Şanssızlığa bak. Sen bayramdan eve gel ertesi gün yine git(4 gün kal), yine gel sonra "sabah geliyoruz" diye arasınlar. Şimdi de su gidecek gibi...
Hayır işin en kötü yanı annem huzursuzluk çıkarıyor bize de.
eskiden mutluluğu taa en küçük zerremde hissederdim
şimdi ise bedenimden ruhumu söküp almışlar gibi hissizleştim
mutlu değilim , eskiden mutlu olduğum biriyle konuşmak,paylaşımlar,hayal kurmak hepsi terk etti giti sanki
Kişisel mutsuzluklarımı abarttığımda kendimden tiksiniyorum. Gün içerisinde, sürekli başkalarıyla (bilinçli bilinçsiz) kıyaslamalar yapıyoruz ya da başkaları tarafından kıyaslanıyoruz. Akşam eve gelince aslında hissettiğimiz eksiklik, mutsuzluk tam olarak bu. Bütün kıyaslar yerin dibine batsın.
Üstte kıyaslamalardan bahsettim ama yine de bunu yazacağım...
Arkadaşlar hayattaki tek derdi, korkusu, endişesi, kaygısı vs. hayvanları "mal" olarak gören pet shoptan, fahiş fiyatla aldığı kedisinin, sokak kedisiyle çitfteşmesi olan üst sınıfa mensup kadın gelip bana mutlulukla ilgli tavsiyeler veriyor. Çok acayip arkadaşlar çok.
Sürekli anlatmak zorundayız dimi.. Şu şöyle oldu bu böyle oldu.. Bir gün bir şey olursa bak haberiniz olsun ben böyle yapmıştım aslında..
Neden? Çünkü herkes ön yargılı, herkes suçlayacak yer arıyor....
En az bulutlar kadar gri içim..
En azından onlar içini boşaltabiliyor. Hemde ağlayarak, gürleyerek...
Ben ise içime akıtıyorum kederimi sıkıntımı.
Insan yeri geliyor bir bulut olmak istiyor..
Hala eve çok uzaktayım.
Hala yolda bekliyorum.
Artık bıktım. Eğer bu işte bir ihmal varsa, ihmal edenlerin Allah belasını versin!!
Hava da iyice soğudu. Ooofffff!!
[emoji37][emoji37][emoji37][emoji37]
Öyle şeyler olmalı ki benim yerime o geçmeli
aptall..
güçsüz ve beceriksiz degilim.bak buraya yazıyorum.gün gelecek seninle hesaplasacagım.
hemde çok yakında