimiz???

dediğin gibi 2 farklı insanın da birbirine katacağı çok şeyler var ama benim yaşadığım farklılık hayatımı tarzımı büyüüüük oranda değiştirmeye zorladığı için beni, farklılıklarımızın pozitivitesiyle ilgilenemiyorum
 

kardeşim duygularımı başka bir bedende yaşıyosun sanki. bende konyaya dönme çabalarındaydım ,çok çabaladım.çalıştım ama olmadı.
yaşadığım yer doğu ili değil ama bana çok küçük geliyor.kültürleri çok farklı.ben büyükşehre alışmışım
gıda bölümü okudum.ama burada böyle bi sektör yok.
4 yıllığa geçecektim eşim evlililik evlilik diye başımın etini yedi ,hayallerim güm
iyi bir iş buldum çalışmaya başladım .şehir farklılığı nedeniyle gene güm.
eşimin ailesinin alt katında oturuyorum .kimsem yok.Maksadım kimseyi yargılamak küçümsemek değil ama tüm çevrem cahil insanlarla dolu.kendimi erişilmez çok yükseklerde biri görmüyorum ama çevremdeki çoğu insan okuma bile bilmiyor.depresyona girdim.
6- 7 ay öncesine kadar maddi gücüm olsa boşanırdım diye düşünüyorum.Ama artık bunu bile düşünecek ne gücüm ne halim var.
eşimi seviyorum ama dayanamıyorum .abartıyormuyum bilmiyorum.ama yapamıyorum.hergün tartışma her gün ağlama ......
 
eşimin bir arkadaşı var gerçekten bana inanılmaz itici geliyor.
adam evleneli 6 ay oldu. karısının ailesine bir kere dahi gitmedi. ama adamın ailesine 2 haftada bir gidilir 4 gün kalınr. ikisinini ailesi de şehir dışında. karısı zaten kendini dürekli adama yamamaya çalışan bir tip. kadın kendi istedi evlenmeyi bu adamla, yıllarca telde konuştular kız ısrar etti. adam da sonunda kabul etti. ve adam şimdi hala gitmeid kv kb sının yanına. el öpmaye dahi çok çıkarcı çok paracı menfaatçi bi tip.
ama eşimin üstüne çok düşer bu adam ya da çocuk diyeyim genç yani. ama bana inanılmaz itici geliyorrrrrrrrrrrrrr.
ve eşim bazen saçmalayarak onu örnek veriyor. sürekli ailesine gidip kalıyolarmöış, kzıın ailesine hiç gitmemiş, şöyle böyle. sürekli kzıı eziyor bu çocuk. sürekli ama kız hayatından memnun. belki de artık çocuk da memnundur kendini bu kadar memenun eden herşeyine hee diyen bi eşi olduğu için. ama çocuk tam bir öküzzzzzzzz..!!!!!!!!!!! veee eşimin en iyi arkadaşlarından biri. memur ama oaraya çok önem verir. gösterişçidir.
eşim ban onun ökzülüklerini anlata anlata benionadan ve karısından çoooooook soğuttu. ben onun karısı gibi olamam ve eşimin de o çocuk gibi olmasına katlanamam!!!!!!!!!!
eşimle kanka gibiler. gündüz mutlaka görüşürler, telleşirler. bu durum inanın beni çoooook boğuor. bazen ya o ya ben diyesim bile geliyor.
ve bu çocuk eşimden arabamızı istemiş bu 23 nisan tatilinde 4 günlüğüne. benim memlekete gidecektik. konuştuk bunu eşimel. ama çocuk arabayı isteyince eşim direk söylemedi. aradı dün çocuk eşim de bakalım bi konuşalım da dedi buna. ama ben konu ne bilmiyorum. eşim de sonra söylerim dedi bana.konu arabamız mış.
yaaaaaa desene eşimin memleketine gidicez diye!!!! eşim bugün beni aradı sordu gidicez mi arkadaşım arabayı isityor diye.asla asla o çocuğa araba falan vermek istemiyorum. aslaaaaaaaaaa. ama bunu nasıl eşimin beynine kazırım bilmiyorum. arabamızı isteme cesareti bile olmasın o adamın. ama eşime bu adamla ilgili bi iki kötü bişey söylediğimde beni kafesine almaya çalışıyorsun diyor eşim. çok saçma bi düşüncesi var. ben arkadaşını kötüleyince arkaşıyla görüşmesini istemiyormuşum........... bu da eşime baskıymış.
o çocuğun eşimden arabamızdan madiiyatımızdan uzak durmasını nasıl sağlarım???????????????
 
cnm seni çok iyi anlıyorum öncelikle eşin için şartlar uygun ve iş potansieli kariyer vb..şartları iyi olabilir ama evlilik 2 kişiyse ve bireylerin özgürlüğü mutluluğu söz konusuysa her iki tarafta fedakarlık etmeli çaba göstermeli bence çünkü öbür türlü hep tek taraf fedakarlık etmiş oluyo ve buda çok yıpratıcı olur mutsuzluğa sebep olur..bu fedakarlık yapanda genelde %80 kadın (dişi)olur ama unutulmaması gereken şey YUVAYI DİŞ KUŞ DEĞİL 2 KUŞ YAPAR???? YANİ?? kusura bakma üstüme vazife olmadan belki söylüyorum ama eşin sadece kendine uygun şartlar altında güvenli olabileceği yerde memleketinde iş kurup kendi kariyer iş gelecek planlarını yapmaya çalışıyor.seni bu anlamda düşündüğünü sanmıyorum zaten orda düzen oturtturacak büyük ihtimalle ozaman göreceksin ki o bakarızlar..yalan olmuş çocuk doğur yine ama kendinden hayatından karşındaki insanın hakettiği kadar fedakarlık et..seni anlıyorum çok zor...ALLAH YARDIMCIN OLSUN..
 
evvvet oldukça güzel yorumlar ve belkide bir çok arkadaşımızında iç döküşleri var satır aralarında...

peki arkadaşım; diyelimki saydığımız sebeplerden ayrıldınız, ve sen çok istediğin şehrine döndün işini buldun kariyer planlarınıda gerçekleştirdin yaa sonra mutlu olacakmısın gerçekten...herşeyi olan sen bir sevgi bir yuva ihtiyacına girmeyecekmisin heleki ardında seni seven ve seninde sevdiğini tahmin ettiğim birini bırakmışken..çok zorr hani kariyer elbetteki önemli ama sevdiğinin yanındayken belkide bir ihtimal kariyer planlarını gerçekleştirme şansın var ama boşandıktan sonra aynı sevgiyi,aynı sevgiliyi bulma şansın ne kadar belki daha iyileri karşıma çıkar diye düşünüyorsan o ayrı bir mesele ama çokk zor..birşey anca kaybedilince değeri anlaşılır heleki bu kaybedilen bir sevgiyse bir sevgiliyse iste ozaman yanarsın marmara çırası gibi insanın kariyer hedefi gelecek planı elbette önemli aslolan sevgi,iyi bir eş ve mutlu bir yuva olmalı insanların yaşamdan beklentisinin doruk noktası bence aile yaşamı olmalı iş yaşamı değil çünkü maddi olarak sıkıntı yoksa kasmamalı kadın veya erkek şu anda 30 yaşın üstünde iyi bir işi evi arabası ve hayatı olan onlarca arkadaşım var ama hep bir tarafları eksik niye cünkü hayatlarında sevgi yok ,sevgili yok,evlat yok kariyer yapacağım diye çokk kısmetler tepildi zamanında şimdi ruh buhranları içinde kariyerli bir şekilde hayatlarına devamm...

bir arkadaşım vardı kıza halen süper bir hayranlık beslerim, ve onun başarısını takdir ederim onun yerinde olsam yapamazdım diyede düşünmeden edemem:

ünversitede aşık oldu eşine okullar bitti herkes memleketine kız Antalya-oğlan Urfa
sevgileri çok büyüktü ama aileler tamamen zıtt..kız tarafı aşırı sosyetik erkek tarafı aşırı dindar,kız ailesinin tek çocuğu maddi hiç bir sıkıntısı yok..erkek eh işte kıtı kıtına derler ya öyle..ama oldu arkadaşım istenmeyen gelin olarak 6 yıldır urfada vede çekmediği fakirlik rezillik,alışamadığı bir çevre eşinin ailesi hepsi sevgisini bozmadı ve kızı var tam bir aşk çocuğu...

sanırım son söz şu olmalı :MUTLU OLMAK İSTEYEN VE SEVEN İNSAN HER KOŞULDA BUNU BAŞARABİLİYOR...

AMA MUTLU OLMAK İSTEMİYORSAN HERŞEY ZATEN SANA KARŞI ....
 
canım msjına cevap yazdım ama mesaj kutun doluymuş ben eşimi çok sevdiğim için alışmam kolay oldu tabi burada tanıdığımız kimsemiz yoktu geldiğimizde birbirimize kenetlendik yani eşimle huzurum devam ettiği sürece hakkari şırnak tunceli gezebilirim :) ama yeri geliyor keşke bi akrabamız olsa dediğimiz zamanlar da geliyor tabi eşin senin fikirlerini önemsemeyerek haksızlık yapmış sana ama eşini seviyorsan alışmaya bak derim hangi ildesin bilmiyorum ama ben batmandayım ve kocaeliden geldim kendi memleketimle kıyaslayamam bile burayı ama çok kötü bi yer değil
 

evet tabi ki kariyer yetmiyor ama her evlenen de kariyerinden vazgeçmiyor evlilkle beraber devm etti birçok arkadaşım kariyerine ama benimki bu şehirde mümkün değil. kadro yok zaten. bu da beni çok bunaltıyor. eşim herşeyi gönlüne göre oluyorken ben neden bu evlilik için bunca sıkıntıya fedakarlığa katlanmak zorundayım dye kendimi yiyorum engel olamıyorum. tek sebep kariyer de değil tbai ki, buraya çok zorla gelmem, gelmezsem bitebilir gibiydi, ya da çok mutsuz edicekti beni eşim, ailesi yüzünden eşimin bana baskı yapması burda, eşimel olan farklılıklaırmız, bu şehre, yeni ortamıma, işime, evlilğe adaptasyon sürecim ve zorlanmam gibi bir çok neden sayabilirim. ama bırakıp gitmek de henüz içime sindirdiğim bir durum değil.
anlayacağınzı arada kalıyorum ve çok güzçsüzüm...............
çocuk yapsam pişman olurmuyum diye düşünüyorum ama istiyorum da.

o arkadaşın gerçekten hala mutlu mu?? baya zorluklar çekmiş. insan evlenmeden önce dahah gözü kapalı oluyor sanıyor ki 1 insan bütün dünyasını doldurursa yetecek, bence öyle olmuyormuş, bir tek eşim yeterli değil mutlu olmam için, evdeki huzur önemli ama ben bütün enejimi burdaki çevreye, iş yeirne adaptasyon, şehri bazında yaşadığım zroluklara tüketince gün boyu akşama kadar ,ister istemez ne enerji ne de moral kalıyor. eve de eşime olan öfkemle dönüyorum.
ama gün boyu istediğim bana hitap eden bir yerde bulunsam ya da en azında katlanma oranım düşükmolan bir ortamda bulunsam akşam daha iiy olurum eşimle de dahah verimli bir hayat geçiririm.geçirirdim.......

ben eş in insana tamamen mutlululk verebileceğini düşünmüyorum artık. insanın kendi yaşadığıo bir dünyası her zman var. insan bu dünyasında eşi yokkne mutluysa eşiyle birlikteyken bu mutluluk 2 ye katlanıtr diye düşünüyorum
o arkadaşın da çok zorluk çekmiş, çekiyordur belki de haal. bu mutszuluklar insanın sevgisini bastiriyor maalesef....içten içe teslim olunmuş bir mutsuzluğa döünşüyor sevgi, ama hala sevgi oluyor..ama insan çoooook yıpranmış oluyor.
bunlardan dolayı ben insanın biraz daha sağlam basarak evlilk yoluna girmesi taraftarıyım. seviyoruz o varsa herşey vari,önemli olan evdeki hzuzurm falan la olacak gibi değil. hayat bu değil. bütün hzurum akşam evde geçireceğim bir kaç saatle sınırlı olmamalı....
 

ben de onu diyorum....
keşke ikimşz tek olsaydık ben bu kadar zorlanmazdım inanki,
hem zorla getirdi, hem ailesi hem çevresi ahbapları burda,bi yerden geçiyoruz okuduğum ilkokul , bi yerden geçi,riyoruz okuduğum orta okul,,,vs şurda ne çok dondurma yedim beee falan deyip duruyor. ister istemez sinirime dokunuyor. insan eşinin geçmişiyle çocukluğuğla neşe dolmadlı onla paylaşmalı anlattrmalı ama bana zoraki dayattığı için bu hayatı bütün arkadaşlarından çevresinden ailesinde, yaşanmışlıkların iğreti geliyor bana. bu da beni çok yıpratıyor.
şunu eşime de söylüyorum tayinle gelmiş olsak mecburen gelmiş olsak gideceğimiz tarih belli olsa buraya gelmeyi sen bana bu kadar dayatmamış olsaydın ve bura senin memletin değil de gerçekten iş için brda bulunmuş olsak ben bu kadar zorlanmazdım. içten içe kendimi kötü hissediyorum. oooooooofffffffff allahım yardım ettt...
dediğim gibi nişanlıyken falan yoktu bu şehre gelme meselesi, son dak golüyle geldim. yediremiyorummmm...
şehir güzel olsa benm çıkarım adına birşeyler bulabilsem alışmak kolay olurdu. hepsi ofsayttttttt
 
çok merak ettim hangi il de yaşıyorsun bu kadar kötü durumdasın..Bence eşine olan duyguların körelmiş biraz çünkü eşinin tarafından bakınca o da bir gelecek kurmaya çabalıyor iş kuracak diyorsun tabi ki çevresi neredeyse orada iş kurmak ister eğer eşini seviyorsan bence destek ol eşine eğer şehir değiştirmeyi düşünmüyorsa sen de boşanmak istemiyorsan hayatınızı zindan etmeyin birbirinize yaşadığın şehre alışmaya çalış
benim ablam boşandı yurtdışına gitti evlenip yaşadığı yeri bahane etti alışamıyorum ülkemi istiyorum sizi özlüyorum vs. ama soruyorum abla eşini çok sevseydin boşanırmıydın diye boşanmaz kalırdım sabrederdim dedi...
 

kötü durumda olmam sanıırm artık psikolojim iyice bozuldu,
çok zor geçti herşey benim için, gelme sürecimden tut geldikten sonraki günlerim....
eşim buraya iş kurmak için gelmedi burdaki firması hem daha çok para veriyordu hem de her akşam evine gelebilecekti. diğer türlü ankarada iyi para veren firmalar ş.dışına gönderiyorlardı ayda bi haft a 10 gün. benim gelişim son dak golü oldu, çok zordu çok.şimdiyes e,iş kurup buraya yerleşecek alttan alttan!!!!
eşim çok ısrar etti. saçma saçma bahaneler de sundu. ankarada kimsemiz yok herkes orda dedi ki burda olanlar onun kendi çevreis ve ailesi. ankarada benm çok fazla akrabam var, yakın derecede.ama onları saymadı.
anneme ihityacımız olur dedi. ki söylediklerinden en iğretisi de buydu benim için. ben tek başıma kurdum bekar evimi. 1 erkekten dahi yardım istemedim. parayı verdikten sonra herkese işini yaptırabiliyorsun. ben kimseden birşey istemedim bugüne kadar. anneme ihtiyacımız olur diyor adam bana. böyle bu gibi birçok sebeple burası için ısrar etti. artık en son ve herkese söyeleidği sebep nerdeyim benim bi haft a 10 gün ş.dışında olmama nasıl razı oluyor dedi bana da böyle çıkıştı. kızılayda gezmek benle olmandan önemli dedi. ama sorun sadece ankadaran gitmek değildi artık.
eşim ankarya gelirken annesi istememiş, ama annesine söylediği şu olmuş eşimin nerdeyime kıyamam o gelmesin ben giderim, e şimdi niye kıyıyorsun o zaman??????
bunlar beni kemirdi. düğün sürecinde annesinin beklentileri ve bu beklentiler yüzünden eşimle olan kavgalarımız. hepsi ama hepsi beni hem eşimden hem memleketinden hem ailesinden çoook soğuttu.
hayatımı sahiplenemiyorum burda. eşim yüzünden diyorum onun yüzünden böyleyim. ona öfkem geçmiyor.. o çevresiyle arkadaşlarıyla doğup büyüdüğü yerle ailesiyle istediği hatunla istediği işle her şekilde istediği şeylerle iç içeyken ben büyük bi kabullenememişlik ve atlatamadğım travmalarla boğuşuyourm. anlamaıyor anlayamıyor beni. bazen yeter diyor isyan ediyor, bazen ben isyan ediyorum ama benim bir tek eşim var burda benim için, ona karşı da içimde büyük bir öfke var, çoğu zaman bastrmaya çalışsam da bu beni hasta edecek ve böyle tek bi insana bağımlı şekilde yaşamak hiç bi zaman yapmadığım bir şeydi. eşim dışında mutlu olabilecğeim hiç bi şey yokkkkkkkkkkkkkk!!!!!
dün psikolga gittim, bi bayanın tavsiye ettiği birine, çünkü artık kafayı yemek üzereyim. kadın dinledi. birkaç travma atlatmışsın bu süreçte ama atlatamamışsın tedavi edilmeden üstüne başka şeyler yaşamışsın dedi. devam edicem o bayana ama artık bazen saniye dayanacak gücüm yok diyorum içimdekilere ama bir defa daha dayanıyorum.....
ablanı anlayabiliyorum aslında özlemden ziyade o adam için bunca fedakarlığa dayanamadı ablan, değmez dedi.
bunu ben de çoğu defa hissediyorum ama eşimin iyi tarafları geliyor aklıma bu ikilemse berbat bir duygu
peki ablan boşandığına hiç pişman oldu mu?????? ne yapıyor şimdi???
 
ben çok genç evlendim ve buyüzden ilk seneler ciddi sorunlar yaşadım ve keşke biraz daha bekleseydim dedim.
ama şimdi bakıyorumda iyiki genç yaşta evlenmişim.
biz evlendiğimizde daha ikimizinde karekteri tam oturmamışdı. beraber büyüdük ve karşılıklı çok fedarlarlıklarda bulunduk. önceliğimiz hep evliliğimizdi ve buyüzden karekterlerimizi bu yönde geliştirdik.

şimdi bakıyorumda eğer daha ileri yaşlarda evlenseydim karekterim oturmuş olacaktı ve önceliğim ilk başta ortak evlilik hayatımız değilde kendi hayatım olacaktı. çünkü karekteri oturduktan sonra anlıyorum ve görüyorumki insan kendinden ödün vermek istemiyor.

maaselef sen kendi bireysel mutluğunu ve kariyer hedeflerini ön planda tutuyorsun, kocan 2. sırada yer alıyor. mutlu bir evlilik istiyorsan ilk sıraya eşini koyman gerekiyor.

hadi diyelim kariyer hedeflerin için boşandın, kariyer yaptın, ya sonra????

kusura bakma ama ben seni anlıyamıyorum.
adam seni seviyor, iyi bir hayat yaşamanız için çırpınıyor sen ise kariyer kariyer diye tutturmuş gidiyorsun.

senin çalışamaman sadece seni mutsuz eder ama kocanın işsiz kalması ikinizi ciddi mutsuz eder ve huzursuzluk asıl ozaman başlar.

mutlu bir evlilik için erkek kariyer ve maddi anlamda kadından daha güçlü olmalı, tersi olursa kadın erkeği ezmeye başlar, ezmese bile erkek kendisi ezilir.
eğer gerçekten istersen taşındığın yerdede iyi bir iş bulabilirsin.

ben eşim için şehir değil ülke değiştirdim. 1-2 sene zorluk çektim ama sonra çok iyi bir işe girdim ve yükseldim.

istemek başarmanın yarısıdır.

sende iste yeterki.
 
yok canım pişman olmadı biz ailece onun arkasında durduğumuz için daha mutlu hatta o da uzman psikologa danışmıştı o da kendini kaybetmeden bu evliliği bitir demişti o da onu dinledi bitirdi evliliğini benim gördüğüm kadarıyla sen de kendini kaybetmek üzeresin iyice düşün kararını ver derim sonucta biz ne dersek diyelim hayat senin kararlar senin umarım hayırlısı olur hakkında.


Ben de bayıla bayıla gelmedim benim eşim özel harekat polisi evlenmeden önce yani resmi nikahımızdan önce normal polslik yapıp benim memleketim de kalacaktık güya ama sonradan özel harekatı tercih etti ve Batmana atandı ama ben hep arkasındayım eşim memleketine tayin istese bile yanında olurum çünkü onu çok seviyorum yuvamızdaki huzur eksik olmadığı sürece her yere giderim ha sevgim azalırsa aynı senin gibi olurum katlanamam.Ben de bekarken özgürlüğüme çok düşkündüm hatta çoğu akrabam evliliği yürütemeyeceğimi hatta doğuda asla yapamayacağımı düşünerek en fazla 1 yıl sonra boşanırsın dediler, aslında haklılardı ama dediğim gibi sevgi sevgi sevgi.Sen şimdi eşine karşı hislerini netleştir bence ona hissettiğin ne ?


Bir de konularında da okudum benim gibi bir çok kişi yaşadığın ili sormuş kimseye cevap vermemişsin Allah aşkına çok merak ettim nerede yaşadığını :) özelden bari yaz
 
cnm ben seni çok iyi anlıyorum bende işimi bıraktım eşimin peşine düştüm,tabiki bu kötü birşey değil ama kendimden fedakarlık ettim işimi bıraktım şimdi tekrardan sınava hazırlanıyorum..sana şunu söylicem o bahsedilen sevgi huzur mutluluk varya...hepsi geçiyor bir erkek anladımki önce kendi isteklerini mutluluğunu kariyerini düşünüyor bayanın toplumdaki yerine göre kafasında bir resmi var zaten...ne oluyor sonra erkek mutlu kadın zoraki kabullenen mutsuz bir insan oluyor..ben bunları yaşadım yeri geldi eşim 1 ayakkabının pirincin bulgurun hesabını yaptı alışık değildim kendi paramı kazanıyordum çok zoruma gitti...ama bu kabulleniş bu boyun eğme devam ettiği sürece ve sen ses çıkarmadığın sürece bu hareketler katlanarak devam eder..sana minnet duyacağını fedakarlık ettiğin göreceğini sanma..ve bu istekler ilerde katlanarak devam edecek ne var bura benim memleketim ne var bunada evet de ne var onlar benim ailem vb...çocuk yapma derim kafan karışık çünkü..birde karşılığını gördüğün kadar fedakarlık et..evet hayattada bu böyle değilmi???kendini düşün...inan erkekler daha uyanık..ve sana şunuda söylemeliyim evet kariyerin mutluluğun ve kendi iç huzurun(ki en önemlisi de bu)için düşün taşın mutsuz olduğun kabullenemediğin hiçbirşey için kendini zorlama..mecbur bırakma..HİÇBİRŞEŞ ÖNCE SEN..SEN..SENDEN ÖNEMLİ DEĞİL UNUTMA...bu kabullenişler sayesinde çevremiz çaresiz kadınlarla dolu...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…