tescilli meyve sularinin kokusmus meyve REZALETİ!! GİDA TERORU!

yaşadığım yerde çok ünlü olan bi meyve suyu fabrıkası var ve gerçekten kokudan yaklaşılmıyor fabrıkaya taze meyveden yapılmıyor en ezık çürüklerinden yapılıyormuş dıye anlatıyorda orda çalışanlar
 
biz dimes'in %100 meyve suyu yazan ürünlerinden alıyoruz :26: fiyatı diğerlerinin iki katı nerdeyse, onlarda da mı varmış bir şey anlamadım ki :26:
 
8 sene gıda sektörünün içindeydim demem şu ki ticarette herşey mübahtır deyip herşeyi yapıyorlar malesefinsan sağlığı onlar için pekte önemli değil çünkü kötü tatları bile bir sürü katkı maddesiyle yok edip harika tatlar elde ediliyor
 
biz dimes'in %100 meyve suyu yazan ürünlerinden alıyoruz :26: fiyatı diğerlerinin iki katı nerdeyse, onlarda da mı varmış bir şey anlamadım ki :26:

tatlım netten çok lezzetli içeceklerin tariflerini bulabilirsin.
tavsiyem eğer haftasonlarında biraz zaman ayırabilirsen yapman.
böyle endişe ederek içme.
kendin yap emin ol.
ben kendime birkaç tane cam şişe aldım mesela.
onlar için evde yapıp koyucam
 

bende portakal tanecikli meyve suyu var ya onu hiç sevemedim banada sabunsu değilde plastik tadı gelmişti onu içtiğimde birkaç kişiye sormuştum öyle bi tat almadıklarını söylediler 1 kaç kere daha içtim ama yok bildiğin plastik tadı alıyorum ben:26:
 

kurtlu ürün üreten fabrika büyük ceza alır ,ihtar alır ,sonunda kapatılır ,koskoca meyve suyu fabrikayı 2 kurtlu şeftali yüzünden kapattıracak hali yok ,önlemini de alıyor


meyveler sıkıldıktan sonra direk kutulanmıyor ,sulandırılıyor ,ölçü ve formülleri var bunun ,1 lt meyve suyu 2 tl ise o kutu 1 kilo şeftaliden çıkmıyor ,üzerinde yazar meyve oranı % 30 v.s ,yani %70 i su ,neden %100 meyve suları daha pahalı sizce ..

Yani devir olmus para devri ticaret devri kim tutupta tek tek ayikliycak ben birkez salca fabrikasina girmistm tanidgn vardi girmez olaydim les gibi kokuyor. Kimse kimsenin babasinin oglu degil herkes para kazanip kar etme derdinde

ben ne meyve suyu üreticisyim ,nede meyve üreten köylü ,ben gıda mühendisiyim ,tse belgesi alamaz ,alamaz ise üretim yapamaz ,üretim yapması için bu belgeyi alması şart .mühendisler odasına bağlı gıda mühendisleri ,çalışan personel gibi tüm gün orada görev yapar ,şirket bünyesinde olmadıkları için her türlü tüzüğe aykırı davranışı il sağlık müdürlüklerine bildirirler ..ve bunu hiçbir büyük firma göze alamaz ,ve üretimde sağlığı tehdit eden unsur barındıramaz .net .

ha o kurtlu ürünler nereye gidiyor derseniz ,daha önce de belirttiğim gibi ,adı sanı olmayan ,börekçilerde ,dandik pastanelerde ,kahvehanelerde satılan meyve duyu üreticilerine gidiyordur muhtemelen ,sizlerde markasız ürün tercih etmeyin olsun bitsin ..
kolay iş değil ,trilyonlar yatıyor o fabrikalarda ,bir gün üretimin durması demek ciddi ciro kaybı ve zarar demek ,bunu kimse göze almaz ..

ayrıca bakkalı teftişe gider gibi gitmiyoruz oraya bu ıso haccp belgelerini almak için 1 ay boyunca gece gündüz o fabrikada çalışma yapıyor yetkililer ,gidipte aaa evet uygundur verin belgesini demiyoruz ,sayfalarca raporlar .çıkıyor ,bir elektrik prizi dahi incelemeye alınıyor ,varın üretim ayağını siz düşünün
 
Nerde gördüm biryerde görmüştüm şu katkı maddeleriyle bir kağıdı bile bir insana yedirebilirsiniz yazıyordu.

Şöyle bir efsanede geçer hepiniz bilirsiniz: Margarinle naylonun sadcee bir molekül farkı var imiş. Hani kim kabloyu eritip ekmeğine sürmek ister ki...

Ama yıllarca bize tereyağ kötüdür damar tıkar diye margarin yedirmediler mi ve margarini öneren tvdeki uzmanlar değil miydi? Neyse konu başka yerlere gidecek ben daha fazla uzatmayayım...
 
evde ben nasıl hazırlıcam :26: her şeyi evde hazırlarsak kendimize vaktimiz kalmayacak
konuya bodoslama daldım, tam olarak bilmiyorum, af buyrun
margarinleri de bitkisel yağ ama katılaşmış yağ oldukları için kullanmıyorum. tereyağına zararlı diyen uzmanlar hala zararlı diyorlar bence sadece sanayi devlerinin susturamadığı idealist uzmanlarımız var artık
 
ona bakarsanız aslında asla meyvelerin suyunu sıkıp içmeyin,butun vitamini posasıyla gidiyor diyorlar....

durum çok vahim,sabah bu konuyu oku rokumaz özellikle ekmekle ılgılı bölümde inanılmaz midem bulandı,pekı ne yapıcaz fırına güvenme,markete güvenme,hazır yıyıp içme..
eyvallah tamam ama ben çalışan biriyım ve günde 10 saat çalışıyorum,eve gidip ekmeğimi kendim yapsam,meyve sularımı kendim sıksam,yoğurdumu kendim yapsam vs vs buna zaman mı dayanır???
kime güveneceğiz,yumurta riskli,tavuk riskli,ekmek,peynir,belki zeytin,meyve suyu,çıkolata...diye devam edip gider bu liste..
ne yapmamız lazım peki,bu insanlara boyle bizi zehirleyıp birde üstüne para vermemek için???
 
biz de hep %100 yazanlardan alıyoruz... onların tüketim tarihleri daha kısa ama alla allah

bir de genelde bulduk mu hep Exotic marka alırız...

Üretim yerlerini videoyla paylasmıslardı. Burada Eylül hanımın dedigi gibi uzmanlar ayrıstırıyor eldivenlerle ve her asama titizlikle yürütülüyor gibi duruyor

Bu markaya güveniodum ben yaaa ama icime kurt da düşmedi değil




[video=youtube;H-BBv1Vb9R0]http://www.youtube.com/watch?v=H-BBv1Vb9R0[/video]
 
bize yıllarca portakal mandalina yiyin dediler c vitamini için,gecen yasemin bradley diyor ki:boşuna soylenmiş bunlar,onlar da hiçbirşey yok,en güzel c vitamini önce yeşil biber de sonra da çilekte..bak şimdi..
bugunde ınternette bir haber okudum,detoks diye birşey yok,tamamen para kazanılsın dıye merkezlerde geliştirilen bir uygulama..

gel de kafayı yeme....
 

baktım şimdi %100 3 tl.

çok fark yok bence fiyat bakımından.
bu kadar her şey denetleniyorsa neden son aylara kadar yapılan ette şu çıktı bu çıktı haberlerini önceden duymuyorduk???

her şeye rağmen dediğiniz gibi ''meyveler sıkıldıktan sonra direk kutulanmıyor ,sulandırılıyor ,ölçü ve formülleri var bunun'' bu bile içmemek için bir sebep değil mi?
siz bu işi bizden daha iyi bilirsiniz sizce de evde yapılanla hazır olan arasında büyük fark yok mudur?
sağlık açısında da sizin öneriniz hangii olur?
 

elbette herşeyin evde yapılanı sağlıklı ,bende bir gıdacı olarak evde yapılmasıdan yanayım ,fakat buna zaman ayırmıyoruz birçoğumuz ,hazır tüketim çılgınlığı birçok şey yaptırabiliyor üreticilere ,
birçok ürünün içindekiler kısmını okuduğunuzda bilmediğiniz ne çok şey görüyorsunuz değilmi ,asitliği düzenleyici ,sitrik asit,potasyum sorbat,emülgatör ,fruktoz ,soya lesitini v.s hangimiz bunları evde kullanıyoruz ,bizim kulandığımız 2 yumurta ,1 bardak süt alabildiği kadar un kavramları ,e doğal olarak en sağlıklısı evdeki ,
benim anlatmak istediğim gezdiğim gördüğüm ve üretimine onay verdiğim firmaların ürünlerinin ayakla çiğnenmediğidir ,arkadaşın paylaştığı video örneği gibi ..
 

Bak şimdi duramıyorum işte :))

Türk milletine çok fazla meyve yenilmesini salık verdiler ama birşeyi söylemediler meyve şekerini. Fruktoz yani süper şeker dedikleri şey normal şeker gibi veya komplex karbonhidrat gidi enerjiye çevrilebilen bir şeker türü değil. Genellikle yağa dönüşen bir şeker türü... Hep meyveye yüklenen ama bir türlü kilo veremeyen veya zor kilo verenler insanlar artık neden olduğunu düşünmesinler. Hiç yemeyin demiyorum ama akşam öğünü de sadece meyveyle yapmayın...Mesela brokolide ve marulda sütten yoğurttan fazla kalsiyum vardır. Menopoza giren hanımlara süt yoğurt tavsiye edilir ama bilmezler ki menopozdan sonra bu kadınların kilo sorunuyla karşılacağını...Çünkü bol miktarda hayvansal yağ alıyorlar...
 
Son düzenleme:

biri beni de durdursun:)
yıllarca yemekten sonra meyve ıkram edip yada yemedik mi??yanlış diyorlar
yemekten hemen sonra çay ikram edip içmedik mi?yanlış,yemeklerin vitaminini öldürür diyorlar..
etin yanına pilav yada makarna pişirmedik mi?yanlış diyorlar ama daha gecen gun tv de Oktay usta şnitzelin yanına makarna yaptı...

aklıma ılk gelen bunlar..konu biraz saptı belki ama ya bu başlık altında yada başka konuda bunları da konuşmalıyız,butun bıldıklerımızı yavaş yavaş çürütüyorlar ama neye dayanarak ve bunun bedelini biz nasıl ödeyeceğiz???
 

bende diyorum ki mesela birisiyle buluşacakken bile bir kek için tam 40 dk harcıyoruz.
neden sahip olduğumuz en değerli şey sağlığımız için misafire verdiğimiz değer kadar dğer vermiyoruz??
40 dk da meyvesuyu hazırlamak için harcayalım mesela.

bir zamanlar okullara yazı gönderildi; yanlış hatırlamıyorsam E330 E225 E345 falan kodlar vardı ürünlerin arkasında.
bunların zararlı olduğundan bahsediliyordu.açıklamalar yapılmıştı hangisi hangi hastalıklara yol açıyor diye.
şimdi taktik mi değiştirdiler anlamıyorum arkalarında artık bu kodlar yokta şunu düzenleyici bu asit şu şey falan diye bilmediklerimiz yzıyor.


bir de o videoda ben şeyi fark ettim: portakallar parlak parlak yıkanmış gidiyor ve hoooooopppppp hemen şişeler dökülüyor.
ben anlamadım o portakallar nasıl sıvı hale getirildi; hangi işlemden geçti.
 
Durumlar hiç iç açıcı değil.

yıllardır kendi ekmeğimi kendim yaparım; yorucu tabii, ara sıra sıkılıp eeeh yeter herkes yiyor ne olacak deyip hazır ekmek aldığım da olmuyor değil ama inanın boğazımdan rahat rahat geçmiyor; yediğim her lokmayı inceleyerek yiyorum ve mutlaka da midemi bulandıracak birşeyle karşılaşıp mutfağa ekmek yapmaya yollanıyorum.

içim yüzde yüz rahat mı hayır çünkü henüz kendi unumu yapamıyorum:))))

hazır meyva sularına gelince burada okuduklarım beni hiç şaşırtmadı; zaten o meyva sularını reklamlarda gösterdikleri gibi ağızlara layık pırıl pırıl meyvalardan yapmadıklarını dört işlem yapabilen birisi olarak zannetmiyordum. şeftalinin en ucuzunun kilosu 4 lira iken % yüz dedikleri şeftali suyu + ambalaj nasıl oluyor da 2 lira oluyor?

bu konuda yazılacak çok şey var ama benim vaktim yok; daha sonra bu başlıkta içimi dökmek istiyorum:)
 
biraz alakasız olabilir ama buraya yazayım büyük bir market deposu adını vermiyim ama çok büyük bir market.ana deposunda yerleri süpürülen süpürge ile meyveleri düşen sebzeleri toplayıp tekrar kasalara koyuyorlarmış yani hem yerler süpürülüyor onunla.size tavsiyem ne alırsanız alın herşeyi sirkeyle yıkayın.iyice suda bekletin.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…