bizim ailemizde çalışan, evi geçindiren, ailenin direği annem oldu. ben onu örnek alarak büyüdüm. iş içib seyahatlere giderdi, babam benle ilgilenmekten aciz olduğu için ben de annemin yanında giderdim. ben böyle yetiştikten sonra kralı gelse kendimi bir erkeğe bağlayamam, onun ya da ailesinin maddiyatına güvenerek yaşayamam, 'aşkitom bak ama bir kere evleniyoruz' şımarıklığı yapamam. istiyorsam kendim alırım, kendi aileme kendim sahip çıkarım. kadınlara yüklenen hiçbir cinsiyet rolünü kabul etmiyorum. erkek neyse kadın odur, kadın neyse de erkek odur. ben 16 yaşında tek başıma amerikaya gitmişim 1 sene bilmediğim bir aileyle kalmışım, 2 kere erasmus yapmışım kendime 0'dan hayatlar kurup sürdürebilmişim, üniversitede başka ilde kendi başıma yaşamış etmişim, yıllarca uğraşıp istediğim işe nihayet girebilmişim. hiçbir düğün salonu, beyaz eşya markası veya kaynana-gelincilik bunları gözardı etmemi sağlayamaz.