Benim oğlum tüp bebekGerçekten kimi çocuk çok mutlu durumundan ama benim oğlum da hep kardeş isteyenlerden. Oynamalarına gerek yok illa ki. Abi olmak bile çok mutlu edecektir onu. Ben de tüp bebekte transfer sonrasındayım şimdi. Ve olmazsa da allah nasip edene kadar deneyeceğim.
Çocuğunuzda kendimi gördümGerçekten kimi çocuk çok mutlu durumundan ama benim oğlum da hep kardeş isteyenlerden. Oynamalarına gerek yok illa ki. Abi olmak bile çok mutlu edecektir onu. Ben de tüp bebekte transfer sonrasındayım şimdi. Ve olmazsa da allah nasip edene kadar deneyeceğim.
Benim oğlum da 7.5 yaşında. Normal oldu. Evliliğimin 2. Ayında gebe kaldım.Benim oğlum tüp bebek
sonrasında 2 tane kaybım oldu. Ege bır tanesıne cok yakınen sahıt olmak zorunda kaldı 4 aylık sonlandırıldı gebelıgım. Sımdıe bazen kardes ıstıyorum ama bılıyorum kı olmucak dıyor. Ben zaten egeye sacımı supurge etmıs durumdayken bu sozlerı benı o kadar uzuyor ve aglatıyor kı anlatamam.
Halbukı daha dune kadar kendısınınde gelısı cok mucızeydı , allaha kalmıs bıseydı ama geldı. Sızın sımdı ılk denemenız mı ? Oglunuz normal mı oldu?
Banada en son gıttıgım doktor artık tup bebek dedı ama ben bır kere daha denemek ıstıyorum
Yanı suanda hamılesınız zaten dımı ?Benim oğlum da 7.5 yaşında. Normal oldu. Evliliğimin 2. Ayında gebe kaldım.
Benim oğlum da kardeşi olursa, ona neler yapacağını, hayallerini anlattıkça tabi inşallah yavrum diyorum ama içim burkuluyor, ağlıyorum ben de gizlice. Şu anda transferimin 4. Haftasındayım. Bir kese göründü ama olması gereken büyüklüğün
Evet aslında, hem de inşallah :) ben de kendimi çok bırakmıyorum bu düşünceye şimdi. Çünkü o psikolojiye girince beşiğe, bebek kıyafetlerine yer bulmaya başlıyorum kafamdan :)Yanı suanda hamılesınız zaten dımı ?
Aynen, küçüklerle ilgilenen, bebekleri seven bir çocuk zaten. Çok iyi yapmışsınız siz de :)Çocuğunuzda kendimi gördümben de isterdim kardeş ama annemler tek çocuk vs düşünürdü en sonunda dayanamadılar yaptılar tabi 7 yaşındayken küstüğümü bilirim onlara küsme nedenimde birgün oturmaya gitmiştik toplam 5 çocuk var ikisi bir kardeş ikisi bir kardeş herkes kendi kardeşi ile oynamıştı bense tek kalmıştım küsmüştüm o yüzden :) sizinde aşağı yukarı 9 yaş olacak gayette güzel anlaşabilirler arkadaş olabilirler yine.Beraber sinemayada giderler yemeğe giderler gezmeyede giderler küçük belirli bir yaşa gelince.
Anladım sımdı ınsallah hayırlısı nasıp olur.Evet aslında, hem de inşallah :) ben de kendimi çok bırakmıyorum bu düşünceye şimdi. Çünkü o psikolojiye girince beşiğe, bebek kıyafetlerine yer bulmaya başlıyorum kafamdan :)
bir kese göründü ama olması gereken büyüklüğün yarısında. Beta hcg mde ikiye katlamıyor zaten.Bu genelde düşük olacağı anlamına geliyormuş ama doktor iki hafta daha bekleyelim kalp atışı duymazsak kürtaj yaparız dedi.
ee sen zaten kardeş hazırlığındaymışsın:))Benim oğlum da 7.5 yaşında. Normal oldu. Evliliğimin 2. Ayında gebe kaldım.
Benim oğlum da kardeşi olursa, ona neler yapacağını, hayallerini anlattıkça tabi inşallah yavrum diyorum ama içim burkuluyor, ağlıyorum ben de gizlice.
28 yaşında korunmayı bıraktım. 1 sene olmayınca 29 yaşında doktora gittim. Erken menapoz, hemen tüp bebek dediler. Bu ilk denemem. Şu anda transferimin 4. Haftasındayım. Bir kese göründü ama olması gereken büyüklüğün yarısında,gelişimi geriden takip ediyor. Doktor muhtemlen düşecek ama iki hafta daha bekleyelim dedi.
Bu yüzden oğluma hiç söylemedim pozitif görümce bile kardeşin olacak filan diye. Biliyorum çünkü çok sevinecek ve olmazsa çok üzülecek. Yalnızca hasta olduğumu ve doktora gittiğimi biliyor ama anlıyor etrafta ükonuşulandan. Çünkü değerlerimin geriden takip ettiğini öğrendiğimde ağladığımı gördü ve doktorlar kardeşimi öldürdü dedi.
Tutmazsa olana kadar devam inşallah. Bu deneme biraz acİl oldu. Eğer olmazsa en fazla 3 ay filan kilo vermek için beklerim. Sonra doktorlar uygun görürse hemen yine denerim.
Anne olduğumda 22 yaşndaydım. Sonra bazı sıkıntılardan dolayı 6 sene korundum. Oğlum da hep yol arkadaşı oldu bana.1,5 senedir korunmuyorum ama olmuyor. Kendi kendine olması biraz zor sanırım bundan sonra yumurta rezervim azaldığı için. Zaten muhtemelen bu embriyonun da az gelişmesinin sebebi zayıf yumurtalar olması. En güzel yumurtaları korunduğum senelerde zayi etmişim :)Anladım sımdı ınsallah hayırlısı nasıp olur.
Bu gebelıge kadar baska bır gebelıgınız olmadımı oglunuzdan sonra
Anladım canım . Insallah kotu sonuclanmaz canım tedavın genede bellımı olurAnne olduğumda 22 yaşndaydım. Sonra bazı sıkıntılardan dolayı 6 sene korundum. Oğlum da hep yol arkadaşı oldu bana.1,5 senedir korunmuyorum ama olmuyor. Kendi kendine olması biraz zor sanırım bundan sonra yumurta rezervim azaldığı için. Zaten muhtemelen bu embriyonun da az gelişmesinin sebebi zayıf yumurtalar olması. En güzel yumurtaları korunduğum senelerde zayi etmişim :)
ben inanmıyorum böyle bir yalnızlığı asıl yalnızlığa kişilerin anne ve babaları yaşatıyor varken yok gibi davranarak.bu benim çok düşündüğüm bir konu bir tek çocuk annesi olarak. Oğlum 7,5 yaşında. Tek çocuk.
Onunla devamlı ilgilenmeye çalışsam da, okuma saatlerimiz, sohbetlerimiz, küçük oyunlarımız, gezilerimiz olsa da, büyüdükçe ona yetmediğimi hissediyorum.
Belki ben tüp bebek, iş, güç gibi hayatın ciddileşmesinden, yaşın 30 ları bulmasından dolayı daha ağırlaştım.
Biraz da eski küçükken ki basit oyunlar, basit mutluluklar yetmiyor tabi ki oğluma. Kendi yaşıtlarıyla ğaylaşabildiği bambaşka bir dünya var.
Bayılıyor kuzenlerine gitmeye mesela.onların evleri bize o kadar şenlikli ve güzel geliyor ki gerçekten. Benim için ilginç, çünkü bakıyorum; çocuklar, kendi dünyasındayken; büyükler gayet rahat kendi işinde, sohbetinde. Oğlum için de eğlenceli, çünkü kudurabileceği yaşıtları var. Bariz bir ayrım var büyükler ve çocuklar arasında yani.
Biz de böyle değil tabi ki, ikimizin hayatı da birbirine girişik durumda. Bakım, oyun, anne, arkadaş... Hepsi aynı kişi. Birbirini seven, uyumlu ve ilgili bir anne baba. Ama oynanmayan oyuncaklar mesela. Ya da arabada arkada yalnız başına oturulan kocaman bir alan. Ben kendi çocukluğumdan, arabanın arkasını devamlı itiş kakış olan, bazen oyun oynanan, bazen kavga edilen, tek başıma oturabilsem çok mutlu olacağım bir yer olarak hatırlıyorum. Ama oğlum çoğu zaman beni yanına oturtuyor yalnız kalmamak için.
Ya da geçen herkesin kardeşinin olduğundan bahsediyor. Ben de bir arkadaşının daha tek çocuk olduğunu söylediğimde, o da sıkılıyor mudur benim gibi diyor?
Bu konuda ne düşünürsünüz? Oğlum ileride yalnız ve mutsuz bir çocukluk mu hatırlar? Çevrenizde nasıl bu durumlar? Tabi onunlayken hep eğleniyoruz modundayım, ona yansıtmıyorum ama bunlar benim aklımdan geçenler.
Aynen öyle canım. Rabbim sevenlerini, sevdiklerini arttırsın :)):)) benim annemin de düşüncesi kısa zamanda boşanmamızdı zaten, eşimin maddi durumu yoktu. Ailem trilyonluk evlerde oturuyorlar. Fakir biriyse kıymeti yok, çocuğunda olsa yüzüne bakmazsın. ne zamanki kendi şirketini kurdu, evler, arabalar aldı, o zaman kıymetli ve düşünceli damat oldu. Benim de kendimi kanıtlamak için iş güç sahibi olmam gereksiz oldu. Çünkü formasyonumu filan aldım, sınavları geçtim. Tam atanacağım sene, artık ihtiyacın yok deyip kardeşimin düğününü yapma sorumluluğunu tamamen omuzlarıma yüklediler. Her şeyini yaptım. Diğeri için de yapacağım inşallah. Çünkü benim için aile, aile olduğu için kıymetli, zengin olduğu için değil. Ve en çok ilgi gösterilecek zaman, iki tarafında rahat olduğu, beraber lüks tatillere gidebileceği zamanlar değil; tersine en zor durumda olduğu an. Eğer zorlukta yanındaysan, ferahta zaten koşarak gelir insan yanına. Sevenlerin çoğaldıkça, paylaştıkça mutluluk artıyor hayatta.
İnşallah hayırlısıyla en kısa zamanda olur canım. İmtihan bunlar biliyorsun, bu günleri gülümseyerek hatırlayacağın zamanlar da gelecek.Gerçekten kimi çocuk çok mutlu durumundan ama benim oğlum da hep kardeş isteyenlerden. Oynamalarına gerek yok illa ki. Abi olmak bile çok mutlu edecektir onu. Ben de tüp bebekte transfer sonrasındayım şimdi. Ve olmazsa da allah nasip edene kadar deneyeceğim.
Dediğiniz doğru. Hatta bu isimde bir kitap bile var. " var olan annenin yokluğu" diye. Ben de annemi daha iyi anlayabilmek için okumuştum.ben inanmıyorum böyle bir yalnızlığı asıl yalnızlığa kişilerin anne ve babaları yaşatıyor varken yok gibi davranarak.
Eşimle yeni evlendiğimizde durumumuz pek iyi değildi. Annemle bi pastaneye gittik. Canım bi kurabiye istedi. Anne bundan da alsana dedim. Paranız varsa alın dedi. Şimdi durumumuz iyi, o ise çocuklarla harçlık veriyor. Halbuki şimdi dünyayı serse değeri yok. Mirasını da kardeşine bırakıyormuş( benim için çok küçük bi miktar ama yine de insanın aklına bu kadar mı sevilmez evlat diye geliyor) Budur işte değerim...ben inanmıyorum böyle bir yalnızlığı asıl yalnızlığa kişilerin anne ve babaları yaşatıyor varken yok gibi davranarak.
Hatta çoğu zaman bu duygusuz ebeveynlerdeki sorun bebeklik travmaları. Ben okuduklarından daha çok bunu gördüm. Bebeklikte yüzüne bakmakla, okşamakla, taklit edip, güldürmeye çalışmakla bebeğin şefkat ihtiyacı doyuyor. Beşikte öylece bırakılmış, emzirmeden alt değiştirmeye alınmış ve sevgiye doymamış bebekler küsüyorlar ve büyüyünce sevgi ve şafkate kapalı, aksi insanlar oluyorlar.ben inanmıyorum böyle bir yalnızlığı asıl yalnızlığa kişilerin anne ve babaları yaşatıyor varken yok gibi davranarak.
İlk defa duydum bunu. En sevdiğim şeylerden biri bebekleri güldürmeye çalışmak. Bi gülüşleri dünyaya bedel....Hatta çoğu zaman bu duygusuz ebeveynlerdeki sorun bebeklik travmaları. Ben okuduklarından daha çok bunu gördüm. Bebeklikte yüzüne bakmakla, okşamakla, taklit edip, güldürmeye çalışmakla bebeğin şefkat ihtiyacı doyuyor. Beşikte öylece bırakılmış, emzirmeden alt değiştirmeye alınmış ve sevgiye doymamış bebekler küsüyorlar ve büyüyünce sevgi ve şafkate kapalı, aksi insanlar oluyorlar.
Gerçekten nerden nereye. İnsanda yer ediyor bu anılar. Bir anda o anlara gidiyorsun. Ben de misafirliğe gitmiştim annemle, oğlum daha bir kaç aylık. Kadının biri pijama satıyor, katalog getirmiş. Benim de hiç düzgün kıyafetim yok. Birini çok beğendim. 30 lira :)) ne kadar çok gelmişti bana. Ben de anneme al demeye utanıyorum ama ay bu çok güzelmiş, biraz pahalı ama filan diyorum. Belki alır diye. Yok benim ihtiyacım deyip verdi kataloğu kadına. O gittiğimiz komşu beni çok severdi. O bana almış, bir kaç gün sonra bana geldiğinde getirdi. Nasıl sevindim. Çok eskidi artık. Hatta eşim giymeyeyim diye yırttı ama hala saklarım ben onu. Şimdi 300 liralık pijamayı alabilirim ama onun kadar sevmem herhalde :)Eşimle yeni evlendiğimizde durumumuz pek iyi değildi. Annemle bi pastaneye gittik. Canım bi kurabiye istedi. Anne bundan da alsana dedim. Paranız varsa alın dedi. Şimdi durumumuz iyi, o ise çocuklarla harçlık veriyor. Halbuki şimdi dünyayı serse değeri yok. Mirasını da kardeşine bırakıyormuş( benim için çok küçük bi miktar ama yine de insanın aklına bu kadar mı sevilmez evlat diye geliyor) Budur işte değerim...
Bu konularda bayağı okuyorum ve gerçekten o bebeklik dönemi çok önemli. Bir psikiyatrist kendi vakalarını anlattığı bir kitapta, çok saldırgan ve iletişim kurmayan bir hastasının, ilgi gösterdiğinde diğer hastalarına göre çok çabuk iyileştiğini gözlemlemiş. Hepsi travmatik hastalar. Çocukluklarına indiğinde, bu hastanın 11 aylığa kadar onu çok seven babannesiyle kaldığını, o ölünce sahipsiz kaldığını görmüş. Diğer vakalar annelerinin yanında bile büyüse hep yalnız bırakılmış beşikte ve evde, çoğu zaman gün bitmiş yalnız, karanlıkta.O ilk 11 ay sevgiye doymuş bir bebek olduğu için, şefkati tekrar hissettiğinde çok daha çabuk toparlamış ve tedaviye cevap vermiş.İlk defa duydum bunu. En sevdiğim şeylerden biri bebekleri güldürmeye çalışmak. Bi gülüşleri dünyaya bedel....
Gerçekten inanamıyorum. Sanki aynı anne iki farklı yerdeymis gibi geldi bana. Amaaan neyse geçti gitti. İnşallah onların yaptığı hataları yapmaz, evlatlarımıza iyi anneler oluruz :)Gerçekten nerden nereye. İnsanda yer ediyor bu anılar. Bir anda o anlara gidiyorsun. Ben de misafirliğe gitmiştim annemle, oğlum daha bir kaç aylık. Kadının biri pijama satıyor, katalog getirmiş. Benim de hiç düzgün kıyafetim yok. Birini çok beğendim. 30 lira :)) ne kadar çok gelmişti bana. Ben de anneme al demeye utanıyorum ama ay bu çok güzelmiş, biraz pahalı ama filan diyorum. Belki alır diye. Yok benim ihtiyacım deyip verdi kataloğu kadına. O gittiğimiz komşu beni çok severdi. O bana almış, bir kaç gün sonra bana geldiğinde getirdi. Nasıl sevindim. Çok eskidi artık. Hatta eşim giymeyeyim diye yırttı ama hala saklarım ben onu. Şimdi 300 liralık pijamayı alabilirim ama onun kadar sevmem herhalde :)
hamileliğimde kışlık paltom olmadığı için yazlık pardesümü giyiyordum. Bana liseden kalma kaşemi verdi giyeyim diye. Lisede 48 kiloyum. Hamileyken 70. Nasıl olacaktıysa bana artık.
Bu kısım göz ardı edilsin, nostaljiyle beraber arabeske kaydık burada :))
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?